Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Transkript
Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
TÝKA’dan Kosovalý tarýmcýya büyük yatýrým Türk Ýþbirliði ve Kalkýnma Ýdaresi BaþkanlýðýTÝKA Kosova Program Koordinatörlüðünce Dragaþ bölgesinde koyunculuðun geliþmesini teþvik etmek amacýyla; 950 adet koyun ile 50 koç daðýtýmýnda bulundu. Tuðgeneral Tarçýn, Bakan Yaðcýlar’la görüþtü Türk Ýþbirliði ve Kalkýnma Ýdaresi Baþkanlýðý-TÝKA Kosova Program Koordinatörlüðünce Dragaş Belediyesine baðlý Gora ve Opoya bölgesinde yürütülmekte olan “Kosova Koyunculuðu Geliþtirme Projesi” çerçevesinde daðýtýlmasý planlanan 1000 adet damýzlýk koyun ile koçlarýn daðýtýmý geçtiðimiz Pazar günü gerçekleþen törenle tarýmcýlara teslim edildi. Haber sayfa 3’te Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn, Çevre ve Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlarý ziyaret etti. Görüþmede çevre çalýþmalarýyla ilgili iþbirliðin daha da güçlendirilmesi ve bu yönde yapýlacak iþ birliðe taraflardan destek sözü verildi. KOSOVA TÜRKLERÝNÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ SAYI: 413 YIL: 10 Perşembe , 24 Ocak 2008 Fiyatý: 0.50 Rugova, ikinci ölüm yýldönümünde unutulmadý Kosova’nýn efsanevi baþkaný merhum Ýbrahim Rugova, ölümünün ikinci yýlýnda da anýldý. Priþtine’de yapýlan anma törenine katýlan Baþbakan Haþim Thaçi, kendisinin baþbakanlýðýný engelleyen Rugova’yý büyük baþkan olarak nitelendirdi. K osova’nýn ilk Baþkaný Ýbrahim Rugova’nýn ikinci ölüm yýl dönümü Kosova’nýn deðiþik þehirlerinde farklý farklý etkinliklerle kutlandý. Pazartesi Priþtine’de Halklar Tiyatrosunda düzenlenen anma törenine ilgi büyüktü. Baþkan Seydiu ve Baþbakan Haþim Thaçi anma töreninden önce Velanide bulunan merhum baþkan Rugova’nýn mezarýný ziyaret ederek, çelenk býraktýlar. Merhum lider Rugova’yý baðýmsýz Kosova’nýn kurucusu olarak nitelendiren Baþkan, Seydiu “Rugova þimdiki tarihimizin ve geleceðimizin en önemli kiþilerinden biridir” dedi. B Sanatýnýn 30. yýldönümü dolayýsýyla tiyatro sanatçýsý Zekerya Hocalar ile röportaj…. “Zekerya Hocalar Tiyatroda 30 Yýl” Prizrenli usta tiyatrocu Zekerya Hocalar, tiyatrodaki 30. yýlýný iþte bu sloganla kutluyor. Athol Fugard’ýn “Domuz Ahýrý” ile jübile kutlamasýný yapan Zekerya Hocalar, “30 yýla dönüp baktýðým zaman, hiçbir þey yapmamýþým gibi geliyor ama arþivimi karýþtýrdýðým zaman çok þeyler çýkýyor” diyor. Bakalým 30 yýla neler sýðmýþ… Haber sayfa 11’de Haber sayfa 2’de Baþbakan Thaçi de merhumla ilgili yaptýðý konuþmasýnda Rugova’dan övgü ile bahsetti. Başbakan bağımsızlık için Brüksel’de Brüksel’de gerçekleştirdiği görüşmelerde uluslararası toplum yöneticilerinden bağımsızlık için destek arayan Başbakan, Kosova için tek çözümüm bağımsızlık olacağını yineledi ve bağımsızlığın uluslararası toplum ile danışıldıktan sonra ilan edileceğini savundu. aşbakan Haşim Thaçi Salı günü AB ve NATO üst düzey yetkilileri ile görüşmek üzere Brüksel’e hareket etti. Başbakan, Brüksel ziyareti sırasında AB Ortak Dış Siyaset ve Güvenlik Yüksek temsilcisi Haviyer Solana, NATO Genel Sekreteri Jap de Hopl Schefer, AB Dönem Başkanı Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitriy Rupel ve AB Kosova Sivil misyonu şefi Piter Feith ile bir araya geldi. Başkan Thaçi Brüksel’e hareket etmeden önce Priştine hava limanında gazetecilere yaptığı açıklamada ziyaretinin esas amacının Kosova’nın bağımsı- Haber sayfa 5’te zlığını ilan etme konusunda bilgi vermek olduğunu söyledi. Kosova’nın bağımsızlığının ilan edilmesinin tarihin,n önümüzdeki günlerde sürpriz olacağını belirten Thaçi, Avrupa Birliği ve NATO yetkilileriyle yapacağı görüşmelerde Kosovalıların bu görevi almaya hazır olduklarını dile getireceğini ifade etti. Başbakan, “Kosova kurumlarının oluşturulmasından sonra bu benim Brüksel’e gerçekleştirdiğimi ilk ziyaret. Bu ziyaretimde AB ve NATO’dan işbirliğinin daha da derinleşmesini talep edeceğim” dedi. Haber sayfa 3’te Miloþeviç’in ruhu Belgrad’a dönüyor Sýrbistan’daki baþkanlýk seçiminin ilk turunda aþýrý milliyetçi Nikoliç’in yüzde 39 oyla birinci olmasý, AB baþkentlerinde endiþe yarattý. Haber sayfa 9’da Dünya borsaları tepe taklak Haber sayfa 10’da Kosova Baþbakan: Baðýmsýz Kosova herkesi kucaklayacak K Perşembe, 24 Ocak 2008 2 Baðýmsýz Kosova’nýn tüm topluluklarýn devleti olacaðýný ifade eden Baþbakan, bu yüzden de herkesi baðýmsýzlýðý desteklemeye davet etti. osova Baþbakaný Haþim Thaçi Sýrplarýn yoðun olarak yaþadýðý Graçaniça’yý ziyaret ederek, Kosova vatandaþlarýna önemli mesajlar verdi. Yeni baðýmsýz Kosova’da herkese yer olduðuna dikkat çeken Baþbakan, herkesi baðýmsýzlýðý desteklemeye davet etti. Kosovalý Sýrp vatandaþlarýn yer almalarý kurumlarda iþaret eden gerekliliðine Baþbakan Thaçi, “Sadece topluluklar için konuþmak istemiyorum, ayný zamanda bizim onlara karþý olan görevlerimizi yerine getirmemiz gerektiðini de bilmemiz gerekiyor. Kosova’da herkesin yaþamasý için olanaklar mevcuttu ve bu olanaklar da her zaman devam edecektir. Ben buradan þunu açýkça ifade etmek istiyorum. Ben tüm Kosova’nýn Baþbakaný olmaya çalýþacaðýmý açýkça ifade etmek istiyorum” dedi. Kosova statüsünün belirlenmesine de deðinen Baþbakan Thaçi, “Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn kimseyi korkutmamalýdýr. Aksine herkes baðýmsýzlýðý desteklemelidir. Çünkü baðýmsýzlýk herkese farklý bir perspektif açacaktýr” dedi. Sýrbistan baþkanlýk seçimlerinin Kosova’yý etkilemeyeceðini ifade eden Thaçi, “Belgrat olaylarý Kosova’ya tabi ki etkilemeyecektir. Sýrbistan ile her zaman iki ayrý devlet olarak iyi komþu iliþkileri sürdürmesi düþüncesi içindeyiz. Sýrbistan’da cumhurbaþkanýnýn seçilmesi Sýrbistan’ýn sorunudur. Bu Kosova’yý ilgilendirmez. Çünkü Kosova’nýn kendi yolu vardýr” dedi. Kosova’yý terk eden Sýrplarý evlerine dönmeleri gerekliliðine iþaret eden Baþbakan, “Sýrbistan ve Karadað’da yaþayan Kosova mültecilerinin evlerine dönmelerini davet ediyorum” dedi. Önümüzdeki günlerde Kosova baðýmsýzlýðýný ilan edeceðini belirten Baþbakan Thaçi, “Bu hafta içinde atacaðýmýz adýmlarý deðerlendirmek için Brüksel’de bulunacaðým. Baðýmsýzlýk konusunda Washington ile Brüksel’e ortak adýmlar atacaðýz” dedi. geleceðinin Kosova’nýn Kosova vatandaþlarýn iradesi ile çizileceðinin altýný çizen Baþbakan, Kosova’nýn tek taraflý baðýmsýzlýðýna kavuþursa BM’de temsil edilemeyeceði ile ilgili açýklamalarý asýlsýz olarak deðerlendirdi. Thaçi, “Kosova’nýn BM’de temsil edilmeyeceði ile ilgili çeþitli söylentiler kulaktan kulaða dolaþýyor. Bu tür açýklamalar ölçüsüz olduðu kadar da provokatiftir. Kosova’nýn baðýmsýz ve egemen bir devlet olarak tüm uluslararasý örgütlere üye olacak bir devlet olacaðýnýn garantisini size veriyorum” dedi. Kosova’nýn baðýmsýz devlet olmaya hazýr olduðunu belirten Thaçi, yeni anayasa ve devlet sembollerinin belirlenmesi ile ilgili çalýþmalarýnýn son aþamaya geldiðini söyledi. Nikolas Berns’in istifasýnýn ABD’nin Kosova siyasetini deðiþtirip deðiþtirmeyeceði ile ilgili soruya Baþbakan Thaçi, “ABD’nin Kosova ile ilgili planlarýnda bir deðiþme söz konusu bile deðil. Bir Berns gider, baþka bir diðer Berns gelir” þeklinde cevapladý. Ruslar olumsuz tutumlarýný sürdürüyor Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin, Kosova konusunda tek çözüm yolunun taraflarýn aralarýnda anlaþma ile olabileceði savundu. Putin, aksi halde bunun dýþýnda bir çözümün bütün bölgeyi olumsuz etkileyeceði iddiasýnda bulundu. R usya, Kosova statüsünün belirlenmesi ile ilgili karþý tutumunu sürdürmeye devam ediyor. Rusya yetkilileri Kosova statüsünün belirlenmesinden yana olduklarýný ama taraflar arasýnda var olacak anlaþmadan yana olduklarý tutumuna sadýk kalmayý sürdürüyorlar. Bulgaristan ziyaretinde bulunan Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin gazetecilere Kosova sorunu ile ilgili önemli açýklamalarda bulundu. Kosova sorunun Avrupa’nýn en önemli sorunlardan birine tekabül ettiðini kabul ederken, çözüm için iki önemli noktanýn dikkate alýnmasý gerekliliðine iþaret etti. Putin, birinci noktanýn iki tarafýn da sorunun çözümü konusunda anlaþmalarýnýn teþkil ettiðini ifade ederken, diðer noktanýn ise taraflar arasýnda imzalanacak olan anlaþmanýn uluslararasý toplumca da kabul etmesi olduðunu savundu. Ancak bu þekilde sorunun çözülebileceðini savunan Putin, bu noktadan sonra sadece bölgenin deðil Avrupa ve dünyanýn da rahat bir nefes alacaðýný belirtti. Avrupa ve Amerika’nýn desteklediði tek taraflý baðýmsýzlýðýn bölge için tam anlamýyla bir felaketle eþ deðer olduðunun altýný çizen Putin, herkesi bu olasýlýðý dýþlamaya davet etti. Rusya’nýn taraflar arasýnda anlaþamadýðý bir çözümü asla kabul etmeyeceði tutumunu tekrarlayan Rusya devlet Baþkaný, sorunun çözümün çözümüne kadar Sýrbistan’ýn arkasýnda olduklarýný ifade etti.Putin, iki tarafýn durumlarýný göz önünde bulundurarak ve geçmiþteki kötü geçmiþi kenara iterek barýþ ve ilerlemenin saðlanabileceðini söyledi. Putin, “AB, uluslararasý hukuku ilkelerine saygýlý olmalýdýr. Bu ilkeye dayanarak tüm uluslararasý sorunlarýný çözmesi gerekmektedir. Bu çözüm yolu ile Balkanlardaki diðer sorunlar ile Kosova sorunu da bu ilkeler doðrultusunda çözmelidir” dedi. Rehn: “Kosova Avrupa’nýn sorunudur” AB Geniþlemeden sorumlu üyesi Oli Rehn, Sýrbistan’ýn Avrupa Birliði’ne entegre olmasý ile Kosova sürecinin belirlenmesinin farklý yapý taþlarýný oluþturduðuna dikkat çekti. Rehn, Kosova’nýn bir Avrupa sorununa tekabül ettiðini savunurken, birliðin sorunun çözümü için daha fazla çalýþmasý gerekliliðine iþaret etti. AB Geniþlemeden sorumlu üyesi Oli Rehn Belgrat’ta yayýnlanan “Blic” gazetesine verdiði demeçte Sýrbistan’ýn AB iliþkileri ve Kosova statüsünün belirlenmesi konusunda önemli açýklamalarda bulundu. Sýrbistan yetkililerinin AB ile imzalamasý gereken anlaþmanýn ne kadar büyük önem arz ettiðinin farkýnda olmalarý gerekliliðine iþaret eden Rehn, Sýrbistan seçimlerinden sonra anlaþmanýn imzalanacaðýna inandýðýný söyledi. Sýrbistan’ýn Avrupa Birliði’ne entegre olmasý ile Kosova sürecinin belirlenmesinin farklý yapý taþlarýný oluþturduðuna dikkat çeken Rehn, Avrupalýlarýn sorunlarýn çözülmesinde baský uygulamanýn çözüm olmadýðýný savundu. Sýrbistan ile birlik olarak bir anlaþmanýn imzalanmasýný istediklerini tekrarlayan Rehn, bu anlaþmanýn Sýrbistan’ýn aleyhine deðil de lehine olacaðýný söyledi. Kosova sorununun Avrupa’nýn bir sorununa tekabül ettiðinin altýný çizen Rehn, “Güvenlik Konseyi’nde Kosova sorununa bir çözüm bulunamamýþ olmasýný takiben artýk AB sorunun çözümü için inisiyatifi alma zamaný gelmiþtir” dedi. Rehn, Avrupa Konseyi’nin 14 Aralýk 2007 tarihinde düzenlediði toplantýsýnda Kosova statüsünün belirlenmesi ve bölgenin Avrupa perspektifi yönünde ilerlemesi yönünde aldýðý kararýn birliðin bölgeye verdiði önemi kanýtlar nitelikte olduðunu dile getirdi. Sýrbistan’ýn Lahey Savaþ Suçlularý Mahkemesi ile iþbirliði yapmaya davet eden Rehn, Sýrp liderleri bu konu ile ilgili üzerine düþen görevleri yapmaya davet etti. Rugova, ikinci ölüm yýldönümünde unutulmadý B aþbakan, “Büyük baþkan Rugova’yý unutmadýðýmýzý göstermek için bu merasimi düzenliyoruz. Kosova kurumlarý baþkanýný anma geleneðini sürdürüyor. Baþkan Rugova’nýn Kosova için yapmýþ olduklarý bir gerçeðin deðerlendirmesidir. Bizler onun baþlatmýþ olduðu baðýmsýzlýk ve demokrat sürecin baðýmsýzlýkla sonuçlanmasý için çabamýzý sürdürüyoruz” dedi. Merhum baþkan Ýbrahim Rugova’nýn ikinci ölüm yýldönümü dolayýsýyla düzenlenen törende konuþan þimdiki Baþkan Fatmir Seydiu, “Büyük devlet adamý, devletimizin kurucusu, Ýbrahim Rugova’nýn ikinci ölüm yýldönümü dolayýsýyla bir arada bulunuyoruz. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için siyasi demokratik kültürüne sahip olan Rugova dört defa baþkan seçildi, kendi evinin sahibi oldu. Baþkan Rugova, ulusumuzun babasýdýr” dedi. LDD’de Rugova’yý unutmadý Kendisini merhum baþkan Rugova’nýn çizgisini izlemekle açýklayan LDD partisi de Baþkan Rugova’yý ikinci ölüm yýldönümünde unutmadý. Rugova anýsýna düzenlenen törende konuþan LDD Baþkaný Necat Daci, merhum baþkan Rugova’nýn Arnavut ulusunun en büyük kiþilerinden biri, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ikonu ve Kosova’nýn tarihi baþkaný olarak nitelendirdi. 3 P Perşembe, 24 Ocak 2008 TÝKA’dan Kosovalý tarýmcýya büyük yatýrým Kosova roje kapsamý çerçevesinde daha önce kurulan Dragaş koyun yetiştirmecileri kooperatifine üye olan 50 çiftçiden her bir üyeye 20 adet olmak üzere toplam 1000 adet bölgeye adapte olabilen koyun ve koçlar daðýtýldý. 2 Ocak tarihinden itibaren Kosova’da bulunan Türkiye Cumhuriyeti Tarým ve Köy Ýþleri Bakanlýðýna baðlý iki uzmanýnýn yardýmýyla koyun seçimi gerçekleþtirildi. Ayný uzmanlarýn denetiminde 13 Ocakta da dört aşamadan gerçekleşen daðýtýmýn birinci aþamasýnda 247 adet koyunun daðýtýmý gerçekleþtirildi. 5 yýl sürecek olan proje ile bölgenin hayvancýlýk, ekonomik ve sosyal alanýnda kalkýnmasýnda ve geliþmesinde önemli katký saðlanmasý bekleniyor. Koyun ve koçlarýn daðýtýmýyla birlikte ayrýca tarimciye koyunlarýn 2 aylýk yemleri de verildi. TÝKA Kosova Koordinatörü Kürşat Mahmat’ýn açýlýþ konuþmasýyla baþlayan törende, Kosovalý üst düzey yetkililerin çektiði kurayla çiftçilere hayvanlarý daðýtýldý. Törene Kosova Çevre ve Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlar, Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya, TÝKA Baþkan Yardýmcýsý Metin Arslanbaþ, Türkiye Cumhuriyeti Kosova Türk Eþgüdüm Ofisi temsilcisi, Kosova Türk Taburu Görev Kuvvet Komutaný Kurmay Yarbay Kerim Acar ile çok sayýda üst düzey temsilci katýldý. Dragaþ’ta bulunan Türk Bölüðünde gerçekleþen törende TÝKA ile Dragaþ Belediyesi arasýnda da iyi niyet protokolü imzalandý. Tören sonunda davetlilere kokteyl düzenlendi. Başbakan bağımsızlık için Brüksel’de B rüksel’de yapacağı temaslara değinen Thaçi, bütün yetkililere Kosova halkının ve kurumlarının tutumları olan bağımsız ve egemen bir devlet isteklerini yansıtacağını söyledi. Başbakan, Washington, AB ülkeleri ve komşu ülkelerden Kosova’nın bağımsızlığını tanımaya davet edeceğinin altını çizerken, bağımsızlığın tek çözüm yolu olacağını savundu. Kosova’nın toplulukların hak ve çıkarlarını korumak adına elinden geleni yapacağını söyleyen Thaçi, bağımsız Kosova’nın, demokratik ve kendi vatandaşlarına eşit imkanlar sağlayacak bir devlet olacağını söyledi. Kosova’nın bağımsızlığı ile ilgili bir gazetecinin sorusunda Thaçi, bağımsızlık hakkında hiçbir açıklama yapmazken, bağımsızlığın Kosova kurumları tarafından ilan edileceğini söyledi. Kosova’nın uluslararası toplumdaki dostları ile Kosova’nın bağımsızlığı için işbirliğinde bulunacağını hatırlatan Thaçi, “Bağımsızlık için her şey hazırdır, sadece bağımsızlık gününün belirlenmesi gerekiyor” dedi. K Müftü, bağımsızlık ziyaretlerinde osova’nın bağımsızlığına destek sağlamak amacıyla Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Tırnava, Suudi Arabistan kralının oğlu prens Feysal’ın davetlisi olarak Suudi Arabistan’a gitti. Trnava, Suudi Arabistan ziyaretti sırasında Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdul Aziz Al-Saud ve Suudi Arabistan Diyanet İşleri Başkanı ile bir araya geldi. Suudi Arabistan kralı ile bir araya gelen Kosova İslam Birliği Başkanı Müftü Naim Trnava, Suudi Arabistan’ın Kosova’nın bağımsızlığını tanıması isteminde bulundu. Trnava ayrıca, Suudi kralından bağımsızlığa İslam Konferansı ve Arap Birliği ülkelerinden destek istemesi ricasında bulundu. Suudi Arabistan Diyanet İşleri Başkanı ile bir araya gelen Müftü Trnava, iki ülke Diyanet işleri arasında işbirliği masaya yatırıldı. İki ülke diyanet işlerinin olumlu işbirliğinde bulunduğunu ifade eden Trnava, bu işbirliğin daha yüksek bir seviyeye ulaşması gerekliliğin işaret etti. G ü ze l s ö zl e r Her þeyin yenisi, dostun eskisi makbuldür. ANONİM K Meclis yasalaşmaya önem verecek osova Hükümetinin düzenlenen ikinci sýralý toplantýsýnda, geçen hükümet tarafýndan kabul edilmemiþ olan yasalarýn, yeniden görüþülmesini kararlaþtýrdý. Toplantýda ayrýca Ahtisari Paketi çerçevesinde yasalaþmasý gereken öneriler ise mecliste özel sürece tabi tutulmasý karara baðlandý. Baþbakan yardýmcýsý Hayredin Kuçi, konu ile ilgili meclis toplantýsýndan sonra yaptýðý açýklamada “Geçen hükümet döne- Kosova Meclisi düzenlediði toplantýda yasal minde kabul edilemeyen süreci hýzlandýrma yönünde karar aldý. Meclis, yasalarýn Kosova Meclisi’nden geçen dönem hükümetinin yasalaþtýramadýðý yeniden görüþülmesini ilkesel yasalarý ve Ahtisaari çözüm öneri paketi olarak kabul ettik. çerçevesinde yer alan önerileri en kýsa zaman Hükümetimizin politikasýna içinde yasalaþtýrmayý karara baðladý. uygun olmayan bazý yasalar ise deðiþtirilerek yasalaþacaktýr” þeklinde koruyacak bu mahkemeyi hükümet olarak kurmayý düþünüyoruz” dedi. konuþtu. Kosova statüsünün belirlenmesi ve Hayredin Kuçi, Kosova Hükümeti’nin, Kosova’nýn baðýmsýzlýk için hazýr olduðuna Marthi Ahtisari’nin paketinden çýkan dair Baþbakan Hashim Thaçi’nin açýkla- yasalarýn kabul edilmesi için UNMIK malarýnýn arkasýnda olduðunu ifade ederek, yöneticisinden onay almalarý gerekliliðine “Bizler baðýmsýz Kosova ile ilgili bütün iþaret eden Kuçi, Kosova Meclisi tarafýndan sorumluðu üstlenmeye hazýrýz. bu yasalarýn kabul edilmesinin formel olaBaþbakanýmýzýn New York’ta Güvenlik caðýný söyledi. Baþbakan yardýmcýsý Kuçi, hükümetin Konseyi’nde yapmýþ olduðu açýklamayý pratikte de uygulamaya hazýrýz. Meclis kýsa 2008 yýlý çalýþmalarý için hukuki strateji bir süreç içinde bu yönde bir karar alacak- hazýrladýðýný belirtirken, bu stratejinin önümüzdeki hafta kabul edilmesini plantýr” þeklinde konuþtu. Hükümetin statü belirlenmesi ile ilgili ladýklarýný söyledi. Hükümet toplantýsýnda yasalarý yasalaþtýracaðýný ifade eden Kuçi, tüm bakanlýklarýn bütçeleri yeniden “Kosova statüsünün belirlenmesi ilerideki görüþtüklerini belirten Kuçi, bütçe ile ilgili adýmlarýn atýlmasýnda hukuki ve siyasi bir ek önerilerde bulunduklarýný söyledi. temel oluþturacaktýr. Bu ayný zamanda Kosova Meclisi’nin 7 Þubata bütçe ile ilgili siyasi ve hukuki bir sorundur. Ama toplanacaðýný hatýrlatan Kuçi, bütçede yasalarýn kabul edilmesi için ilk önce yapýlacak olan deðiþmeler hakkýnda açýklabaðýmsýzlýðýn ilan edilmesi gerekiyor” dedi. ma yapmaktan kaçýndý. Thaçi, hükümetinin Yasalaþtýrmayý planladýklarý yasalar önceki hükümet ile beraberliði olduðunu arasýnda birçok yasanýn varlýðýna dikkat hatýrlatan Kuçi, “Bütçe önerisi Kosova’nýn çeken Kuçi, “Anayasa Mahkemesi ile ilgili statü öncesi, statü süresi ve sonrasý ile ilgili düzenleme yasalaþmayý bekleyen yasalar hiçbir boþluðun olmamasýný tamamlama arasýnda bulunuyor. Topluluklarýn haklarýný hüviyetindedir” dedi. Kosova Perşembe, 24 Ocak 2008 Baþbakan New York’tan döndü Harçenko: “AB Kosova’ya misyon gönderebilir ama bu yasa dýþýdýr” Rusya’nýn Kosova statü sürecinin temsilcisi Harçenko, Rusya olarak iki taraf arasýnda varýlacak olan bir çözümü desteklediklerini tekrarlarken, Avrupa Birliði’nin Kosova’ya misyon göndermesini yasadýþý bir olay olarak deðerlendirdi. R usya’nýn Kosova statü sürecinin temsilcisi Aleksandar Bocan Harçenko, Rusya RIA Novosti ajansýna verdiði demeçte Kosova sorunun sadece taraflar arasýnda yapýlacak olan görüþmelerle çözülebileceðini savundu. Harçenko, Rusya’nýn görüþmelerin devam etmesinden yana olduðunu savunurken, bölgeyi istikrara taþýyacak olan çözümün bunun altýnda yattýðýný iddia etti. Belgrat ile Priþtine arasýnda Kosova sorununun belirlenmesi için taraflarý birbirleri ile anlaþmaya davet eden Rus temsilci, Rusya’nýn Kosova siyasetinin Güvenlik Konseyi’nin yeni üyeleri arasýnda destek kazandýðýný ileri sürdü. Rusya’nýn Güvenlik Konseyi’nde Kosova statüsünün çözümünü engellemediðini savunan Harçenko, AB’nin Kosova’ya bir misyon göndermesinin yasa dýþý olacaðýný söyledi. Harçenko, “Avrupa þu an yasadýþý bazý oylara karýþma arifesi içinde bulunuyor. Çünkü Kosova’daki yapýlanma ile tek hukuki dayanak Birleþmiþ Milletlerin 1244 nolu kararýdýr. Avrupa’nýn da Kosova’da görev almasý bu kararýn iptali hüviyetindedir. Bu konuda yeni bir yapýlanmayý ne Priþtine ne de AB yapamaz. Bunu sadece ve sadece Güvenlik Konseyi yapabilir. Herkes, Kosova sorununun bizim tarafýmýzdan engellendiðini dillendiriyor. Biz hiçbir þeyi engellemiyoruz. Biz sadece yasal ve taraflar arasýnda sorunun çözümünün uzlaþma yoluyla yapýlmasý için çaba harcýyoruz” dedi. Burns görevinden ayrýlýyor ABD Dýþiþleri Bakaný Condoleezza Rice, bakanlýðýn üç numaralý yetkilisi olan siyasi iþlerden sorumlu Bakan Yardýmcýsý Nick Burns’un Mart’tan itibaren görevinden ayrýlacaðýný duyurdu. A BD Dýþiþleri Bakaný yardýmcýsý ve baðýmsýz Kosova’nýn en büyük destekçisi Nikolas Burns aile sebepleri yüzünden görevinden istifa ettiði bildirildi. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için fazladan mesai harcayan Burns, mart ayýnda Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ilan edilmesiyle görevinden ayrýlacak. 2005 yýlýnýn mart ayýnda bu yana ayný görevde bulunan Burns, Kosova’ya gerçekleþtirdiði ilk ziyarette Priþtine ile Belgrat arasýnda görüþmelerin baþlanmasý sinyalini vermiþti. Burns, Kosova statüsü ile ilgili taraflar arasýnda yapýlan görüþmeler sýrasýnda Amerika hükümetinin Kosova ile ilgili tutumunu ilk defa ortaya atmýþtý. Rice, gazetecilere açýklamasýnda, Nick Burns’un, 26 yýllýk hizmetinin ardýndan Dýþiþleri Bakanlýðý’ndan ayrýlmaya karar verdiðini belirterek, “Bu tabii ki bizim için üzüntü verici bir þey. Ailesinin yanýna dönmek için istifa etmiþ bulunuyor. Burns’un görevinden istifa etmesi bizim için uygun olmayan bir zamanda yapýlmýþtýr” dedi. Burns’un görevine, ABD’nin Moskova büyükelçisi ve ayný soyadýný taþýyan William Burns’un aday gösterileceði bildirildi. William Burns’un göreve baþlamasý için Senato tarafýndan onaylanmasý gerekiyor. 52 yaþýndaki Nick Burns, uzun süreli diplomatlýðý sýrasýnda Dýþiþleri Bakanlýðý sözcülüðü, Atina büyükelçiliði ve ABD’nin NATO’daki daimi temsilciliði görevlerinde bulunmuþtu. : 4 13 ý y a S KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ Haftalýk gazete Sahibi ve Genel Müdürü: Mehmet BÜTÜÇ Yazı İşleri Müdürü: Sencar KARAMUÇO Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO Kültür: Ýskender MUZBEG Yayýn Koordinatörü: Taner GÜÇLÜTÜRK Balkan ve Ankara Muhabiri: Erhan TÜRBEDAR Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK Muhabirler Koordinatörü: Enis TABAK Spor: Ýsmail MAKASÇÝ, Abdülkadir BIYIKLI Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ 4 Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn çok yakýn bir zamanda ilan edileceði sinyallerini veren Baþbakan, New York’ta baðýmsýzlýk ile ilgili açýk destek aldýðýný söyledi. N ew York dönüþü Priþtine hava limanýnda gazetecilere açýklamalarda bulunan Baþbakan Haþim Thaçi, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn çok yakýn zamanda ilan edileceðinin sinyallerini verdi. Baþbakan Thaçi, “Kosova her geçen gün baðýmsýzlýðýna daha da yaklaþýyor. Güvenlik Konseyi toplantýsýnda Kosova vatandaþlarýnýn baðýmsýz ve egemen bir Kosova isteklerini yansýttým” dedi. Kosova kurumlarýnýn Ahtisari’nin Kosova’ya uluslararasý denetim altýnda baðýmsýzlýk öngören önerisini uygulamaya hazýr olduðuna dikkat çeken Thaçi, NATO güçlerinin Kosova’da görevlerine devam etmelerinden yana olduklarýný söyledi. Kosova’nýn tüm vatandaþlarýna eþit haklar vereceði bir ülke olma hüviyetini taþýdýðýnýn altýný çizen Baþbakan, Kosova’nýn tüm topluluklarýn vataný olduðunu söyledi. New York’ta gerçekleþen görüþmeleri hakkýnda bilgi veren Baþbakan, “New York’ta büyükelçilerle yaptýðým görüþmelerde baðýmsýzlýkla ilgili açýk destek aldým. Onlara Kosova halkýnýn ve kurumlarýnýn arzularýný açýklama fýrsatýna sahip oldum. Bunun yaný sýra baðýmsýzlýðýn ilan edilmesiyle ilgili giriþimlerimizin hakkýnda bilgi verdim. Rusya hariç, tüm Güvenlik Konseyi üyelerinin baðýmsýzlýðýmýzý desteklediðini söyleyebilirim” dedi. Kosova statüsünün bundan sonra Güvenlik Konseyi toplantýsýnda ele alýnmayacaðýný ifade eden Baþbakan Thaçi, “Kosova statüsünün geleceðinin artýk Washington, Brüksel gibi karar alýcý global merkezlere baðlýdýr” dedi. Kosova’nýn dostlarýnýn ekonomik geliþimle ilgili yardýmda bulmaya hazýr olduklarýný belirten Baþbakan, Kosova ayný zamanda komþu ülkelerle iyi iliþkilerde bulunmaya hazýr olduðunu söyledi. General de Marnak ziyaretlerde KFOR Komutaný De Marnak Kosova statü sürecinin çözümünün çok kýsa bir zaman içinde gerçekleþeceðini ifade ederken, vatandaþlarý bu kýrýlgan süreçte dikkatli olmaya davet etti. P oduyevo ziyaretinde bulunan KFOR Komutaný General De Marnak, belediyeyi ziyaret ederek çalýþmalar hakkýnda bilgi aldý.Kosova’nýn çok hassas bir dönemden geçtiðini ve herkesin de bunun farkýnda olmasý gerektiðini savunan KFOR Komutaný, Kosova sorununun çözümünün de çok kýsa bir zaman içinde olduðunu söyledi. Sorunun çözümünün yaklaþtýðý bu kýrýlgan süreçte herkesi dikkatli olmaya davet eden De Marnak, bu süreçte yanlýþ atýlacak adým ve tutumlarýn Kosova’nýn geleceðine aðýr bir darbe vuracaðýný savundu. Kosova’da dokuz yýldan beri KFOR çatýsý altýnda görev yaptýklarýný hatýrlatan KFOR Komutaný, statünün çözümünden sora da Kosova’da görev yapmaya devam edeceklerini ifade etti. Yazýlarda ortaya atýlan fikirler, yazarlara aittir. Gazetemizin resmi görüþü deðildir. Yazýlarýn sorumluluðu yazarlara aittir. e-mail: [email protected] [email protected] Adres: Adem Yaþari No: 8, Prizren/Kosova Tel. 029 623 503 Fax: + 381 (0)29 623 503 Banka: Raiffeisen Bank Yeni Dönem Hesap No: 1502001000171635 Yeni Dönem KTM Þirketi Danýþma Kurulu: Baský: Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý) “SIPRINT” basýmevi Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný) Prizren Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi) Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý) Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný) “Yeni Dönem” Kosova Türk Medyasý Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni) yayýnýdýr. Kosova Kosova gündemi Tuðgeneral Tarçýn Bakan “BÝZ AYRILAMAYIZ” nakaratý, Yaðcýlar’la görüþtü 5 Perşembe, 24 Ocak 2008 Sencar Karamuço Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn, Çevre ve Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlarý ziyaret etti. Görüþmede çevre çalýþmalarýyla ilgili iþbirliðin daha da güçlendirilmesi ve bu yönde yapýlacak iþ birliðe taraflardan destek sözü verildi. Ç okuluslu Güney Tugay Komutanlýðý Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn, Çevre ve Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlarý, Priþtine’deki ofisinde ziyaret etti. Tuðgeneral Tarçýn, Bakan Yaðcýlar’a, yeni görevinde baþarýlar dilerken, Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý çalýþmalarý hakkýnda da bilgi verdi. Tuðgeneral Tarçýn, Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý olarak çevreye iliþkin çeþitli çalýþmalar yaptýklarýný ve Kosova’yý çevre konusunda desteklemeye devam edeceklerini iletti. Bakan Yaðcýlar da, Tuðgeneral Tarçýn’a þimdiye de Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý olarak yaptýklarý çalýþmalardan dolayý teþekkür ederek, bu desteðin Bakanlýðý döneminde de devam etmesinin memnun edici olduðunu belirtti. Güney Kýbrýs Rum Kesimi, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý T ürkiye’nin Avrupa Birliði’ne üye olmasýnýn en büyük engellerinden biri olan Güney Kýbrýs Rum Kesimi, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna da karþý tavýr sergiliyor. Kýsa bir zaman içinde baðýmsýzlýðý ilan etmesi beklenen Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn AB ülkeleri tarafýndan tanýmasý beklenirken, tanýma konusunda AB üyeleri arasýnda anlaþmazlýklar sürüyor. Associated Pres Ajansý, Güney Kýbrýs Rum Kesimi’nin Kýbrýs Türk Cumhuriyetini meþru hale getirmesi endiþesi taþýdýðýndan Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý çýkacaðý iddiasýnda bulundu. AB üyesi On Orta Avrupa Dýþiþleri Bakanlarýnýn bir araya geldikleri toplantýsýnda Kuzey Kýbrýs Rum Kesimi’nin tutumu sert bir dille eleþtirildi. Bulgaristan Dýþiþleri Bakaný Ývailo Kalfin, Rum kesiminin tutumunu eleþtirirken “Kosova statüsünü Kuzey Kýbrýs ile iliþkilendirilmesini, saçma bir þey olarak görüyorum” dedi. Romanya Dýþiþleri Bakaný Andrian Cloroianu, Kosova sorunu ve Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti’nin farklý sorunlar teþkil ettiðini savundu. AB, Yunanistan ve Güney Kýbrýs Rum Kesimi’nin Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile ilgili olumsuz tutumunu yeniden görüþmesi talebinde bulundu. \B Dönem Baþkaný Slovenya Dýþiþleri Bakaný Dimitriy Rupel, On Orta Avrupa Dýþiþleri Bakanlarý ile gerçekleþen görüþme ardýndan yaptýðý açýklamasýnda “Her zaman deðiþim konusunda ümitlerimiz var. Yunanistan, Güney Rum kesimi ve bazý diðer bazý birlik ülkeler ileri adým atmak için pozisyonu kabul etme farkýnda olmalýdýrlar” dedi. Muya, TMK’yı ziyaret etti Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya baþkanlýk görevine seçilmesi ardýndan ilk olarak TMK II. bölge komutanlýðýna iadeyi ziyarette bulundu. Baþkan Muya TMK II. Bölge komutanlýðý Komutaný Enver Cikaçi ile bir araya geldi. T MK II. Bölge komutanlýðýný iadeyi ziyarette bulunan Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya TMK II. Bölge komutanlýðý komutaný Enver Cikaçi ile bir araya geldi. TMK II. Bölge komutanlýðýný gezen Baþkan Muya TMK’nýn çalýþmalarý hakkýnda Komutan Cikaçi’den bilgi aldý. Enver Cikaçi, görüþme ardýndan yaptýðý açýklamada Baþkan Muya ile gerçekleþtirdikleri görüþmeyi olumlu ve yapýcý olarak deðerlendirirken, TMK’nýn karþýlaþtýðý sorunlarý ele aldýklarýný söyledi. Baþkan Ramadan Muya’nýn baþkan seçilmesinden sonra ilk ziyaretini kendilerine yapmasýndan dolayý duyduðu memnuniyeti dile getiren Çikaçi, Prizren belediyesi ile iyi iliþkilerde bulunacaklarýna inandýðýný söyledi. Çikaçi, “Bölgede vatandaþlara daha iyi bir hizmet verilmesi için Prizren Belediye Baþkanýna her tür yardýmý sunacaðýmýzý açýkça ifade ettik. Biz vatandaþlar için en iyisini yapmak için çalýþýyoruz. Bu çalýþmalarýmýzý bu dönemde de sürdürmeye kararlýyýz” þeklide konuþtu. Prizren Belediye Baþkaný Ramadan Muya ise görüþme ile ilgili yaptýðý açýklamada TMK’yý ziyaret etmekten büyük onur duyduðunu söyledi. TMK ile baþkanlýðý döneminde sýký iþbirliðinde bulunma sözü veren Muya, “TMK bizim askerlerimiz. Onlara gereken destek ve önemi vereceðiz. Baþkanlýðým döneminde sýký iþbirliði içinde bulunup çeþitli faaliyetlere imza atacaðýmýz” þeklinde konuþtu. “BÝZ AYRILIYORUZ’a” dönüþme arifesinde K osova ve Sýrbistan sözcüklerini yan yana yada ayný cümle içinde çok fazla kullandýðýmý fark ettim. Bu noktada bu iki sözcüðü ayný cümle içinde kullanmaya devam edeceðimize benziyor. Çünkü bu iki sözcükte halen birbirini tamamlar niteliklerini koruyor. Her ikisi de birbirinin kader belirleyicisi konumunda olmaya devam ettiði sürece biz de her ikisini de ayný cümle içinde kullanmaya devam edeceðiz. Kosova, NATO müdahalesinden sonra hukuken olmasa bile de facto (filen) Sýrbistan’dan ayrýlmýþ durumda. Ama bu halen hukuken kazanýlmadýðý için sorun da buradan kaynaklanýyor. Bu ayrýlýðýn resmiyete dönüþmesi için ya Kosova’yý Sýrbistan’a baðlayan Birleþmiþ Milletlerin 1244 nolu kararý deðiþecek yada Kosova tek taraflý baðýmsýzlýðýný ilan etmesi gerekiyor. Ancak bu noktadan sonra Kosova ile Sýrbistan’ýn artýk yollarý de jure olarak ebediyen ayrýlacaktýr. Ama bu olasýlýðýn hayata geçmesi için Sýrbistan cumhurbaþkanlýk seçimlerinin noktalanmasýný beklememiz gerekiyor. Çünkü þu anda seçimler Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný engeller nitelikte. Bugün Kosova ile Sýrbistan tam anlamýyla ayný yumurta ikiz misali yaþamlarýný sürdürme durumunda olduklarýný söyleyebiliriz. Birinde hissedilen acý diðerinde de otomatikman hissediliyor. Bunun en iyi örneðine son Sýrbistan seçimlerinde þahit olduk. Seçim günü Sýrbistan’da olduðu gibi Kosova’da da cumhurbaþkanlýk seçimi için sandýklar kuruldu ve oylar kullanýldý. Sýrplar seçim günü oy kullanýrken, bizler olaya kasap dükkanýnýn vitrinindeki etleri seyreden kedi misali seyirci kalmakla yetindik. Seçim günü ve kampanya dönemi tam anlamýyla cumhurbaþkaný adaylarý kalbinin Kosova ile paralel attýðýný söyleyebiliriz. Seçim kampanya döneminde Kosova, adaylarýn kampanyalarýnda bir numaralý konu haline geldi. Bütün cumhurbaþkaný adaylarý seçim kampanyalarýnda sürekli Kosova’ya vurgu yaparak, hem milliyetçilik söyleminde yaralanýp oy peþinde koþtular hem de Kosova’ya sahip çýkarak Kosovalý Sýrplarýn oylarýna göz kýrptýlar. Sýrbistan’daki cumhurbaþkanlýðý seçimleri Kosova’yý özellikle de Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný çok yakýndan ilgilendiriyor. 10 Aralýkta sona eren ek statü görüþmelerinin tamamlanmasýndan sonra Priþtine’nin ilan etmesi beklenen tek taraflý baðýmsýzlýk Sýrbistan’daki seçimler yüzünden hayata geçirilmedi. Bu konuda Avrupa Birliði Priþtine’ye baský yaparak baðýmsýzlýðý Sýrbistan’daki seçimler sonrasý ilan edilmesi konusunda yumuþattý. Sýrbistan’daki cumhurbaþkaný adayý Tomislav Nikoliç’in Kosova’nýn baðýmsýz olmasýný seçim aracý olarak kullanmasýndan ve destekledikleri aday olan Boris Tadiç’in bundan etkilenmemesinden dolayý AB, bu yönde bir tutum alma mecburiyetine yöneltti. Kosova ile Sýrbistan’ýn birbiri ile olan tarihsel baðlantýlarýnýn bir kopma durumunda olduðu artýk bir gerçek. Çünkü Kosova’da var olan yüzde 90’ýn üzerindeki Arnavut gerçeði, Kosova’nýn artýk Sýrbistan ile beraberliðini deðil de baðýmsýzlýðýn gerekli olduðunu gözler önüne sermeye yeterli oluyor. Taraflar yýllarca süren müzakerelerle de Kosova konusunda bir anlaþmaya varamayacaklarýný açýkça ilan ettiler. Bu noktadan sonra artýk Kosova ve Sýrbistan’ýn ayrýlma vakti gelmiþtir. Bu ayrýlýðýn her iki taraf için de zor olacaðý gerçeði, artýk atýlan baðýmsýzlýk mermisini geriye getirmeyecektir. Þu noktada baðýmsýzlýk için Sýrbistan seçimlerinin noktalanmasýný beklememiz gerekmektedir. Seçimlerden kim kazanýrsa kazansýn, artýk baðýmsýzlýk þarkýsýný engelleyemeyecektir. Çünkü baðýmsýzlýk þarkýsý o kadar yüksek sesle söyleniyor ki bunu engellemek için yeni bir baþka þarký bestelemek gerekecek. Sýrbistan’ýn bu yönde yeteneðinin ve gücünün olmamasý bu olasýlýðý tümüyle arka plana itiyor. Sonuç olarak, Kosova ile Sýrbistan tarih boyunca ayrýlmaz birer bütünün teþkil etmesine ve birinde cereyan eden bir olayýn diðerini de etkilemesine raðmen artýk ayrýlýk zamaný gelip çatmýþtýr. Bizde artýk bu noktadan sonra baðýmsýzlýk þarkýsýna eþlik ederek, þarkýnýn daha fazla yankýlanmasýna hizmet etmeliyiz. Kosova Yeni Yönetim yeni Kararlarla Yöneltilecek Fevzi Karamuço K Kosova’da baðýmsýzlýk rüzgarlarý osova siyasetçilerinin son zamanlarda en fazla kullandýðý kelimelerin baþýnda baðýmsýzlýk bulunuyor. Onlar bu kelimeyi ne kadar kullandýklarýnýn farkýnda deðiller. Uluslararasý toplum yetkililerinden aldýklarý desteklerden sonra bizleri de bu sözcüðe hazýrladýlar. Ýyi zamanlarda olsun kötü zamanlarda olsun, onlarýn aðzýndan bu kelime hiçbir zaman düþmedi. Liderler, bu kelimeyi kullanarak susamýþ olan halkýn susuzluðunu gideriyorlar. Baðýmsýzlýk olacak, olacak diye bu güne kadar olmadý. Belki de dilimizde bu kelime Liberte kadar kullanýlmamýþ ama tarihte en çok bu anlamda kullanýlmýþtýr. Baðýmsýzlýk, Kosova vatandaþlarý için sakinleþtirici kalpleri dolduracak kelime oldu. Bu kelimenin herkesi sakinleþtirme özelliði vardý. Uzun zaman Kosova vatandaþlarýn aðrýlarýna merhem olacak bir kelime idi. Bu kelime kullanýldýðý zaman teknesinden çýkan hisler yine normal akmaya baþlýyordu. Godo’yu sanki bekliyorduk. Ayný zamanda en çok ümit verici kelime idi. Kosova siyasetçileri ilk dönemde Kosova baðýmsýz olacak dediler. Aylarla bu mesafeyi ölçtüler. Þimdi ise kýsa bir zaman kullanýyorlar. Bilmiyorum halk þimdi bu “kýsa zamaný” nasýl algýlýyorlar. Baðýmsýzlýk çanlarýnýn çalmasýna çok az zaman kaldý. Bunun herkes farkýnda. Artýk taraflar arasýnda ek görüþmeler olmayacaðý kesinleþti. Baðýmsýzlýk kapýda, ama ne zaman. Bunu nelerle ölçeceðiz yöneticilerimiz bunu kýsa zamanda ölçmeye baþladýlar. Kosova’da çok erken baðýmsýzlýk rüzgarlarý, NATO güçlerinin ayak basmasýyla somutlaþtý. Ama daha önce de bunun baþladýðýný demiþ olursak yanýlmayacaðýz. Geçen yýl Viyana görüþmelerinin baþarýsýzlýkla sonuçlanmasý ve 120 günlük ek görüþmelerin ardýndan Kosova uzun yýllar hayal ettiði baðýmsýzlýðýn geldiðine inandý. Yaz aylarýnda süren sýcaklýklara raðmen yine de baðýmsýzlýk hepimizi sarmýþtý. Ümitler 2008 yýlýna taþýndý. Yeni yýldan sonra baðýmsýzlýðýn, Kosova kapýsýna vuracaðý bekleyiþi içinde idik. Baðýmsýzlýðý beklerken yine bir engel ortaya çýktý. Sýrbistan baþkanlýk seçimleri. Uluslar arasý birliði Sýrbistan’da radikallerin seçimleri kazanmamasý gerekçesiyle Kosova statüsünün belirlenmesinin 3 Þubattan sonra yapýlacaðýný ortaya attý. Büyük Britanya Baþbakaný Devid Milbard Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný Sýrbistan ikinci tur seçimlerinden ertesi günü 4 Þubatta ilan etmesini önerdi. Ayný nedenden dolayý Ýspanya da seslendi. Kosova statüsünün belirlenmemesi Ýspanya baþkanlýk seçimlerine de olumsuz etki edeceði gerekçesi ile ertelenme isteminde bulundu. Bunun ne kadar süreceði sorusu ortaya çýkýyor. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ertelemek için daha ne gibi daha sebepler ortaya atýlacak. Uluslar arasý birliði Kosova’nýn sui generis, dünyada diðer bir örneði olmadýðý tutumunu kabul etti. Bu tutum gün bu gün de yürürlükte. Çok sayýda siyasetçi bunu tekrarladý, halen tekrarlýyorlar. Kosova için baðýmsýzlýk çanlarýnýn çalacaðýnýn çok yakýnda olduðuna dair iþaretler ortaya atýlýyor. Almanya Priþtine Eþgüdüm Bürosu þefi Karl Vokalek Kosova Meclis Baþkaný Yakup Krasniçi’ye yaptýðý görüþme sýrasýnda Kosova’nýn kendi kaderini eline alma zamanýnýn geldiðini açýkladý. Vokalek “Kosova on yada on beþ yýl için de karar almalýdýr” dedi. Almanya’nýn AB’de rolü çok büyüktür. Uzun zaman Kosova için Avrupa’da destek sunmasýný bekleyen Almanya’nýn bu açýklamasý çok önemli. Çünkü Almanya Hýrvatistan’ýn baðýmsýzlýðýný tanýyan ilk devletler arasýnda yer aldý. Kosova “Danke Doyçland” þarkýsýný hazýrlamalý. Bu Hýrvatistan’ý tanýyan Almanya için bestelenmiþti. Geçen yýl da Kosova direksiyonunda bulunan yöneticiler bir defa haziran ayý , daha sonra bunu yeni yýla dek ertelediler. Geçtiðimiz her gün baðýmsýzlýða çok yakýnýz. Baþbakan Thaçi “Bunun sona ermesi için sürece saygýlý ve yapacaðýmýz iþlere saygýlý olmalýyýz” dedi. Sinyal bekleniyor. Doðum sancýlarýna son verilmelidir. Vatandaþlara stres yarattýðý “yakýn bir zaman” artýk bu gün olmalýdýr. ABD Üçlü temsilcisi Vizner de baðýmsýzlýk kararýnýn alýnmasý zamanýdýr diye açýklamada bulundu. Kosova baðýmsýzlýða hazýr. Ama batýdan esecek yelleri bekliyor. Kosova üst düzey yetkilileri Kosova’nýn baðýmsýzlýk tarihini kendilerine saklýyor. Bizlere sürpriz yapmak istiyor. Ama þimdi ise vatandaþlarla paylaþma, baklayý çýkarma zamaný geldi. Perşembe, 24 Ocak 2008 6 Kosova Belediyelerinde özyönetime ait 2000/45 sayýlý düzenlemenin deðiþtirilmesi üzerine yeni yönetimde 2007/30 sayýlý düzenlemeye geçildi. Bu yeni düzenlemeye göre Prizren Belediyesi de yeni yönetim organlarýný seçti. Kosova Belediyelerinde özyönetime ait 2000/45 sayýlý düzenlemenin deðiþtirilmesi üzerine Prizren Belediyesi düzenlediði ikinci meclis toplantýsýnda yeni yönetime ait olan 2007/30 sayýlý düzenlemeyle yeni yönetimi seçti. Kosova Demokratik Partisi PDK, Yeni Kosova Ýttifaký AKR, Kosova Demokratik Türk Partisi KDTP ve VAKAT koalisyonundan oluþan yeni yönetimin aldýðý kararla Prizren Belediyesi Birinci Baþkan Yardýmcýlýðýna KDTP’den tek aday olarak katýlan ve geçen dönem de baþkan yardýmcýlýðý yapan Ercan Þpat seçildi. Ýkinci baþkan yardýmcýlýðýna VAKAT koalisyonundan Çemayl Kurteþi ve SDA partisinden Adem Abazi önerilirken, ikinci baþkan yardýmcýlýðýna oy çoðunluðuyla VAKAT Koalisyonundan Çemayl Kurteþi seçildi. Birinci ve ikinci baþkan yardýmcýlýðý ardýndan komisyon üyeleri ve müdürlüklere atanan kiþiler de belli oldu. Gençlik, Kültür ve Spor Müdürlüðüne Adnan Yaðcýlar;Maliye, Ekonomi ve Kalkýnma Müdürlüðüne Ýlir Þehu; Þehircilik ve Alan Planlama müdürlüðüne Çel Lama; Kadastro ve Jeodezi Müdürlüðüne Kadri Ukimeri; Eðitim, Bilim ve Teknoloji Müdürlüðüne Florim Meta; Saðlýk ve Sosyal Müdürlüðü Türhan Kosova; Tarýmcýlýk ve Kýrsal Kalkýnma Müdürlüðüne Zada Bütüç; Müfettiþlik Müdürlüðüne Nüsret Durmiþ; Acil ve Güvenlik Müdürlüðüne Nehat Baþa; Kamu Hizmetler Müdürlüðüne Sadik Paçarizi atandý. Prizren Belediyesi Meclis toplantýsýnda Müdürlüklerin yaný sýra komisyon üyeleri de seçilirken 6 artý beþten oluþan topluluklar komitesine iki Türk olarak Enis Subi ve Hamit Boynik, Arabuluculuk komisyonuna ise KDTP’den Müveddet Bako seçildi. Hoday: “PDK yönetimini ediyor” kurallarý ihlal Enflasyonu ekmek fiyatlerı tetikledi Yüksel POMAK Baþkan Muya : “Yeni yönetimde uzman kadroyla çalýþacaðýz” Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya geçen yönetimde müdürlük yapan ve yeni seçilen müdürlerle bir araya geldi. K Her iki yönetimde ki müdürlerin bir araya geldiði toplantý ardýndan basýn açýklamasýnda bulunan Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya yeni yönetimde uzman kadroyla çalýþacaðýný ifade ederek “biz seçim kampanyasý boyunca halka karþý þeffaf ve dürüst olacaðýmýzý vaat ettik. Vaatlerimizi yerine getirmek için de yeni yönetimde uzman kadroyla sizin hizmetinizdeyiz. Bizi siz seçtiniz. Þimdi biz de sizin için en iyisini seçiyoruz. Dolayýsýyla halkýmýzýn beklentilerini karþýlamak, ve çýkarlarýný korumak için uzman kadrodan oluþan yönetimi seçtik” diye konuþtu. Biz çok defa geçen yönetimi eleþtirdik diyen Baþkan Muya “geçen yönetimi eleþtirdik dolayýsýyla onlarýn yaptýðý yanlýþlarý tekrarlamayarak ve bir o kadar da baþarýlý çalýþmalar sergilemek zorundayýz” diyerek yeni seçilen uzman kadroyla Prizren Belediyesinin her yönlü örnekselliðini koruyacaklarýný belirtti. osova 2007 yýlýnýn son ayýný iki rakamlý enflasyonu ile geçirdi. Kosova Ýstatistik Kurumu yaptýðý açýklamada 2007 yýlý enflasyonunun 2006 yýlýna kýyasen 10,7 arttýðý bildirildi. Kosova’da enflasyonun artmasýna neden olarak gýda ürünlerinin özellikle de ekmek, buðday, zeytin fiyatýnýn artmasý gösterildi. Kosova Ýstatistik Kurumunun raporuna göre ekmek fiyatlarý 52.2, zeytin ve yað fiyatlarý 42.8, bireysel ulaþým masraflarý 18.8, süt, peynir, yumurta fiyatlarý 13.8, meyve fiyatlarý 25.6, sebze fiyatlarý 9.4, maden suyu, meyve suyu ve alkolsüz içeceklerin fiyatlarý 6.2, temizlik malzeme fiyatlarý 6.2, sigara 1.6, içme suyunun 9.9’luk yüzdeyle arttýðýný açýklandý. Meclis toplantýsýnda gündemde belirlenen noktalarýn görüþüp görüþülmemesiyle ilgili sýcak tartýþmalar yaþanýrken muhalefeti oluþturan LDK meclis üyesi Aziz Hoday “Prizren Belediye Meclisi alýcýsý ve satýcýsý belli olmayan pazar yerine benziyor” diyerek PDK’nýn seçim kampanyasý boyunca sergiledikleri tutum ve vaatlerini hatýrlatarak, PDK yönetimini kurallarý ihlal etmekle suçladý. Kurum, bazý sektörlerde de geçen yýla nazaran giysilerde 2.3, ev aletleri ve telefon hizmetlerinde 5.1 düþüþ yaþandýðýný duyurdu. Kosova 2006 yýlýnda Balkanlarýn en çok enflasyon yaþandýðý ülke konumundaydý. Kosova’da enflasyonun bu kadar yüksek olmasýna en büyük etkiyi ekmek fiyatlarýndaki artýþýn etki etti. Bu konudaki artýþýn temel nedeni Sýrbistan tarafýndan Kosova’ya ithal edilen unlara kota uygulamaya baþlamasýndan kaynaklandý. Kosova hükümetinin tüm giriþimlerine raðmen ekmek fiyatlarýnýn önceki duruma getirme giriþimleri baþarýsýzlýkla sonuçlandý. Uzmanlar, toplumda yaþanan enflasyonun geniþ halk tabakalarýný etkilediðini belirtiyor. 7 Güncel Artık Çalışma İzin Belgeleri 1 Yıllık Değil, Üzün Süreli Perşembe, 24 Ocak 2008 U Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği temsilcileri Prizren Belediyesi Başkanı Ramadan Muya’yı makamında ziyaret ederek karşılaştıkları sorunlarını dile getirdiler. zun süreden bu yana belediye vergileri ve diğer sorunlarla karşı karşıya kalan Prizren Esnaf ve Zanaatçı Derneği heyeti Prizren Belediyesini ziyaret ederek Başkan Ramadan Muya ile bir araya geldiler. Görüşme ardından basın açıklamasında bulunan Prizren belediyesi Başkanı Ramadan Muya, Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği üyeleriyle yaptıkları görüşmede Prizren Belediyesine bağlı vergilerin ödenmemesi konusu ve çalışma izin belgelerinin bir yıllık değil de uzun süreli olması konusunu görüştüklerini açıkladı. Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneğinin karşılaştıkları sorunları da görüştüklerini belirten Başkan Muya, Prizren ekonomisinin kalkınması için fikir alışverişinde bulunduklarını ifade ederek, Prizren Belediyesi ile Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneğinin ekonomi alanında ortak işbirliğiyle Prizren halkının en büyük sorunu olan işsizlik sorununa az da olsa çözüm getireceğini amaçladıklarını vurguladı. Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği Başkanı Rafet Buşati ziyaretin amacı başkanın yeni görevini tebrik etmek olduğunu belirterek, Prizren Ekonomisin gelişmesi için Prizren belediyesinin bir komisyon kurması konusunda istemlerini dile getirdiklerini ifade etti. Başkan Buşati “Biz Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği olarak karşılaştığımız sorunları dile getirerek Prizren Belediyesinden destek, bir yandan da Prizren Ekonomisinin kalkınması için ortak işbirliğine varolduğumuzu dile getirdik” diyerek desteklerini asla esirgemeyeceklerini belirtti. Gazeteciler tarafından zanaatçılıkla ilgili yöneltilen soruya cevap olarak Başkan Muya “zanaatçılık Prizren’in tarihiyle gelişmiştir. Prizren’de çok sayıda zanaatçılık unutuldu veya unutulmak üzere” dolayısıyla “bu tarihi zenginliğimiz olan eski zanaatçılıkların kaybolmaması ve eski zanaatçılıkların devam ettirilmesi yanı sıra onlara yardım sağlamak açısından biz belediye olarak belediye vergilerinde kendilerine kolaylık sağlayacağız” diye konuştu. Belediye vergilerinin ödenip ödenmemesi konusuna değinen Başkan Muya vergi konusunu ilk fırsatta meclis heyetine bildireceğini ifade ederek bu konuda Prizren esnaf ve zanaatçılarına her konuda destek olacak bir komisyonun kurulması için öneride bulunacağını ifade etti. Yüksel POMAK Prizren’de doðum oranlarýnda düþüþ, ölüm oranlarýnda artýþ Prizren Belediyesinin resmi verilerine göre, geçen yýl doðum oranlarýnda küçük bir düþüþ kaydedilirken, ölüm oranlarýnda ise artýþ yaþandý. 2007 yýlýnda dünya evine girerek resmi nikah kýyanlarýn rakamlarýnda yüzde 11’lik bir artýþ kaydedildi. Bir önceki yýla oranla deðiþik etnik mensubiyete sahip evliliklerin sayýnda 13’lük bir artýþ gözlendi. G eçen yýl içerisinde Prizren belediyesinde dünyaya gelen bebek sayýsýnda küçük bir düþüþ kaydedilirken, ölüm oranýnda geçen yýla kýyasla artýþ yaþandýðý ifade edildi. Prizren belediyesi kütük hizmetlerinden yapýlan açýklamada, bir önceki 2006 yýlýna kýyasla 2007 yýlýnda dünya evine girerek resmi nikah kýyanlarýn rakamlarýnda yüzde 11’lik bir artýþ kaydedildiði belirtildi. Geçen yýl dünyaya gelen bebek sayýsýnda 1.264’lük bir düþüþ yaþanýrken, bir önceki yýl dünyaya gelen bebek sayýsýnýn 5.731 olduðu ifade edildi. Prizren belediyesi sivil kayýt hizmetlerine göre geçen yýl 4.467 bebek dünyaya geldi. Aile yakýnlarý tarafýndan ise bildirilen ölüm vakasý sayýsý 702 olarak kaydedildi. Söz konusu verilere göre 2007 yýlý içerisinde evlilik yapanlarýn sayýsýnda yüzde 11’lik bir artýþ gözlenirken, geçen yýl resmi kýyanlarýn toplam sayýsýnýn 347 olduðu ifade edildi. Bir önceki yýla oranla deðiþik etnik mensubiyete sahip evliliklerin sayýnda 13’lük bir artýþ gözlendi. Kosova dýþýnda dünyaya gelen ve Prizren belediyesi kütüðüne kaydýný yaptýran bebek sayýsýnýn 842, deðiþik Avrupa ülkelerinde 130 evlilik yapýldýðý, 66 Prizren sakinin de Kosova sýnýrlarý dýþýnda vefat ettiði resmi kayýtlara geçti. Azim ve emek Prizren’e görkemli bir camii kazandýrdý P rizren’in Hoçamahalle semti “Mahmud Paþa” Camii kurulu tarafýndan basýna yayýnlanan bir bildiride, camiin yeni yapým sürecinde katkýda bulunan kuruluþ ile kiþilere þükran ifadeleri dile getirildi. Ýslam Birliðinin izniyle yýkýlan ve yerine yenisi inþa edilen “Mahmud Paþa” cami inþa çalýþmalarý semt sakinlerinin maddi-manevi katkýlarýyla 2003 yýlýnýn Aðustos ayýnda baþladýðý vurgulandý. Projenin gerçekleþmesi için çok sayýda kuruluþa baþ vurulduðu ancak gerekli desteðin bulunmadýðý belirtilirken, ilk maddi yardýmýn Ýslam Birliði ve semt sakinleri tarafýndan görüldüðü ifade edildi. Ýnþaat çalýþmalarýnýn baþlamasý ardýndan Almanya, Ýtalya, Ýsveç, Ýsviçre, Amerika’daki Kosovalý baðýþçýlar tarafýndan destek görüldüðünün altý çizilirken, ayný desteðin birçok camide açýlan baðýþ toplama secadeleri sayesinde de saðlandýðý kaydedildi. 21 Eylül 2006 tarihinde camii açýlýþý gerçekleþtirilirken, 22 Mayýs 2007 tarihine kadar cami yapýmýna yapýlan yatýrýmýn 153.930 euro olduðu belirtildi. Söz konusu basým bildirisinde cami yapýmýnda gönüllü olarak katký sunanlara teþekkür edilirken, geriye dershane ve eðlence merkezi olarak planlanan camii bodrumunun yapýmýnýn gerçekleþtirilemediði ifade ediliyor. Bodrum katý, ibadet merkezi, balkon, dershane, camii misafirhanesi, 1 büyük ve 4 küçük kubbesi ve 21 metrelik camii minaresinden oluþuyor. Çalýþmalarýn maliyetiyle ilgili daha detaylý bilgilerin Ýslam Birliðine sunulduðu, yapýmla ilgili bir monografinin basýmdan çýkacaðý açýklanýyor. Açýklamanýn sonunda camii yapýmýnda maddi-manevi katkýda bulunanlarýn sevabýnýn Allah katkýnda kabulü dileniyor. Mülkiyet sorunlarýyla ilgili 3 bine yakýn dilekçe bekliyor Prizren Belediyesini ziyaret eden Kosova Mülkiyet Ajansý Genel Müdürü Knut Rosandhauk, Kosova Mülkiyet Ajansýnda Prizren Belediyesine baðlý mülkiyet sorunlarýyla ilgili 3000’e yakýn dilekçenin bulunduðunu açýkladý. K osova Mülkiyet Ajansý Genel Müdürü Knut Rosandhauk ve heyeti Prizren Belediyesini ziyaret ederek Baþkan Muya ile görüþtü. Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya ve Kosova Mülkiyet Ajansý genel müdürü Knut Rosandhauk ile yaptýðý görüþmede Prizren Belediyesine baðlý mülkiyet sorunuyla ilgili 3000’e yakýn dilekçenin bulunduðu açýklandý. Baþkan Muya görüþme ardýndan yaptýðý açýklamada “Kosova Mülkiyet Ajansýyla yaptýðý önemli bir görüþmeydi” diyerek her iki tarafýn da mülkiyet sorunlarýnýn çözümü konusunda çözüm üretme yollarý aradýklarýný ifade etti Kosova Mülkiyet Ajansýyla iþbirliðinde bulunmaktan memnun olduklarýný dile getiren Baþkan Muya bundan sonrada iþbirliðinde bulunacaklarýnýn altýný çizdi. Kosova Mülkiyet Ajansý genel müdürü Knut Rosandhauk Kosova’da birkaç belediyeyi ziyaret ettiklerini belirterek, “ziyaret amacýmýz belediyelere seçilen yeni baþkanlarýn görevlerini tebrik etmek yaný sýra kendileriyle iþbirliðine var olduðumuzu bildirmektir ve birlikte sorunlara çözüm yollarý aramaktýr ” dedi. Rosandhauk mülkiyet sorunlarý var olan vatandaþlarýmýzýn Kosova Mülkiyet Ajansýna baþ vurup sorunlarýný dile getirmeleri konusunda Prizren halkýna çaðrýda bulundu.Knut Kosova Mülkiyet Ajansýnda mülkiyet sorunlarýyla ilgili bulunan 3000’e yakýn dilekçenin bazýsýnýn özel,bazýsýnýn da sorunlu, fakat hallolabilecek olduklarýný belirtti. Dolayýsýyla Knut halktan Kosova Mülkiyet ajansýyla sýký iþbirliðinde bulunmalarý isteminde bulundu. Yüksel POMAK Prizren’de silahlý soygun giriþimi ve yangýn Prizren polisinden yapýlan açýklamada, Prizren’de bir silahlý soygun giriþimi ve bir yangýn olayý meydana geldiði bildirildi. Her iki olayla ilgili polisin baþlattýðý araþtýrmalar sürüyor. P rizren polisinden yapýlan açýklamada, “Uk Bütüçi” caddesinde bulunan bir benzin pompasýna silahlý saldýrý düzenlendiði, saldýrýnýn bir benzin çalýþanýna tehdit amacýyla gerçekleþtirildiði kaydedildi. Polis açýklamasýna göre, söz konusu benzin pompasýna giren silahlý ve maskeli kiþi, görevli çalýþaný silahla tehdit ederek, kasadaki bütün parayý teslim etmesini istediði belirtiliyor. Çalýþan þüpheli þahýsa paralarý vermediði için þüphelinin benzin pompasý ofisi kapýsýna silah açtýðý belirlendi. Olay yerine çýkan polis ekipleri, gerekli incelemeleri tamamladýktan sonra araþtýrma baþlattý. Polis açýklamasýnda kaydedilen bir diðer olaya göre, Prizren’in Wiliam Wolker caddesinde bulunan bir maðazada yangýn çýktýðý bildiriliyor. Yangýn nedeni henüz belirlenemezken, meydana gelen hasarýn 10.000 euro deðerinde olduðu vurgulanýyor. Perşembe, 24 Ocak 2008 Priþtine Üniversitesi Filoloji Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Bölümünden Mastýr Mezunlarý 8 Genç Türkologlarýn yüksek lisans savunma gururu Priþtine’de düzenlenen görkemli bir törenle Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü Yüksek lisans eðitimi savaþ sonrasý ilk iki mezunlarýný verdi. Enis Kervan “Yanova Türkleri Halk Edebiyatý ve Folklor Zenginlikleri”, Taner Güçlütürk “Hasan Mercan ve Edebiyatý”, konulu yüksek lisans çalýþmalarýný baþarýyla savundular. Savunma törenine çok sayýda davetli ve yetkili katýldý. P riþtine Üniversitesi Filoloji Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü Yüksek lisans eðitimi savaþ sonrasý ilk iki mezununu verdi. 15 Ocak Salý günü Priþtine Üniversitesi Filoloji Fakültesi Dekanlýk Salonunda düzenlenen görkemli bir törenle Enis Kervan “Yanova Türkleri Halk Edebiyatý ve Folklor Zenginlikleri”, Taner Güçlütürk ise “Hasan Mercan ve Edebiyatý” konulu yüksek lisans çalýþmalarýný baþarýyla savundular. Prof. Dr. Tacida Hafýz’ýn danýþmanlýðýný yaptýðý çalýþmalarýn Savunma Komisyonu’nda Prof. Dr. Hamdi Hasan ve Prof. Dr. Abdullah Hamiti de yer aldý. Tören, Komisyon baþkaný Prof. Dr. Hamdi Hasan’ýn konuþmalarýyla baþladý. “Böyle aday ve çalýþmalarýn Komisyon üyeliði yapmak beni mutlu ediyor” diyen Prof. Dr. Hamdi Hasan, Makedonya’da yüksek lisans savunmalarýnýn Türkçe yapýlamadýðýna dikkati çekti. Prof. Dr. Nimetullah Hafýz ile Prof. Dr. Tacida Hafýz’ýn baþta uluslararasý çapta sempozyumlar olmak üzere, kaliteli çalýþmalar yürüttükleri gibi kaliteli öðrenciler de yetiþtirdiklerinin altýný çizen Prof. Dr. Hasan, Prof. Dr. Hafýz çiftini Balkan Türkolojisi’nin zirvesi olarak nitelendirdi. Priþtine Üniversitesi düzeyindeki Türk Dili ve Edebiyatý eðitiminin çok eskiye dayandýðýný, ilk olarak 1973 yýlýnda Felsefe Fakültesi Þarkiyat Bölümü bünyesinde baþladýðýný, daha sonra 1988 yýlýnda Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü’nün kurulmasýyla devam ettiðini hatýrlatan Prof. Dr. Tacida Dr. Suzan Canhas, Prof.Dr. Nimetullah Hafız, Mr. Enis Kervan, Hafýz, bugüne kadar bu bölümden mezun Prof.Dr. Tacida Hafız, Prof.Dr. Hamdi Hasan, Prof.Dr. Nuhi Recepi, olan baþarýlý öðrencilerin, eðitimde, Prof.Dr. Abdullah Hamiti ve Mr. Taner Güçlütürk kültürde, basýn y a y ý n d a , sadece lisans eðitimi belirsizliðini korurken, dönemin tüm kötü siyasette deðiþik görmeye haklarý vardý. þartlarýna raðmen bu bölüme resmi kaydýný görevlerde Ancak, eðitim sisteminin ve yapamayan, fakat bir buçuk yýl gibi bir süre bulunduðunu, dönem yetkililerinin içerisinde hocalarýyla birlikte ýsrarla aldýklarý eðitim tanýdýðý olanaklar “kaçak olarak” eðitimlerini sürdüren sayesinde çerçevesinde buna raðmen öðrenciler sayesinde bu bölüm bugünlere Bölümü en iyi yüksek lisans ve doktora ulaþmýþtýr. Ýþte, bugün burada, biraz sonra þekilde temsil mezunlarý yetiþmiþtir. bu ilk neslin iki deðerli öðrencisi master tezi ettiklerini Bunlar arasýnda savunmalarýný yapacaktýr. Bir eðitimci ve vurguladý. Üniversitemizin emekli bir dava arkadaþý olarak bunun sevincini Bugüne kadar öðretim üyeleri Prof. Reca sizlerle paylaþmaktan büyük mutluluk gelinen süreçte Ýlyas ve Prof. Mücahit duyduðumu burada ifade etmek istiyorum.” 2001 yýlý Asimov, bendeniz Prof. sözleriyle konuþmasýný sürdüren Prof. Dr. Bolonya eðitim Tacida Hafýz, Boðaziçi Ün. Tacida Hafýz, bu mutluluðu paylaþmaya sistemi öncesi ve Öðr. Üyesi Prof. Güven gelen kalabalýk katýlýmcýlara teþekkür etti. sonrasý olmak Kaya, Çukurova Ün. Öðr. Prof. Dr. Hafýz, ardýndan adaylarýn Tez danışmanı üzere Bölüm’ün Üyesi Prof. Erman Artun, özgeçmiþlerini ve yüksek lisans tez Prof.Dr. Tacida Hafız iki dönemden Dr. Klaus Rihle gibi raporunu sundu. 2007 yýlýnýn Haziran g e ç t i ð i n i yüksek lisans eðitimlerini isimler bu çatý altýnda yüksek lisans ve ayýnda kaydeden Prof. Dr. Hafýz, “Birinci dönemde doktoralarýný yapmýþlardýr. Bu vesileyle bu tamamlayan aday Enis Kervan ve Taner öðrencilerimizin Fakülte Tüzüðü’ne göre imkaný saðlamýþ olanlara, özellikle merhum Güçlütürk yüksek lisans çalýþmalarýyla ilgili Filoloji Fakültesi Dekaný Nuhi Recepi, Kosova Eðitim Bakaný Enver Hocay, Türk Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Müsteþar Mustafa Sarnýç, KDTP Genel Baþkaný ve Çevre Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlar, Türk Temsil Heyet Baþkanlýðý Kurmay Baþkaný Albay Sait Karabayýr M Prof. Dr. Þefçet Plana, Prof. Dr. Gani Ljuboteni, Prof. Dr. Nimetullah Hafýz’a teþekkür etmeyi bir borç biliyorum” dedi. 2001 yýlýnda Bolonya eðitim sistemine geçiþle, söz konusu eðitim sisteminin kendisinin yüksek lisans ve doktora eðitimi yapýlmasý imkanýný saðladýðýný, dolayýsýyla Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü’ndeki yüksek lisans eðitimini Bolonya eðitim sistemine ve Üniversite yetkililerine borçlu olduklarýný ifade eden Prof. Dr. Tacida Hafýz, katkýlarýndan dolayý Filoloji Fakültesi Dekaný Prof. Dr. Nuhi Recepi’ye ve Türkiye Cumhuriyeti devletine teþekkür etti. “2000/2001 eðitim döneminde, Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü’nün statüsü hazýrladýklarý raporlarýný okudular ve komisyon üyelerinin sorularýný yanýtladýlar. Savunma ardýndan Tez Savunma Komisyonu Baþkanlýk Divaný, adaylara Filoloji Bilimleri Türk Dili ve Edebiyatý Master Unvanýnýn verildiðini açýkladý. Törene Kosova Eðitim Bakaný Enver Hocay, KDTP Genel Baþkaný ve Çevre Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlar, Türk Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Müsteþar Mustafa Sarnýç, Türk Temsil Heyet Baþkanlýðý Kurmay Baþkaný Albay Sait Karabayýr, Filoloji Fakültesi Dekaný Nuhi Recepi, Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü Yüksek lisans öðrencileri, adaylarýn aile yakýnlarý ile çok sayýda dinleyici katýldý. Savunma töreninin sonunda kokteyl verildi. Makedonya Türk Partilerinde, Parti Ýçi Demokrasi akedonya Türklerinin demokratik süreçteki ilk siyasi yapýlanmasý 1990’lý yýllarda baþlamýþtýr. Önce Türk Demokratik Birliði kuruluyor ardýndan ise bu birlik partiye dönüþüyor ve ismini deðiþtirerek Türk Demokratik Partisi oluyor. Bu parti kurulurken birçok vaadin yaný sýra parti içi demokrasi de vaade ediyordu. Çünkü artýk demokratik bir dönem baþlýyordu Makedonya’da. Parti kurulduðunda tüm Makedonya Türklerini tek çatý altýnda topluyor ve Türk milletini temsil ediyordu. Bir kaç baþarýsýz seçimin ardýndan parti içinde muhalefet oluþtu. Çok sesli, geniþ katýlýmlý siyasi kararlarýn alýnmasýný muhalefet çok istedi ama baþaramadý. Bazýlarý partiden ihraç edildi, bazý þubeler de fesih edildi. Bazýlarý da baþka partiler kurdular. Bütün yeni kurulan siyasi partiler gibi parti içi demokrasiyi, parti içinde eleþtiriye tahammülü vaade ederek kuruldular bu partiler. Fakat ne kadar demokratik birer parti kurdular? Yâda ne kadar bir demokratik partiden ayrýldýlar sorusu önemli bir sorudur. Bunun cevabýný ancak parti yöneticileri verebilir. Þu anda Makedonya Türklerinin 3 siyasi partisi bulunmaktadýr. Bunlardan en profesyoneli ve en güçlü siyasi parti TDP’dir. 6 defa kurultay toplamýþtýr. THP’nin lideri bir zamanlar TDP’de siyaset yapýyordu, hala kongresi yok. TMBH’nin lideri TDP’de 10 yýl genel baþkanlýk yapan bir lider. Acaba bu iki sonradan kurulan partilerin liderleri neden TDP’den ayrýldýlar? Parti içinde demokrasi olmayýþýndan mý? Eðer öyleyse kendi partilerinde ne kadar demokrasiye saygýlýdýrlar? Siyasi parti baþkanlarýnýn farklý düþüncelere tahammülleri yok. Eleþtiriye tahammülleri yok. Yani lideri veya partinin çalýþmalarýný, uygulamalarýný eleþtirmeye kalkýþmanýn cezasý, bütün siyasi partilerimizde ayný ihraç edilmek, partiden atýlmak. Partiler, kenara köþeye atýlan, küstürülen, kendilerinden istifade edilmeyen onlarca yüzlerce kiþiyle dolu. Bu sadece Makedonya’daki Türk partileri için geçerli deðil, Makedonya’daki her siyasi partide durum ayný. Tüm partilerde parti içi demokrasi denilen siyasi yapýlanmada sorun var. Bugün, siyasete güvenin azalmasýnýn baþta gelen nedenlerinden biri baþarýsýz yöneticilerin, liderlerin hâlâ partilerinin baþýnda olmasýdýr. Delege yapýsý, þube ve il merkez yönetim kurullarý öylesine düzenleniyor ki, kurultaylarda bunlarý deðiþtirmek mümkün deðil. Masa baþý tabir edilen, adil olmayan yöntemlerle belirlenen delegelerle þube, il merkez, genel merkez yönetim organ- larýnýn oluþmasý, partilerde bir ekip çatýþmasýna dönüþmekte. Haksýzlýða ve vefasýzlýða uðrayan demokratik yapýya mücadele vermeye çalýþan kiþiler, demokrasiye ters olan, antidemokratik yöntemleri aþamadýklarý için ya siyasi partilerini deðiþtirmek zorunda kalmýþlar ya da siyasi faaliyetlere karþý ilgisiz kalmýþlardýr. Yâda partiden ihraç edilmiþlerdir. Delege seçimindeki oyunlar ve sorunlar bütün partilerde ne yazýk ki devam etmektedir. Sadece kongreden kongreye organlarýn seçimi için yan yana gelebilen bu delegeler, partilerin ne ideolojisi ile ne de Türklerin sorunlarý ile ilgilenirler. Görevleri iþaret edileni yerine getirmektedir. Parti içi demokrasinin gerekli düzeyde yürütülebilmesi için, parti kimliði içinde delege kimliðinin kazandýrýlmasý, delegenin baðýmsýz ve hür iradesinin teþkilatlara yansýmasý lazýmdýr. Demokratik teþkilat yapýsý içinde tartýþma ortamýnýn yaratýlarak, çoðulculuk esasýna dayanan, geniþ katýlýmlý siyasi kararlarýnýn alýnabilmesi adil, eþit ve özgür seçimlerle lider teþkilat ve adaylar belirlenerek, demokratik uygulama yöntemlerinin bulunmasý ile Parti Ýçi Demokrasi ancak saðlanabilir. Enes ÝBRAHÝM 9 Perşembe, 24 Ocak 2008 Miloþeviç’in ruhu Belgrad’a dönüyor Balkan Sýrbistan’daki baþkanlýk seçiminin ilk turunda aþýrý milliyetçi Nikoliç’in yüzde 39 oyla birinci olmasý, AB baþkentlerinde endiþe yarattý. S ýrbistan’da pazar günü yapýlan devlet baþkanlýðý seçiminde aþýrý milliyetçi Tomislav Nikoliç’in oylarýn yüzde 39’unu alarak ikinci tura en þanslý aday olarak girmesi AB baþkentlerinde hayal kýrýklýðý ve endiþe yaratýrken, Sýrbistan’ýn Slobodan Miloþeviç döneminde olduðu gibi içine kapanýp yalnýzlaþacaðý; bunun da Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn gündemde olduðu bir sýrada Balkanlarda yeni bir krize yol açabileceði konuþuluyor. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný 6 hafta içinde ilan edeceði belirtilirken nüfusunun çoðunluðunu Arnavutlarýn oluþturduðu bu bölgenin Sýrplar tarafýndan kutsal toprak sayýldýðý ve bu “kutsal topraðý” kaybetme korkusunun aþýrý milliyetçi Radikal Parti’nin adayý Nikoliç‘in oylarýný artýrdýðý ve AB yanlýsý rakibi þimdiki devlet baþkaný Boris Tadiç’in 4 puan önüne geçirdiði bildirildi. 3 Þubat’ta yapýlacak 2. tur seçimden Nikoliç’in zaferle çýkmasý halinde Sýrbistan’ýn Rusya’ya yakýnlaþacaðý ya da Tadiç’in yeniden seçilmesi durumunda yüzünü Batý’ya çevirerek AB ile bütünleþme yoluna gireceði kaydediliyor. Önceki günkü seçimde adaylardan hiç biri ilk turda baþkan seçilmeye yeterli yüzde 50 oyun üzerine çýkamadý. Ýlk tur sonucunda öteki 7 aday yarýþtan düþtü. 3 Þubat’ta Nikoliç ve Tadiç yarýþacak. Sýrbistan’da Devlet Seçim Komisyonunun, oylarýn yüzde 85’inin sayýlmasýnýn ardýndan verdiði rakamlara göre Rusya yanlýsý Tomislav Nikoliç yüzde 39.6 oranýnda oy aldý. Batý yanlýsý Devlet Baþkaný Boris Tadiç de oylarýn yüzde 35.5’ini elde etti. 1990’larda Miloþeviç döneminde Yugoslavya iç savaþý sýrasýnda aþýrý milliyetçi paramiliter gruplarýn mensubu olarak savaþan Tomislav Nikoliç’in ilk turda birinci olmasý AB’nin Balkan politikalarýna ciddi bir darbe olarak deðerlendiriliyor. 2. turda Tadiç’in þansýný artýrmayý planlayan Brüksel, Sýrplara vizesiz seyahat imkaný tanýnmasýný gündemine aldý. Bazý AB ülkeleri de Tadiç’i desteklemek amacýyla Belgrad’la ön AB üyeliði anlaþmasý yapýlmasýný istiyor. AB Tadiç’i destekliyor Þimdiki Devlet Baþkaný ve Demokratik Parti’nin Lideri Tadiç, kampanyasýnda AB yanlýsý politikalarýn sürdürüleceði ve piyasa reformlarýna devam edileceði mesajýný verdi. 3 azýnlýk Müslüman partisi G17+ adlý grup tarafýndan destekleniyor. Kosova’nýn Sýrbistan’a baðlý kalmasý ve AB üyeliðini vurgulamak için kampanyasýnda, hem Kosova hem AB sloganýný kullandý. Nikoliç, Kosova’da sert Aþýrý Sýrp milliyetçisi Sýrbistan Radikal Partisi’nin baþkan yardýmcýsý, ancak partinin lideri Voyislav Þeþely Lahey’de yargýlandýðý için partiyi resmen kendisi temsil ediyor ve 4’üncü kez devlet baþkanlýðýna adaylýðý koydu. 2004’te Boris Tadiç’le 2. tura kaldý ancak kaybetti. Son günlerde söylemini epey yumuþattý fakat Kosova konusunda yaptýðý bir açýklamada, “Eðer yeni hükümet Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna barýþçý bir þekilde boyun eðerse, bizim partimiz sessizce oturup beklemeyecek” dedi. Nikoliç, daha önce de Kosova’nýn ayrýlmasý durumunda askeri müdahalede bulunulmasýný istemiþti. Gotovina’nýn þartlý tahliye istemine ret BM savaþ suçlarý mahkemesi temyiz komitesi, emekli Hýrvat General Ante Gotovina’yý temsil eden avukatlarýn sanýðýn þartlý tahliyesine iliþkin isteklerini 17 Ocak Perþembe günü geri çevirdi. Komite, daha önceki bir mahkemenin sanýðýn iþlediði iddia edilen suçlarýn ciddiyetinin tahliye güvencesi saðlamadýðý yönündeki kararýný kabul etti. Gotovina, diðer iki Hýrvat general, Mladen Markac ve Ivan Cermak ile birlikte 1995 yýlýnda yürütülen ve 150’den fazla Sýrp sivilin öldürüldüðü Fýrtýna Operasyonu sýrasýnda iþlenen savaþ suçlarýndan yargýlanýyorlar. E RH AN T ÜR B ED A R Ankara Mektubu E-posta:[email protected] Yunanistan ve Makedonya Arasýnda “Ýsim Müzakereleri” Y unanistan ve Makedonya arasýnda yaþanan isim sorunu üzerine müzakereler, yaþanan belli bir kesintiden sonra, 21 Ocak 2008’de yeniden baþlatýldý. Müzakerelere Birleþmiþ Milletler özel elçisi Matthew Nimetz arabuluculuk ediyor. Makedonya’nýn Ohri kentinde düzenlenen yeni müzakerelerin birinci turunun arýndan bir açýklama yapan Nimetz, müzakerelerin yapýcý olduðunu belirterek, çözüme ulaþýlabileceðinin mesajýný verdi. Medya kaynaklarýnda yer alan bilgilere göre, baþlatýlan yeni müzakerelerle birlikte Üsküp, Makedonya ile Yunanistan arasýnda “Dostluk ve Ýyi Komþuluk Deklarasyonu”nun imzalanmasýný da önerdi. Makedonya, komþusu Yunanistan ile isim sorununu, baðýmsýzlýðýna kavuþtuðu 1991 yýlýndan beri yaþýyor. Makedonya’nýn anayasal ismini Yunanistan’ýn reddediyor olmasý, isim sorunun temelini oluþturuyor. Yunanistan, “Makedonya” isminin kendisinin bir tarihsel mirasý olduðunu ve bu ismi taþýyacak baðýmsýz bir Makedonya devletini tanýmayacaðýný her vesilede dile getiriyor. Atina ayrýca, Makedonya isimli bir devletin tanýnmasýnýn, Yunanlarýn tarihsel ve kültürel mirasýnýn reddi olacaðý yönünde söylemlerde bulunuyor. Bu yöndeki resmi söylemlerin yaný sýra, Yunanistan’ýn korkusunun, kuzeyindeki bölgesinin de “Makedonya” ismini taþýyor olmasýnda ve günün birinde Makedonya Cumhuriyeti’nin bu toprak parçasý üzerinde hak iddia edebileceðinde yatmakta olduðu söylenebilir. 1995 yýlýnda Yunanistan ile Makedonya arasýnda imzalanan anlaþma gereðince, Makedonya Birleþmiþ Milletler bünyesinde geçici olarak “Eski Yugoslavya Cumhuriyeti Makedonya” ismi altýnda tanýndý. Ancak, aradan oniki yýldan fazla geçmiþ olmasýna raðmen, nihai çözüme hâlâ ulaþýlamadý. Makedonya ismi ile ilgili müzakerelere uzun süre arabuluculuk eden Nimetz, en son olarak 7 Ekim 2005 tarihinde Makedonya ismi üzerine üçlü bir öneride bulunmuþtu. Birincisi, öneriye göre Makedonya anayasal ismini koruyabilecek ve bu ülkeyi “Makedonya Cumhuriyeti” ismi altýnda tanýyan diðer ülkeler de ayný tutumu sürdürebilecekti. Ýkincisi, Birleþmiþ Milletler, Avrupa Güvenlik ve Ýþbirliði Teþkilatý ve NATO gibi uluslararasý kuruluþlar da “Makedonya Cumhuriyeti” ismini kullanabilecekti. Üçüncüsü, YunanistanMakedonya ikili iliþkilerinde Yunan yetkililer “Makedonya Cumhuriyeti-Üsküp” ismini kullanabilecekti. Bütün bunlarýn dýþýnda Nimetz’in önerdiði metinde, Yunanistan ile Makedonya arasýnda bir isim anlaþmasýna varýlmasý durumunda, 2021 yýlýnda Birleþmiþ Milletlerin bu anlaþmayý yeniden deðerlendirebileceðine dair açýk kapý býrakýlmýþtý. Nimetz’in bu önersi Makedonya hükümeti tarafýndan kabul edilmiþ, Atina tarafýndan ise reddedilmiþtir. 2-4 Nisan 2008’de düzenlenecek olan NATO Bükreþ Zirvesi’nin tarihi yaklaþtýkça, Yunanistan ve Makedonya arasýndaki isim sorunu tekrar gündeme geldi. Makedonya, söz konusu zirvede NATO üyeliðine davet edilmeyi bekliyor. Ancak Yunanistan, Üsküp’ün isim konusunda taviz vermemesi durumunda, Makedonya’nýn NATO üyeliðini veto edeceði tehdidinde bulunuyor. Böylece Makedonya yetkilileri, ya ülkenin ismini deðiþtirme, ya da NATO dýþýnda býrakýlma ikilemiyle karþý karþýya kaldý. Bu çerçevede Makedon yetkililer, ülkenin ismini asla deðiþtirmeyeceklerini söylüyor. Yunanistan daha önce de Makedonya’ya benzer tehditlerde bulundu. Mesela, yine isim sorunu yüzünden Yunan yetkililer bir aralar Makedonya’nýn Avrupa Birliði üyeliðini veto edebileceklerini söylüyordu. Ancak, þimdiye kadar bu tehditler daha çok sözde kaldý. Diðer taraftan, Makedonya þimdiye kadar birçok uluslararasý kuruluþa “Eski Yugoslavya Cumhuriyeti Makedonya” ismiyle kabul edilmiþti ve Yunanistan’ýn bu konuda itirazlarý olmamýþtý. Þimdi ise Yunanistan, Makedonya’nýn anayasal olmayan ismiyle bile NATO üyesi olmasýna izin vermeyeceðini söylüyor. Bununla Yunanistan, Makedonya ile olan isim sorunu karþýsýnda resmen tutum deðiþtirdi ve müzakereleri daha karmaþýk ve daha zor bir sürece sürükledi. Þimdiye kadar, aralarýnda Türkiye’nin de bulunduðu yaklaþýk 120 ülke Makedonya’yý anayasal ismiyle tanýdý. Bu yönde devam eden tanýmalar, Yunanistan’ýn söz konusu isim sorunu karþýsýnda daha katý tutum sergilemesine neden oluyor. Yunanistan’ýn Makedonya’yý cezalandýrmak amacýyla 1994-1995 yýllarý arasýnda bu ülkeye ekonomik ambargo uyguladýðý hatýrlanacak olursa, günümüzde ambargonun yerini “veto tehdidinin” aldýðý açýktýr. Ancak, Makedonya’nýn NATO üyeliðini veto etmesi durumunda, Yunanistan’a bazý Batýlý ülkelerden tepkiler gelebilir. Hatýrlatmak gerekirse, Yunanistan’ýn itirazlarýna raðmen, 16 Aralýk 2005’te Makedonya’ya Avrupa Birliði’ne aday ülke statüsü saðlanabilmiþti. Bununla Brüksel, Yunanistan’ýn komþularýyla olan sorunlarýna daha yapýcý politikalarla yaklaþmasý gerektiði mesajýný Atina’ya iletmiþti. Oysa bu yöndeki beklenti Brüksel’de günümüzde de varlýðýný sürdürüyor. Dünya Dünya Turu Ýngiliz ordusunun dizüstü bilgisayarý çalýndý Ýngiltere Savunma Bakanlýðý, 600 bin yedek asker ile asker adayýnýn kiþisel bilgilerinin kayýtlý olduðu dizüstü bilgisayarýn çalýndýðýný açýkladý. Kraliyet donanmasýna ve hava kuvvetlerine giren veya girmek isteyen 600 bin kadar asker ve asker adayýnýn kiþisel bilgilerinin bulunduðu dizüstü bilgisayar çalýndý ve hýrsýzlýk olayýyla ilgili soruþturmayý polis yürütüyor. Askerlerin pasaport ve sigorta numaralarýyla aile, saðlýk ve öz geçmiþ bilgileri bilgisayarda kayýtlýydý. Bakanlýk, bilgisayarýn veritabanýnda banka bilgileri de bulunan 3500 kiþinin acilen bilgilendirilerek uyarýldýklarýný kaydetti. Ýngiltere’de sürücü ehliyeti almak için baþvuran 3 milyon kiþinin kiþisel bilgilerinin yer aldýðý disk sürücüsü de geçen ay çalýnmýþtý. ABD Genelkurmayý: Guantanamo kapatýlmalý ABD’nin Guantanamo Üssü’nde kurduðu gözaltý kampýnýn açýlýþýnýn 6 yýldönümünde ABD Genelkurmay Baþkaný Mike Mullen’dan sürpriz bir açýklama geldi. Mullen, El Kaide ve Taliban militanlarýnýn tutulduðu Guantanamo kampýnýn kapatýlmasý gerektiðini söyledi. Mullen, bu görüþüne gerekçe olarak Guantanamo kampýnýn ABD’nin imajýna zarar vermesini gösterdi. 2002 Ocak ayýnda açýlan kampta, baþlangýçta 600 þüpheli bulunuyordu. Bu sayý þu anda 277. Pakistan’da gýda krizi Benazir Butto suikastiyle derinleþen siyasi krizden çýkamayan Pakistan’da bugünlerde temel gýda maddelerini bulmak da güç. Afganistan sýnýrýndaki Peþaver’de un fiyatlarý iki kat arttý. Hükümet ise fiyat artýþýnýn nedenini, buðdayýn kaçak yollardan Afganistan ve Hindistan’a gönderilmesine baðlýyor. Fiyat artýþýndaki bir diðer etken de, Benazir Butto suikastinin ardýndan yaþanan þiddet olaylarý. Hükümet yeni önlemler alsa da kýsa vadede fiyatlarýn düþmesi beklenmiyor. George Clooney BM barýþ elçisi oluyor BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un ABD’li ünlü aktör George Clooney’i barýþ elçisi olarak atayacaðý belirtildi. BM Sözcüsü Michelle Montas’ýn verdiði bilgiye göre Clooney, 31 Ocakta BM’de düzenlenecek basýn toplantýsýyla resmen BM’nin barýþ elçisi unvanýna sahip olacak. Clooney, son dönemde Sudan’ýn Darfur bölgesindeki insani krize dikkat çekmiþ, bölgeye insani yardým ve BM-Afrika Birliði birliklerinden oluþan karma barýþ gücünün gönderilmesi için uluslararasý alanda yoðun çaba harcamýþtý. Abbas’tan Ýsrail’e ‘ablukayý kaldýr’ çaðrýsý Filistin lideri Mahmut Abbas, Ýsrail’in Gazze þeridine uyguladýðý ablukayý “hemen” kaldýrmasýný istedi. Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyna’nýn açýklamasýna göre, Abbas, Ýsrail’in ablukayý hemen kaldýrdýktan sonra, masum insanlarýn hayatýný kolaylaþtýrmak ve hastanelerin saðlýk hizmetlerini yapmasýna imkan vermek için bölgeye akaryakýt sevkýyatýna izin vermesi gerektiðini bildirdi. Nasrallah, Ýsrail’i tehdit etti Aylar sonra ilk kez halkýn karþýna çýkan Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, “Eðer Lübnan’a karþý bir saldýrý olursa biz de bölgenin kaderini deðiþtirecek bir karþýlýk vereceðiz” dedi. Beyrut’taki aþure günü anma töreninde onbinlerce Þii’ye seslenen Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, 18 yýllýk direniþle Ýsrail’in iþgal ettiði birçok yerden çekilmesini saðladýklarýný ama her þeyin bitmediðini söyledi. Ýsrail’in Lübnan’a saldýrmasý durumunda yanýtlarýnýn sert olacaðýný belirten Nasrallah, Müslüman ve Perşembe, 24 Ocak 2008 10 Arap ülkelerine de Gazze’de Filistinlilere yönelik ambargoyu kaldýrmalarý çaðrýsýnda bulundu. ‘Afrika birleþmezse yeni Darfurlar olacak’ Dünya borsaları tepe taklak A BD Başkanı George Bush’un planının ekonomiyi ayağa kaldırmaya yetmeyeceğinin düşünülmesi ve ABD ekonomisinin durgunluğa gireceği endişesinin derinleşmesi tüm dünyada hisse senetlerine sert satışlar getirdi. Çin basınında yer alan, Çinli banka düzenleyicilerin üç büyük kamu bankasının subprime mortgage yatırımları için karşılık ayıracağı haberi borsalarda satışları hızlandırdı. Tokyo Borsası günü yüzde 3.9’luk düşüşle tamamlarken, Bombay Borsası’nda kayıp yüzde 7.1 oldu. Hong Kong Borsası’nda işlem gören Bank of China hissesi, “bankanın ABD’deki subprime yatırımları nedeniyle aktiflerinin değerinde büyük bir indirime gideceği” haberiyle yüzde 4.7 düştü. Buna bağlı olarak, Hong Kong Borsası günü yüzde 5.5 düşerek tamamladı. Çin Borsası geçen yılın Temmuz ayından bu yana yaşanan en büyük düşüşle yüzde 5.1 değer kaybederek son bir ayın en düşük düzeyinden kapandı. Avrupa borsalarında ise kayıplar yüzde 7’yi aştı. Londra Borsası yüzde 5.48, Frankfurt Borsası yüzde 7.16, Paris Borsası yüzde 6.83 oranında geriledi. Avrupa çapında önde gelen hisseleri kapsayan FTSEurofirst 300 Endeksi de yüzde 5.33 düştü. Gelişen piyasalarda Rusya yüzde 7.4’lük kayıpla öne çıkarken, Macaristan, Polonya ve Güney Afrika borsaları da sert satışlarla geriledi. AB’ye ‘kaçak’ akýný L Schengen serbest dolaþým alanýnýn 9 yeni ülkenin katýlýmýyla geçen yýl sonunda geniþletilmesinin ardýndan AB’ye kaçak olarak giren yabancý sayýsý önemli ölçüde arttý. üksemburg’un Schengen kasabasýnda 1985 yýlýnda imzalanan anlaþma çerçevesinde belirlenen serbest dolaþým alanýnda Almanya, Avusturya, Belçika, Danimarka, Ýspanya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, Ýtalya, Lüksemburg, Hollanda, Ýsveç, Norveç ve Ýzlanda bulunuyordu. AB Konseyi kararýyla 21 Aralýk 2007’den itibaren Schengen alanýna Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Malta, Polonya, Slovenya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti katýldý. Bulgaristan, Kýbrýs Rum Kesimi ve Romanya’nýn da gelecek yýllarda Schengen kapsamýna girmeleri öngörülüyor. Ýç sýnýr kontrolleri kaldýrýlan Schengen ülkelerinden birinden vize alan yabancýlar bu vizeyle tüm serbest dolaþým alanýna girebiliyor. Schengen alanýnýn geniþletilmesinin ardýndan, “kötümserlerin haklý olduðunu gösteren veriler” basýna aktarýlýyor. Yetkililer, son 3 haftada, Almanya ve Avusturya sýnýrlarýnda yapýlan kontrollerde, AB’ye girmek isteyen yüzlerce yabancýnýn yakalandýðýný, bunlarýn çoðunluðunun Çeçen olduðunu bildiriyor. Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nden hareketle Almanya üzerinden Batý Avrupa’ya geçmek isteyen 600’den fazla kaçak yakalandýðýný bildiren Alman federal polisi, 21 Aralýk’tan bu yana sýnýrlarda sadece 2 bin taþýttan birinin kontrol edildiðini, her 10 kaçaktan birinin engellenebildiðini, binlerce kaçaðýn AB’ye girebildiðini duyurdu. Schengen alanýnýn geniþlemesinin “AB’ye kaçak akýný” baþlattýðýný bildiren güvenlik yetkilileri, Avusturya üzerinden gelen kaçak yabancý sayýsýndaki artýþa da dikkat çekerken, özellikle Çeçenlerin, organize þebekeler aracýlýðýyla kaçak giriþ yaptýklarý üzerinde duruyor. AB kaynaklarý, Schengen alanýnýn geniþlemesinin ardýndan ortaya çýkan olumsuz verilerin “geçici bir kaçak akýný” yansýttýðýný, polis yetkililerinin bu verileri ilk aþamada gizli tutmalarýnýn tercih edildiðini, gerçek deðerlendirmenin bir yýllýk sürenin ardýndan yapýlabileceðini ifade ediyor. Schengen alanýnýn geniþletilmesinin ardýndan ortaya çýkan ve ilk aþamada kötümserleri haklý çýkaran tablo, özellikle Almanya ve Avusturya’da hararetli siyasi tartýþmalara neden oluyor. Batý Afrika Devletleri Ekonomi Topluluðu’nun Burkina Faso’nun baþkenti Ugadugu’daki zirvesinin açýlýþýnda konuþan Libya lideri Muammer Kaddafi, “Ulusal devlet kavramý yok oluyor. Küçük devletlerle buna karþý hiçbir þey yapýlamaz. Bu gidiþle Afrika da ulus-devletlerinin yok olduðunu görecek” dedi. “Afrika, savaþlara ve kabile kavgalarýna sahne olacak” diyen Libya lideri, dünya devletlerinin kendi çýkarlarýný korumak için bölgeye tekrar müdahale edeceðini söyledi. Kaddafi, “Sudan’ýn Darfur bölgesi, bunun örneði, ama bulaþýcý bir örnek. Afrika’da yeni Darfurlar olacak. Sudan, Darfur’da karþýsýna çýkan tehdide cevap verecek durumda deðil. Bu yüzden uluslararasý müdahale geldi. Kenya’da da çatýþma etnik temele kayýyor” diye konuþtu. Rum baþkanlýk seçimlerinde 9 aday Kýbrýs Rum kesiminde 17 Þubat 2008’de yapýlacak “baþkanlýk” seçiminde 9 aday yarýþacak. Adaylar, resmi baþvurularýný yaptýlar. Tasos Papadopulos, Dimitris Hristofyas, Yannakis Kasulides, Marios Matsakis, Kostas Themistokleus, Andreas Evstradiu, Anastasios Mihail, Hristodulos Neofidu, Kostas Kiryaku resmen adaylýk baþvurusunu yaptý. Nevada’da Hillary Clinton kazandý Amerika Birleþik Devletleri’nde, Kasým ayýndaki baþkanlýk seçimlerinde yarýþacak adayý belirleyecek eyalet önseçimleri sürüyor. Demokrat aday adaylarýnýn yarýþtýðý Nevada’daki önseçimlerde, galip Hillary Clinton oldu. Cumhuriyetçi aday adaylarýnýn karþý karþýya geldiði Güney Carolina’daysa, kazanan isim John McCain idi. Demokrat Parti’nin Nevada eyaletindeki yarýþý kýran kýrana geçti. Hillary Clinton, oylarýn yüzde 51’ini toplarken, rakibi Barack Obama yüzde 45’te kaldý. Milyonlarca Þii Aþure günü için toplandý 2 buçuk milyon Þii’nin katýldýðý Kerbela’daki törenler olaysýz sona erdi. Pakistan, Afganistan, Ýran, Suudi Arabistan, Suriye, Azerbaycan ve Bahreyn’de de Þiiler anma törenleri düzenledi. Dünyanýn birçok ülkesinde, Ýmam Hüseyin’in katlediliþinin anýldýðý Aþure günü törenlerine milyonlarca kiþi katýldý. Saakaþvili yemin ederek göreve baþladý Gürcistan Cumhurbaþkaný Mihail Saakaþvili, yemin ederek cumhurbaþkanlýðýnýn ikinci dönemine resmen baþladý. Parlamentoda yapýlan yemin töreninde, Saakaþvili ikinci cumhurbaþkanlýðý dönemindeki temel hedefinin ülkenin toprak bütünlüðünü saðlamak olduðunu söyledi. Macaristan’da, Üniversitelere Giden Çingeneler’in Sayýsýnda %50 Artýþ Macaristan’da, üniversitelere giden Çingene kökenli vatandaþlarýn sayýsýnda yüzde 50 artýþ olduðu bildirildi. Çingene asýllý parlamenter Laszlo Teleki, son 5 yýlda hükümetlerinin Çingeneler’e verdiði burslarý artýrmasýyla, üniversitelere giren Çingeneler’in sayýsýnýn 26 bine yükseldiðini, bunun da kendilerini çok mutlu ettiðini açýkladý. Teleki, 10 milyon kiþinin yaþadýðý Macaristan’ýn nüfusunun yüzde 6’sýný oluþturan Çingeneler’in, kötü yaþam standartlarý nedeniyle diðer vatandaþlara göre 12 yýl daha az yaþadýðýna dikkati çekerek, olanaklar saðlandýðýnda Çingeneler’in de güzel þeyler yapabileceðini söyledi. Dünya Turu 11 Türkiye Perşembe, 24 Ocak 2008 Toptan: Meclisin görevi bellidir Türkiye Büyük Millet Meclisi Baþkaný Köksal Toptan, millet adýna TBMM tarafýndan kullanýlan yasama yetkisinin mutlak olduðunu belirterek, “Bu yetkiyi kýsýtlayabilecek, kullanýmýný engelleyebilecek, bölecek veya gölgeleyebilecek hiçbir güç yoktur” dedi. T BMM’de basýn toplantýsý düzenleyen Türkiye Meclis Baþkaný Köksal Toptan, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Anayasasýnda açýkça ifade edildiði gibi demokratik bir hukuk devleti olduðunu vurguladý. Anayasanýn, tüm ileri demokrasilerde olduðu gibi yasama, yürütme ve yargý erklerinin ayrýlýðý ilkesine yer verdiðini belirten Toptan, þöyle konuþtu: “Erkler ayrýðý, bu 3 gücün uyumlu çalýþmasýný, belli þartlar dýþýnda birbirine müdahale etmemesini üstünlük taþýmamasýný gerektirir. Bunun istisnasý, hukuk devletinin bir gereði olarak yürütmenin kimi çalýþmalarýný idareye, yasama organý çalýþmalarýnýn da belli þartlarda anayasal yargý denetimine tabi olmasýdýr. Bu denetim yollarýnýn þart ve þekilleri, koþullarý, konularý, yollarý hem anayasa hem de ilgili yasalarla açýkça belirlenmiþtir. Bu çerçevede olmasý lazým gelen þudur: Türk milleti adýna seçilmiþ en büyük organ olan TBMM, anayasa ve içtüzük kurallarýna göre yasa yapar ve usulüne göre bu yasa yürürlüðe girerek, herkes için baðlayýcý ve uyulmasý gereken norm halini alýr. Konumu; sosyal, ekonomik, siyasal gücü ve durumu; düþüncesi ve ideolojisi ne olursa olsun, herkes buna uymak zorunda olur. Millet adýna TBMM tarafýndan kullanýlan yasama yetkisi mutlaktýr. Bu yetkiyi kýsýtlayabilecek, kullanýmýný engelleyebilecek, bölecek veya gölgeleyebilecek hiçbir güç yoktur.” Türkiye’nin, Anayasasýnda da açýkça ifade edildiði gibi demokratik bir hukuk devleti olduðunu belirten Toptan, “Meclis benim hoþuma gitmeyen bir yasa yaptý, ben buna uymam’ veya ‘uygulamam’ denilemez. Böyle bir hal, artýk kimsenin hatýrlamadýðý ‘hakimler devletinde’ olur.” Babacan, Roçen ile bir araya geldi Türkiye Dýþiþleri Bakaný Ali Babacan, resmi düzeyde Türkiye’ye ilk ziyaretini gerçekleþtiren Karadað Dýþiþleri Bakaný Milan Roçen ile bir araya geldi. Roçen, Karadað’ýn Kosova’nýn baðýmsýzlýk mücadelesinde taraf olmadýðýný ve sorunun çözümü için yapacaðý hiçbir þey olmadýðýný söyledi. T ürkiye Dýþiþleri Bakanlýðý’ndaki görüþme sonrasýnda iki meslektaþ Babacan ve Roçen, ortak bir basýn toplantýsý düzenledi. Toplantý öncesinde bakanlar ‘Ýki Ülke Dýþiþleri Bakanlýklarý Arasýnda Ýþbirliði Protokolü’, ‘Dýþiþleri Bakanlýklarýnýn Eðitim Merkezleri ve Diplomasi Akademileri Arasýnda Ýþbirliði Mutabakatý’ ve ‘Ýki Ülke Arasýnda Vize Muafiyeti Öngören Anlaþma’ olmak üzere üç anlaþmaya imza koydu. Babacan, Haziran 2006’da baðýmsýzlýðýný kazanan Karadað’ýn Dýþiþleri Bakaný Milan Roçen ile verimli bir toplantý gerçekleþtirdiklerini söyledi. Roçen’in ziyaretinin ayný zamanda iki ülke arasýndaki ilk resmi ziyaret niteliðini taþýdýðýna da dikkat çeken Babacan, görüþmelerde hem iki ülke arasýndaki iliþkileri hem de bölgesel konularý ele aldýklarýný bildirdi. Ekonomik iliþkiler konusunda neler yapýlacaðýný da deðerlendirdiklerini ifade eden Babacan, özellikle Vize Muafiyeti Anlaþmasý ile iþadamlarýnýn karþýlýklý ziyaretlerinde büyük kolaylýklar saðlanacaðýný belirtti. Ýmzalanan anlaþmalarýn iki ülke halklarý arasýndaki iliþkileri de güçlendireceðine iþaret eden Babacan, Türkiye’nin Karadað’ýn baðýmsýzlýðýný tanýyan ilk ülkelerden biri olduðunu da hatýrlattý. Roçen ise Babacan’ýn davetinin kendisi için onur olduðunu belirterek, görüþmelerin dostane bir ortamda gerçekleþmesinden duyduðu memnuniyeti ifade etti. Türkiye’ye baðýmsýzlýklarýný tanýdýðý ve büyükelçi gönderdiði için de teþekkür eden Roçen, iki ülke arasýndaki iþbirliðinin tüm alanlarda dinamik bir noktaya ulaþmasý için tüm imkanlarý deðerlendirdiklerini söyledi. Güçlü tecrübeli ve geleneði olan Türkiye’nin kendilerini desteklemesinden mutlu olduklarýný da belirten Roçen, Türkiye’nin Balkanlarý diðer ülkelerden daha iyi anladýðýný söyledi. Roçen, bölgedeki bütün ülkelerin stratejik hedefinin Avrupa Atlantik bütünleþme süreci olduðunu da vurguladý. Güler: Nükleer enerjiye mecburuz T ürkiye Enerji Bakaný Hilmi Güler, Ýstanbul’da düzenlenen “Nükleer Enerji Arenasý”nda yaptýðý konuþmada, Türkiye’nin enerji dengesini gelecekte beþ sütun üzerine oturtacaðýný ve bu sütunlarýn, kömür, gaz, hidroelektrik, yenilenebilir kaynaklar ve nükleer santrallerden oluþacaðýný söyledi. Güler, her bir sütunun yüzde 20’lik paya sahip olacaðýný, bu nedenle nükleer teknolojinin bir tercihten çok zorunluluk olduðunu vurguladý ve ekledi: “Riski minimize ederek bu teknolojiyi kullanmak zorundayýz; nükleer teknolojiyi tamamen barýþçýl amaçla elektrik üretmek için istiyoruz.” Güler ayrýca, nükleer teknolojiden elektrik üretmeyi öngören yasal düzenlemenin özel sektörü teþvik edecek nitelikte olduðunu ve Akkuyu ve hazýrlýklarýn tamamlanmakta olduðu Sinop’un da kurulacak nükleer santrallerin yeri olacaðýný sözlerine ekledi. Türkiye’de nüfus 70 milyonu geçti Yasaksýz nüfus sayýmý Ýçiþleri Bakaný Beþir Atalay, ‘Adrese dayalý nüfus kayýt sistemine’ göre Türkiye nüfusunu, 2007 sonu itibariyle 70 milyon 586 bin 256 kiþi olarak açýkladý. T ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) tarafýndan kurulup, Ýçiþleri Bakanlýðý bünyesinde oluþturulan Nüfus ve Vatandaþlýk Ýþleri Genel Müdürlüðü’ne devredilen Adrese Dayalý Nüfus Kayýt Sistemi (ADNKS) kapsamýnda gerçekleþtirilen nüfus sayýmý sonuçlandý. ADNKS ile elde edilen 2007 sonu itibariyle Türkiye geneli, il, ilçe ve bucak nüfuslarý, Devlet Bakaný Baþbakan Yardýmcýsý Nazým Ekren ve Ýçiþleri Bakaný Beþir Atalay’ýn katýldýðý bir basýn toplantýsý ile açýklandý. Erkek Nüfus Daha Fazla, Kentli Nüfus Yüzde 70.5 Adrese Dayalý Nüfus Kayýt Sistemi kapsamýndaki sayým sonuçlarýna göre Türkiye’nin 31 Aralýk 2007 tarihi itibariyle toplam nüfusu 70 milyon 586 bin 256 kiþi olarak açýklandý. Nüfusun 35 milyon 37 bin 533’ünü erkek, 35 milyon 209 bin 723’ünü ise kadýnlar oluþturuyor. Türkiye nüfusunun yüzde 70.5’i il ve ilçe merkezleri olmak üzere kentlerde, yüzde 29.5’i kýrsal kesimde yaþýyor. Þehir nüfusu 49 milyon 747 bin 859’a ulaþýrken, bucak ve köylerde oturan “köy nüfusu” ise 20 milyon 838 bin 397 kiþi düzeyinde bulunuyor. Þehirlerde yaþayan nüfus oranýnýn en yüksek olduðu il yüzde 92.7 ile Ankara, en düþük olduðu il ise yüzde 31.8 ile Ardahan olarak açýklandý. Beþ Kiþiden Biri Ýstanbul’da Yaþýyor Türkiye’nin en kalabalýk ili olan Ýstanbul’un nüfusu 12 milyon 573 bin 836 kiþi olarak belirlendi. Buna göre Türkiye nüfusunun yüzde 17.8’i Ýstanbul’da ikamet ediyor. Diðer bir deyiþle Türkiye’deki yaklaþýk her beþ kiþiden biri Ýstanbul’da oturuyor. Toplam nüfusun sýrasýyla; yüzde 6.3’ü Ankara’da, yüzde 5.3’ü Ýzmir’de, yüzde 3.5’i Bursa’da, yüzde 2.8’i Adana’da ikamet ediyor. Nüfusu en az olan beþ il ise sýrasýyla; Bayburt, Tunceli, Ardahan, Kilis ve Gümüþhane oldu. Bunlardan en az nüfusa sahip il konumundaki Bayburt’da ikamet eden kiþi sayýsý 76 bin 609 düzeyinde. Türkiye Nüfusunun Yarýsý 28 Yaþýndan Küçük Türkiye nüfusunda ortanca yaþ 28.3 olarak belirlendi. Ortanca yaþ erkeklerde 27.7 olurken, kadýnlarda 28.8’e çýkýyor. Þehirlerde ikamet edenlerin ortanca yaþý 28.4, köylerde ise 27.9 düzeyinde bulunuyor. Nüfusun Yüzde 66.5’i 15-64 Yaþ Aralýðýnda 15-64 yaþ grubunda bulunan çalýþma çaðýndaki nüfus, toplam nüfusun yüzde 66.5’ini oluþturuyor. Ülke nüfusunun yüzde 26.4’ü 0-14 yaþ grubunda, yüzde 7.1’i ise 65 ve daha yukarý yaþ grubunda yer alýyor. Röportaj Perşembe, 24 Ocak 2008 12 “Zekerya Hocalar Tiyatroda 30 Yýl” Sanatýnýn 30. yýldönümü dolayýsýyla tiyatro sanatçýsý Zekerya Hocalar ile röportaj…. Prizrenli usta tiyatrocu Zekerya Hocalar, tiyatrodaki 30. yýlýný iþte bu sloganla kutluyor. Athol Fugard’ýn “Domuz Ahýrý” ile jübile kutlamasýný yapan Zekerya Hocalar, “30 yýla dönüp baktýðým zaman, hiçbir þey yapmamýþým gibi geliyor ama arþivimi karýþtýrdýðým zaman çok þeyler çýkýyor” diyor. Bakalým 30 yýla neler sýðmýþ… Esin MUZBEG Tiyatroda 30. yýlýnýz… Prizren’de baþlayan Ýstanbul’da devam eden ve Ýzmir’e uzanan tiyatro ve sanat geçmiþiniz var. Bu serüvene nasýl baþladýnýz? 1972 yýlýnda Prizren’de ilk olarak müzikle baþladým sanat hayatýna. 8 Mart kadýnlar günü þerefine düzenlenen festivallere katýlýyordum; o dönemlerde müzik alanýnda baþarýlara imza atmaya baþladým. Ondan sonra Doðru Yol Derneðinde, Ay Yýldýzlar Hafif Müzik Topluluðunda solist olarak yer aldým ve aktif olarak müzik hayatýnda derecelere de girmeye baþardým. Çeþitli festivallerde ödüller aldým. Daha sonra tiyatro yýllarý baþladý. 1977 yýlýnda Prizren’de Türk tiyatrosunun yeniden hayata geçirilmesi için giriþimlerde bulunuldu. Prizren Kültür Evi tiyatrosu altýnda çalýþmalarýmýza baþladýk. Organizasyonunu Etem Kazaz yapýyordu. Aðabeyim o dönemlerde doðaçlama olarak çeþitli skeçleri gerek aile ortamýnda gerekse çeþitli ortamlarda hazýrlýyordu. Aðabayim Bekir Hocalar’ý Etem Kazaz tiyatroya davet etmeye gelmiþti. O sohbetten sonra bana da teklif geldi. Ben müzikle uðraþýyordum; iki iþi yürütmenin zor olacaðýný düþünüyordum. Ama deneyelim dedim ve baþladým. Etem onu çaðýrmaya gelmiþken beni de o gruba dahil ettiler. Ben aðýrlýðýmý müziðe vermiþtim ama beni de iþin içine dahil ettiler ve biz de böyle baþladýk tiyatroya… Daha sonra art arda oyunlar geldi ve önemli baþarýlar elde ettik. Bu kýsa süre içinde Kosova’da birinciliði; Sýrbistan çapýnda da birinciliði kazandýk. Ondan sonra da; Eski Yugoslavya’da bütün cumhuriyetler kapsamýnda Trebinye’de düzenlenen amatör tiyatrolar festivalinde Haldun Taner’in Keþanlý Ali Destaný ile birinciliði aldýk. Bu oyunla toplam 7 ödül aldýk. 7 ödül arasýnda oyunculuk performansý ile biz de ödül almýþ olduk. O dönemlerde hangi oyunlarý oynadýnýz? Ýlk oyunumuz Þükrü Ramo’nun Deðirmende öyküsünü Hasan Mercan tiyatrolaþtýrmýþtý. Onu oynamýþtýk. Yönetmenimiz de Üsküp Halklar Tiyatrosundan Camail Maksut gelmiþti. Daha sonra Nazým Hikmet’in Enayi oyununu repertuara aldýk. Bu oyunun yönetmenliðini de aslen Prizrenli olan Üsküp Halklar Tiyatrosunda hala görev yapan Zekir Sipahi üstlendi. Onun katkýlarý unutulmazdýr. Ardýndan Aziz Nesin’in Gol Kralý ve Haldun Taner’in Keþanlý Ali Destaný geldi. Böylece uzun soluklu bir çalýþmaya giriþtik. Gerek Kosova, gerek Sýrbistan gerekse Yugoslavya çapýnda birincilik ödülleri aldýk. Aldýðýmýz ödüller bu tiyatronun kalýcý olacaðýnýn bir sinyali idi. Prizren’de baþlayan tiyatro hayatýnýza Üsküp’te devam ettiniz? Üsküp’e gidiþ nedenleriniz nelerdi? Prizren’de çok iyi bir tiyatro ekibi kurmuþtuk ve amatörce çalýþmalarýmýzý sürdürüyorduk. Ben de bir genç olarak hedefimi biraz daha büyük tutmaya çalýþtým ve profesyonel olmayý denedim. Üsküp Halklar Tiyatrosunda kadro için sýnavlar açýlmýþtý. Ben de sýnavý kazanýp profesyonelliðe adým attým. Üsküp Halklar Tiyatrosu Eski Yugoslavya çapýnda kaliteli bir kadroya ve saygýn bir geçmiþe sahipti. Çok deðerli oyuncular ve yönetmenler vardý. Onlarla birlikte çalýþmak, önemli tecrübeler kazanmama vesile oldu. Üsküp’teyken Prizrenle, Prizren’deki tiyatroyla iliþkileriniz devam etti mi? O süreç içinde Zekir Sipahi katkýsýný koymaya devam etti. Prizren’de oyunlar sahneliyordu. Ben de zaman zaman Zekir’le gelip Prizren’deki tiyatrocu arkadaþlarýmýzla fikir alýþveriþinde bulunduk. Her zaman iliþkilerimizi korumaya devam ettik. Bugün de devam etmektedir. Üsküp’ten sonra Türkiye’ye gittiniz. Orda hem mesleki hem de yaþam açýsýndan nasýl bir ortamla karþý karþýya kaldýnýz? Tutunmak kolay oldu mu? Tabi hayal ettiðim gibi birden hayallerim gerçekleþmedi. Zorluklarla karþýlaþtýk. Türkiye vatandaþlýðýný alabilmem için çok uzun yýllar geçti. Bu çaba içinde çok olumsuzluklar da yaþadým. Üsküp Halklar Tiyatrosundayken, Türkiye’den çeþitli yönetmenlerle çalýþtým. Örneðin Kenan Iþýk, Ýstanbul’da bir oyunu sahneye koyarken bana da rol verdi. Fakat hala yabancý uyruklu statüsünde bulunmam nedeniyle sigorta baðlanamadý, maaþ alamadým. Devlet Tiyatrolarýnda dönemin genel müdürü Yücel Erten, beni kadroya almayý düþünüyordu ama yine yabancý uyruklu olmam engel teþkil etti. Kendimi bir okyanusta gibi hissediyordum. Bu durumda kendi imkanlarýmla bir þeyler yapabilmek için çaba sarf ettim. Bu çabalar nasýl bir sonuç verdi? O dönemlerde Ýstanbul Pendik’te ikamet ediyordum. Pendik’te çocuklarla bir tiyatro oluþturmaya gayret ettim. 1013 yaþ grubunu toplayýp Hasan Mercan’ýn tiyatrolaþtýrdýðý Slavko Yanevski’nin Þekerli Öykü oyununu hazýrladým. Böylece Gökkuþaðý tiyatrosu kurulmuþ oldu. Bu oyunu Ýstanbul’un çeþitli sahnelerinde oynadýk. Daha sonra Bosna-Sancak Derneði çerçevesinde Balkan Sanat Tiyatrosunu oluþturduk. Oradaki gençlerle gerek çocuk, gerekse yetiþkinlere iliþkin oyunlarý sahneye koyduk. Hasanaginica oyununu sahnelemiþtik. Bu oyunla da 1996 yýlýnda Ýzmir Karþýyaka belediyesine konuk olduk. Bu oyun çok beðenilmiþti. Dönemin Belediye Baþkaný Kemal Baysak, beni bir nevi transfer etti. Böylece ben Karþýyaka Belediye Tiyatrosuna geçip, orada çalýþmalara baþladým ve bu tiyatroyu yeniden oluþturmayý baþardýk diyebilirim. Karþýyaka Belediye Tiyatrosunda, Tiyatro Sanatçısı Zekerya Hocalar... tiyatro kurslarý düzenliyoruz. Ardýndan da hazýrladýðýmýz oyunlarý Hocalar Tiyatroda 30 Yýl” kutlamalarýný sahneliyoruz. Çocuklardan tutup gerçekleþirdik. yetiþkinlere kadar çeþitli oyunlarý sezon boyunca oynuyoruz. Her yýl iki veya 3 Bugünden geriye dönüp baktýðýnýz oyun sahneye koyuyoruz. 11 yýl içinde zaman 30 yýla neler sýðdýrmýþsýnýz? 25 oyunu sahneledik. Böyle bir amatör 30 yýl deyince hiçbir þey yapmamýþým tiyatronun uzun soluklu olmasý önemli gibi geliyor. Ama arþivime dönüp baktýðým zaman çok þeyler çýkýyor. 30 bir þey. yýl deyince akla gençlik geliyor; Prizren Tiyatronun yaný sýra dizilerde de Kültür Evi tiyatrosunda yuttuðumuz gördük sizi. Dizilere geçiþiniz nasýl sahne tozlarý ve bugünlere taþýnan günler…. Arkadaþlýklar, dostluklar, oldu? Ýlk olarak 2000-2001 yýllarýnda Kanal sanatla yoðrulan iliþkiler, insanlýk, D’de yayýnlanan Unutma Beni dizisi tiyatro yoluyla geleceðimi saðlamak için rol teklifi geldi. Eski Yugoslavya geliyor aklýma. Prizren’den baþlayan, topraklarýnda meydana gelen bir Üsküp’e uzanan, orada geçen günler; olaydan baþlýyordu. Ben de Kapetan sonra Ýstanbul’a geçiþ, ardýndan Ýzmir Goran’ý canlandýrýyordum. Bir aþk ve Karþýyaka’da tiyatro günleri, orada göç olayýný iþliyordu. Bunun haricinde yetiþtirilen kadrolar akla geliyor. Hekimoðlu ve Kýrýk Kanatlar Geleceðe iliþkin planlar neler? dizilerinde de rol almýþtým. Tiyatroya devam, ama bunun Dizi ile tiyatro oyunculuðunu haricinde diziler veya sinema var mý? kýyasladýðýnýz zaman neler Tiyatroya elbette ki devam edeceðim. Her þeyden önce Karþýyaka belediye söyleyebilirsiniz? Tabi farklýlýklar var. Tiyatroda çok tiyatrosu diyorum. Karþýyaka’da büyük hareketlerle oynama þansýnýz var. Türkiye çapýnda Amatör Belediye Kamera karþýsýnda ise daha kýsýtlý bir Tiyatrolarý Buluþmasý adý altýnda hareket söz konusudur. 3-4 farklý açýdan festival düzenlemeye baþladýk. Bu görüntü alýnabiliyor. Detaylara girilince benim projemdi, sað olsun Karþýyaka de sabit kalýnýp, sadece duygularý dýþa Belediye Baþkaný Cevat Durak Bey de yansýtmak gerekiyor. Bunlar tabi teknik bu projeyi destekledi. Bu projeye þeyler… Önemli olan önce tiyatro devam edeceðiz. oyuncusu olabilmek, ondan sonra Dizi ve sinema projeleri de mevcut. Bu sene Ceyda Aslý Kýlýçkýran’ýn kamera karþýsýnda da oynanabilir. senaryosunu yazdýðý ve yönetmenliðini Tiyatroda 30. jübilenizi kutladýnýz? yaptýðý Kilit filminde bir tiyatro Bu jübile kutlamalarýndan biraz yönetmenini canlandýrdým. Bunun çekimleri bitti, yakýnda gösterime bahseder misiniz? Bütün bu birikimi nasýl ortaya girecektir. Bu sanatsal bir eser. koyabilirim düþüncesine kapýldým. Son Yurtdýþýnda çeþitli festivallere de dönemlerde sürekli yönetmenlik katýlmayý amaçlýyor. yapmýþtým ama oyuna dahil olmak da Gani Müjde’nin bir sinema projesi de güzeldi. Athol Fugard’ýn Domuz Ahýrý mevcut: Osmanlý Cumhuriyeti diye. oyunu elime geçmiþti. Çok Burada da bir Amerikan albayýný beðenmiþtim. Bunu 30. yýl jübilem canlandýracaðým. Projelere böyle devam çerçevesinde oynamaya karar verdim. edeceðiz. Yönetmenliðini Devlet Tiyatrolarý Eski Genel Müdürü Tamer Levent, sahne NOT: Bu röportaj Yeni Döenm TV’de tasarýmýný Tayfun Çebi yaptý. Ýki kiþilik Kahve Molasý programý için yapýlan olan oyunda eþimi de Ýclal Kankale söyleþiden özetlenerek çýkarýlmýþtýr. canlandýrdý. Bu oyunla “Zekerya 13 Perşembe, 24 Ocak 2008 GXncel Türkçenin Kosova’sý Yücel Teþkilatý ve Biz E Türkçe Sýnýf öğretmen adayları Brezoviça’yı Gezdi D önem sonu olmasý nedeniyle hem stres atmak, hem de sýnavlar öncesinde moral depolamak amacýyla geçtiðimiz pazar günü Türkçe Sýnýf Öðretmenliði bölümü olarak Brezoviça kayak merkezine gezi düzenledik. Geziye 40 öðrenci ve 6 öðretim üyesi katýldý. Türk Tabur Görev Komutanlýðýnýn tahsis ettiði otobüsle pazar günü saat 08.00 da Brezoviça’ya hareket edildi. Yaklaþýk olarak bir buçuk saatlik bir yolculuktan sonra bölgeye ulaþýldý. Brezoviça daðýnda güneþli müthiþ bir hava vardý, hafta sonu olmasý dolayýsýyla herkes buraya gelmiþti. Arkadaþlar burada çok eðlendiler. Kayak yaparak, kýzakta kayarak ve kar topu oynayarak günü geçirdiler. Yapýlan bu geziyle Türkçe sýnýf öðretmenliði bölümü öðrencileri hem kaynaþtýlar, hem de dönem sonu sýnavlarý öncesinde yorgunluklarýný attýlar. Gezide emeði geçen baþta Türk Tabur personeli olmak üzere herkese teþekkürler. Necla Subi T.S.O. Bölümü 4s. öðrencisi Hazýrlayan: Abdülhadi Taduþka Saðdan Sola 1. Türkiye’de yaþayan halk — Zýrhlý bir araç 2. Baston, sopa — Bez, tahta, kaðýt üzerine yapýlmýþ resim 3. Radyo Televizyon — Türkiye Ýþadamlarý Kalkýnma Vakfý — Semih 4. Karbon-Erkek Ördek- Yunan Alfabesinden bir harf 5. Türkiye’de bir þehir — Eski Rus Kaleci Yaþin 6. Kosovalý Bayan sanatçý Ýstrefi- Batý Afrika’da bir ülke Bulmaca No: 37 Yukarýdan aþaðýya 1. Türkiye’nin erkek Megastarý 2. Bir þeyin görülen yaný, yüzüMüzikte bir nota 3. Radiyum’un simgesi-“Silver Associat Readink” 4. Alfabenin 14.harfi-Sýrbistan’da bir nehir 5. ABD’li Tarner 6. Karadeniz bölgesinde bir tür tekne — Alfabenin 8. harfi 7. Kalýn yünden kaba kumaþ-Müzikte bir nota 8. “New London”-eski Alman Fütbolcu Uve 9. Yaþadýðýmýz ülke Geçen haftaki bulmacanın Para, Tina, Adi, Kenan, Na, Lika, T, A, Kale, Li, Manto, Kek, Alfa, Tava. çözümü NO:36 ski Yugoslavya’dan söz açmaða baþladýðým geçen yazýmýn devamýndayým. Yücel Teþkilatý diyerek sözü açmýþtým. Dilerim bu açmak eylemi sadece sözde kalmaz, ben ve benim gibilerin hatýrlatma ve bilgilendirme çabalarý, baþka dostlarýn çalýþma ve araþtýrmalarýna vesile olur. Balkanlar’da yaþýyorsak, geçmiþte yaþananlarý bilmemek veya geçmiþe kayýtsýz kalmak gibi bir seçeneðimizin olmadýðýný da bilmemiz gerekir. Her ne kadar içimizden bazýlarý, kimi zaman bu mantýðýn tersini uygulayýp geçmiþi bir köþeye kaldýrma eðiliminde olsak da, gerçekler ve olaylar bize bazý þeyleri hatýrlatýr; geçmiþin durumlarýný bir þekliyle önümüze serer. Bunun için görmek yeterlidir. Yücel Teþkilatý konusunda acaba bir anket düzenlense, bugün eski Yugoslavya coðrafyasýnda yaþayan Türkler içinde ne gibi sonuçlar alýnýr? Önce Türkler diyorum, dikkat ettiyseniz. Diðer Müslümanlarý ilk olarak katmadým bile. Zira olay, öncelikli olarak Türkleri ilgilendiriyor. Hani hep deriz ya, küçük hesaplar peþinde koþuluyor diye. Basit mantýklarla günü kurtarma derdine düþülünce geçmiþin mühim olaylarý ve kiþilerine eðilmek, onlardan haber almak pek de mümkün olmuyor. Yücel Teþkilatý meselesi, sadece Makedonya Türklerini ilgilendirmemekle beraber Makedonya Türklerince daha da titiz bir þekilde bilinmeli ve muhafaza edilmelidir. Çünkü bu tarihî durum ve olaylarýn kaynaðýnda o bölge, merkezdedir. Yugoslavya’nýn totaliter rejim yýllarýnda Makedonya Türklerinin tarihinin yazýlmasý, bunun gündeme taþýnmasý, týpký ateþle oynamak gibiydi. Dolayýsýyla, o dönemlerde Yücel Teþkilatý hususunda çok fazla araþtýrma yapmak ve bundan da önemlisi, o araþtýrmalarý halka yaymak kolay deðildi. Fakat bugün durum öyle deðil. Görülen bütün olumsuzluklara raðmen, demokrasi sürecinde önemli sayýlabilecek bir yolun kat edildiðini görmezlikten gelen, bu yüzden de hâlâ olaylara yasakçýlýk merceðinden bakan totaliter zihniyet sahipleri feryadý basmaya kalksalar bile, hiç kimse Makedonya Türklerinin tarihi ile ilgili çalýþmalara engel olamaz. Yeter ki aydýn olarak nitelendirilen ve kendisini aydýn diye tanýmlayan insanlarýmýz, böylesine önemli ve hayýrlý bir iþe soyunmayý akýl etsinler. Balkan Türklerinin ve daha da genel ve geçerli bir tabirle; Türklerin yakýn tarihlerinde yedikleri en büyük darbe olan Balkan Savaþlarý yýllarýnda maruz kalýnan o dehþet verici mezalimden bu yana, Makedonya Türklerinin cansiperane verdikleri ve bütün zorluklarýna raðmen, bugün de saygý duyulmasý gereken bir özveriyle sürdürdükleri ulusal ve kültürel kimlik mücadelesi önemlidir. Bu mücadelede son yýllarda tanýk olduðumuz Yücel Teþkilatý olaylarýný deþme ve aydýnlýða kavuþturma çabalarý, özellikle bu mücadelenin geleceði bakýmýndan, son derece büyük bir önemdedir. Balkan Türkleri, Balkan Savaþlarý sýrasýnda hazmedilemez ve mazur görülemez çok büyük eziyet ve haksýzlýklarla karþý karþýya kaldýlar. “Kan kaybetmek” deyimi burada gerçek anlamýný buluyor zira Türkler, Balkan Savaþlarý öncesi, esnasý ve sonrasýnda kanlarýný, canlarýný verdiler. 19’uncu yüzyýlda genel olarak Müslümanlara (Türklerin dýþýnda, Arnavut, Boþnak gibi toplumlara da) yönelen saldýrýlar, Balkan Savaþlarý esnasýnda artýk tam olarak Türklere çevrilen tüfekler hâlini almýþtý. Ýþte, bu gelinen son süreçten itibaren sonraki dönemlerde de namlular ve þimþekler aðýrlýklý olarak Türklerin üzerine yöneldi. Zaman zaman diðer halklar da Balkan topraklarýnda sýkýntýlara maruz kaldýlar ama Türklerin durumu bir sabitlik arz etti; farklý dönemlerde dozlarý deðiþse de hep bir tehlike içinde olabildiler. Yücel Teþkilatý ve bunun gibi teþkilatlar, dernekler de bu kötü talihin, kötü sürecin umuda dönen ürünleriydiler. Osmanlý Devleti’nin son dönemlerinden bu yana, çeþitli þekillerde olmakla beraber, hiç aralýksýz devam edip günümüze ulaþan mücadelenin, önümüzdeki yýllarda yeni aþamalar kaydedip daha baþarýlý olabilmesi, totaliter rejim tarafýndan sözün tam anlamýyla öcü hâline getirilmiþ bulunan Yücel Teþkilatý ve Yücelcilik anlayýþýnýn, bütün doðrularý ve yanlýþlarý, sevaplarý ve günahlarýyla, mümkün olduðunca ayrýntýlara varana kadar aydýnlatýlmasýna; bu, esas Alpay ÝÐCÝ itibarýyla barýþçýl ve demokratik olduðu kesinlikle yadsýnamayacak ulusal ve kültürel davanýn özünün doðru dürüst algýlanmasýna; tarih içinde bayrak ve devlet takýntýsý görmemiþ Türklüðe has hoþgörü temeline dayalý Yücelcilik coþkusu içinde ulusal ve kültürel deðerlerimize sahip çýkýlmasýna önemli ölçüde baðlýdýr. Elde ettiðim bilgilere göre, bugüne kadar, teþkilata dair, ister Türkiye’de yapýlan (maalesef öznel yorumlarýn aðýr bastýðý ve deðerlendirmelerin çoðu zaman yüzeysel olduðu gözden kaçmayan) yayýnlar; ister Kosova ve Makedonya’da, daha çok Yücel Teþkilatý gerçeðinin rahatça konuþulabilmesi zamanýnýn gelip gelmediðinin bir bakýma yoklanmasý amacýyla kaleme alýnanlar, örgütlenme sürecini henüz tamamlayamadan meydana çýkarýlan Yücel Teþkilatý hakkýnda tatmin edici bilgiler vermekten uzak þeylerdir. Türkiye’de yayýnlanan Aksiyon dergisinin bu konudaki sayýsý, bilgi vermek, kamuoyuna duyurmak açýsýndan önemli ama yetersiz. Bu konu, kendisine aydýn veya seçkin diyen herkesin haberdar olmasý gereken bir konudur. Geçmiþte yazýlanlardan bazýlarý, teþkilat hakkýnda yanlýþ veya yanýltýcý bilgiler verecek nitelikte dahi olabilmiþtir. Bazý kaynaklarda bir hareket olarak gösterilen, oysa henüz yolun baþýndayken önünün kesildiðini bildiðimiz Yücel Teþkilatýndan söz açmaya kalkarken, ayrý ayrý dönemlerde bu teþkilatla ilgili ortaya atýlan asýlsýz iddia ve suçlamalarý daha baþtan çürütebilecek yorumlarýn daha saðlýklý olmasýný saðlayacak, kanaatimce çok önemli bir tespitin yapýlmasý gerekir. Bu da, Yücel Teþkilatýnýn, aslýnda Balkan Savaþlarý’ndan, özellikle de Birinci Dünya Savaþý’ndan sonra, Makedonya’da baþlatýlan ve Kosova ile Sancak bölgelerini de içine alan daha geniþ bir coðrafyada, Türk ulusal ve kültürel kimliðine sahip çýkmak, bununla birlikte, bu coðrafyada yaþayan Türk-Müslüman ahalinin hak ve özgürlüklerini savunmak amacýyla yürütülen barýþçýl mücadelenin devamýný getiren; farklý koþullar altýnda ortaya çýkan, fakat ne hikmetse hep ayný kaderi yaþayan (daha yolun baþýnda önlerine set çekilen) Ýslam Muhafaza-i Hukuk Cemiyeti, Cenubî Sýrbistan Müslüman Teþkilatý ve Yardým Cemiyeti’nin doðal uzantýsý olduðudur. Bu konu mühim. Osmanlý sonrasýnda, Balkanlar’ýn bu bölgesinde yaþayan, nüfus ve geliþkinlik bakýmýndan iyi durumda olan ve çok ciddi bir potansiyel güç olan Türkler, haklarýný elde etme, kendilerini gösterme hususunda atýlým içinde olmuþlardýr. Geçmiþte bu tarz hamleler, bugünümüzde bizlere ciddi dersler vermektedir. Yücel Teþkilatýnýn ortaya çýktýðý dönem, rejim deðiþikliðinin beraberinde getirdiði yeni koþullar ve tabiî ki, yeni olanaklar bakýmýndan da, Ýslam Muhafaza-i Hukuk Cemiyeti, Cenubî Sýrbistan Müslüman Teþkilatý ve Yardým Cemiyeti’nin ortaya çýkýp faaliyet gösterdikleri dönemlerden çok farklýdýr. Azýnlýklara, o zamana kadar görülmemiþ ölçüde geniþ hak ve özgürlüklerin tanýnacaðýnýn taahhüt edildiði bu dönemde, vaat edilenlerle gerçekleþtirilenler arasýnda tam bir uçurum söz konusu olmasýna raðmen, azýnlýklardan herhâlde eski durumlarýný hatýrlayýp yeni durumlarýna þükretmelerini bekleyen zihniyetin hâkim olduðu bir ortamda, vaat edilenlerle gerçekleþtirilenler arasýndaki uçurumun kaldýrýlmasýný saðlamak amacýyla, aslýnda henüz verilmeden alýnan kimi hak ve özgürlüklerin elde edilmesi mücadelesine soyunan Yücel Teþkilatý, bilinçli olarak çok aðýr bir yükün altýna girmiþtir. Balkan Savaþlarý öncesinde, Balkanlar’daki (özellikle eski Yugoslavya’daki) Türk nüfusu birçok bölgede, toplam nüfusta çoðunluk durumunda idi. Balkan Savaþlarý’nýn getirdiði kahredici, yýkýcý durum, Türkleri arayýþlara ve çalýþmalara itti. Yücel Teþkilatýný da, biraz bu arayýþýn, çýkýþ yolu çabalarýnýn ürünü sayabiliriz belki. Ancak, okumuþ, bilgili insanlarýn yöneticiliðinde baþlayan ve üyelerinin büyük bir kýsmýný öðretmenlerin oluþturduðu Yücel Teþkilatý, büyük bir trajediyle sonlandý. Ýdamlar, hapis cezalarý ve göçler… Özellikle Türkiye’ye doðru gerçekleþen göçler Makedonya Türklüðüne, Balkan Türklüðüne çok ama çok büyük sorunlar getirdi. Nüfustaki bu dev kayýp, Türkleri “azýnlýk” statüsüne dek götüren yaklaþýmlarýn doðmasýný saðladý. Ýþte, tarihin ders çýkarýlacak yönü de iþin tam burasýdýr. Fo t o: N afi z Lo kv i ça Agim Rifat ÞÝÝRÝN ATEÞÝ Teþfik etmek, Kosova Türk þiirinin yolunu açýp tekrar tekrar ateþini yakmak adýna, bundan böyle bu sayfada usta þair Agim Rifat Yeþeren, her hafta bir þiirle çýkacak karþýnýza sevgili okuyucular. Altın Dişli Yorgancı Ben bir gülüm baharda açmam ben bir kuşum göklerde uçmam Uçarsam arabamla uçarım açarsam şişelerin kapaklarını açarım Bana kimse hiç kimse sen kimsin diyemez karşıma geçip de defter düremez arkadaşlar bilir benim kitabıma Saniye’den başka kimse giremez (Saniye seni çok seviyorum aramızda kalsın yorganlara baka baka hep seni düşünüyorum) Mezarlığa da gittiğim olur iki kulhüvallahü bir elhamdü okuduğum kim nerde yatıyor diye merak ettiğim Evde biraz kızdırsınlar yeter dostlar bilir Varna Polonya elimden çeker Ben bir yıldızım çünkü çürük tahtaya basmam bir şarkı tutturmuşum arkama bakmam Bakarsam aynaya bakarım hanyaya konyaya basarsam gaza basarım kahkahaya kornaya Bana ne el alemin kravatından pulundan yazarsam kendi şiiri yazarım ben Kültür Perşembe, 24 Ocak 2008 Balkan Türk Þiiri Hazýrlayan: Agim Rifat Bitmeyen Oyun Bitmiyen bir oyun var Artistleri biz insanlar Bitmiyen bitmiyen bir amaç haritası gözlerimizde Bu haritayı bitirmek istiyen Savaşlar… Bitmiyen bir rüzgar var Bu rüzgarı bölmek istiyor denizlere Atomlar T Derin bir deniz var Bu denize koşuyor İnsanlar Bitmiyen bir oyun var Ardı çağlarca bitmiyen oyun Bu oyunun artistleri İnsanlar Bitmiyen bir yol var Bu yoldan geçiyor insanlar Ardını hesaplamadan Bitmiyen bir yaşam haritası var insanların gözlerinde Bu yaşam haritasını bitirmek istiyor Atomlu savaşlar Bugün… Türkçem Dergisi 10 yaþýna bastý ürkçem Dergisi 10 yaþýna adýmladý. Okurlarla ilk buluþmasý 1999 yýlýnýn Ocak ayýydý. Yani, Kosova’daki savaþtan iki ay önce. Kuþ Dergisi çýkamaz olmuþtu.Yeni bir çocuk dergisine büyük bir gereksinim vardý. Kosova’da yaþayan öteki halklarýn çocuklarý böyle dergilere sahipken, bizim ilkokul öðrencilerimiz ve gençlerimiz böyle bir dergiden mahrum býrakýlamazdý. Türkçem Dergisi Sahibi ve Yazýiþleri Müdürü Zeynel Beksaç derginin çýkýþ nedenlerine deðinirken diðerleri arasýnda þunlarý diyor:”Ders kitaplarý konusunda duyulan boþluðu bir nebze gidermek, çocuklarýmýzýn bilgi daðarcýklarýný elimizden geldiðince daha bir zengin kýlmak, nice öðrencilerin kalemi ellerine dolayýp; þiirin, öykünün, düzyazýnýn gizemli dünyalarýna kürek sallamalarý için fýrsat yaratmak için Türkçem’i gün ýþýðýna çýkardýk…” Evet, 10 yýla adýmlayan Türkçem Dergisi, tüm bu yýllar süresince sayfalarýnda Balkanlarda Türkçe’nin zevkini yaþatmayý, yarýnlara taþýmayý, ayrýca özellikle Kosova’da geliþen özgün çocuk edebiyatýna katkýda bulunmayý, bununla birlikte Türk dünyasýndaki edebiyattan tadýmlýk olarak da olsa dünya edebiyatýyla birlikte yer vererek, büyük bir özen gösterdi. 10. yýla adýmlayan Türkçem’le gönül dostluðu ve dava arkadaþlýðý yapan yazar 14 Bayram İbrahim þairler çok oldu. Türkçem, Kosova düzeyinde öðrenci ve öðretmenlerle son derece saygýn bir iþbirliði içinde oldu. Türkçem’in sayfalarýnda giderek özgün edebi yaratýcýlýk yer aldý. Türkiye’de çaðdaþ edebiyatçýlar çevresinde saygýn bir konuma ulaþmýþ bulunuyor. Türkçem Dergisi, bundan böyle de Kosova çapýnda Türk dili üzere öðrenim gören öðrencilerin beklentileri ve beðenileri doðrultusunda zengin bir içerikle çýkmaya devam e d e c e ð i n e inancýmýz tamdýr. T ü r k ç e m , hoþgörünün, sevginin, barýþýn, kardeþliðin ipini göðüslemeðe, çok yönlü bilgi daðarcýðýný öðrencilere büyük bir sorumlulukla sunmaya devam edecektir. T ü r k ç e m , Kosova’da Türkçe öðrenim gören öðrenciler için gerçek anlamda bir gereksinimdir. T ü r k ç e m ’ i yaþatmak, Türkçem’e sahip çýkmak, her þeyden önce öðrencilerimiz açýsýndan büyük bir kazançtýr. Bundandýr ki Türkçem öðrencilerimizin vazgeçilmez bir gereksinimidir. Kosova’da son 10 yýl içerisinde yaþanan nice çalkantýlara ve zor durumlara raðmen ayakta kalmayý baþaran ve yayýn hayatýný ýsrarla sürdüren Zeynel Beksaç’ýn sahibi olduðu Türkçem’e nice 10 yýllar diyoruz! 15 SOHBET-4 E Güncel Perşembe, 24 Ocak 2008 vrende yok olmak diye bir þey yok,yeniden doðuþ gibi bir þey var ve o sonsuzdur. (1) Güzel bir akþamdý,bir kocaman taþýn üstünde oturdum, gökleri sessizce seyrediyordum,düþünürken... Beynimiz sonsuz düþünce fikirlerine sahip, evren sonsuz, zamaný ve mekaný kavramanýn yolu var mý ,yoksa zaman,evren,mekan bizlere bilinemez olan agnostoz mu(agnostoz-eski Yunanca,bilinemez anlamýna gelir) bir kavram mý, düþünüyordum derinden.?Oysa zekamýz ne kadar ise o kadar mý ancak dünyayý,evreni,zamaný,mekaný, yaþamý kavrayabiliyoruz. Evren ,zaman ve mekan sonsuz,düþünce ufuklarý da mý sonsuz,yoksa insanýn bilme yetkisi sýnýrlý mý ?Acaba fiziðin bitiði noktada metafizik bir dünya ,bir süre mi var ? Yoksa herþey yalýnýz bir tahmin mi. Evren uçsuz bucaksýz.Bizim güneþimiz gibi daha milyarlarca güneþ,Samanyolu galaksimiz ve kim bilir daha da ne kadar milyar yýldýzkümesi. Hepsi bunlar gerçek mi ?Gerçekleri öðrenmek arzularken insanoðlu yüzyýllarca ,sayfa sayfa din ve bilimi incelemiþ ,ama sonuca varmak için insanoðlu yeterli veriye sahip deðil ya da henüz deðil diye düþünmek doðru mu acaba. Böyle düþünürken sanki bir ses kulaðýma geldi. Bir an sanki düþüncelerimi okuyan biri yanýmda vardý sanki..Saðýma soluma baktým kimse yoktu,yanýlmýþým elbet ,diye düþündüm.Zamanda geçmiþi ,geleceði görebilmek mümkün mü ? bu soruyu kendi kendime sormaya baþladým.Geçmiþi görebilsek belki geleceði de görmek mümkün olurdu,diye düþünüyordum.Belki de o zaman kendi kendimizi daha iyi anlardýk,belki biz insanlar insanlara insan gözüyle bakardýk,din,dil,ýrkýna bakmadan..Yaþam ve ölümü daha iyi kavrardýk.Böyle düþünürken,ayný o his içimde burkulatý, biri düþüncelerimi okuyor ya da hisediyor ve sessizce gülüyordu sanki.Yanýmda kimse yoktu ki,ben ve oturduðum kocaman taþ.Bir an bana mý öyle geldi bilmem sanki oturduðum taþ bana sesleniyordu,ha demek o düþüncelerimi okuyordu..Oturduðum taþa bakýp , deliler gibi taþla sohbet etmeye baþladým. -Ha demek sen düþüncelerime karýþýyorsun ,öyle ise sen ne Fikri Şişko diyorsun bu düþündüðüme. -Benim düþüncem o kadar mý önemli.Önce kim sana hak verdi benim üstüme binip de düþünesin.Sonra ben altan sen üstümde nasýl da sohbet ederim seninle . Haklý olduðunu ifade etim.Gerçekten ben taþýn üstündeydim.Ama sonu sonunda o taþ ya. -Bak dinle dostum, sana ne benim düþüncelerimden.Ben evren kadar yaþlýyým,evrende büyük patlamalar olunca iþte bu gezegen de oldu ben de bir parçasý. -Sen uzaydan mý geldin ? - Her þey uzay deðili mi ?-Bak yüz milyon beþ yüz milyon ýþýk yýlý bile evrende yok olan yýldýzlarý biz hala görüyoruz. -Bu da ne demek? -Düþünüyordun ya geçmiþi görebilirmiyiz diye.Bunu dediðimde sen insanoðlu geçmiþi görüyorsun.O yýldýzlar geþmiþte var olan yýldýzlar,milyonlarca yýl yok olmuþlar,oysa sen onlarý hala görüyorsun. Bir an düþündüm , þimdi bu taþ bana ders veriyor sanki,akýl satýyor,aklýmý karýþtýrýyor.Oysa derinden o haklýydý. -Nasýl ?diye sordum,bir daha anlat. -Biz evrende yok olan bir geçmiþi görmekteyiz. Yani o yýldýz ya da yýlsýzlar artýk yok ama onun ýþýðý milyonlarca yýl evrenden bize ulaþýyor.Gördün mü,sen yokolaný geçmiþi görüyorsun. Þaþa kaldým,yine taþa hak verdim. -Evet tam öyle,haklýsýn.Bu da demek oluyor ki biz evrenin bu günkü halini bilemeyiz,yani eski Yunanca agnostoz buna derler. -Tam öyle,mesela bize en yakýn yýldýz Centaurý dünyadan dört ýþýk yýlý uzak,demek oluyor ki biz ancak dört ýþýk yýlýn ki halini görebiliriz ve mümkün olduðu kadarýyla bilebiliriz. - Zamanla ilgili bir þey deðil mi.? -Zaman diye bir þey yoktur,hesaplama var o kadar. -Þaka mý yapýyorsun benimle.Nasýl zaman yoktur ya akýldamýsýn sen.Nasýl hesaplama, hadi daha basit anlatsana. B Yrd. Doç. Dr. Mehmet YARDIMCI* TÜRK ÞÝÝRÝNÝN DOÐUÞU VE GELÝÞÝM EVRELERÝ (4) ilindiði gibi 16. yüzyýl Osmanlý toplum yapýsýnýn köken olarak bozulduðu, yörede devlete baþ kaldýran önderlerin türediði bir devredir. Toplumun tüm katmanlarýný etkileyen bu bozulma konar-göçer yaþam süren topluluklarý da etkilemiþtir. Ýlk ürünlerini 11. yüzyýlda veren Divan edebiyatý da savaþlar, göçler yüzünden Anadolu’da ancak 13. yüzyýlda baþlayýp varlýðýný 19. yüzyýl ortalarýna deðin sürdürmüþtür. Divan edebiyatý bilindiði gibi ulusumuzun yarattýðý bir beðeninin geliþim ürünü deðil, Ýslâmlýðýn kabulünden sonra din yoluyla gelen kültür etkileri arasýnda Arap ve Fars edebiyatýndan aldýðýmýz bir sanat anlayýþýnýn verimidir. Bu edebiyatýn doðuþu ile Türk þiiri bir birine zýt birer edebi disiplin olarak iki kolda varlýðýný sürdürür. Biri halk þiiri, diðeri de divan þiiridir. Soyut kavramlarýn þiiri olan divan þiirinde konu birliði aranmamýþ, eser deðiþmez kurallarýn katý baskýsý altýnda beyit beyit iþlenmiþtir. Divan þairi belli kavramlarý, belli söz kalýplarýyla, belli biçimler içinde yinelemiþtir. Divan þiirinde dil Arapça, Farsça ve Türkçe’den oluþan karmaþýk, aðdalý bir dildir. Divan þairlerinin þiirlerinin toplandýðý esere divan dendiði için bu edebiyata divan edebiyatý, bu edebi disiplin içinde yazýlan þiirlere de divan þiiri denmektedir. Altý yüzyýl gibi uzun bir süre edebiyatýmýzda önemli bir yer tutan bu edebi disiplinde gazel, kaside, mesnevi, rübaî gibi divan edebiyatýna özgü biçimler içinde unutulmaz þiirler yazýlmýþtýr. 13. yüzyýlda: Bir kadehle bizi saki gamden azad eyledi Þad olsun gönlü anýn gönlümü þad eyledi biçiminde deyiþleriyle Hoca Dehhanî, 14. yüzyýlda: Bir eþek var idi zâif ü nizâr Yük elinden kati þikeste vü zâ dizeleriyle baþlayan meþhur Harname adlý þiirin yazarý Þeyhî; 15. yüzyýlda: Sor dil-i bîçâremin hâlin perîþan zülfüne Hâlini bilmez periþânýn perîþan olmayan gibi özgün söyleyiþleriyle Ahmet Paþa, 16. yüzyýlda: Hayalî devlet-i bî î’tibâra bakmadan gittin Bize bestir bu kim dillerde bir efsanemiz kaldý diyen ve þairlik sanatýný her þeyin üstünde tutup Kanunî’nin iltifatlarýyla þýmarmayan Hayatî’nin yaný sýra Avâzeyi bu âleme Dâvut gibi sal Bâki kalan bu kubbede bir hoþ sada imiþ diyen ve divan þiirini döneminin en üst düzeyine çýkaran, Kanunî’nin yakýn dostluðunu kazanan ve kendisine þairiazam (þairler sultaný) ünvaný verilen Bakî, 17. yüzyýlda divan þiirinin en büyük hiciv ustasý olup bir bir þiirinde geçen: Bana Tahir efendi kelp demiþ Ýltifadý bu sözde zahirdir Maliki mezhebim benim zira Ýtikadýmca kelp tahirdir. biçimindeki yergisi bugün bile dillerden düþmeyen Nefî, 18. yüzyýlda divan edebiyatýnýn en büyük didaktik þairi olup: Bað-ý dehrin hem hazarýn hem baharýn görmüþüz Biz neþatýn da gamýn da rüzgârýn görmüþüz deyiþiyle özgün ve usta söyleyiþlerin þairi Nabi’nin yaný sýra divan þiirinin ve Lale Devri’nin en coþkun þairi Nedim’i: Bir söz dedi ki canan keramet var içinde Dün giceye dair bir iþaret var içinde biçiminde sevda þairlerinin en þuhlarýndan biri olarak görürken, ayný þairi: Muradýn anlarýz ol gamzenin iz’anýmýz vardýr Belî söz bilmeyiz ammâ biraz irfanýmýz vardýr biçiminde ustaca ve bilgece dizelerde görürüz. Divan edebiyatýnýn en son ve en usta þairlerinden biri olarak gördüðümüz Nedim’i halk þiirine ve daha gerçekçi bir söylemle divanýn soyutluluðundan yaþamýn somutluluðuna yönelik biçimde buluruz. Nedim’in bazý beyitleri: Bu þehr-i Stanbul ki bî misl ü bahadýr Bir sengine yek-pâre Acem mülkü fedadýr Bir gevheri yekpâre iki bahr arasýnda Hurþid-i cihan-tâb ile tartýlsa sezadýr Altýnda mý üstünde midir cennet-i âlâ El-hak bu ne hâlet bu ne hoþ âb u hevâdýr Ýnsaf deðildir aný dünyaya deðiþmek Gülzarlarýn cennete teþbih hatadýr Ýstanbul’un evsafýna mümkin mi beyan hiç Maksûd heman sadr-ý kerem kâre senâdýr biçiminde olan Ýstanbul Kasidesi Nedim’in ve Türk þiirinin tapu senedi gibidir. Klasik edebiyat adý ile de bilinen divan edebiyatý 13-19. yüzyýllar arasý yüksek zümrenin ihtiyaçlarýna cevap verirken Anadolu halký geleneðine baðlý âþýklýk geleneðini sürdürmüþtür. Âþýklar yüzyýllar boyu halkýn duygularýný, kendi yaratýcý güç ve yetenekleri oranýnda dile getirmiþlerdir. Bu özellikleriyle de âþýklar halkýn sosyal ve kültürel yaþamýnda önemli roller üstlenmiþlerdir. Âþýk edebiyatýnýn yapýlanmasýnýn en büyük mimarý Karacaoðlan Karac’oðlan der ki bakýn geline Ömrümün yarýsý gitti talana Sual eylen bizden evvel gelene Kim var imiþ biz burada yoð iken gibi yürekten, duyarlý þiirlerini söylerken onun takipçisi olup Karacaoðlan gibi Avþar aþiretinden olan Dadaloðlu Osmanlý’nýn zorunlu iskâný nedeniyle söyleyiþlerine direnme edasý katýp toplumunun sözcülüðünü üstlenerek halk þiirinin bütün inceliklerini sergileyip: Kalktý göç eyledi Avþar illeri Aðýr aðýr giden iller bizimdir Arap atlar yakýn eder ýraðý Yüce daðdan aþan daðlar bizimdir Belimizde kýlýcýmýz Kirmanî Taþý deler mýzraðýmýz temreni Hakkýmýzda devlet etmiþ fermaný Ferman padiþahýn daðlar bizimdir biçiminde yiðitlik edasýyla döneme damgasýný vururken, toplumun yiðit sesi olan Köroðlu: Top atýlýr kal’asýndan Hak saklasýn belasýndan Köroðlu’nun narasýndan Daðlar gümbür gümbürlenir diyerek halk þiirine yeni bir ahenk, tad ve görkemlilik katar. Güncel KOTED Bahar Kültür Merkezi Kuruldu Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED “Bahar” dergisi yayýnlarýndan sonra þimdi Bahar Kültür merkezini de kurdu. Priþtine’de bulunan Bahar Kültür merkezinin resmi açýlýþý görkemli bir þekilde gerçekleþti. Ý lk adýmýný “Bahar” dergisiyle baþlatan Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED ileriye dönük, gözle görülür büyük adýmlar atmaya baþladý. Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED “Bahar” çocuk dergisi yayýnlarý ardýndan þimdi de Bahar Kültür Merkezini kurdu. Priþtine’de bulunan Bahar Kültür merkezinin resmi açýlýþý görkemli törenle gerçekleþti. KOTED Bahar Kültür Merkezinin resmi açýlýþýnda konuþma yapan “Bahar“ dergisi editörü Ýsa Sülçevsi Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED’in çalýþmalarýyla ilgili bilgi verirken “KOTED ilk olarak “Bahar” çocuk dergisini, ardýndan Bahar çocuk kulübü ve son olarak Bahar Kültür merkezini kurduk” diyerek bunlarý yaparken amacýmýz Kosova’da Türk bilincini geniþletmek ve çocuklara Kosova’nýn çokulusluluðunu tanýtmaktý” ifadesini kullandý. Ýlk sayýsý Nisan 2007’de yayýnlanan “Bahar” çocuk dergisinin 7. sayýsý olan Ocak sayýsý basýndan çýktý. Çocuklara özel hazýrlanan “Bahar” çocuk dergisini öðretmenlerimizin de yardýmýyla içerik olarak müfredata uygun bir þekilde hazýrlamaya baþladýklarýný belirten Sülçevsi “ özellikle çocuklara edebiyatý sevdirmek için deðiþik yöntemlerden yola çýkarak bulmacalarý biz kendimiz hazýrlayarak coðrafya, edebiyat gibi deðiþik alanlardan seçilmiþ kelimelerin olmasýna dikkat ediyoruz. “Bunlarý yaparken amacýmýz Kosova’da Türk bilincini geniþletmek ve çocuklara Kosova’nýn çokulusluluðunu tanýtmaktý” diyen Sulçevsi Bahar Kültür merkezinde bir kütüphane kurup öðrencilerin yararlanmasýný saðlamak,okul dýþý eðitim faaliyetleri, yaný sýra deðiþik kurslar nice ki dil, boyama, bilgisayar ve baþka kurslar düzenlemeyi hedeflediklerini, hatta yerli edebiyatçý ve sanatçýlarla iç içe olduklarýný ifade ederek þiir saatleri ve deðiþik sergilerde düzenleyeceklerini açýkladý. Sulçevsi özellikle Türkiye’de yaygýn olan el sanatlarý kurslarý düzenlemeyi uzak hedef olarak görse bile hedefleri arasýnda yer aldýðýný vurguladý. Resmi açýlýþa Türkiye Cumhuriyeti Eþgüdüm Ofis Þefi Mustafa Sarnýç, Kosova Demokratik Türk Partisi KDTP Genel Baþkaný ve Milletvekili Mahir Yaðcýlar, Türkiye Cumhuriyeti Polis Birlikleri yetkilileri, Türk KFOR’u temsilcileri, yerli þairler ve çok sayýda davetliler katýldý. Yüksel POMAK F ilme geçmeden önce otizm kavramý üzerinde durmak istiyorum.Otizm, bireyin gördüklerini, duyduklarýný doðru algýlamaktan alýkoyan, ömür boyu süren bir geliþim bozukluðudur. Sosyal iliþkilerde ve iletiþimde davranýþ bozukluklarýna yol açar. Otistik bireylerde, dil geliþiminde ciddi gecikmeler, duygusal tepkilere kapalýlýk, zihinsel iþlevlerde dengesizlik, etkinlik ve ilgilerde sýnýrlandýrmalar görülür. Psikolojik ortamdaki hiçbir etken otizmin nedeni deðildir, beyinsel bir rahatsýzlýktýr, doðuþtan gelir ve beynin bilgiyi kullanma þeklini belirler. “Yaðmur adam” filmini göz önünde bulundurduðumuzda, otistik bir aðabeyin, farkýnda olmadan kardeþine belli bir miktar para uðruna yaþattýðý zor anlarý konu alýyor. Babasýnýn vefatý üzerine mirasýn nereye gittiðini anlamaya çalýþan paragöz Charlie, yolun sonunda kendisini bir özel eðitim merkezinde bulur ve yýllar sonra otistik rahatsýzlýðý bulunan aðabeyi Raymond’ýn varlýðýndan haberdar olur. Doðal olarak mirasý paylaþmak ister, aðabeyini kaçýrýr ve kendi yaþam tarzýna uydurmaya çalýþýr. Otistik rahatsýzlýðý olduðu için Raymond sadece alýþýk olduðu tekdüze görüþleri savunur, sürekli bir yerlerde takýlýr ve tam saatinde istedikleri uygulanmazsa kriz geçirir. Monoton yaþamaya alýþan Raymond, aslýnda o kadar zekidir ki her an ne yapmasý gerektiðini fark edebilecek, hiçbirini aksatamayacak kadar disiplinlidir. Okuduðu tüm kitaplarýn her satýrýný hatýrlayacak, yere düþen kürdanlarýn sayýsýný bir bakýþta söyleyebilecek ve matematiksel her problemi anýnda çözebilen zekâ kapasitesine sahiptir. Korktuðu için uçaða binmez ve üç saatlik yolu üç gün içinde tamamlamayý düþünürler. Fakat Charlie’nin hesaba katamadýðý bazý þeyler ortaya çýkar. Yaðmurdan da çok korkan Raymond yüzünden yol uzadýkça uzar, bu sayede Charlie’nin çocukluktan beri arkadaþý olan, hayali yaðmur adamýn Raymond olduðu anlaþýlýr. Bu yolculuk esnasýnda aðabeyinin çeþitli özel yeteneklerinin farkýna varan paragöz Charlie mantýksal bilgilerini kumarda kullanmaya karar verir ve aðabeyinin sýrtýndan bir sürü para kazanýr. Filmin sonunda Charlie istediði mirastan vazgeçer, yaþadýklarýndan ders çýkarmaya çalýþýr ve aðabeyini ait olduðu vakfa geri götürür. “Yaðmur adam” filmi birçok defa TRT ekranlarýnda yayýnlandý. “Para her þey deðil” diyorsanýz kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim. Ýnsanýn özürlü olarak gördüðü bireylerin, aslýnda herkesten daha üstün yeteneklere sahip olduklarýnýn farkýna varabilmemizi saðlýyor. Otistik bireyleri konu alan bu film genel anlamda zengin ve þýmarýk bir adam olan Charlie’nin bencilce davranmasý sonucu aðabeyi Raymond’un hayatýna müdahale etmesi ile ortaya çýkan problemler, bunlardan çýkarttýðý hayat dersleri ve sonunda yaþadýðý piþmanlýðý anlatýyor… Meral Babayonuz Prizren Eðitim Fakültesi Türkçe Sýnýf Öðrt.3.Sýnýf Öðr. RAÝF VIRMÝÇA SUZÝ ÇELEBÝ GAZAVATNAMESÝ - 11 Meðer bir subh-dem kim þâh-ý nev-rûz Reyâhîn leþkerin çekmiþdi pîrüz Yeþil sancakgetürmiþdi sanavber Kýyýl bayrak çekerdi verd-i ahmer Elinde sûsenün þemþîr-i bürrân Omuzýnda gülün gün gibi kalan Urunmýþ baþýna her gonce migfer Takýnmýþ yanýna her sebze hancer Benefþse kim ‘asâsýna tayanmýþ Baþ oynamakda kendüye inanmýþ Geyüp Þâmî zýrýhlar sünbül-i ter Çemen mýþrýnda olmýþ kez dilâver Sabâ peyki nefîr-i ‘âm kýlmýþ Çiçekler hep bir araya dizilmiþ Meðer kýþ leþkerin nev-rûz þâhý Yele virmiþ suya salmaz kemâhi Dagýtmýþ raht ü baht ü kâr ü bârýn Tozýtmýþ bâd-ý subhile gubârýn Gören sanurdý kim Mûsâ’bni ‘Imrân Kýlur Fir’avn kavmýn gark-ý ‘Ummân Safâ bahrý kerem kâný ‘Alî Beð Gazânun merd-i meydâný ‘Alî Beð Oturmýþ bir çemende þâd ü handân Nitekim ravza-i cennetde Rýzvân Hafîfi bir nice ser-bâz erenler Tekellüfsüz bu yolda cân virenler Gehî söylerdi Peygamber gazâsýn Ve enzelnâ hadîd’ün mâcerâsýn Geh anardý ‘Alîuün Zü’l-fikârýn Bu yolda kesdügi þirkün damarýn Sayfa 24 Kýyaký germidi bezm-i temâmý Gazâvet vasfý nukl ü þevk câmý Yetiþdi nâgehân bir kâsýd-ý cüst Ki yanýnda sabâ peyki feri süst Elinde nâme var ‘ýzzet yolýnda Hasan Beðoglý ‘Îsa Beð dilinde Huzûrýnda yer öpdi sundý nâme Ki tahrîrinde sihr itmiþdi hâme Ne nâme vahy-i Rabbânîye benzer Ne kâþýd peyk-i Subhânîye benzer Yazýlmýþ nâm-ý Hû senâmesinde Ne ser-nâme ki ‘unvân-nâmesinde Dürûd-ý bînihâyet Mustafâya Ki virdi nûr ü fer bedri gazâya 16 Otistik Çocuklarý Konu Alan “Yaðmur Adam” Filmi Üzerine Bir Yazý Osmanlý tarihinin eksik býraktýðý noktalarý tamamlayan önemli belgeler… Ýkisi ma’delet bürcinde sa’deyn Ýkisinün yüzi âfâka ‘ideyn Ýkisi nûr-bahþ ü sâye-perver Birihurþîd ü biri mâh-ý enver Ýkisi bahr ü berde melce’-i nâs Biri Hýzr idi gûyâ biri Ýlyâs Ýkisinden ‘adû müstagrak-ý hûn Biri Mûsâyidi san biri Hârûn Bularun vaþfý hergiz þerh olunmaz Bu söze gâyet ü pâyân bulunmaz Bularun çûn gazâsýna ‘aded yok Bu bahrun sâhiline hîç had yok Yazalum binde birin halka bari Yine yârî kýlursa ‘avn-ý Bârî Rivâyet þöyle kýldýlar bilenler Nice yýl yel gibi bile yelenler Ki cûn gazilerün shý ‘Alî Beð Sa’âdet bürcinün mâhý ‘Alî Beð Býrakdý ‘âleme tîgile âvâz Mübârizler içinde oldý mümtâz Gazâsý dâsân oldý cihâna Aný vird-i zebân itdi zamâne Ýþitdi çünki ol destâný ‘âlem Unutdý Rüstem-i Destânt ‘âlem Aný þerhitdi her þem’ encümende Aný zikritdi her sûsen çemende Anun ‘ýþkýna içildi tolular Anun üstine saçýldý saçular Sayfa 23 Perşembe, 24 Ocak 2008 Transkribi Dahi yazmýþ ki iy ferzend-i ekrem Çerâg-ý þem’ u nûr-ý çeþm-i ‘âlem Hünerler zâhir oldý sen halefden Ki hergiz naklolunmadý selefden ‘Alî-þevket sen iy hurþîd-i lâmi’ Sana tîgun yeter burhân-ý kâtý’ Zamîrün kim okur deryâyý þebnem Muhît olsun bu ma’nâ dürrine hem Ki Hâkân-ý zamân Sultân Muhammed Nice Hâkân Süleymân-ý mü’ebbed Skender-kadr ü Dârâ-yý cihân-gîr Ferîdün-menzilet Cemþîd-tedbîr Þehenþâh-ý cihân Sultân-ý râyât Zalâl-i ‘aýþ ü hurþîd-i semâvât Nazar kýlmýþ ben üftâde kulýna Akýn virmiþ gine Erdel iline Sayfa 25 17 Perşembe, 24 Ocak 2008 Araştırma Bir milletin düþünce ve içtimai tarihini aydýnlýða kavuþturma anlamýný taþýyan … Kosova Efsaneleri S o f i Baba Prizren halkýnýn inancýnda kerametleriyle malum bir ermiþ mertebesinde yükselen bir evliyadýr ve Prizren halkýnda onunla ilgili çok ilginç bir efsane vardýr. Sofi Baba zamanýnda Prizren’in Kurila denilen semtinde yaþýyormuþ. Her yönüyle çok bilimli ve dürüst bir ulema olduðunu herkes biliyormuþ. Bu yüzden halkta büyük bir otoritesi varmýþ. Halkta onu evliya olarak biliyormuþ. Bir yaz gününde çocuklarýyla birlikte harmana gitmiþ. Harman esnasýnda Yunanistan’da ola gelen savaþta Türk askerlerin savaþý kaybedeceklerini hissetmeye baþlayýnca, eline digreni alýp, harmanlýktan Yunanistan’daki savaþ yerine gitmiþ ve orada Türk askerleriyle birlikte savaþmaya baþlamýþ. Bu savaþta ayný zaman Osmanlý askeri olarak, Kurilalý olan üç genç de Türklerle birlikte savaþýyormuþ. Bunlar savaþ esnasýnda Sofi Babanýn savaþtýðýný görmüþler. Türkler savaþý kazanýnca Sofi Baba da harmana geri dönmüþ ve harman bitince akþamleyin çocuklarýyla birlikte evine dönmüþ. Savaþtan kanlý olan diðereni evdeki akakta (potokta) yýkarken, gelinleri bunu görmüþ ve gördüklerini kaynanalarýna anlatmýþlar. Hanýmý da kocasýna digrende kanlarýn neden olduðunu sorunca, Sofi Baba da, akþamleyin eve gelince köpeklerin saldýrýsýna uðradýðýný ve onlarý digrenle uzaklaþtýrdýðýný diye cevap vermiþ ve böylelikle bu olayý kapatmýþ. Aradan beþ yýl geçtikten sonra Kurila’da bir Mevlit esnasýnda açýlan konuþmalarda diðerleri arasýnda Yunan Türk savaþlarý da ele alýnmýþ. Bu savaþtan söz eden ve savaþa katýlan Kurilalý genç, “Sofi Baba olmasaydý biz bu savaþý kaybediyorduk”, demiþ ve Sofi Babanýn cesurca düþmana karþý digrenle saldýrýsý hepimize güç vererek bu savaþý onun sayesinde kazandýklarýný bildirilmiþ. Oradakiler bunu duyunca þaþa kalmýþlar. Sofi Baba iþi yatýþtýrmak için bu kiþilerin onu baþka bir kimseyle karýþtýrdýklarýný söylemiþ ve “ben böyle bir savaþa katýlmamýþým”, demiþ. Fakat bu sözlerinde pek kandýrýcý olmadýðýný anlayan bir ihtiyar, evliyalarýn sýrlarýnýn gizli kalmasý þartýyla, kenardan seslenerek, “býrakýn ya, Mevlit esnasýnda savaþ konuþmalarý olmaz”, demiþ ve böylelikle bu konuyu kapatmýþ. Ancak ondan sonra halk arasýnda Sofi Babanýn kim olduðu tam olarak ortaya çýkmýþtýr. RAÝF VIRMÝÇA VELÝ BABA EFSANESÝ Derviþlerle ilgili çoðu efsanelerde, derviþlerin kendini baþkalarý için feda SOFÝ BABA EFSANESÝ etmeleri olaylarýna rastlanmaktadýr. Böyle bir olaya Prizren’deki Veli Babayla ilgili efsanede de rastlanmaktadýr. Zamanýnda Veli Babanýn Ýslâmiyet’i yaymak için Prizren’in köy ve kazalarýný dolaþtýðý malumdur. Prizren’de kaldýðý sýrada ona cami yanýnda bir tekkede sürekli olarak yemek getirirlermiþ. Bu görevi o zamanda þehrin zenginlerinden olan Ahmet Nurettin Yemiþi’nin atalarý yapýyormuþ. Çok zengin olan bu aile Veli Babanýn her ihtiyacýný karþýlýyormuþ. Günün birinde bu aile çocuklarýndan birinin ölüm derecesine kadar hasta olduðu nedeniyle, Veli Baba’ya tam zamanýnda yemeði götürememiþler. Daha sonra yemeði getirdiklerinde çocuklarýnýn çok hasta olduðunu söyleyerek, özür dilemiþler. Bunun üzerine Veli Baba onlara, “ Siz hiç sýkýlmayýn çocuðunuz bir önce iyileþecek, diyerek hemen yerinde vefat etmiþtir.. Böylece kendi ölümüyle çocuðun kaderini deðiþtirmiþ. Bundan dolayý Ahmet Nurettin’in atalarý Veli Baba’nýn ölümünden sonra ona bir türbe yaptýrmýþlardýr”. KARSLI ALÝ EFENDÝ EFSANESÝ Karslý Ali Efendi zamanýnda meydana gelen bir savaþta þehit düþmüþ ve ayný yerde gömülmüþ. Türbe yapýlmadan önce, burada sadece bir taþ varmýþ ve bu taþýn üstünde mum yakýlýrmýþ. Bu taþ zamanýnda bir nalbant dükkânýnda bulunmaktaydý. O dönemde Prizren’de yaþayan zengin bir kiþi, bir gece, Ali Efendiyi rüyasýnda görmüþ ve ona kendi mezarý üzerinde bir türbenin yapýlmasýný istemiþ. Rüyayý gören þahýs kýsa bir zaman sonra Karslý Ali Efendinin isteði üzerine türbeyi inþa etmiþtir. Kerpiç ve taþ yapýlý olan bu türbe dikdörtgen þeklinde üstü kiremitle örtülüymüþ. Uzun zaman bu türbeye baþ aðrýsý olanlarýn geldiði malumdur. Diðer bir efsaneye göre, Karslý Ali Efendi bir kadýnýn rüyasýna girer ve üzerinde bir aðýrlýðýn var olduðunu, bu aðýrlýðýn da çekilmesini ondan istemiþ. Kadýn ertesi gün türbeye gitmiþ, türbe içini iyice baktýktan sonra, bir þey görmeyip, türbeden çýkmýþ ve evine dönmüþ. Ayný gece tekrar kadýnýn rüyasýna giren Karslý Efendi, ayný isteðini tekrarlamýþ. Kadýn yine ertesi gün türbeye giderek, etrafa iyice baktýktan sonra yine bir þey bulamamýþ ve evine dönmüþ. Üçüncü kez ayný rüyayý gören kadýn, ertesi gün türbedara gidip rüyasýný olduðu gibi anlatmýþ. Fakat türbedarýn da herhangi bir þey türbeye koymadýðýný anlayýnca, o zaman türbedar daha bir kiþiyi alýp, kadýnla birlikte türbeyi iyice yoklamaya baþlamýþ. Sandukayý kaldýrmýþ ve sanduka altýnda yarým çuval doðranmýþ tütünün bilinmeyen bir kiþi tarafýndan burada koyulduðunu görmüþler. Çuvalý oradan çekip, baþka bir yere koymuþlar. Birkaç gün sonra, tütünü koyan kiþi türbeye gelmiþ ve çuvalý koyduðu yerde bulamayýnca, türbedardan çuvalý istemiþ. O da sakladýðý tütünü alýp adama vermiþ. Bu olaydan sonra artýk Karslý Ali Efendi bu kadýnýn rüyasýna girmemiþtir. NALET KÖPRÜSÜ EFSANESÝ Zamanýnda Prizren halký arasýnda çok tanýnmýþ ve bilimli kiþiler yetiþmiþ. Bir gün böyle tanýnmýþ bir kiþi köprüden geçerken, cahil bir kiþi tarafýndan öldürülmüþ. Bu olay bütün Prizren halký tarafýndan kýnanarak lanetlenmiþ, dolayýsýyla köprünün de Lanet (Nalet) köprüsü adý bundan kalmýþtýr. Efsaneye göre: Sinani Tarikatýna ait Malkoç Baba Tekkesi derviþlerden biri bir gece bu köprüden geçerken, þeytanlara rastlamýþ. Köprüden geçmesini engelleyen þeytanlar karþýsýna çýkýp derviþi iyi dövmüþler. Dolayýsýyla derviþ o gece Tekkede gerçekleþen zikre gidememiþ. Ertesi gün tekkeye gelen derviþ vaziyeti tekke þeyhine yani Malkoç Babaya anlatmýþ. Ertesi akþam Malkoç Baba üstün kerametlerini kullanýp, þeytanlarý tekke etrafýnda toplamýþ ve periþan etmemek için onlardan derviþi tedavi etmelerini, ceza olarak da bütün gece tekke yanýnda bir pýnar kazmalarýný emretmiþ. Derviþ iyi olduktan ve pýnarda kazýndýktan sonra Malkoç Baba þeytanlarý koyuvermiþ. Bu pýnar gün bugün tekke türbesi temelleri yanýnda bulunmaktadýr. Baþka bir efsaneye göre, köprü yapýlmadan önce, köprü yakýnlýðýnda yaþayan zengin bir aile varmýþ. O zamanlarda elektrikler yoktu. Gece olunca her yere karanlýk basýyordu. Dolayýsýyla bir gece ev sahibi, geceleyin karanlýkta avluya çýkan hanýmýný hýrsýz zannederek silahýyla öldürüyor. Daha sonra bunu anlayýnca, ev sahibi çok üzülmüþtü, ancak iþ iþten bitmiþti. Ertesi gün zavallý adam istemediði bu cinayeti zamanýn kadýsýna anlatmýþ ve kadýya bunun karþýlýðýný nasýl ödeyeceðini sormuþ. Kadý da ona, kasaba içinde bir hayrat yapmasýný söylemiþ. O da evinin yakýnlýðýnda bir köprü (Nalet Köprüsü’nü) yaptýrmýþ, diye efsanede geçmektedir. (Sürecek) Tefrika (13) To p l u m Din ve Toplum [email protected] [email protected] M. Tevfik Yücesoy PEYGAMBERLERÝN VE ÞEHÝDLERÝN GIBTA ETTÝÐÝ KÝMSELER- I M utlaka Allah’ýn kullarýndan bazý insanlar vardýr ki, Onlar ne Peygamber ne de þehittirler. Fakat kýyamet gününde, Allah katýndaki makamlarýndan dolayý nebiler ve þehitler onlara gýbta edeceklerdir. Sahabeler dediler: “Ey Allah’ýn Rasulü bize haber ver, Onlar kimlerdir?” Rasûlüllah: “Onlar öyle bir topluluk ki, aralarýnda bir akrabalýk, alýp verecekleri mal, mülk olmaksýzýn, Allah için birbirlerini severler. Hem, vallahi þüphesiz onlarýn yüzleri pýrýl pýrýl nurdur. Þüphesiz onlar nur üzerindedirler. (Ýþleri nurdur) insanlar korktuðu zaman onlar korkmazlar, halk mahzun olduðu zaman onlar mahzun olmazlar” buyurdu ve þu ayeti okudu: “iyi bil ki, Allah’ýn velilerine, sevdiklerine korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.” Bu ve benzeri hadislerden hareketle kutlu kullarýn bazý özellikleri þunlardýr: 1) Kýyamet günü Nebiler ve Þehitler gýbta ederler a) Þehid ve nebi olmadýklarý halde, makamlarý çok büyük olan nebiler ve þehitler kýyamet gününde onlara gýbta edeceklerdir. Gýbta bir kimsenin baþkasýnda gördüðü bir nimetin onda devam etmesini istemekle birlikte, kendisinde de olmasýný istemesidir. Nebiler ve þehidler, kýyamet günü, Allah yanýndaki mertebelerinden dolayý bu kimselerin sahip olduðu sevaplarýn kendilerinde de olmasýný arzuladýklarýna göre, bu kimseler nebilerin ve þehitlerin beðendikleri kimselerdir. Hem, bunlar nebi olmadýklarý halde, Rasullerin görevlerini yüklenmiþlerdir. Rasullerin teblið .e irþad görevlerini Veraset-i Nübüvvet (Nübüvvet Varisliði) sýrrý ile, lisan-ý hal ve kâl ile yerine getiren kimselerdir. b) Ashab “Ey Allah Rasulü bize haber ver kimdir bunlar?” veya “Ey Allah Rasulü kimdir bunlar? (bize haber ver) belki onlarý severiz?” diye sorduklarýna göre, kendileri bu yüksek mertebeli kimseleri açýkca bilmemekte, ondan tarifini almak istemektedirler. Eðer Rasulüllah vasýflarý ile bunlarý tarif ederse, böylelerini seveceklerdir. Çünkü Allah yanýnda makamlarý pek yüksek olan, Nebi ve þehit olmadýklarý halde, nebiler ve þehitler yolunda imana islama hizmet eden Allah dostlarýnýn dostu olmak gerekir. Nebilerin ve þehidlerin kýyamette gýbta edecekleri bu kimselerin beðendiklerini, sevmemek beðenmemek olur mu? Sebatkârdýrlar Rasulüllah (s.a.v) onlarý vasýflarý ile þöyle tarif eder: “Onlar öyle bir topluluk ki aralarýnda mal ve neseb (soy baðý) olmaksýzýn birbirlerini Allah için severler.” Rasulüllah (s.a.v) “onlar öyle bir kavim ki” diye bu yüksek mertebeli insanlardan söz ederken, kendilerinin davalarý için, dimdik ayakta, mutedil, hak olan islamýn zuhûru ve galabesi için çalýþan, iman ve islamda devamlý ve sabit olan, sürekli istikamet üzere ve sebatkâr bulunan, iman ve islamý amelleri ile ýzhar eden, azim ve sadakat sahibi, demir gibi sarsýlmaz islamýn kývamý kendilerinde görülen, islamý istikamet üzere olan kimseler olduklarýný belirtir. Bütün hayatlarýnda ayný minval üzere, kararlýlýkla hizmet eden, küfür ve bidatlar karþýsýnda dimdik duran, yalpalamayan, inhiraf etmeyen, hayatýnda zikzaklar çizmeyen, iman ve islam davasýnda daim ve sebatlý kimselerdir. Hem bunlar bir topluluk, bir cemaat halindedir. GAZEL Perşembe, 24 Ocak 2008 18 Hazırlayan: Tarihi Anıtlar Koruma Enstitüstünden, Mediha Fishekçi, prof Hicaz þarkýsýnýn Türkçe transkripsiyonu Bais oldi çeþm meþk aþkýn bir yadýna, Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna, Saplanýr bir çare kanýn seniyye yuladýna, Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna Rast gelirsin sende ey dil nadere müjganýna, Ýhtiras et varma ol kaþi kemeni yanýnna, Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna, Aþkýna zira girer tir telahük kanýna Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna. Hicaz þarkýsýnýn orijinal þekli: 3) Þiârlarý el-hubbu fillahtýr: Birbirlerini Allah için severler. Onlarýn birbirlerini sevmeleri ticari, menfaat iliþkisi ile deðildir. Sevgileri Allah’ta, Allah için, ayný dinden olmalarý hasebiyledir. Bütün müslümanlara, aralarýný ayýrmaksýzýn sevgi duyarlar, insanlara, paralarýndan, ticari iliþkilerinden, ýrklarýndan neseblerinden dolayý deðil, Allah ruhu ile dinleri hasebiyle muhabbet duyarlar. 4) Simalarý Pek Nurludur: “Vallahi onlarýn simalarý pek nurludur.” Hadis-i þerifin burasýnda Allah Rasulü onlarýn herkesce farkedilebilecek bir özelliklerine iþaret etmektedir. Yeminle ve birkaç tekidle onlarýn yüzlerinin çehrelerinin pýrýl pýrýl olduðunu vurgulamaktadýr. Küpün içinde olan dýþýna vurduðu gibi, iman ve islamýn, amel-i salihin güzelliði de yüze vurmaktadýr. Hatta sahabeler için yüzlerinde secde eserlerinin olduðu haber verilmektedir. Gözler de ruhun penceresi ve aynasýdýr. Ýþlenen günahlar, kötü düþünceler zamanla insanýn yüzünde, bakýþlarýnda kendini gösterir. Hadislerde rivayet edildiði gibi, kiþilerin yüzleri iþlediði günahlara göre þekil alýr. Dindarlýk namaz niyaz arttýkca, kiþi kendini Allah’a verdikçe, takvaya dikkat ettikce yüzü “Allah’ýn boyamasý ” ile nur ve nuranî olacaktýr. KDTP’den gençelere Brezoviça gezisi 2) Onlar Ýslam yolunda, Devamlý, Israrlý, K KDTP Prizren Gençlik Kolu tarafýndan yayýnlanan basýn bildirisinde, gençlere Brezoviça kayak merkezi ziyareti düzenlendi. Gençlere kayak sporunu tanýtmak ve öðretmek, ayrýca gençlerin kaynaþmasýný saðlamak amacýyla yapýlan etkinliðe 70 genç katýldý. DTP Prizren Gençlik Kolu, gençlere Brezoviça kayak merkezi ziyareti düzenlendi. KDTP Prizren Gençlik Kolu Sosyal Etkinlikler koordinatörü Cengiz Kovaç, organizasyona 70 gencin katýldýðýný bildirdi. Gençlere kayak sporunu tanýtmak ve öðretmek, ayrýca gençlerin kaynaþmasýný saðlamak amacýyla yapýlan etkinlikten gençler oldukça memnun kaldýklarýný belirtirken, bu tür etkinliklerin devamý talep edildi. KDTP Prizren Gençlik Kolu Sosyal Etkinlikler koordinatörü Kovaç, kayak etkinliklerini kýþ boyunca devam ettirmeyi planladýklarýný söyledi. Behadin Domanik’i Aramýzdan ayrýlýþýnýn 10 yýldönümünde gerçek dost sevgisiyle anýyoruz. Her birlikteliðimizde, o güzel ruhunu ve içtenliðini yaþatýyoruz. Allah mekanýný cennet etsin. Priþtine’den Arslan Ailesi 19 Herkules Perşembe, 24 Ocak 2008 Çocuk H erkül, tanrýlarýn kralý Zeus’un oðludur. Annesi dünyalý olduðu için bir yarý tanrýdýr ve dünyanýn en güçlü insanýdýr. Herkül dünyada yaþar ve insan akrabalarýyla büyür. Babasýnýn kim olduðunu öðrendikten sonra güçlerinin farkýna varýr. Hades’in gönderdiði bir sürü canavarla dövüþmek zorunda kalýr. Kahraman antrenörü Philoctetes ve büyülü atý Pegasus sayesinde Herkül, tüm kötülerin hakkýndan gelir ve bir halk kahramýný olur. Resim çizmeyi öðreniyoruz A Ýnatçý fil yavrusu frika’nýn ormanlýk köþelerinden birinde bir fil ailesi yaþarmýþ. Bu ailenin en küçük üyesi olan yavru fil çok inatçý ve yaramazmýþ. Bir keresinde aile dolaþmaya çýkacakmýþ. “Bizle gel” demiþ baba fil. “Hayýr ben sizle gelmiyorum” diye baþýný sallamýþ inatçý fil yavrusu. “Gel beraber gidelim” demiþ annesi. “Hayýr gelmiyorum.” “Gel” demiþ kardeþleri. “Hayýr” demiþ yavru fil. Aile küçük fili yalnýz býrakýp dolaþmaya çýkmýþ. Yavru fil bir süre tek baþýna eðlenmiþ, ama sonra caný sýkýlmaya baþlamýþ. Þimdi artýk dünyaya çok kýzgýnmýþ. “Bundan sonra fil olmak istemiyorum. Küçük fil olmak kötü bir þey” diye düþünmüþ. “Peki ne olayým?” O sýrada zýplaya zýplaya ilerleyen bir ceylana gözü takýlmýþ. “Ceylan olayým” diye karar vermiþ. Ceylaný taklit ederek zýplamaya baþlamýþ. Ama kalýn ve hantal ayaklarý birbirine takýlývermiþ. Burun üstü yere düþmüþ! “Ceylan olmak o kadar eðlenceli deðil” diye geçirmiþ aklýndan. “Maymun olayým o halde!” Maymunlarýn olduðu aðaçlarýn yanýna gitmiþ. Aðacýn üzerinde daldan dala zýplayan maymun yavrularýna seslenmiþ: Sana Ant Ýçeriz Atam Yýllar önce Türklüðü Bize sen verdin Atam. Yolundan gideceðimize Sana ant içeriz Atam. Birsen Cigol Mati Logoreci ilk okul öðrencisi Yurdumuzu düþmandan, Kurtardýn Yüce Atam Her zaman seninleyiz, Sana ant içeriz Atam. Küçük büyük demeden, Herkesi sevdin Atam Seni hep seveceðimize, Sana ant içeriz Atam. Cansu Zurnacý “Mati Logoreci” IV. Sýnýf öðrencisi Erdal Çukiç Mati Logoreci, IV. Sýnýf öðrencisi “Bundan böyle ben de maymunum!” Maymunlar aðaçtan, küçük yaramaz filin yanýna inmiþler. Üzerine çýkmýþlar, kimi kulaklarýný çekmiþ, kimi kuyruðuna asýlmýþ, kimi kafasýna hindistan cevizi atmýþ. Yaramaz fil maymunlarýn arasýndan zor kaçmýþ! Yolda rengarenk bir papaðana rastlamýþ. Papaðan bir aðaçtan ötekine uçuyormuþ. Küçük filin çok hoþuna gitmiþ. “Ben de papaðan olmak istiyorum. Bana uçmayý öðretir misin?” demiþ. “Elbette öðretirim!” demiþ papaðan. Beraberce göl kýyýsýndanki dik yamaca gitmiþler. Papaðan haydi uçalým diye ileri atlamýþ. Fil de onu taklit etmiþ ve yamaçtan aþaðý kendine býrakmýþ. Papaðan kanatlarýyla uçarken, yaramaz fil yavrusu, paldýr küldür yuvarlanmýþ ve kafasýnýn üstüne göle çakýlmýþ. Çamur içinde, sudan kendini kurtarmaya çalýþýrken çok korkmuþ. Zorlukla karaya çýktýðýnda üstü baþý çamur içindeymiþ ve her tarafý aðrýyormuþ. “Galiba ben fil yavrusu olarak kalmalýyým” diye düþünmüþ. Sonra ailesini aramaya baþlamýþ. Artýk onlarla birlikte gezmek istiyormuþ. Prizren Benim kentim Prizren’dir Ben burada doðdum Ve burada büyüyorum Prizren’in ýrmaðý var, Daðlarý ve parklarý da Havasý temiz, Eðlenmek coþmak için bol bol yerler var Benim güzel kentim, Benim güzel Prizren’im Gülten Krasniç “Mati Logoreci” IV. Sýnýf öðrencisi Spor AbdülKadir BIYIKLI /ÝSTANBUL oynayabilecek oyuncularý elinizden yüksek bonservis bedelleriyle çýkarmanýza raðmen, tarihinin en borçlu Trabzospor’u ile bizi karþý karþýya býraktýnýz. [email protected] Suçlu bu takýmý kuran herkestir B ir takým 3.dakikada gol atýp, son dakikada gol yiyip yeniliyorsa, ortadaki sorun çok derinlerde demektir. Bu sorun, yönetimi de, hocayý da, Trabzonspor’u da aþýyor. Artýk, sular yükseldi, Trabzonspor yüzecek durumda deðil. Daha doðrusu boðuldu boðulacak. Oftaþ maçý gösterdi ki, Albayrak yönetiminin transfer ettiði oyuncularýn tamamýna yakýný Trabzonspor’un oyuncusu deðil(miþ). Ersun Yanal’a sadece oyuncu deðiþikliklerinde kusur bulduk diyelim ya gerisi.Bu oyuncularý Yanal’ýn ve Trabzonspor’un baþýna bela edenlere ne diyeceðiz? Bir takýmda hocanýn ve oyuncularýn sonuçlara katkýsý tartýþýlýrken, Trabzonspor’a en fazla tesiri yönetimden geliyor. Türkiye liglerinin en sýradan futbolcularýný en büyük kulübüne kazandýrdýnýz. Bir dünya yýldýzý ve bir stad maketiyle koca Trabzonspor’u iki sene oyaladýnýz. Yirmi oyuncu, üç hoca, on beþ yardýmcý hoca, iki doktor transfer edip yine de iþleri yoluna koyamadýnýz. Çok kötü takým kurduðunuz kalmadýðý gibi çok kötü yönetim oluþturup Trabzonspor’u adeta kaðýt üzerinde temsil ettiniz. (Pardon kaðýt üzerinde de temsil edemediniz) Seçim zamaný geldi ama havanýz gelmedi seçimi yapmadýnýz. Havanýz Perşembe, 17 Ocak 2008 seçim havasýnda deðildi çünkü. Ýlk kez sizin döneminizde futbolcular Trabzonspor’dan kaçma gitti. Trabzonspor’u soranlara, ‘Aman aman sakýn gitmeyin’ dediler, bizim prestijimizle oynadýlar. Bütün bunlara en az on madde daha ekleyebiliriz ama þimdi bunun zamaný deðil. Artýk yönetim kurulunun bu takým üzerinde sadece seyircidir. Týpký þeref tribününde oturduklarý gibi… Son iki senede çok þey gördü bu camia. Þok yenilgileri, kaçan futbolcularý, üç deðiþik hocayý, yönetim yetersizliklerini… Bir tek sizin gidiþinizi görmedi… Sivasspor liderliği bırakmıyor: 0-2 T urkcell Süper Lig lideri Sivasspor, 19. haftanýn açýlýþ maçýnda, deplasmanda karþýlaþtýðý Ýstanbul Büyükþehir Belediyespor’u 2-0 maðlup etti. Kýrmýzý-beyazlýlar, Atatürk Olimpiyat Stadý’nda oynanan karþýlaþmanýn her iki yarýsýnda Mehmet Yýldýz ve Cvetkov ile bulduðu gollerle sahadan galibiyetle ayrýldý. Hafta içi Fortis Türkiye Kupasý’na veda eden Trabzonspor’da kötü gidiþ sürüyor. Turkcell Süper Lig’in 19. haftasýnda Gençlerbirliði OFTAÞ’ý konuk eden bordo-mavili takým, sahadan 2-1 yenik ayrýlarak üst üste 3. maðlubiyetini aldý. 1. Sivasspor 2. Galatasaray 3. Fenerbahçe 4. Beþiktaþ 5. Kayserispor 6. Denizlispor 7. Ankaragücü 8. Konyaspor 9. OFTAÞ 10. Gaziantepspor 11. Trabzonspor 12. Ýstanbul B.Þ.B. 13. Ç.Rizespor 14. Bursaspor 15. Gençlerbirliði 16. Ankaraspor 17. V.Manisaspor 18. Kasýmpaþa 43 42 41 40 32 26 25 25 24 24 22 21 21 20 18 17 17 9 Avrupa’nýn büyük kulüplerinde Cisse’nin golleriyle devreyi 2-2’lik eþitlikle kapattý. Siyah-beyazlýlar 69. dakikada Delgado’nun ayaðýnda bulduðu golle skoru 3-2’ye taþýrken, 81. dakikada kendisnin ikinci Beþiktaþ’ýn dördüncü golünü kaydederek maçýn sonucunu belirledi ve Beþiktaþ sahadan 4-2 galip ayrýldý. Ligin ikinci yarýsýna sahasýnda Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi ile berabere kalarak baþlayan Fenerbahçe, 19. haftaKarþýlaþmanýn henüz 3. dakikasýnda da Gaziantepspor’u çok rahat geçti. Umut’un attýðý golle öne Rakibiyla oynadýðý son geçen bordo-mavili OFTAÞ - Ýstanbul B.Þ.B. 10 maçý da kazanan sarýtakým, ilk yarýyý da 1-0 Beþiktaþ - Gaziantepspor lacivertliler, deplasmanönde kapattý. Konuk V.Manisaspor — Denizlispor da karþýlaþtýðý rakibini Gençlerbirliði OFTAÞ Kasýmpaþa - Kayserispor bu kez 5-0’lýk skorla 55. dakikada Sandro’nun Konyaspor — Ankaraspor geçti. Kamil Ocak attýðý golle skora denge Sivasspor - Fenerbahçe Stadý’ndaki maça istekli getirirken, 88. dakikada Ankaragücü - Galatasaray baþlayan ve üstünlüðünü Ýbrahim Þahin’in attýðý Bursaspor - Gençlerbirliði kabul ettiren Fenerbahçe, gol maçýn sonucunu Ç.Rizespor - Trabzonspor Semih ve Alex’le etkili belirledi ve baþkent oldu. Orta alanda rakibekibi sahadan 2-1 galip ayrýldý. ine baský kuran sarýBeþiktaþ, Turkcell Süper Lig’de üst üste lacivertliler, 24. dakikada 5. galibiyetini Kasýmpaþa karþýsýnda Kemal’in ceza sahasý dýþýnaldý. BJK Ýnönü Stadý’ndaki karþýlaþmadan þýk vuruþuyla 1-0 öne da ilk 20 dakikada 2-0 yenik duruma geçti. Golden sonra daha da düþen siyah-beyazlýlar, sahadan 4-2 rahatlayan Fenerbahçe, 32. galip ayrýlmayý baþararak 19. haftayý 3 dakikada Alex ve 35. puanla kapattý. Kasýmpaþa 1. dakikada dakikada Metin’in kendi Özgür Öcal ve 20. dakikada Serdar kalesine attýðý golle soyunÖzkan’ýn kendi kalesine attýðý gollerle ma odasýna 3 farklý önde 2-0 öne geçerken, ev sahibi Beþiktaþ 21. girdi. Ýkini yarýda skorun dakikada Nobre ve 34. dakikada verdiði avantajla rakip sahaÝstanbul BB - Sivasspor Trabzonspor - OFTAÞ Beþiktaþ - Kasýmpaþa Kayserispor - Konyaspor Ankaraspor - V. Manisaspor Denizlispor - Ankaragücü Gençlerbirliði - Ç. Rizespor Gaziantepspor - Fenerbahçe Galatasaray - Bursaspor 0-2 1-2 4-2 3-0 1-0 1-1 4-1 0-5 1-0 Bir tek… da geniþ boþluklar bulan Fenerbahçe, 55. dakikada Deivid’in güzel plasesiyle farký 4’e çýkarýrken, Brezilyalý futbolcu bu kez 69. dakikada sert bir þutla takýmýný 5-0 öne geçirdi. Kalan dakikalarda her iki takýmýnda çabalarý baþka gol getirmedi ve Fenerbahçe sahadan 5-0 galip ayrýldý. Turkcell Süper Lig’de 19. haftanýn son maçýnda Galatasaray, Bursaspor’u 1-0 maðlup etti. Sarý-kýrmýzýlýlara 3 puaný getiren gol son haftalarýn formda ismi Shabani Nonda’dan geldi. Ev sahibi ekip, 24. dakikada Bursaspor’un savunma hatasýndan kaynaklanan pozisyonda Nonda’nýn sert vuruþuyla 1-0 öne geçti. GOL KRALLIÐI 1. Semih - Fenerbahçe 10 2. Gökdeniz - Trabzonspor 10 3. Nonda - Galatasaray 10 4. Mehmet Yýldýz - Sivasspor 9 5. Bobo - Beþiktaþ 8
Benzer belgeler
Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih
Gökçek, Kosova
ziyareti çerçevesinde
Prizren ve Mamuşa
Belediyelerini ziyaret
ederek, Annesinin
doğum yerine 1 milyon
euro değerinde yardımda bulundu.