çocuk - Списание Юмит
Transkript
Aylık Aile, Çocuk ve Kültür Dergisi ARALIK 2009 YIL: 15, SAYI: 142 FİYATI: 1,50 lv. ISSN 1310-6422 ye: Hika sevip i y i Sevg ığa l n a m mak ş l o ü d an düşm K U ÇAOĞ LCI Ğ I v e ık: Sağl Ü T Ü S ANNE S : m Eğiti VE Ü G R Ö G ZAKAERTI NE A L L KUR Декември 2009 1 İçindekiler ARALIK 2009 Ay lık Ai ve Kü le , Ço cu k ltü r De rg is i YIL: 15, SAYI: 142 FİYATI: 1,5 ISSN 131 0 lv. 0-6422 Hikaye: Sevgiyi sevip şmanlığaak dü düşman olm Sağlık: ÇOLCI ĞUI Kv e SAĞ ANNE SÜTÜ Eğitim: GÖRGÜ VE EZAKET N R I KUR ALL A Декември 2009 1 Издава: „A-PRESS“ OOD 2 Aralık 2009 Aralık 2009, Sayı: 142 Декември 2009, брой: 142 4 6 8 10 12 14 18 22 26 32 36 38 40 44 Görgü ve nezaket kuralları Правила на етиката и вежливостта Sevgiyi sevip düşmanlığa düşman olmak Люби любовта и бъди враг на враждата Ne, Niçin, Nasıl? Какво, защо, как? Hayvanlar Alemi: Kuzu Kuşu Светът на животните: Лешоядът Nobel Ödülleri Нобеловите награди “Zahari Stoyanov” müze evi Къща музей “Захари Стоянов“ Çocuk sağlığı ve anne sütü Детското здраве и майчината кърма Türkçe - Edebiyat Annemizin Köşesi За майките Banite köyü “Hristo Botev” Tedavi Lisesi СООУ „Христо Ботев” - с. Баните Sizden Gelenler Вашите отзиви Genç Ressamlar Млади художници Mizah Хумор Bulmaca Кръстословица GENEL YAYIN MÜDÜRÜ Главен редактор YAYIN KURULU Издателски колектив Samir HATİPOĞLU [email protected] Sami Nuri Mehmet Ömer İlhan Halibryam Sevgil Şukri Ahmet Aptulov YAYIN EDİTÖRÜ GÖRSEL YÖNETMEN Отговорен редактор и Графично оформление Nihat DAVUT [email protected] Editör’den BiTEN YILIN ARDINDAN TAKVİMLERDEN BİR YILDIZ DAHA KAYDI: İKİ BİN DOKUZ... Merhaba kardeşim! Bak bir yıl daha ellerini sallıyor ardımızdan. Tıpkı ömrümüz olursa bundan sonraki yılların yapacağı gibi. İki bin dokuz da iki bin sekiz ve iki bin yedi gibi tarihteki yerini aldı. Kim bilir nasıl bir yerdir onunki. Bunu en iyi sen bilebilirsin. Çünkü en çok senin yılın o. Tıpkı benim yaşadığım yılın benim olduğu gibi. Kırılganlıklar, mutluluklar, heyecanlar, pişmanlıklar, gülücükler, kahkahalar… Hepsi, bundan sonra sadece dört rakamla hatırlayacağın bir sayının içinde kaldı: 2009! Gördüğün gibi 525.600 dakika da olsa, bir yıl gelip geçiyor. Saya saya koca bir yılı tüketiyoruz yani. Sayılı gün değil mi? Hemencecik geçiveriyor işte. Sayılı harçlıklarımız da öyle değil mi? Bir varmış bir yokmuş oluveriyor. Harcarken harcarken bir de bakıyoruz bitivermiş. Sonra dönüp ardımıza bakıyoruz. Biten harçlığımızdan ne kalmış diye geriye. Bir simit, bir ayran, bir tatlı… Biraz daha fazlası belki. Ama arkasında bıraktığı ne olursa olsun, harçlığımızın bitmesi de senelerin bitmesi gibi üzüyor bizi. Dönüp tekrar tekrar hesap ediyoruz çoğu zaman. Nereye ne verdik diye: Asım’a bir simit, Mehmed’e bir çay, Musa’ya bir hediye… İsterseniz şimdi ilerde önümüze konulacak hazine bohçalarının bir kaçını açmayı deneyelim: • Su gibi akıp giden geçici saatlerimi değerlendirebildim mi? • Yapmam gereken iyilikleri yapıp, kötülüklerden uzaklaşabildim mi? • İhtiyacı olan insanlara yardım edebildim mi? • Harçlığımı bana sevap kazandıracak şekilde harcayabildim mi? • Kaç kişiye küstüm bu yıl? Kaç kişiyi küstürdüm? • Kaç kişiye haksızlık ettim, kaç kişiyi üzdüm bu yıl? Kaç kişiyi mutlu ettim? BÜROLAR / ОФИСИ Kırcali/Кърджали: 0361 / 814 53 Şumen/Шумен: 054 / 830 693 Varna/Варна: 052 / 612 634 Plovdiv/Пловдив: 032 / 63 11 58 Haskovo/Хасково: 038 / 66 21 67 Ruse/Русе: 082 / 87 55 32 Burgas/Бургас: 0878 528 624 Smolyan/Смолян: 0878 528 627 www.umitdergisi.com e-mail: [email protected] ABONE - 2010 / АБОНАМЕНТ - 2010 12 месеца: 18.00 лв. 6 месеца: 9.00 лв. 3 месеца: 4.50 лв. ABONE VE DAĞITIM BULGARİSTAN POSTASI PK No: 1940 Абонамент и разпространение БЪЛГАРСКИ ПОЩИ ПК No: 1940 СЛЕД КРАЯ НА ГОДИНАТА ОТКЪСНАХМЕ ОЩЕ ЕДНА СТРАНИЦА ОТ КАЛЕНДАРА: ДВЕ ХИЛЯДИ И ДЕВЕТА ГОДИНА... Здравей, приятелю? Виж, още една година ни маха за сбогом. Така както ще стане и със следващите години, ако сме живи и здрави. И две хиляди и девета, както и две хиляди и осма и две хиляди и седма останаха в историята. Кой знае каква следа остави в теб. Това го знаеш най-добре ти. Защото това беше твоята година. Тъжните и щастливите моменти, вълненията, съжаленията, усмивките, смеха... Всичко това остана само в една цифра, която ще си спомняш: 2009! Както виждаш, дори и петстотин двайсет и пет хиляди минути, годината идва и отминава. Докато броим годината ни напуска. Нали дните са броени? Някога е било, а вече я няма. И докато се лутаме, тя е изминала. После се обръщаме и гледаме назад. Какво е останало от определените ни средства за деня. Един геврек, един айран и нещо за десерт... а може би малко повече. Но каквото и да е останало, както ни свършват паричките и ние се натъжаваме, така отминават и годините. Често се замисляме и правим равносметка. Какво дадохме на някого: на Асим един геврек, на Мехмет – чай, а на Муса – подарък... Нека сега се опитаме да отворим безценното богатство, което ще ни бъде предоставено: Успях ли да оползотворя безценното време, което изтича като вода? Успях ли да направя нужните добрини и да се отдалеча от вредните неща? Успях ли да помогна на нуждаещите се хора? Изразходвах ли парите си за неща, от които ще спечеля благодеяния? На колко хора се разсърдих тази година? Колко накарах да ми се разсърдят? Към колко хора постъпих несправедливо, колко натъжих през тази година? А колко души зарадвах? Dergiye gönderilen eserler iade edilmez. Yayınlanan yazı ve şiirler kaynak gösterilerek yayınlanabilir. Yazılarda gerekli görülen düzeltmeler yapılır. Yazıların sorumluluğu yazara aittir. Получени материали не се връщат. Всички материали се публикуват с посочен източник. Материалите се редактират по необходимост. Отговорност за материала носи авторът. Adres: Sofya 1202, ul. “Timok” No: 2, Tel/Faks: 02-832 31 11 Адрес: София 1202, ул. “Тимок” № 2, тел./факс: 02-832 31 11 NOT: Dergide yer alan tercümeler, harfiyyen olmayıp mana olarak verilmiştir. E Ğ İT İM / О Б Р А З О В А Н И Е GÖRGÜ VE NEZAKET KUR ALL AR I ПРАВИЛА НА ЕТИКЕТА И В Е Ж Л И В О С Т ТА Değerli çocuklar ve ebeveynler! İnsan sosyal bir varlıktır. Günlük hayatımızın üçte biri okulda veya çalışma ortamında, üçte biri evde, üçte biri de uykuda geçer genelde. Onun için evde, okulda, sokakta veya başka yerlerde uymamız gereken bazı kurallar vardır. Bazen arkadaşlarımızın ve dostlarımızın hoşumuza gitmeyen hareket ve davranışları olabilir. Belki bizim de yanlış hareket ve davranışlarımız vardır. Onun için günlük hayatta dikkat etmemiz gereken bu davranışlara ‘Görgü ve nezaket kuralları’ denir. Bunlara örnek verecek olursak; temizlik, giyinme, yemek yeme, konuşma, küçüklere sevgi büyüklere saygı vs. bunlardan bazılarıdır. Sosyal hayatımız iki söz üzerine kuruludur. Sevgi ve saygı. Bu iki sözü yerli yerinde kullanabilirsek hem sayılan hem de sevilen birisi olabiliriz. ‘Saygı görmek isteyen saygı göstermelidir.’ sözünden yola çıkarak karşımızdaki insandan beklentilerimiz varsa önce kendimizi kontrol etmeli ve eksiklikle- Sevgi ve saygı. Bu iki sözü yerli yerinde kullanabilirsek hem sayılan hem de sevilen birisi olabiliriz. ‘Saygı görmek isteyen saygı göstermelidir.’ sözünden yola çıkarak karşımızdaki insandan beklentilerimiz varsa önce kendimizi kontrol etmeli ve eksikliklerimiz varsa onları tamamlamalıyız. 4 Aralık 2009 Уважаеми деца и родители, Човекът е социално същество. Една трета от всекидневието ни минава в училище или на работното място, една трета – в дома, и една трета – в сън. Затова в дома, в училище, на улицата или на други обществени места има правила, които трябва да се спазват. Понякога някои наши съученици или приятели могат да имат поведение, което на нас не ни харесва. А понякога е възможно и ние да правим грешни постъпки. Затова правилата за добро поведение, които трябва да спазваме в нашето всекидневие, се наричат „Правила на етикета и вежливостта”. Ако трябва да дадем тук няколко примера, това са правила, свързани с поддържането на хигиена, с облеклото, храненето, говоренето, проява на обич към по-малките и на уважение към поголемите. Социалният ни живот се основава на две думи: обич и уважение. Ако умеем да ги използваме правилно, можем да бъдем обичани и уважавани. „Уважавай другите, ако искаш и ти да бъдеш уважаван.” Това е основен принцип, който трябва да спазваме в нашето поведение. Ако имаме очаквания от другите, трябва първо да видим дали ние самите нямаме недостатъци rimiz varsa onları tamamlamalıyız. Karşımızdaki insanı kırmadan ve gücendirmeden eksikliklerini kendisine söyleyebiliriz. Ancak o eksiklikler bizde varsa karşımızdaki insanı ikna etmek oldukça zor olacaktır. Buna kötü bir davranışı olan babanın aynı davranışı çocuğundan yapmamasını istemesi örnek gösterilebilir. Bu elbette size de mantıklı gelmiyor. и съответно да ги отстраним. Можем да кажем и недостатъците на човека срещу нас, без да го нараняваме и обиждаме. Но ако и ние притежаваме същите недостатъци, тогава ще бъде трудно да убедим човека срещу нас, че критиката ни към него е основателна. Например, един баща с определени прояви на лошо поведение трудно може да убеди сина си да не върши същото. Това, разбира се, звучи нелогично. BİRLİKTE YAŞAMA ADABI ЕТИКЕТ НА СЪВМЕСТНИЯ ЖИВОТ Yeni tanıştığımız insanlara ‘siz’ diye hitap etmeliyiz. Çok samimi olduğumuz yakın arkadaşlarımıza ve dostlarımıza ‘sen’ diye hitap etmek normal bir davranıştır ama samimi olmadığımız insanlara ‘siz’ diye hitap etmek daha saygılı bir ifadedir. Когато се запознаете с нови хора, трябва да се обръщате към тях с „Вие”. На „ти” можете да си говорите с близки приятели и другари, но към хора, които не са ви близки, трябва да се обръщате с уважителната форма „Вие”. Toplum içinde gerinme, geğirme, kulağımızı ve burnumuzu karıştırma, kaşınma gibi davranışlardan uzak olmalıyız. На обществено място избягвайте да се оригвате, да бъркате в уши и нос, да се чешите. Her zaman hakkımıza razı olmalıyız. Alışveriş yaparken, bir fatura ödememiz gerekirken veya sıraya girip işimizi halletmemiz gerekli yerlerde sıramızın gelmesini beklemeliyiz. Sırayı bozarak öne geçmeye çalışmak insanların haklarına saygı göstermemek demektir. Randevularımıza zamanında gitme bizi saygın kılar. Nasıl ki birisini vaktinden çok beklemek canımızı sıkacaksa bizim de başkasını bekletmemiz onun canını sıkacaktır. Kimsenin plan ve programını bozmaya hakkımız yoktur. Sinema, tiyatro ve konferans gibi yerlerde başkalarını rahatsız edecek derecede yüksek sesle konuşmamız onların dikkatini bozacağından rahatsız edici bir durumdur. Birileriyle konuşurken karşımızdaki insanın sözünü kesmemeli ve konuşmasının bitmesini beklememiz saygı ifadesidir. Yine konuşan iki kişinin arasına girmek hoş olmayan bir davranıştır. Her zaman güleryüzlü olmaya özen göstermeliyiz. Unutmayalım ki, kimse asık suratlı birisinden pozitif enerji alamaz. Hiç kimse de negatif enerjiyi istemez. İyi günler, günaydın, merhaba, kolay gelsin, iyi akşamlar vs. gibi sözler karşıdaki insanı mutlu etmemize yeter. Herhangi bir iyilik gördümüz zaman ‘teşekkür ederim’ veya ‘sağol’ sözünü söylemeyi sakın ihmal etmeyelim. Sır tutmasını bilmeliyiz. Kimsenin sırrını başkasına söylememeliyiz. Unutmayalım ki, sır ağzımızdan çıkmadan önce bizim esirimizdir ama ağzımızdan çıktıktan sonra ise biz onun esiri oluruz. Konuşmalarımızda kötü söz ve küfürlü sözlerden sakınmalıyız. Nasıl ki kendimize kötü ve küfürlü söz söylenmesini istemiyorsak biz de bunlardan sakınmalıyız. Ümit Винаги спазвайте ред и никога не пререждайте, когато чакате на опашка в магазина или при плащане на сметки. Да прередиш останалите, които чакат на опашка, е проява на неуважение към тях. Спазването на определения час за среща ще повиши вашия авторитет. Трябва да си даваме сметка, че както ние бихме се изнервили, докато чакаме някого, който закъснява за среща, така и другите биха се изнервили, докато чакат нас, ако закъсняваме. Никой няма право да проваля плановете и да нарушава програмата на другите. Говоренето на висок глас в киносалон, театър или в зала за конференции би притеснило останалите и би ги разконцентрирало. Когато разговаряме, не бива да прекъсваме събеседника. Трябва да се изчака да приключи да говори. Така проявяваме уважение към него. Също така е невежливо да прекъсваме или да се намесваме в разговора между двама души. Старайте се винаги да бъдете усмихнати. Не забравяйте, че никой не може да бъде зареден положително от навъсено лице. А и никой не иска да бъде товарен с негативна енергия. Можем да накараме човека срещу нас да се почувства добре с вежливи фрази като „Добър ден!”, „Добро утро!”, „Здравейте!”, „Лека работа!”, „Лека вечер!” и пр. Никога не забравяйте и да благодарите за доброто, което са ви сторили. Трябва да умеем да пазим тайна. Не бива да казваме на други хора тайната, която са споделили с нас. Не забравяйте, че тайната е наш пленник, докато я държим зад зъбите си, но кажем ли я на други, ние се превръщаме в неин пленник. Не използвайте лоши или нецензурни думи. Както на вас ще ви е неприятно да чуете подобни думи, така и вие си давайте сметка, че и другите също биха се обидили. Декември 2009 5 H İK AY E / Р А З К А З SEVGİYİ SEVİP DÜŞMANLIĞA DÜŞMAN OLMAK ЛЮБИ ЛЮБОВТА И БЪДИ ВРАГ НА ВРАЖДАТА Niyazi Ahmet – Şumen ‘S evgiyi sevip düşmanlığa düşman olmak’ diye bir söz vardır. Bu sözü hayatına prensip edinen kişi dünyada mutlu olmayı başarır. Aynı zamanda çevresindekiler de mutlu olur. Hayatta mutlu olmanın anahtarıdır sevgi. Kalpleri birbirine bağlayan en sağlam köprü sevgi ile kurulur. Sevginin düşmanı ise nefrettir. Bazen birisine küçük bir sebeple kırılırız. Bu zamanla nefrete ve kine dönüşür. Eğer bu kin ve nefreti sevgi ile yıkamazsak nefretin esiri oluruz. Aşağıda okuyacağınız hikaye ise tam da bunu anlatıyor. Vicdan sahibi bir kadının nefreti zamanla sevgiye dönüşüyor. Uzun yıllar önce, Çin’de Li-li adında bir kız yaşıyordu. Günler günleri, yıllar yılları kovaladı ve çoğu genç kız gibi 6 Aralık 2009 И ма една стара мъдрост, която учи: „Люби любовта и бъди враг на враждата!” Който е превърнал тази мъдрост в свой мироглед, все е успявал на този свят. В същото време и другите около него биват щастливи. Ключът към щастието в живота е любовта. Тя е най-здравият мост между сърцата. Враг на любовта е омразата. Понякога се ядосваме на някого за дребни неща. Този малък гняв с времето прераства в омраза и ненавист. Ако не заличим тази омраза и ненавист с пречистващата сила на любовта, ще станем роби на омразата. Разказът, който ще прочетете по-долу, е именно за това. Омразата на една жена, която има съвест, се превръща с времето в обич. Li-li de günün birinde bir delikanlı ile evlendi. Lili’nin kocası zengin biri değildi ama ailesine karşı sorumluluklarına dikkat eden biriydi. O yüzden, Lili’nin evini, kocasıyla birlikte kayınvalidesi ile de paylaşması gerekiyordu. Gelin görün ki, aylar geçtikçe, Li-li kayınvalidesiyle geçinmenin çok zor olduğunu anlamaya başladı. İkisinin de kişiliği çok farklıydı ve bu yüzden sık sık kavga ediyorlardı. Kavgalar gitgide o kadar şiddetlenmişti ki, konu komşu da evde olanlardan haberdar olmaya başlamıştı. Birkaç ay daha böyle geçtikten sonra, Li-li bu işin böyle gitmeyeceğinden iyice emin haldeydi. Bu durumun annesi ile eşi arasında kalan kocası için evliliği cehenneme çevirdiğini de görüyor; eşi için de üzülüyordu. Li-li, bir çare bulabilme ümidiyle, baba tarafından aile dostları olan bir baharatçıya gidip derdini anlattı. Baharatçı, Li-li’ye bu işin kesin çözümünün kayınvalideyi ortadan kaldırmak olduğunu ama bu işi farkettirmeden halletmesi gerekiyordu. O yüzden değişik bitkilerden hazırladığı bir karışımı Li-li, üç ay boyunca azar azar kaynanası için yaptığı yemeklere koyacaktı. Zehir az az verilecek, böylece kayınvalideyi Li-li’nin öldürdüğü anlaşılmayacaktı. Yaşlı baharatçı, Li-li’ye zehiri azar azar verdiği üç ay içinde şüphe verici davranışlardan, özellikle kayınvalidesine karşı sert kavgalardan kaçınmasını tavsiye etti. Üç ay için sabredip kayınvalidesine olabildiğince iyi davranmalıydı. Baharatçının hazırladığı zehirli karışımı da alarak sevinç içinde eve dönen Li-li, baharatçının önerdiği planı adım adım uygulamaya başladı. Her gün en güzel yemekleri yapıyor, kayınvalidesinin tabağına zehiri azar azar damlatıyor, bu arada ona iyi davranmayı ihmal etmiyordu. Onun bu iyi muamelesi kayınvalideyi de etkilemiş, gün gün ona daha iyi davranmaya, haftalar geçtikçe de kendi kızı gibi sevgi ve ilgi göstermeye başlamıştı. Evde artık barış rüzgarları esiyordu. Bu durum karşısında, Li-li yaptıklarından utanmaya başladı. Kayınvalidesinin aslında pek de kötü biri olmadığını, bilakis iyi bir insan olduğunu düşünmeye başlamıştı; ama yemeğine azar azar damlattığı zehirler yüzünden onun ölmesi de an meselesiydi artık. Vicdan azabı içinde kıvranan Li-li, yaptıklarından pişman vaziyette yine baharatçıya gitti. Bu kez, verdiği zehiri kandan temizleyecek bir iksir yapması için kendisine yalvardı. Artık yaşlı kadının ölmesini istemiyordu. Yaşlı baharatçı, Li-li’nin bu yalvarmaları karşısında gülmeye başladı. Li-li ise çok ciddiydi ve zehrin tesirini vücuddan atacak bir ilaç yapmasını ısrarla istiyordu. - ‘Ah Li-li!’ dedi baharatçı, ‘Sana zehir diye verdiğim şey, vücudu güçlendiren bazı bitki özlerinin bir karışımıydı yalnızca; çünkü, asıl zehir ikinizin kafasındaydı. Sen ona iyi davrandıkça bu zehir dağıldı, yerini sevgi ve anlayışa bıraktı.’ Имало преди много години в Китай едно момиче на име Ли Ли. Дните и годините бързо се изнизали и един ден като повечето млади девойки и Ли Ли се омъжила за един младеж. Съпругът на Ли Ли не бил богат човек, но бил грижовен и отговорен към семейството си. Затова Ли Ли трябвало да живее заедно не само със своя съпруг, но и със своята овдовяла свекърва. Не след дълго станало ясно на всички, че Ли Ли много трудно се спогажда със свекървата си. По характер били много различни и затова често се карали. Кавгите между тях ставали все по-големи и по-силни, че дори и съседите им разбирали за какво се карат. След няколко месеца на постоянни свади Ли Ли вече била твърдо убедена, че така не може да продължи. Тя си давала сметка, че това положение превръщало брака й с нейния съпруг, принуден да стои между чука и наковалнята, в истински ад, и проявявала съчувствие към него. Ли Ли отишла при един билкар, приятел на бащината й рода, и му споделила тревогите си с надеждата да намери някакво решение. Билкарят й казал, че единственият изход е отстраняването на свекървата от тяхното семейство, но това трябвало да стане незабележимо. Затова той приготвил смес от билки, от която Ли Ли трябвало да слага по малко в гозбите, които приготвя за своята свекърва в продължение на три месеца. Билките били отровни и смъртоносни, но бавното им действие в продължение на три месеца нямало да хвърли сянка на съмнение върху Ли Ли. Освен това билкарят посъветвал Ли Ли да се въздържа през месеците, в които ще дава на свекървата си отровните билки, от поведение, което може да породи съмнение, че тя стои зад убийството. Особено важно било да не се кара с нея. Така се налагало Ли Ли да изтърпи три месеца и да бъде максимално добра към своята свекърва. Ли Ли радостно взела от билкаря отровната смес, върнала се вкъщи и веднага пристъпила към изпълнение на пъкления план. Всеки ден тя приготвяла прекрасни гозби за свекървата си, в които добавяла по малко от отровната смес. Наред с това Ли Ли полагала усилия да се държи добре с нея. Доброто отношение на Ли Ли се отразило добре и на свекърва й. Тя също започнала да се отнася добре към снаха си и дори я обикнала като родна дъщеря. В семейството им вече веели ветровете на мира. Новото положение обаче накарало Ли Ли да се засрами от своето предишно поведение. Тя разбрала, че свекърва й не е чак толкова лош човек, а тъкмо напротив, че е много добър човек. Но вече било въпрос на дни отровната смес от билки, които тя слагала в продължение на месеци в нейните гозби, да подейства. Съвестта на Ли Ли започнала да я гложди, тя съжалила за постъпката си и пак отишла при билкаря. Този път тя го помолила за друга смес, която да неутрализира смъртноносното въздействие на отровната смес, защото вече не искала свекърва й да умре. Старият билкар започнал да смее, щом чул молбата на Ли Ли. Тя обаче била много сериозна и настоявла за лек, който да обезвреди отровната смес. - Ах, Ли Ли! – казал билкарят. – Сместа, за която ти казах, че е отровна, беше всъщност от билки, които само подсилват организма, защото истинската отрова беше във вашите глави. Тази отрова се изпари в мига, в който започна да се отнасяш добре към свекърва си, а на нейно място се възцари любовта и разбирателството. Декември 2009 7 A. Başak SEZGİN BUKALEMUN AVINI NASIL YAKALAR? B ukalemunlar, ağaçlarda yaşayan ve etraflarındaki renk dokusuna bürünebilecek biçimde yaratılmış olan kertenkele cinsleridir. Kızdıklarında ya da şaşırıp heyecanlandıklarında renklerini değiştirip, kendilerini düşmandan gizleyebilirler. Hatta bazıları öfkeden siyaha bile dönüşebilir. Bukalemun avlanırken önce avının etrafını sarar ve sakin bir şekilde durur. Bu sırada bukalemunun gözleri ayrı ayrı çalışarak avının fotoğraflarını çeker ve sonra da aniden diliyle avına saldırır. Avın kaçma ihtimali kalmaz. КАК ЛОВИ ПЛЯЧКАТА СИ ХАМЕЛЕОНЪТ? Х амелеонът е вид гущер, който мени окраската си съобразно преобладаващите цветове на дърветата и околната среда, която населява. Когато се разгневят много или се развълнуват прекомерно при стрес, те сменят окраската си и така се прикриват от врага. Някои хамелеони се оцветяват даже в черно, ако са много разгневени. Когато ловува, хамелеонът първо оглежда около потенциалната си жертва и стои спокойно. Междувременно очите му работят независимо едно от друго и фотографират жертвата. После хамелеонът пуска внезапно дългия си език към жертвата. Така тя няма възможност да избяга. BALON SIKIŞTIRILDIĞINDA NEDEN PATLAR? ЗАЩО БАЛОНЪТ СЕ ПУКА, КОГАТО СЕ СТИСНЕ? B огато стиснем балон, обемът на въздуха в него значително намалява. При газовете силата на налягането е обратно пропорционална на обема. Затова при намален обем, налягането на газа се повишава. Под въздействието на повишеното налягане балонът се пука. ir balonu sıkıştırdığımızda, içindeki gazın hacmi oldukça küçülür. Gazların hacmi ile basıncı ters orantılı olduğundan, hacmi küçülen gazın basıncı bir hayli artmış olur. Artan bu basıncın tesiriyle de balon patlar. 8 Aralık 2009 К КОГА Е СНИМАНА ПЪРВАТА ФОТОГРАФИЯ? İLK FOTOĞRAF NE ZAMAN ÇEKİLDİ? П B ървата фотографска снимка е направена от френския учен Жозеф Нипс през 1826 г. Първата система за форографиране се е състояла от основа, направена от сплав от олово и калай, покрита с асфалт, и стъклена плака, на която е изображението. За фотографирането на една поза са били нужни 8 часа. По-късно, през 30-те и 40-те години на XIX век, се разработва нова система на фотографиране. При нея основата е от сребро. Тази система е използвана във Франция и Англия. През 1888 г. американецът Джордж Ийстман изобретил фотографската машина „Кодак”, в която имало филмова лента. ilinen çekilmiş ilk fotoğraf, 1826 yılında Fransız bilim adamı Joseph Niepce tarafından çekilmişti. Bu ilk sistem, asfaltla kaplanmış kurşun kalay karışımı bir tabak ve görüntü veren bir pencereden meydana geliyordu. Bir pozun meydana gelmesi için 8 saat geçiyordu. Daha sonra 1830 ve 1840’larda yeni fotoğraf çekme şekilleri gelişti. Gümüş üzerine çekilmiş fotoğraf olarak bilinen bu fotoğrafları, Fransız ve İngilizler yapmış ve kullanmıştı. 1888’de de Amerikalı George Eastman, film tabakaları ihtiva eden Kodak makineyi icat etmişti. ЗНАЕТЕ ЛИ, ЧЕ: BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ? * * * * * Yunusların; yaralı arkadaşlarının iki yanına geçerek, başlarını onun yassı yüzgeçlerinin altına sokup nefes alabilmesi için onu su yüzüne çıkardığını, Yunusların ve balinaların; suda yaşadıkları halde akciğer solunumu yaptığını, yavrularını doğurduğunu ve onlara süt verdiğini, Hayatı yüzlerce metre derinlere aniden dalmak ve aniden çıkmakla geçen balinanın, hiç vurgun yemediğini, Balinaların dünyanın yaşayan en büyük hayvanı olduğunu, Tavşanların birbirlerini tanımak için, çenelerini birbirlerine sürttüğünü. * * * * * Делфините минават от двете страни на ранен делфин, повдигат го с главите си за перките и го изкарват на повърхността на водата, за да поеме въздух? Макар и да живеят във водата, делфините и китовете дишат с бели дробове, раждат своите малки и ги кърмят с мляко? Китовете много скоростно се гмуркат на стотици метри дълбочина и също така много скоростно изплуват на повърхността, но не чувстват ефекта на водното налягане? Китовете са най-едрите животни на планетата? Зайците протриват челюстите си една в друга, за да се познаят? Декември 2009 9 A. Başak SEZGİN Eti Senin Kemiği Benim Kuzu Kuşu Ç eşit çeşit canlılarla dolu olan hayvanlar âleminde birbirinden ilginç pek çok hayat biçimi vardır. Hâl dilleriyle sanatlı yaratılışlarına tercüman olan bu hayvanlardan biri de kuzu kuşudur. Öyle ki sakallı akbaba adıyla da anılan kuzu kuşları, sadece kemik yiyerek beslenir. Doğu Avrupa, Asya ve Afrika’nın yüksek dağlarında yaşayan bu kuşlar, 3 metreye yaklaşan uzun kanatlarıyla görkemli bir görünüşe sahiptir. Diğer canlıların artık olarak bıraktıkları kuru kemikleri kendilerine yiyecek yaparlar. Peki, bir kuş kupkuru ve oldukça sert olan kemiği nasıl yer, nasıl sindirir? 10 Aralık 2009 В света на животните има какви ли не интересни видове. Един от интересните представители на животинския свят е и лешоядът, който се храни само с кокъли. Лешоядите живеят по високите планини в Източна Европа, Азия и Африка. Когато разперят криле, чиято обща дължина може да достигне 3 м, те представляват впечатляваща гледка. Те се хранят с кокълите на разложените тела на другите животни. Как обаче тези птици се хранят с такава твърда храна? Как я смилат? Отговорът на тези въпроси се крие в самото устройство на лешоядите. Храносмилателната им система е така устроена, че да може да смила кости. Стомахът и червата им са дълги и затова могат да поглъщат кост с дължина до 25 см и дебелина до 4 см. После те ги разграждат. За да могат да поглъщат дълги кости, хранопроводът им е много гъвкав. За разграждането на костите в стомаха се отделят много силни разграждащи секрети. Затова стомахът им е покрит с клетки, които произвеждат стомашни киселини. Тези киселини разграждат погълнатите кости, но не вредят на самата птица. Лешоядите не се хранят само с малки кокъли. Понякога те намират по-големи кости. Но и в такива ситуации те намират изход. Те хвърлят високо във въздуха такива кокъли, за да ги преместят на по-висока скала. После ги пускат от скалата надолу и те се разбиват в нея. После лешоядът събира парчетата от разбития кокъл. Хищните птици изхвърлят от тялото си консумираната храна обикновено 3-6 часа, след като са я погълнали. Иначе тялото им ще натежи много и няма да могат да летят бързо и да ловуват лесно. Лешоядите пък изхвърлят консумираната храна 24 ч. по-късно. Това обаче не им създава проблеми, защото те не изразходват енергия за лов на бягащи животни. Те се задоволяват само с изсъхнали кокали. Гнездата им се намират на отвесни ска- Месото за теб – кокълът за мен Лешоядът Bu soruların cevabı, kuzu kuşunun vücut donanımında saklıdır. Gıdası kemik olan kuşun sindirim sistemi, kemikleri besin olarak değerlendirebilecek biçimdedir. Midesi ve bağırsağı oldukça uzun olduğundan yaklaşık 25 cm boyunda ve 4 cm çapındaki kemikleri bile rahatlıkla yutabilir. Sonra da onları yavaş yavaş sindirir. Uzun ve eğri kemikleri yutabilsin diye yemek borusu da esnek yaratılmıştır. Kemiklerin hazmı ise midesinde üretilen çok tahriş edici sıvılar sayesinde gerçekleşir. Bunun için mide duvarları çok sayıda asit üreten hücreyle kaplanmıştır. Tabiî bu tahriş edici sıvılar kuşun kendisine zarar vermez. Kuzu kuşları, her zaman yutabilecekleri kemiklerle karşılaşmaz. Bazen ağızlarına sığdıramayacakları kadar büyük kemikler de bulurlar. Tabiî böyle durumlar için çözümleri hazırdır. O kocaman kemikleri alıp gökyüzüne yükseltirler. İyice yükseğe çıkardıktan sonra da kemiği kayaların üzerine bırakırlar. Hızla yere düşen kemik, kırılıp parçalanır. Böylece büyük kemiği adeta lokmalara ayırmış olurlar. Sonra da kayalıkların üzerine gidip kemik parçalarını tek tek yutarlar. Yırtıcı kuşlar genelde besinlerini, yedikten 3–6 saat kadar sonra dışkı olarak çıkarır. Çünkü yiyecekler karınlarında çok uzun süre kalırsa ağırlaşırlar. O zaman da hızlı uçamaz ve seri şekilde avlanmakta zorlanırlar. Kuzu kuşları ise yedikleri yiyeceklerden artakalanları ancak 24 saat sonra dışkı olarak çıkarır. Fakat bu durum onlar için hiç problem olmaz. Çünkü zaten kaçan bir canlıyı kovalamak için hafifleme gibi bir dertleri yoktur. Onların beslenmesi için gerekli olan sadece kupkuru bir kemiktir. Yuvaları dik uçurum kenarlarında bulunur, yuvaya 1 ila 2 yumurta bırakıp, kuluçkaya yatarlar. Yumurtalar bahar başlangıcında çatlar. Yaşam ortamları dağların 500 ila 4.000 metreleri arasındadır. Aralık ile Şubat ortalarında ürer, yuvalarına 53 ila 58 gün arasında çatlayan 1 ya da 2 yumurta bırakırlar. Yumurtaların çatlamasından 106 - 130 gün sonra yavrular uçma denemeleri yapmaya başlar. ли. В гнездото си оставят едно или две яйца и ги мътят. Яйцата се пукат на пролет. Лешоядите живеят на надморска височина между 500 и 4 000 м. Те снасят яйцата си през периода декември – февруари. Яйцата се пукат след 53 – 58 дни. 106 – 130 дни след излюпването малките започват да се учат да летят. Kuzu kuşları, her zaman yutabilecekleri kemiklerle karşılaşmaz. Tabiî böyle durumlar için çözümleri hazırdır. O kocaman kemikleri alıp gökyüzüne yükseltirler. İyice yükseğe çıkardıktan sonra da kemiği kayaların üzerine bırakırlar. Böylece büyük kemiği adeta lokmalara ayırmış olurlar. Декември 2009 11 Nobel Ödülleri Derleyen: Eşref Hüseyin - Şumen Alfred Nobel, 1888’de gazetede kendi ölüm haberini okudu. Başlık ‘Ölüm taciri öldü’ idi. Ajanslara ulaşan haber aslında Alfred Nobel’in ağabeyi Ludwig Nobel’in ölüm haberiydi. Ancak bu yanlışlık, Alfred Nobel’in hayatını değiştirecek bir olayla sonuçlandı. O, gelecekte bir ‘ölüm taciri’ olarak anılacaktı. Bu kötü unvanla anılmamak için servetini kendi adıyla anılan ödüllerin dağıtılmasına bağışladı. 2009 Nobel Ödülleri kimlere verildi? Нобеловите лаурети за 2009 г. Barış Ödülü: Награда за мир: ABD’nin ilk Afrika kökenli başkanı Barack Obama’ya (Dünyada nükleer silah stokunun azaltılması çağrıları ve dünya barışı için çalışması nedeniyle). Barack Obama Барак Обама, първият президент на САЩ с африкански корени (за призива му за намаляване на ядрените оръжия в света и за усилията му за укрепване на световния мир). Tıp Ödülü: Elizabeth Blackburn Награда за медицина: Carol Greider ABD’li bilim adamları Elizabeth Blackburn, Carol Greider ve Jack Szostak’a (Kanser ve yaşlanmayla ilgili araştırmaları nedeniyle). 12 Aralık 2009 Jack Szostak Американските учени Елизабет Блекбърн, Карол Грейдър и Джак Шостак (за изследванията им в областта на раковите заболявания и стареенето). 21 Ekim 1833’te İsveç’in başkenti Stokholm’de dünyaya gelen İsveçli kimyager Alfred Nobel, 1867’de Nitrogliserin hammaddeli yaptığı dinamitin patentini alarak Avrupa’da üne kavuştu. Yirminin üzerinde ülkede 80 civarında fabrika kurarak dinamit ve benzer ürünlerin araştırma, geliştirme, üretim ve satışını yaptı. Hiç evlenmemesi ve çocuğu olmamasından dolayı bütün servetini kendi adını taşıyan vakfa bağışladı. 10 Aralık 1896’da Roma’da beyin kanaması sonucu dünyaya gözlerini yuman ünlü kimyager, dinamitin mucidi olarak adını bilim tarihine yazdırdı. Alfred Nobel’in kendi ismiyle anılan ödüllere tüm servetini bağışlamasının nedeni olarak üç tez ortaya atılıyor. Birincisi, dinamitin icadı sırasında çıkan patlamada kardeşi Emil’in öldüğü ve Alfred Nobel’in vicdan azabı yüzünden tüm servetini bu ödüllere bağışladığı şeklinde. İkincisi: Hiç evlenmediği ve çocuğu olmadığı için servetini bu ödüller için bağışladı. Üçüncüsü ise şöyle: Alfred Nobel, 1888’de gazetede kendi ölüm haberini okudu. Başlık ‘Ölüm taciri öldü’ idi. Ajanslara ulaşan haber aslında Alfred Nobel’in ağabeyi Ludwig Nobel’in ölüm haberiydi. Ancak bu yanlışlık, Alfred Nobel’in hayatını değiştirecek bir olayla sonuçlandı. O, gelecekte bir ‘ölüm taciri’ olarak anılacaktı. Bu kötü unvanla anılmamak için servetini bu ödüllerin dağıtılmasına bağışladı. Fizik Ödülü: Charles K. Kao Награда за физика: Willard S. Boyle ABD’li bilim adamları Charles K. Kao, Willard S. Boyle ve George E. Smith’e (Işığın fiber optik içinde aktarılması alanındaki çalışmalarına). George E. Smith Американските учени Чарлз К. Као, Уилърд С. Бойл и Джордж Е. Смит (за изследванията им в областта на преминаването на светлината през фиброоптика). Нобеловите награди Р оденият на 21 октомври 1833 г. в столицата на Швеция Стокхолм шведски химик Алфред Нобел става известен в Европа с получения през 1867 г. патент за динамит, направен от нитроглицерин. Той основал близо 80 фабрики за разработване, производство и продажба на динамит и други подобни продукти. Нобел останал ерген и нямал деца. Затова цялото си богатство дарил за фондация, носеща неговото име. Нобел починал на 10 декември 1896 г. в Рим от кръвоизлив на мозъка и остава в историята като откривател на динамита. Има три версии, с които се обяснява решението му да дари цялото си богатство на фондация, която да раздава награди, носещи неговото име. Според първата версия, когато Алфред Нобел открил динамита, при взрива по-малкият му брат Емил пострадал фатално и починал, и затова, изпитвайки голямо угризение на съвестта, Алфред дарил всичките си спестявания за тези награди. Според втората версия, той дарил средствата си за тези награди, понеже не е имал съпруга и деца, които да го наследят. Третата пък версия гласи, че през 1888 г. Алфред Нобел бил прочел в един вестник съобщение за собствената си смърт. Новината била озглавена „Умря смъртоносният изобретател”. Всъщност, се касаело за смъртта на по-големия брат на Алфред, Лудвиг Нобел. Погрешно представената във вестника новина обаче преобърнала живота на Алфред Нобел. Той си дал сметка, че може да остане в историята като човека, изобретил динамита, погубил толкова много хора, и затова решил да основе тези награди, за да бъде запомнен с добро. Kimya Ödülü: Venkatraman Ramakrishnan Награда за химия: Thomas Steitz Amerikalı Venkatraman Ramakrishnan ve Thomas Steitz ile İsrailli Ada Yonath’a (Ribozomların yapısı ve işleyişi konusundaki çalışmalarına). Alfred Nobel Edebiyat Ödülü: Награда за литература: Alman yazar Herta Müller’e (Şiirin yoğunluğu ve nesirin açıklığını kullanarak yoksulların dünyasını tasvir ettiğinden dolayı). Ada Yonath Американските учени Венкатраман Рамакришнан и Томас Штайц и израелският учен Ада Йонат (за изследванията им върху структурата у функциите на рибозомите). Herta Müller Немската писателка Херта Мюлер (за изобразяването на света на бедните с дълбочината на поезията й и яснотата на прозата й). Декември 2009 13 “ZAHARİ STOYANOV” MÜZE EVİ КЪЩА МУЗЕЙ „ЗАХАРИ СТОЯНОВ“ Teodora Bakırcieva - Ruse “Zahari Stoyanov, görüşlerinde metin ve sadık idi, çelik iradeli ve karakterliydi, hiçbir engelden korkmazdı. Görüşleri onu sanki engelleri aşması için kanatlandırıyordu... Ona göre Bulgaristan’ın özgürlüğünden ve bağımsızlığından daha değerli hiçbir şey yoktu.”, diyor Nikola Obretenov, İvan Radoslavov’a yazdığı mektupta. “Zahari Stoyanov” müzesi, Bulgaristan’ın 100. Kurtuluş yıl dönümü münasebetiyle 1978 yılının mart ayında açılır. Serginin yer aldığı bina, Hristo Dragomanski’nin projesine göre 1896 Zahari Stoyanov – 1898 yıllarında inşa edilir. Binada Zahari Stoyanov’un hanımı Anastasiya Obretenova ile kızı Zaharinka yaşamış. Resimlerin, belgelerin ve orijinal eşyaların yenilenmesiyle, ünlü Bulgar aydını ve yazarın dopdolu geçen ve iç enerjisi bakımından üstünlük arzeden hayatı incelenir. Özet olarak serginin öyküsü: Zahari Stoyanov’un kendisine, kısa geçen hayatı boyunca tüm önemli tarihi olaylara iştirak etmeyi sağlayan kaderini takip ediyor. Genç Zahari, Tuna Vilayeti’nin başkenti Rusçuk’a 20 yaşında gelir ve buradaki “Zora” okuma evinde ve efsanevi Tonka ninenin evinde en iyi arkadaşlarını bulur. Bunlar, kendisine gazeteciliğin ve siyasetin zirvelerine çıkmasına imkan sağlar. Zahari Stoyanov Rusçuk’ta manevi olgunluğa ulaşır ve Nikola Obretenov ile arka- 14 Aralık 2009 “Захари Стоянов бе твърд и последователен в убежденията си, човек с желязна воля и характер, не се плашеше от никакви препятствия. Те сякаш му даваха криле, да ги преодолее... За него не съществуваше нищо по-скъпо от свободата и независимостта на България.” Из писмо на Никола Обретенов до Иван Радославов Музей „Захари Стоянов“ е открит през март 1978 г. по повод 100-годишнината от Освобождението на България. Сградата, в която е разположена експозицията е строена през 1896-1898 г. по проект на Христо Драгомански. Тук са живели съпругата на Захари Стоянов, Анастасия Обретенова, и неговата дъщеря Захаринка. Чрез възстановки, снимки, документи и оригинални вещи е проследен живота на видният български общественик и писател – живот, изключителен със своята сгъстеност, напрегнатост, целеустременост и вътрешна енергия. Макар и сбито, разказът на експозицията следва съдбата на Захари Стоянов, предопределила му участие във всички значими исторически събития, които съпътстват така краткия му жизнен път. Младият Захари пристига в столицата на Дунавския вилает Русчук на 20 години и тук в местното читалище “Зора”, в дома на легендарната Баба Тонка намира най-добрите си приятели, дали му възможност да достигне до върховете на българската революция, журналистика, политика. Духовното съзряване на Захари Сто- daşlık kurar. Rusçuk’u ikinci memleketi sayan Zahari Stoyanov, bağımsızlıktan sonra yine buraya yerleşir ve 31 Ocak 1882’de, Tonka ninenin küçük kızı Anastasiya ile evlenir. Bir yıl sonra Levski hakkındaki kitabı çıkar. 1884’te en çaplı eseri olan “Bulgar Ayaklanmalarından Notlar” kitabının birinci cildi basılır. Zahari Stoyanov Filip Totü, Hacı Dimitır ve Stefan Karaca hakkında olduğu gibi, Hristo Botev’in hayatı ve faaliyetleri hakkında da eserler kaleme alır. Yazdığı kitapların başarısının sırrı, anlattığı olaylarla ve insanlarla olan samimi bağlarda gizlidir. 6 Eylül 1885 yılından sonra kendisi, üçüncü kez Rusçuk’a yerleşir. 1886’nın baharında ise milletvekili adayı olur. 4. Olağan Halk Meclisine milletvekili seçilir, meclis başkan vekili olur ve daha sonra da Halk Meclisi Başkanlığı görevine seçilir. Zahari Stoya- “Zahari Stoyanov” Müze Evi nov, hayat yolculuğunu gayet erken tamamlar. Henüz 39 yaşında iken 2 Eylül 1889’da, Paris’te hayata veda eder. Zahari Stoyanov’un naaşı Ruse’de, özel inşa edilen bir mezara gömülür. 1978’de ise kemikleri, Rönesansçılar Panteonu’na nakledilir ve hala da orada bulunmaktadır. 1992 yılında “Zahari Stoyanov” Müzesi’nde, ünlü rönesansçı aile Obretenovi’lere hasredilmiş “Obretenovi Ailesi” sergisi açılır. Sergi, 1958 yılında Ruse’de, Nikola Obretenov’un evinde açılan “Tonka Nine” müzesinin devamıdır. Sergi, Tonka Obretenova ve ailesinin hayatına adanmış olup, Bulgarların ulus olarak olgunluğa ermelerini ve bu ailenin ulusal kurtuluş savaşlarındaki rolünü yansıtmaktadır. “Zahari Stoyanov” Müzesi’nden içeri adım atan her ziyaretçi, geçmişe dönme, geçmişin kahramanlarıyla karşılaşma ve onların kaderlerini paylaşma imkanı elde eder. янов в Русчук, благотворното му приятелство с Никола Обретенов, са определящи за неговите по-късни житейски позиции. Считащ Русе за свое второ родно място, след Освобождението Захари Стоянов се установява отново тук, а на 31 януари 1882 г. се жени за по-малката дъщеря на баба Тонка - Анастасия. Година по-късно излиза книгата му за Левски. През 1884 година е отпечатан и първият том на най-крупното му дело – “Записки по българските въстания”. Под перото на Захари Стоянов излизат книги за четите на Филип Тотю, Хаджи Димитър и Стефан Караджа, книга за живота на Христо Ботев. Големият успех на книгите му се крие в това, че той е интимно свързан с събитията и хората, за които разказва. След 6 септември 1885 г. Захари Стоянов се установява за трети път в Русе, а през пролетта на 1886 г. се кандидатира за народен представител. Депутат в IV ОНС, той е избран за подпредседател, а по-късно и за председател на Народното събрание. Захари Стоянов завършва своя жизнен път твърде рано, умира едва 39 годишен, на 2 септември 1889 г. в Париж. Тленните останки на Захари Стоянов са погребани в Русе, в построена за целта гробница, а през 1978 г. костите му са преместени в Пантеона на възрожденците, където почиват и днес. От 1992 г. в музей “Захари Стоянов” е подредена и експозиция “Семейство Обретенови”, посветена на известната русенска възрожденска фамилия. Тя е продължение на открития през 1958 г. в Русе, в къщата на Никола Обретенов, музей “Баба Тонка”. Експозицията е посветена на жизнения път на Тонка Обретенова и нейното семейство, като илюстрация на националното съзряване на българина и ролята на тази фамилия в национално-освободителните борби. Всеки посетител, прекрачил прага на музей “Захари Стоянов” има възможност да се върне назад във времето, да се срещне с неговите герои, да съпреживее съдбите им. Декември 2009 15 HABER / НОВИНИ İ nsanoğlunun hayatı ilklerle doludur. İlk gülücük, ilk adım, ilk öğretmen, ilk iş... ve bu ilkler hafızamıza öyle kazınır ki, unutmamız mümkün değildir. Geçtiğimiz günlerde Kırcali bölgesinde görev yapan Türkçe öğretmenleri için böyle bir ilk gerçekleştirildi. “Ümit Dergisi” Kırcali Temsilcisi İdris Ali’nin inisiyatifi ile Türkçe öğretmenleri için bir akşam yemeği düzenlendi. Davet üzerine derginin bürosunda 8-9 Türkçe öğretmeni bir araya geldik. Hani derler ya “Kahve bahane”, bu akşam yemeği de bir vesileydi. Bir araya gelmenin, yeni dostluklar kurmanın, ayrı düşen dostları bir araya getirmenin vesilesi. Yıllardan bu yana ilk defa Türkçe öğretmenleri düşünülerek düzenlenen bu ye- 16 Aralık 2009 Tarihi Gezi Habibe Halilibrahim - Kırcali mekte, bizler baş tacı edildik. Gerek yemekleriyle, gerekse misafir perverliğiyle ev sahipleri kendimizi özel hissetmemizi sağladılar. Bu sıcacık ve dostane ortamda meşhur Maklube yemeği yenildi, çaylar içildi, sohbetler edildi, sorunlar paylaşıldı, çareler arandı. Fakat “Ümit Dergisi” temsilcilerinin sürprizleri bununla sona ermedi. Bu güzel ve dostluğun bir güneş gibi ortalığı ısıtan akşam yemeğinin sonunda bizlere Edirne gezisi önerisi sunuldu. Bu öneriyi tabii ki coşkuyla karşıladık ve 10 Ekim 2009 tarihinde görüşmek üzere “Ümit Dergisi” bürosundan ayrıldık. 10.10.2009 tarihinde saat 07.00’de on üç kişilik bir grupla Edirne’ye hareket ettik. Bazılarımız Edirne’yi ilk defa görecek, bazılarımız ise bu ihtişamlı şehri tekrar ziyaret edecekti. Bizleri birleş- tiren ortak duygu ise heyecandı. Yolculuğumuzun ilk durağı Haskovo “Ümit” bürosu oldu. Ev sahipleri bizlere muazzam bir sabah kahvaltısı hazırlamışlardı. Gördüğümüz yakın ilgi ve saygı gönüllerimizi doldurdu. Yolculuk esnasında yapılan sohbetler ise aramızdaki dostluğu daha da pekiştirdi. Sonunda Edirne’ye ulaştık. Buram buram tarih kokan bu şehri coşkuyla tanımaya koyulduk. Organizatörlerimiz ziyaret edeceğimiz yerleri önceden belirlemiş, memnuniyetimiz için her imkanı sağlamışlardı. İlk ziyaret ettiğimiz yer Selimiye Cami’si oldu. Görkemi ve ihtişamı her ziyaretçisini olduğu gibi, bizlerin de nefesini kesti. Tarihle iç içe olduğumuz dakikalarda aslında dev eserleri taşlarla değil, onları işleyen insanların sevgisiyle, emeğiyle meydana geldiğine bir kez daha şahit olduk. Tarihte yolculuğumuz Sağlık Müzesi, Trakya Üniversitesi’nin bahçesinde bulunan ilk tren garı ve Lozan Anlaşması Anıtı’nı ziyaretle devam etti. Gördüklerimiz, öğrendiklerimiz hafızalarımıza asla silinmemek üzere yerleşti. Bu özel şehirden geçen Meriç Nehri kıyılarında içilen çay ve kahvelerin tadı şüphesiz ömür boyu unutulmayacaktır. Birçok kültürü ve yaşamı içinde barındıran bu şehirde, hayatın rengarenk bir tablo olduğunu ancak onu ziyaret ederek anlayabilirsiniz. Sokaklarıyla, insanlarıyla, mekanlarıyla, tarih ve kültür merkezleriyle mutlaka gidip görülmesi gereken bu şehrin güzelliğine biz, Türkçe öğretmenleri de kapıldık. Ayrılık saati geldiğinde Edirne’den gönlümüz daha da zenginleşmiş, daha da güzelleşmiş geri dönüyorduk. Bu özel şehrin, özel ziyaretçisi olmak bizleri gayet memnun etmişti. Sadece gönlümüzün değil, anılarımızın, bilgilerimizin, dostluklarımızın arttığı bu gezide bir ilk yaşandı. Bu ilk, Türkçe eğitiminde bizlere daha da yakın olmak isteyen, sorunlarımızı gidermeye çalışan dostlarımızın daima yanımızda olduklarını hissetmemizdir. Geriye dönüşümüzde böyle ziyaretleri daha sık gerçekleştirmemiz, daha sık karşılaşmamız, dostlukları devam ettirmemiz gerektiği fikrine herkes katıldı. Böylece yeni ümitlerle dolmuş bir gönülle evlerimize, okullarımıza geri döndük. Türkçe öğretmenleri adına “Ümit Dergisi” yönetimi ve temsilcilerine sonsuz teşekkürlerimizi sunmayı bir borç bilirim. Saygılarla... Декември 2009 17 SAĞLIK / ЗДРАВЕ ÇOCUK SAĞLIĞI ve ANNE SÜTÜ Sena Çeliktaş-Ruse О Т О К С Т Е Д Е И МАЙЧИНАТА ЗДРАВ КЪРМА A nnenin yeni doğan bebeği için yapabileceği en önemli vazife, sütü ile onu beslemektir. Anne sütü, bebeğin hem besini, hem ilk aşısıdır. Bebeklerin sağlıklı gelişmesindeki bu biyolojik birliktelik, emzirme süreci ile daha farklı bir boyut kazanmaktadır. Her bebek doğar doğmaz mümkün olan en kısa zamanda, tercihen ilk yarım saat içinde annesinden beslenmelidir. Gelen ilk süt kolostrum (ağız sütü) bebeği enfeksiyonlardan koruyarak, bağışıklık sistemine destek olacak çok değerli maddeler içermektedir. Bazen yanlış uygulamalarla kolostrum bebeğe verilmemekte, süt gelmesi beklenirken bebeğe şekerli su veya mama verilmektedir. Karnı doyan bebek emmeye ilgi göstermemektedir. Süt miktarını etkileyen unsurlar: Her anne bebeği için gerekli sütü üretebilir. Süt miktarını etkileyen en önemli etkenlerden biri annenin sıvı tüketimidir. Annenin sıvı tüketimi yetersiz ise salgıladığı süt miktarı da azalmaktadır. Emziren anneler uzmanlarca önerilen günlük sıvı miktarı 2,5-3 litre kadardır. Bu miktarı su ya da ayran, taze sıkılmış meyve suyu, ıhlamur, adaçayı ve meyve çayları şeklinde de tüketebilirler. Emziren annelerin hamilelikte olduğu gibi emzirme döneminde de sigara ve alkolden uzak durmaları gerekir. Çay ve kahve gibi içecekle- 18 Aralık 2009 Emzirmenin sosyal ve ekonomik açıdan faydaları: Anne sütü ile beslenen bebekler mama ile beslenen bebeklere göre daha sağlıklı olmakta, enfeksiyonlar başta olmak üzere pekçok hastalığa daha seyrek yakalanmaktadırlar. Ayrıca araştırmalar emziren annelerin emzirmeyenlere göre psikolojik açıdan daha güçlü ve kendine güvenlerinin daha fazla olduğunu ortaya koymuştur. Emzirilen bebeklerde beyin gelişmi daha iyi olmaktadır. Anne sütü alan çocukların zeka seviyesinin, almayanlara kıyasla daha yüksek olduğunu gösteren çalışmalar bulunmaktadır. Anne sütü ile beslenen bebeklerde psikomotor ve sosyal gelişiminin belirgin olarak daha iyi olduğu belirlenmiştir. Anne sütü bebeğin ileride astım olma riskini azaltmakta ve riskteki bu azalma ileri yaşlara kadar devam etmektedir. Н ай-важното задължение на една майка към новороденото й дете е да го кърми с майчино мляко. Майчината кърма е както първата храна за бебето, така и първата му ваксина. Като биологически продукт, кърмата е важна за здравословното развитие на бебето. Сученето придава нов аспект на значението на кърмата. Всяко новородено дете трябва, ако е възможно, да суче от майка си още в първия половин час след появата му на бял свят. Поетата от бебето в този половин час първа кърма, т. нар. колострум, го предпазва от инфекции. Тази кърма съдържа много ценни съставки, полезни за имунната система. Понякога неправилно не се дава колострум на новородоените и докато се чака да се появи кърма, на бебето се дава подсладена вода или друга храна. По този начин обаче бебето вече се чувства нахранено и не проявява желание да суче. Какво влияе върху количеството на кърмата? Всяка майка може да има достатъчна за бебето й кърма. За количеството кърма от особено знаение е способността на организма на майката да произвежда течности. Ако тази способност е намалена, тогава и количеството на кърмата ще е по-малко. Според специалистите нормалното rin aşırı miktarda ve yemekle birlikte tüketilmemesi gerekmektedir. Emzirme: Yeni doğan bebeğini emziren anne dinlenmeye, dengeli beslenmeye zaman ayırmalıdır. Emzirme sırasında bebekle cilt teması sağlanırsa daha uzun ve etkili emmeleri sağlanabilir. Emzirme dengesi kurulup bebek kilo almaya başlayıncaya kadar (tercihen ilk 1 ay), bebeğe biberon, emzik verilmesi önerilmez. Anne sütü ilk 6 ay tek başına bebeğin beslenmesi ve büyümesi için yeterlidir. Genellikle anne 6. aya kadar bebeğin normal büyüme ve gelişmesini sağlayacak kadar süt üretir. 6. aya kadar bebeğin tek besini olan anne sütünün yerini tutabilen mama yoktur. Altıncı ayda ek gıdalara başlanarak 2 yaşa kadar sürdürülmesi önerilir. Emzirmek anne ve bebek sağlığı açısından önemli yararlar sağlar. Emziren annelerde kanama ve kan kaybı daha az olacağından kansızlığa bağlı halsizlik daha az görülür. Bebeğini emziren annelerde ağır lohusalık depresyonu daha hafif görülürken; emzirme anneyi meme ve yumurtalık kanserinden de koruyucu etki göstermektedir. Anneyi ve bebeği ileri yaşlardaki kemik erimesinden de korumaktadır Emzirme ve süt üretiminin kendisi de enerji gerektiren bir durumdur. Günde yaklaşık 500-1000 kalori harcanmasına neden olur. Bu nedenle emziren anneler emzirmeyenlere oranla daha fazla kalori harcarlar ve hamilelikte aldıkları kiloları daha kolay verebilirler. Hamilelik döneminde başlayan ve emzirme sürecinde salgılanan prolaktin; anneye sevgi, şefkat, fedakarlık, bebeğini arama ve özleme olarak isimlendirdiğimiz annelik duygusunu kazandırır. Anne Sütü: Dünya sağlık örgütü ve UNICEF, 2 yaşa kadar anne sütü ile beslenmenin önemini vurgulayan çalışmalarını halen sürdürmektedir. Bu şe- Ползата от кърменето от социална и икономическа гледна точка: Кърмените с майчино мляко бебета са по-здрави и се разболяват порядко, особено от инефкциозни заболявания, в сравнение с бебета, захранавани с друга храна. Изследванията показват, че майките кърмачки са психологически по-силни и самоуверени от майките, които не кърмят. Кърмените бебета имат по-добро умствено развитие. Съществуват проучвания, които показват, че децата, кърмени с майчино мляко, са по-интелигентни от децата, които не са били кърмени. При децата, кърмени с майчино мляко, психическото и социалното развитие е по-добро. Майчиното мляко намалява опасността от поява на астма у детето дори и в напреднала възраст. количество кърма за ден е 2,5-3 литра. Производството на достатъчно кърма може да се стимулира с повишена консумация на вода, айран, прясно изцеден плодов сок, чай от липов цвят или плодов чай. Както в периода на бременността, така и в кърмаческия период майката не бива да пуши и да употребява алкохол. Освен това не бива да употребява прекомерно черен чай или кафе, както и в комбинация с храна. Кърменето Майката, която кърми новородено, трябва да отделя време за почивка и балансирано хранене. При кърмене е добре да се осигури контакт с кожата, защото това ще стимулира бебето да кърми повече и по-ефективно. Не се препоръчва в първия месец на бебето да се дава биберон, докато то не започне да наддава. Майчината кърма е достатъчна за храненето на бебето през първите шест месеца. Освен това нито една друга храна няма качествата на майчината кърма. Препоръчва се кърменето да продължи до две години, като след шестия месец се добавят и други храни. Кърменето има здравословно въздействие върху майката и бебето. При майката кърмачка загубата на кръв е по-малка и затова при нея по-рядко има анемия. Освен това при кърмачките се наблюдава по-рядко следродилна депресия. Кърменето предпазва майката и от рак на гърдата и яйчниците. Кърменето предпазва както майката, така и бебето от процесите на намаляване на калция в костите в напреднала възраст. Декември 2009 19 Кърменето и производството на кърма изисква енергия. Те изразходват на ден 500-1000 калории. Затова майките кърмачки изразходват повече калории в сравнение с майките, които не кърмят. Благодарение на това кърмачките топят по-лесно и бързо натрупаните през бременността килограми. По време на бременността се отделя хормонът пролактин. При кърмене той продължава да се отделя. Пролактинът дава на майката инстинкт да обича, да се грижи, да проявява преданост, а на бебето – инстинкт да търси майка си и да чувства нейната липса. kilde beslenen bebekler yaşama daha sağlıklı bir başlangıç yapacaklardır. Sürekli büyüyen ve gelişen bir organizmaya sahip olan çocukların doğru beslenmesi, hastalıklardan korunmasının yanı sıra erişkin dönem sağlığı için de gereklidir. Anne emzirme döneminde yaşayabileceği nezle, ishal durumlarında bebeğini emzirebilir. Bu dönemde anne sütüyle bebeğe geçecek olan antikorlar bebeği, yaşayabileceği bu hastalıklara karşı korumaktadır. Bu hastalıklarda anneden bebeğe bir geçiş söz konusu değildir. Ancak annenin süt vermesi kendi sağlığı yönünden sakıncalı olabilir. Örneğin; ağır kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği vb. çok nadir görülen psikoz, ağır depresyon durumlarında emzirme annenin olumsuz davranışları nedeni ile bebeğe zarar verebilir. Ancak temas yoluyla bulaşması olağan hastalıklar bebeğe anne sütüyle geçmez. Süt veren anneler ilaçları çok dikkatli kullanmalıdırlar. İlaç kullanan ve bebeğini emzirmek isteyen annenin durumunu doktor değerlendirir. Eğer bebekte kulak iltihabı varsa, ağzında oluşan bir kesik ya da pamukçuk görülüyorsa, burnu tıkalıysa, diş çıkarıyorsa, vücudunda şişkinlik veya kızarıklık bulunuyorsa bebek bu değişikliklerden rahatsızlık duymuş olabilir. Ve beslenme konusunda zorluk çıkarabilir. Eğer siz çok stresli bir dönem içindeyseniz, bu durum sütünüze yansır. Sonuç: Her annenin sütü kendi bebeğine özeldir. Anne sütü kuşkusuz sadece bir gıda değildir. Beslenmenin çok ötesinde bir takım işlevleri ve faydaları vardır. Anne sütünün sağladığı faydalar sadece bebek için değil, anne sağlığı açısından da çok önemlidir. Dolayısıyla, hem ruh ve beden sağlığı için bu kadar gerekli, hem de pek ucuz olan bu mucizevi gıdaya, gelecek nesillerin sıhhati için müracaat edilmelidir. 20 Aralık 2009 Майчиното мляко: Световната здравна организация и УНИЦЕФ подчертават необходимостта бебетата да бъдат кърмени в първите две години. Кърмените в този период бебета са по-здрави. Правилното хранене на децата, чийто организъм постоянно расте и се разива, е от значение за заздравяването на имунната им система и за здравето им в напреднала възраст. Когато майката кърми бебето си при наличие на хрема или настинка, чрез кърмата тя създава имунитет у бебето срещу подобни заболявания. Чрез кърмата тя не може да предаде тези заболявания на детето си. Но при наличие на други заболявания кърменето може да създаде определени проблеми за здравето на детето й. Например, ако майката страда от сърдечна или бъбречна недостатъчност, психоза или тежка депресия, тогава това може да повлие на детето. Чрез майчиното мляко обаче не могат да се предадат от майка на дете болести, които се предават чрез пряк контакт. Майките кърмачки трябва да внимават какви медикаменти приемат. Те трябва да приемат медикаменти само по лекарско предписание. Ако бебето има проблеми с ушите, нараняване или подутина в устата, запушен нос, зачервяване заради никнене на зъби, тогава то може да почувства допълнителен дискомфорт. Както и да изпитва трудности при хранене. Ако майката изживява силен стрес, това се отразява и на кърмата й. Заключние: Всяка майка има кърма, която е уникална за нейното бебе. Майчиното мляко не е само храна. То има много други положителни качества. То е полезно както за здравето на бебето, така и за здравето на самата майка. Ето защо трябва бебетата да бъдат кърмени. Кърмата допринася за душевното и телесното здраве, а освен това е и безплатна, но чудодейна храна. КАТ АЛ № ОЖЕН 304 АБОНАМЕНТНА КАМПАНИЯ 2010 12 МЕСЕЦА - 35.70 лв. 6 МЕСЕЦА - 18.20 лв. 3 МЕСЕЦА - 9.10 лв. Derleyen: Emre Adem AHMET KUTSİ TECER HAYATI (1901 - 1967) 4 Eylül 1901’de Kudüs’te doğdu, 23 Temmuz 1967’de İstanbul’da öldü. 1929’da İstanbul Darülfünunu Felsefe Bölümü’nü bitirdi. Bir süre edebiyat öğretmenliği yaptıktan ve Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Dairesi üyeliğinde bulunduktan sonra 1942-1946 döneminde milletvekili seçildi. 1949-1951 arasında öğrenci müfettişi olarak Fransa’da bulundu. 1950’de UNESCO Merkez Yönetim Kurulu üyeliğine getirildi. Türkiye’ye döndükten sonra, emekli olduğu 1966 yılına kadar İstanbul’da öğretmenliğini sürdürdü. Tecer edebiyata şiirle başladı. Şiirleri 1921’den sonra Dergâh ve Milli Mecmua gibi dergilerde yayınlandı. Daha sonra Varlık, Oluş, Yücel ve Ankara Halkevi’nin çıkardığı, kısa bir süre de kendisinin yönettiği Ülkü gibi dergilerde bu uğraşını sürdürdü. 1932’de Şiirler adlı kitabında topladığı şiirlerinden sonra yazdıkları yalnızca dergilerde kaldı. Şiirlerinde hece ölçüsünü benimseyen Tecer, kimi zaman lirik bir biçimde ve canlı bir dille kişisel duygularını aktarmış, kimi zaman da ulusal duyguları öne çıkaran temalara yönelmiştir. Daha sonra başladığı oyun yazarlığında da ulusal değerlere önem vermiştir. İlk ve en önemli oyunu Köşebaşı’nda bilinçsizce Batı’ya özenenleri eleştirir. 1961’de sahnelenen son oyunu Satılık Ev yayımlanmamıştır. Çoğunluğu dergilerde olmak üzere Halk edebiyatı ve folklor konularında çeşitli incelemeleri de vardır. 22 Aralık 2009 ESERLERİ Şiir: Şiirler, 1932. İnceleme: Köylü Temsilleri, 1940. Oyun: Yazılan Bozulmaz, 1947; Köşebaşı, 1948; Köroğlu, 1949; Bir Pazar Günü, 1959; Satılık Ev, 1961. Orda Bir Köy Var Uzakta Orda bir köy var, uzakta O köy bizim köyümüzdür. Gezmesek de, tozmasak da O köy bizim köyümüzdür. Orda bir ev var, uzakta O ev bizim evimizdir. .......... Kış Düşünceleri Geçti yaz günlerinin güzelliği Açık pencereler, damlar, bahçeler. Her şey ne sıcaktı, her şey ne iyi Hatta o karanlık, aysız geceler. .......... Kerem Ne zaman düşünsem sizi titrerim, Yaslı dağlar, yüzü gülmeyen dağlar! Bu dağlar içinde bir yer var derim, Orada kaybolan bir ses var, ağlar .......... Birkaç Atasözü • Leyleğin ömrü (günü) laklakla geçer: Boş, anlamsız konuşanların durumunu anlatmak için söylenen bir söz. • Ya devlet başa ya kuzgun leşe: Sonunda büyük bir başarıya ulaşmak için yok olma tehlikesi bile göze alınır. • Leyleği kuştan mı sayarsın, yazın gelir, kışın gider: Sürekli olarak bir iş üzerinde durmayan, maymun iştahlı olan kişiye kimse güvenmez. Birkaç Deyim • Leke sürmek: Birine onurunu sarsacak biçimde iftirada bulunmak, suç yüklemek, lekelemek. Annemi kıskanıyor, bana leke sürmek istiyor. • Lezzetini çıkarmak: Tadını çıkarmak. Lezzetini çıkara çıkara hikâyesine devam ediyordu. • Leyleğin attığı yavru: Çevresinde yeteri kadar ilgi görmeyen kimse. Gözlerimi önüme indirmiştim, başım dönüyor, kulaklarım vınlıyordu. Ben, bilhassa ben, leyleğin attığı yavru. İsimler ve Anlamları Erkek İsimleri Bahadır: Yiğit, kahraman, atak, gözünü daldan budaktan esirgemeyen. Bahtiyar: Mutlu, talihli, hayatından memnun olan. Behzat: Doğuştan iyi, soylu kişi. Bekir: Yeni doğmuş, bakir. Bülent: Yüksek, uzun, erişilmesi zor, yüce. Bayan İsimleri Betil: Temiz, iffetli. Betül: Behice: Şen, güleryüzlü. Beyza: En beyaz, en ak - günahtan kaçınmış. Bircan: Herkesçe sevilen, candan. Büşra: İyi haber. İmla Klavuzu Büyük Harflerin Kullanıldığı Yerler: A. Cümle büyük harfle başlar: Ak akçe kara gün içindir. Cümle içinde tırnak veya yay ayraç içine alınan cümleler büyük harfle başlar ve sonlarına uygun noktalama işareti (nokta, soru, ünlem) konur: Atatürk, “Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!” diyor. İki noktadan sonra gelen cümleler büyük harfle başlar: Menfaat sandalyeye benzer: Başında taşırsan seni küçültür, ayağının altına alırsan yükseltir. (Cenap Şahabettin) Ancak iki noktadan sonra cümle niteliğinde olmayan örnekler sıralandığında bu örnekler büyük harfle başlamaz: Bu eskiliği siz de çok evde görmüşsünüzdür: duvarlarda çiviler, çivi yerleri, lekeler... (Memduh Şevket Esendal) UYARI: Rakamla başlayan cümlelerde rakamdan sonra gelen kelime büyük harfle başlamaz: 2005 yılında Türk Dil Kurumunun 73. yılını kutladık. B. Dizeler genellikle büyük harfle başlar: Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. (Mehmet Akif Ersoy) C. Özel adlar büyük harfle başlar: 1. Kişi adlarıyla soyadları büyük harfle başlar: Orhan Veli Kanık, Sait Faik Abasıyanık, Yunus Emre, Evliya Çelebi, Karacaoğlan, Âşık Ömer, Wilhelm Radloff, Victor Hugo. Takma adlar da büyük harfle başlar: Muhibbi (Kanuni Sultan Süleyman), Demirtaş (Ziya Gökalp), Tarhan (Ömer Seyfettin), 2. Kişi adlarından önce ve sonra gelen saygı sözleri, unvanlar, lakaplar, meslek ve rütbe adları büyük harfle başlar: Sayın Prof. Dr. Hasan Eren, Hamdi Bey, Mustafa Efendi, Zeynep Hanım, Mareşal Fevzi Çakmak, Fatih Sultan Mehmet, Akrabalık bildiren kelimeler büyük harfle başlamaz: Tülay abla, Ayşe teyze, Fatma nine, Kemal dayı, Saim amca, Ali enişte. Akrabalık bildiren kelimeler başa geldiğinde lakap yerine kullanıldığı için büyük harfle başlar: Nene Hatun, Baba Gündüz, Dayı Kemal, Hala Sultan. Resmî yazılarda saygı bildiren sözlerden sonra gelen ve makam, mevki, unvan bildiren kelimeler de büyük harfle başlar: Sayın Bakan, Sayın Başkan, Sayın Rektör, Sayın Vali Hitap kelimeleri de büyük harfle başlar: Sevgili Kardeşim, Aziz Dostum, Değerli Arkadaşım Davamı Bir sonraki ay! Декември 2009 23 w w w.umitdergisi.com Офиси: Кърджали: 0361 / 814 53, Шумен: 054 / 830 693, Варна: 052 / 612 634, Пловдив: 032 / 63 11 58, Хасково: 038 / 66 21 67, Русе: 082 / 87 55 32, Бургас: 0878 528 624, Смолян: 0878 528 627 Адрес на редакцията: София 1202, ул. “Тимок” № 2, тел./факс: (02) 832 31 11, e-mail: [email protected] 2010 Пирин – Василашки езера 7 14 21 28 5 12 19 26 7 14 21 28 5 12 19 26 7 14 21 28 6 13 20 27 4 11 18 25 5 12 19 26 Ч Ч 1 8 15 22 29 ОКТОМВРИ П В С 6 13 20 27 С ЮЛИ П В 6 13 20 27 С АПРИЛ П В Ч 1 8 15 22 29 7 14 21 28 6 13 20 27 4 11 18 25 5 12 19 26 Ч ЯНУАРИ П В С П 1 8 15 22 29 П 2 9 16 23 30 П 2 9 16 23 30 П 1 8 15 22 29 С 2 9 16 23 30 С 3 10 17 24 31 С 3 10 17 24 С 2 9 16 23 30 Н 3 10 17 24 31 Н 4 11 18 25 Н 4 11 18 25 Н 3 10 17 24 31 5 12 19 26 Ч 4 11 18 25 4 11 18 25 НОЕМВРИ П В С 1 2 3 8 9 10 15 16 17 22 23 24 29 30 6 13 20 27 Ч Ч 5 12 19 26 С Ч 4 11 18 25 С АВГУСТ П В 30 31 2 3 9 10 16 17 23 24 МАЙ П В 31 3 4 10 11 17 18 24 25 ФЕВРУАРИ П В С 1 2 3 8 9 10 15 16 17 22 23 24 П 5 12 19 26 6 13 20 27 П 7 14 21 28 П П 5 12 19 26 С 6 13 20 27 7 14 21 28 С С 1 8 15 22 29 С 6 13 20 27 Н 7 14 21 28 Н 1 8 15 22 29 Н 2 9 16 23 30 Н 7 14 21 28 Ч 2 9 16 23 30 ДЕКЕМВРИ П В С 1 6 7 8 13 14 15 20 21 22 27 28 29 Ч 3 10 17 24 Ч 4 11 18 25 Ч 2 9 16 23 30 С 2 9 16 23 30 С 3 10 17 24 31 СЕПТЕМВРИ П В С 1 6 7 8 13 14 15 20 21 22 27 28 29 ЮНИ П В 1 7 8 14 15 21 22 28 29 МАРТ П В 1 2 8 9 15 16 22 23 29 30 П 3 10 17 24 31 П 3 10 17 24 П 4 11 18 25 П 5 12 19 26 С 4 11 18 25 С 4 11 18 25 С 5 12 19 26 С 6 13 20 27 Н 5 12 19 26 Н 5 12 19 26 Н 6 13 20 27 Н 7 14 21 28 KENDİNİ TANIMADAN EŞ BULAMAZSIN! КОЙТО НЕ ПОЗНАВА СЕБЕ СИ, НЕ МОЖЕ ДА СИ НАМЕРИ ПАРТНЬОР E vlenmeye karar verdiğinizde, karşınızdakinin uygun kişi olup olmadığını anlamak için öncelikle kendinizi tanımanız gerekiyor. Nasıl bir kişiliğiniz olduğunu, ihtiyaçlarınızı, evlilikten beklentilerinizi, hayat görüşünüzü ve ahlaki değerlerinizi tespit etmeniz, karar verirken işinizi kolaylaştıracaktır. Kendini tanıdıktan sonra, kişinin evlenmeyi düşündüğü insana da olduğu gibi görünmesi gerekir. EVLENİNCE DEĞİŞİLMİYOR Eş seçiminde mümkün olduğu kadar açık ve dürüst davranmak gerekir. Olduğun gibi görünme ya da göründüğün gibi olma, önemli bir iç tutarlılık göstergesidir. Mutlu evlilikler aklın ve duyguların eşdeğerde ortaya konduğu ilişkilerdir. Evlilik kimsenin kişiliğini değiştirmez. “Evlenince ben onu değiştiririm” mantığı sizi ancak mutsuzluğa götürür. FİZİKSEL YETERLİLİK VE MADDİYAT MUTLULUĞA YETMEZ Evlilikte çoğunlukla karşı tarafın fiziksel görüntüsü, maddi gücü ve sosyal becerisi üzerinde durulur. Bir kişinin belli bir yaşta olması ve parasının olması nasıl o kişinin ticarette başarılı olacağı anlamına gelmezse aynı şekilde sağlıklı bir evlilik için de kişinin belli bir yaşta olması, fiziksel görünümünün iyi olması ve maddi imkanının olması o kişinin evliliğe uygun olduğu ve evlilik yeterliliğine sahip olduğu anlamına gelmez. 26 Aralık 2009 К огато най-после вземете решение за женитба, преди да се запитате дали сте избрали правилния човек, трябва да сте опознал самия себе си. Ако знаете добре каква личност сте, от какво се нуждаете, какви са вашите очаквания, светски виждания, културни ценности, ще ви бъде по-лесно да решите. Освен себеопознанието, много важно е да бъдете искрен пред човека, с който искате да прекарате остатъка от живота си. ЖЕНИТБАТА НЕ ПРОМЕНЯ ЛИЧНОСТИТЕ При избора на партньор е много важно лицата да са открити и искрени. Трябва да изглеждат, каквито са или да бъдат такива, каквито изглеждат, това е доказателство за стабилност. Щастливите женитби се градят на равнопоставени отношения, в които са вложени както чувствата, така и разумът. Женитбата не променя хората като личности. Ако пък следвате логиката “след като се оженим ще го(я) променя”, това би ви донесло само нещастие. МАТЕРИАЛНИТЕ И ФИЗИЧЕСКИТЕ ЦЕННОСТИ НЕ СА ДОСТАТЪЧНИ, ЗА ДА БЪДАТ ХОРАТА ЩАСТЛИВИ При женитбите най-често се коментира външния вид, материалните и социалните способности на отсрещния. Както не е достатъчно човек да е достигнал определена възраст и да има пари, за да има успех в търговията, по същия начин за създаването на едно стабилно семейство не е достатъчно само това лицето да е на определени години, да изглежда добре физически и да е богат. Това не означава, че тази личност е готова за женитба, нито че е правилният човек. EV BAKLAVASI ДОМАШНА БАКЛАВА Malzemeler: Şerbeti: 5 su bardağı şeker, 3,5 su bardağı su, yarım limonun suyu; hamuru: 4 su bardağı un, 1 su bardağı ılık süt, 1 paket kabartma tozu, 100g erimiş tereyağı, 1 yumurta; içi: 250g dövülmüş ceviz; ayrıca: 3 paket buğday nişastası (toplam 500g), 150g eritilmiş kızgın tereyağı. Hazırlanması: 1. Hamur malzemeleri ile poğaça hamuru kıvamında yumuşak bir hamur yapın. Bunu 15-20 dakika dinlendirin. Dinlenmiş hamuru 3 eşit parçaya ayırın. Her parçadan 16-18 adet cevizden küçük parçalar koparın. Kopardığınız parçalara elinizle ceviz şekli verin. Şekil verdiğiniz her küçük bezeyi merdane ile bir yemek tabağı büyüklüğünde açın. Aralarına bolca nişasta serperek 16 veya 18 parçayı üstüste koyun (en üsttekine nişasta serpmeyin). Böylece 16’lı (veya 18’li) 3 grup elde edin. 2. Yuvarlak bir fırın tepsisini yağlayın (yuvarlak yoksa dikdörtgen tepsinin içine yuvarlak açtığınız hamuru koyabilirsiniz.). 16’lı bir grubu alıp merdane ile tepsinin genişliğinde açın. Bunu tepsiye serip üstüne ceviz içinin yarısını serpin. İkinci grubu da açıp üzerine serin. Kalan cevizleri de bunun üzerine serpin. Son grubu da açıp en üste serin. 3. Tepsideki yufkaları baklava dilimi şeklinde dilimleyin. Üzerine - her yanına değecek biçimde- 150g kızgın tereyağı gezdirin. 200C fırında üzeri kızarana kadar pişirin. Fırından çıkartıp baklavayı soğutun. Şerbet ılık baklava soğukken şerbeti tepsinin üzerine gezdirin. 4-5 saat sonra servis yapın. Необходими продукти: За сиропа: 5 чаши захар, 3,5 чаши вода, сок от половин лимон; За тестото: 4 чаши брашно, 1 чаша хладка вода, 1 пакет бакпулвер, 100 грама разтопено краве масло, 1 яйце; За пълнеж: смлени орехи; Допълнително: около 500 грама пшенично нишесте, 150 грама краве масло (горещо). Начин на приготвяне: 1. С продуктите дадени горе омесете меко тесто. Оставете да престои около 15-20 минути. Разделете тестото на три равни части. От тях разделете около 16-18 малки топки (като орех) и ги оваляйте с ръка да станат погладки. След това с помощта на точилка разточете всяка една от тях докато станат големи, колкото чиния. Подредете тези 16-18 парчета една върху друга, като между тях поръсвайте обилно от нишестето (на най-горната част не се поръсва нишесте). По същия начин пригответе и останалото тесто. Трябва да получите три части, разточени и поръсени с нишесте пластове от 16-18 парчета. 2. Намазнете кръгла тава за печене (ако нямате кръгла, а четириъгълна, може да поставите кръгло разточеното тесто в нея или да го оформите според тавата, с която разполагате). Вземете едната част от тестото – 16 те пласта и ги разточете всички заедно докато достигнат размера на тавата. Застелете ги в нея и поръсете половината от смлените орехи. Разточете и втората част и я поставете върху другата. Поръсете останалата част от орехите. Разточете и последната 1/3 от тестото и я застелете най-отгоре. 3. Нарежете корите в тавата на малки парчета. Върху тях залейте предварително сгорещено краве масло, така че да достигне до всяко парче. Печете на 200 градуса докато се получи червена коричка. Изстудете изпечената баклава. Сиропирайте я с хладък сироп. Сервирайте след около 4-5 часа. 28 Aralık 2009 Декември 2009 29 30 Aralık 2009 Декември 2009 31 Banite köyü “Hristo Botev” Tedavi Lisesi СООУ „Христо Ботев” - с. Баните Vasvi Tasimov - Smolyan R odoplar’da bulunan Banite köyündeki okul, 1 Ocak 1928 yılında kurulur. 1950’ye kadar ilkokul olarak faaliyet gösteren eğitim yuvası, daha sonraları ortaokul, 1975 yılında ise lise olur. Okul, 1993’te tedavi okuluna dönüştürülür. Şu an itibariyle okulda 300 öğrenci eğitim görmekte, öğretmen ve personel sayısı ise 50 civarındadır. Okulun müdürü ise bayan Milka Solakova’dır. Mide, bağırsak, karaciğer ve iç hastalıklarından hastalanmış olanlar için tedavi sınıflarıyla birlikte tedavi amaçlı olmayan sınıflar da mevcut. 1999/2000 eğitim yılında 9. sınıftan başlayan, eğitim süresi 5 yıl olan ve “Muhasebecilik” diploması veren “Muhasebe” bölümü açılır. Küçük yaştakiler için yabancı dil eğitimi de olan okulda; halk türküleri orkestrası, futbol, basketbol ve masa tenisi takımları da bulunmaktadır. Okulun gurur kaynağı ise çim hokey takımıdır. Donanımlı odalarda eğitim Okulda kütüphane, donanımlı fizik, kimya ve biyoloji laboratuvarları, bilgisayar odaları, spor salonu ve yurt bulunmaktadır. Geçen eğitim yılında, Sofya’daki Amerikan Koleji’nden, Ulusal Fen ve Matematik Lisesi’nden öğretmenler, 12. sınıf öğrencilerini devlet yeterlilik ve üniversite imtihanlarına hazırlamış. Bu durum eğitimde fırsat eşitliği projesi kapsamında gerçekleştirilmiş. Böylece öğrenciler, alt sınıflarda bile büyük ilgiyle karşılanan daha farklı bir eğitim şekliyle karşılaşmış oluyor. Aynı projeyle okul bilgisayar, multimedya cihazları, yazıcı vb. gibi son derece gerekli olan teknik donanımı da elde etmiş. Okulun gururu Çim hokeyi takımının gelişmesi ve başarılarıyla ilgili kulübün başkanı Mirço Donçev ile görüştük. 32 Aralık 2009 У чилището в родопското село Баните е основано на 1 януари 1928 г. До 1950 г. то е начално, след което прераства в основно, а от 1975 г. вече е средно. През 1993 г. се преобразува в оздравително. Сега в него се обучават около триста ученици, а около петдесет са учителите и обслужващия персонал, директор на училището е Милка Солакова. Наред с оздравителните паралелки, в които се приемат боледуващи и преболедували ученици от стомашно-чревни, бъбречни, чернодробни и ендокринни заболявания, функционират и общински паралелки. От учебната 1999/2000 г. в 9 клас е въведено обучение по специалност “Счетоводна отчетност”– с петгодишен срок на обучение, осигуряваща професионална квалификация “счетоводител”. Има и ранно чуждоезиково обучение. Към училището функционират състав за народни песни, отбори по футбол, баскетбол и тенис на маса. Но гордостта на училището е отборът по хокей на трева. Обучение в оборудвани кабинети Училището разполага с библиотека, оборудвани кабинети по физика, химия и биология, компютърни зали, физкултурен салон и общежитие. През миналата учебна година преподаватели от Американския колеж в София и Националната природо-математическа гимназия са подготвяли завършващите дванайсетокласници за явяване на държавните зрелостни изпити и кандидат-студентски конкурси, Kendisi Banite köyünden. Aynı zamanda “Hristo Botev” Lisesi’nde 32 yıldır beden eğitimi öğretmeni. Mirço Donçev’in oğlu ve kızı da kendisi gibi “Vasil Levski” Ulusal Spor Akademisi’nden mezun. Donçev kendisini tamamen spora adamış ve Banite köyündeki çim hokeyi kulübünün oluşturulmasında yer alan girişimcilerden biri ve aynı zamanda kulüp başkanıdır. Oğlu Dimitır Donçev takımın antrenörü, kızı ise kayak antrenörüdür. 4 yılda büyük başarılar Donçev, kulübün tarihini şu sözlerle anlatıyor: “Kulübün kurulması fikri 2005 yılında, Trakya bölgesi bölgesel çim hokeyi müdürü Eli Atanasova’dan geldi. Ve böylece aynı yıl, 18 Eylül’de çim hokeyi kulübünü kurduk. Fikrimiz genellikle oyunun kurallarına ve antrenmanların vermiş olduğu teşvik ve olumlu neticelere dayanıyordu. Mesela, yarışmacılardan birisi sinirlenip de tükürür, küfreder veya golf sopasını fırlatırsa, hemen sarı kart görü- като идеята е осъществена по проект за осигуряване на равен достъп до качествено образование. Така учениците се срещат с по-различен начин на преподаване, което предизвиква голям интерес дори и сред по-малките класове. По същия проект училището получава и изключително нужното техническо оборудване като настолни компютри, мултимедийни проектори, принтери и др. Гордостта на училището За развитието и успехите на отбора по хокей на трева се срещнахме с президента на клуба Мирчо Дончев. Той е родом от Баните и от трийсет и две години е учител по физическо възпитание и спорт към СООУ „Христо Ботев”. Както той, така и синът му и дъщеря му завършват Национална спортна академия „Васил Левски”. Отдаден изцяло на спорта той става един Декември 2009 33 yor. Böylelikle antrenmanlar öğrenciler üzerinde eğitici rol oynuyor. Bir medyada Banite köyünde diskoteklerin kapandığı haberi çıktı. Zira yaz günü çocuklar gece yarısına kadar aydınlatılmış sahada oynuyorlar. Birkaç antrenmandan ve ülke içinden bazı takımlarla karşılaşmamızdan sonra takımımızın geleceğinin parlak olduğu anlaşıldı ve biz de adını, tesadüfen değil tabi, “Ayılar” koyduk.” Bir yıldan az bir süre sonra çocuklar 2006 yılının mayıs ayında ülke çapında ikinci oldu. 2007’nin sonunda başarılar tekrarlanır ve Donçev’in 10 yaş grubu takımı, 10 yıl boyunca birinciliği kimseye kaptırmayan Harmanli takımının önünde birinci olmayı başarır. Donçev: “Şu anda yarışmalara 6 takımla katılıyoruz ve şimdiye kadar 17 şampiyonluğumuz var. Son başarımız ise Bulgaristan Erkekler Kupası’nı kazanmak oldu ki, bu da bize Avrupa Kulüpler Şampiyonası ligine katılmayı sağladı. Zannediyorum Londra’da düzenlenecek bu şampiyona bizim için büyük bir prestij olacak. Şu anda kulüpten 18 kişi, 10 kız ve 8 erkek, milli takımda oynuyor. Hayalimiz, olimpiyat çapında bir saha yapmak. Bununla ilgili geliştirilmiş projeler var. 2010 yılının baharında inşasına başlanması bekleniyor.” 34 Aralık 2009 от инициаторите за изграждането на клуба по хокей на трева в Баните, на който става президент, синът му Димитър Дончев става треньор на отбора, а дъщеря му – треньор по ски. Непоклатими успехи за 4 години “Идеята за изграждане на клуба дойде през 2005 г. от регионалния директор по хокей на трева на зона „Тракия” Ели Атанасова,” започва да разказва историята на клуба президента Дончев. “И така на 18 септември същата година учредихме клуб по хокей на трева. Идеята ни се базираше най-вече на факта, че самите правила и възпитанието по време на тренировки дават стимул за работа и водят до положителни резултати. Примерно ако един състезател се нервира и започне да плюе, псува или хвърли стика си, веднага получава жълт картон. Така самите тренировки оказват възпитателно въздействие върху децата и не случайно в една медия бяха писали, че дискотеките в Баните са затворени, защото примерно през лятото децата играят на осветление до полунощ, казва Дончев. Само след няколко тренировки и срещи с отбори от страната стана ясно, че отборът ни има бъдеще и не случайно сме избрали име на клуба „Мечките”, допълва той. Само след помалко от година през май 2006 г. децата стават вицерепубликански шампиони, в края на 2007 г. успехите се повтарят, когато тимът на Дончев при десетгодишните успява да измести непоклатимия от десет години дотогава отбор на Харманли и така заема челното първо място. „В момента участваме на първенствата с шест отбора от различни възрастови групи, с които досега имаме 17 шампионски титли. Последният ни успех е извоюваната Купа на България за мъже, което ни гарантира участие в лигата за Купата на Европейските клубни шампиони, която мисля, че ще се проведе в Лондон, което за нас ще бъде изключителен престиж. В момента 18 сътезатели от клуба, десет момичета и осем момчета са в националния тим. Мечтата ни е да си построим игрище с олимпийски размери, за което вече има разработени проекти и се очаква през пролетта на 2010 г. да започне изграждането му,” допълни Дончев. HABER / НОВИНИ Stranjevo köyü İskra Anaokulu Детска градина „Искра” в с. Странжево İlhan Halibryam - Haskovo K ırcaali’nin güney doğusunda sarp dağların eteğinde her zaman gürül gürül akan Arda nehrinin kıyısında ılıman bir iklime sahip Stranjevo köyü yeniliklere alışık ve açık bir köy. Geçtiğimiz ay köyün eskimiş anaokulu Krumovgrad belediye başkanı Sebihan Mehmet’in büyük çabasıyla tamir edildi. ‘İskra’ adındaki anaokulu, köy muhtarı Bekir Şaban Osman’ın ifadesiyle belediyenin en modern anaokulu ünvanına da sahip. Anaokulun tamiri ‘Krasiva Bulgariya’ projesi finanse etmiş. Tamir 23 bin levaya mal olmuş. Anaokulunda 2 öğretmen görev yapıyor. 30 kişilik mevcuda sahip bu sıcak ve modern yuva, dört köye hitap ediyor. Çocuklar 08:00 – 16:00 saatleri arası anaokulunda öğrenim görüyorlar. Anaokulu 3 bölümden oluşuyor. Yatak odası, mutfak ve derslik. Bahçesinde de çocukların sportif aktivitelerde bulunabilecekleri aletler mevcut. Her odada merkezi sistemle çalışan kaloriferler var. Ayrıca ısıtma sistemi olarak güneş enerjisi de bulunuyor. Çocuklar anaokulunda Bulgarca alfabeyi ve sayıları öğreniyor, resim ve spor yapıyor, şarkı söylüyorlar . Bekir Bey anaokulunun bu hale gelmesine en çok kendinin sevindiğini söylüyor. ‘Ağaç yaş iken eğilir; 30 tane pırlanta gibi yavrucak bu yaşta alfabeyi ve yazı yazmayı öğreniyor. Bu da beni gelecek adına ümitlendiriyor.’ diyor. Bütün çabalarından dolayı belediye başkanı Sebihan Mehmet hanımefendiye de çok teşekkür ediyor. С ело Странжево се намира на брега на буйно течащата река Арда в планинските поли на югоизток от град Кърджали. Селото се отличава с умерен климат и с откритостта си към новото. Миналият месец остарялата сграда на детската градина в селото беше ремонтирана с големите усилия на Себихан Мехмет, кмет на община Крумовград. Детската градина се казва „Искра” и според кмета на селото Бекир Шабан Осман тя е най-модерното в общината. Реставрацията на сградата е финансирана по проекта „Красива България” и е възлязла на 23 хил. лева. В градината има двама учители. Капацитетът е за 30 деца. В нея идват деца от четири села. Учебният процес е от 8:00 до 16:00 ч. Градината има три стаи: спалня с легла, столова и стая за занимания. В двора има спортни съоръжения. Всички стаи се отопляват с парно. Освен това за отопление се използват и слънчеви батерии. В детската градина се преподава българската азбука, числата, рисуване, пеене, спортни дейности. Кметът на селото Бекир Шабан Осман споделя, че реставрацията на градината го радва изключително много: „Желязото се кове, докато е горещо. Тридесет деца научават в тази ранна възраст четмо и писмо. Това ме обнадеждава за бъдещето.” Кметът е много благодарен на общинския кмет Себихан Мехмет за всички нейни усилия и безрезервна помощ. Декември 2009 35 Çocuk Kulübü Üyelerimiz SİZ № 00001 LENLER DEN GE İsim, Soyisim: Mehmet Hasan : Име, фамилия Благодаря ви, че издавате списание “Юмит”. Всеки човек научава от него много, много повече знания, които ще трябват за бъдещето ни. Без значение дали е стар или млад. От сърце ви пожелавам дълъг живот в които да има и списанието “ЮМИТ”. А аз именно от него научавам ценни знания, както за Сахара така и за Носорога... Мехмед Хасан № 00002 İsim, Soyisim: Figen Beyzat : Име, фамилия Фиген Бейзат Хабибе Хасан Юмер с. Добра Поляна № 00003 İsim, Soyisim: Habibe Ömer Razgrad’a bağlı Tsar Kaloyan kasabasından Nilayda Nihat Çırak 11 Kasım’da sevenleriyle ilk doğum gününü kutladı. Herkese teşekkür eden küçük Nilayda anne ve babasına sevgilerini gönderiyor. ENES, SÜMEYRA ve FEYZA PLOVDİV 36 Aralık 2009 : Име, фамилия Хабибе Юмер № 00004 İsim, Soyisim: Ahmet Mahmut Име, фамилия : Ахмед Махмуд Üyelerimizin kartları adreslerine gönderilecektir. ВАШИТ POSTA YARIŞMA İlhan Halibryam - Haskovo D ergimiz siz okuyucularımız için her yıl yeni etkinlikler yapıyor ve sizleri modern çağa ayak uyduracak insanlar seviyesine çıkartacak yazılar yayınlıyor. Her insan ayrı bir dünyadır prensibini göz önüne alırsak her insan bizim için özeldir diyebiliriz. Bilindiği üzere insan beyni 2 lobdan oluşur. Sağ ve sol lob. Sağ lob ritim, renkler, hacim, hayal kurma ve müzik gibi şeyler yapar. Sol taraftaki lob ise konuşma, matematiksel işlemler, diziler, sayılar ve analiz gibi konularda üstündür. Sol taraf bilgileri mantıklı ve doğru bir şekilde işler. Sağ taraf ise detaydan çok resmin bütünüyle ilgilenir ve bilgiyi şekil ve hayal gücüyle algılar. Sizler de resim çizerken ve şiir yazarken sol lobunuzu kulanıyorsunuz. Bildiğiniz gibi çalışan demir ışıldar demiş atalarımız. Siz de beyninizi ne kadar çok çalıştırırsanız o kadar ışıldayacaktır. Haskovo bölgesindeki resim ve şiir dalında yarışan okurlarımız 25.10.2009 tarihinde Haskovo’da Ümit dergisi ofisinde gerçekleştirilen çekiliş töreniyle hediyelerini aldılar. Çekilişi ofise gelen okurlarımız yaptılar. Şiir dalında 2 resim dalında ise 14 kişi çekilişe katıldı. Birincilere Mp3 player (2 gb), ikincilere Mp3 player (1 gb), üçüncü olana ise voleybol topu hediye edildi. Е ОТЗИ ВИ ПОЩА Bize yazı, şiir ve resim gönderme zahmetinde bulunan; yarışmalara katılan fakat sayfa sayımızın sınırlı olması sebebi ile çalışmalarının tamamını yayınlayamadığımız, aşağıdaki isimleri yazılı okuyucularımıza dergimize olan sevgilerinden dolayı çok teşekkür ederiz. Caner Fehim-Miladinovo/Kırcali, İdris Orhan-Miladinovo/Kırcali, Habibe ÖmerDobra Polyana/Burgas, Aylin MuratÇernooçene/Kırcali, Filiz Ercan-Şumen, Arzu Ahmet-Şumen, Sevim Sali-Şumen, Nesrin-Şumen, Jem Sunay-Şumen, Arzu Ali Sali-Şumen, Nilayda Çırak-Tsar Kaloyan/Razgrad, Fuat Mümin-Stremtsi/Kırcali, Sena Erdun-Stomansi/Kırcali, Vildan Yüksel-Stremtsi/Kırcali, Hüsnü Rasim, Ahmet Ahmet-Yabılçevo/Ruen, Burçin Latif İsmet-Dolno Golemntsi, Cennet Mehmet-Kotlari/Kırcali, Engin Ahmet-Haskovo, Oktay Ercan MüminGorno Golemntsi, Şirin Güner-Rabovo, Ramadan Yakup-Pçelina/Razgrad, Esra Fikret Mustafa-Jılti Bryag/Haskovo, Enes Bülent Sadulla-Muldova/Plovdiv, Elis Kadir Nurullah-Gaberevo/Burgas, Arkan İlhan Necatin-Haskovo, İlker İlhan –Şumen, Melis Şevkedova-Malomil/Vırbitsa, Özlem Selattin İbrahim-Gluhar/Kırcali, Figen Vedat Beyzat-Dulovo/Silistra, Mehmet Kadri Hasan-Straştin/Pomorie, Embiye Ramadan, Mehmet Mustafa Mehmet-Vranikon/Omurtag, Zekeriya Zeki-Vranikon/Omurtag, Cüneyt ŞenolVranikon/Omurtag, Sibelcan Emin-Siranjevo, Nurhan Remzi Ahmet-Siranjevo, Emine Metin Mehmet-Kotlari, Mehmet İ. Keçeci-Yasenkovo/Şumen, Elis EminDıskotna/Burgas, Delço Maraşev-Dolno Botevo/Haskovo, Azize Aliosman-Zvukitsa, Adnan Mecnun-Slivo Pole/Ruse, Mirem Necati-Dobra Polyana. Декември 2009 37 ARZU AHMET - ŞUMEN SEVİM SALİEVA - ŞUMEN ARZU SALİ - ŞUMEN FUAT MÜMÜN - STREMTSİ/KIRCALİ VİLDAN YÜKSEL - STREMTSİ 38 Aralık 2009 SENA ERDUN - STOMANTSİ/KIRCALİ ARZU ALİ - ŞUMEN CANER FEHİM - MİLADİNOVO/KIRCALİ İDRİZ ORHAN - MİLADİNOVO/KIRCALİ FİLİZ ERCANOVA - ŞUMEN CEM SUNAY - ŞUMEN Декември 2009 39 ☺ ВИ ЦОВЕ - Извинете, но съм ви извадил здрав зъб. Ще се наложи да извадя и болния. - Нищо, нищо. Добре, че не сте очен лекар. ☺ ☺ ☺ - Ало, бърза помощ ли е? - Ако не псувате, да! ☺ ☺ ☺ Отива селянин в града на лекар и вика: - Докторе, много ме боли крак. - Събуйте се - вика докторът, - ааау, трябваше да ги измиете тези крака! - Абе, и фелдшерът на село така каза, ама викам първо да се допитам до специалист. ☺ ☺ ☺ .................... ............................ ....................!!! 40 Aralık 2009 ☺ - Докторе, мисля, че имам високо кръвно. - Кое ви кара да мислите така? - Ами комарите се пукат, като ме хапят. ☺ ☺ ☺ Стар хирург съветва младия лекар: - И така, колега, днес е първата ви операция. Бъдете концентриран и внимателен, иначе може да си порежете пръста. ☺ ☺ ☺ Питат дерматолог защо е избрал тази специалност. - О, по три причини. Първо, моите пациенти не ме будят през нощта, второ, те не умират от тези болести. И, трето, никога не оздравяват. FIKRALAR SEMERCİ Köyün yaşlı semercisi ölmüş. Bütün eşekler köy meydanında toplanıp neşeden ne yapacaklarını şaşırmışlar. Bu sırada yaşlı, hasta bir eşek duvar dibinde düşünüyormuş. Yanına gidip şöyle demişler: — Haberin yok mu? Allah dualarımızı kabul etti ve semerci öldü! — Ne olmuş öldüyse. — Bu duruma sen niye sevinmiyorsun, artık sırtımız yara bere olmayacak, rahat edeceğiz. — Nasıl bir rahatlıkmış o? — Semerci olmayınca artık sırtımıza semer yapılmayacak. Böylece sahiplerimiz bizimle yük taşıyamayacaklar. Kırda bayırda istediğimiz gibi dolaşacağız. Keyif çatacağız. Bu sözler karşısında yaşlı eşek gülmüş: — Şaşarım sizin aklınıza. Aslında siz bugün yas tutmalısınız, yas!... Yaşlı usta iyi kötü sırtımızın ölçüsünü biliyor, bizi rahatsız etmeyecek semerler yapmaya çalışıyordu. Yarın bir acemi semerci getirirler, sırtımız yaradan kurtulmaz. Semerciden kurtulmak için değil de eşeklikten kurtulmak için dua etseydiniz daha iyi olmaz mıydı! AH YÜZÜK AH Sonradan görme bir hanım yeni aldığı çok pahalı yüzüğü parmağına takıp arkadaşlarının olduğu bir yere gider. Aradan saatler geçmesine rağmen kimsenin onun parmağındaki yüzüğü fark edememesi canını sıkmıştır. Bunun sıkıntısı içindeyken ev sahibi, — Burası çok sıcak oldu galiba, bir pencere açsak mı, deyince eliyle parmağındaki yüzüğü gösteren kadın, — Ah ne iyi edersiniz kardeş! Beni de şu yüzük nasıl terletti bilemezsiniz, der. GÖZDEKİ MOR — Gözüne ne oldu? — Hiiiç; süt sağarken ineğin kuyruğu çarptı da… — Amma yaptın ha, hiç ineğin kuyruğunun çarpmasıyla bir göz bu kadar morarır mı? — İnek, kuyruğunu oynatmasın diye tuğla bağlamıştım da… Декември 2009 41 42 Aralık 2009 КАК ЩЕ ГИ ВИДИТЕ? Тихата и спокойна среда ще ви улесни. Поставете картината на стената или я дръжте с ръце, но без да мърдате. Не бива да се концентрирате върху преплетените изображения на картината. С други думи, погледът ви трябва да се съсредоточи не върху фигурите на самата картина, а отвъд нея. Ако ви е за първи път, бъдете по-търпеливи. Погрешно е да очаквате, че веднага ще видите триизмерни образи. Ако след две минути гледане все още не сте ги видели, не се измъчвайте. Починете си малко и опитайте пак с отпочинал поглед. Щом веднъж “прогледнете” триизмерните образи, ще изпитате истинско удоволствие. Освен това, подобно взиране е добро упражнение за очите, но не ги претоварвайте. Триизмерните картини, които се създават с помощта на компютър, са всъщност двуизмерни картини с преплетени изображения, които при внимателни заглеждане изглеждат като триизмерни. ЩО Е ТРИИЗМЕРНА КАРТИНА? МЕТОДИ НА ГЛЕДАНЕ Метод на пресичане: Погледът се концентрира върху точка между окото и обекта. При този метод и двете очи трябва да се фокусират върху една и съща точка. Дръжте картината много близо пред очите си. Отпуснете очните си мускули. Представете си, че наблюдавате цялата картина. Когато погледът ви се успокои, започнете да отдалечавате картината от себе си с два см на две-три секун- ди. Продължете да наблюдавате цялата картина. Първоначално погледът ви ще се премрежи, но след това ще започнете да виждате триизмерните образи. Метод на отражение: Изберете си някакъв образ, който се отразява в картината. Например съсредоточете погледа си върху отражението на носа или окото си. След няколко секунди ще започнете да виждате триизмерните образи. В МИНАЛИЯ БРОЙ GEÇEN AYKİ ÇÖZÜM NASIL GÖRECEKSİNİZ? Sessiz ve sakin bir ortam görmenizi kolaylaştıracaktır. Resmi hareket etmeyecek şekilde sabit bir düzleme yerleştirmeli ya da elinizle tutacaksanız kımıldatmamaya çalışmalısınız. Hiçbir zaman resmin görünen şekli Özel bilgisayar teknikleri ile elde edilen bu resimler sayesinde, iki boyutlu ve karışık bir görüntü üzerinde, üç boyutlu ve anlamlı şekilleri görmek mümkün oluyor. 3 BOYUTLU RESİM NEDİR? GÖRME METODLARI Kesiştirme metodu: Bakış göz ile obje arasında bir nokta üzerinde odaklanır. Bu metodda iki gözün de kaydırılmadan aynı nokta üzerinde odaklanması gerekir. Resmi burnunuza değecek kadar yakından tutun. Gözlerinizi rahatlatın. Görüntüyü izliyor gibi düşünün. Sakinleştikten sonra yavaş yavaş resmi yüzünüzden uzaklaştırın. 2-3 saniyede 2 santim. Resmin tümüne bakmaya devam edin. Okuma uzaklığında resmi uzaklaştırmayı durdurun ve bakmaya devam edin. Önce görüntü bulanacak, ardından üçüncü boyuta geçeceksiniz. Yansıma metodu: Resmin üzerine düşen bir yansımayı kendinize seçin. Mesela görebiliyorsanız gözünüzü ya da burnunuzu. Israrla bu yansımaya bakmaya devam edin. Birkaç saniye sonra derinliği farkedecek, daha sonra 3 boyutlu görüntüyle başbaşa kalacaksınız. olan karışık çizgi ve renklere takılmamalısınız. Bakışlarınızı resme değil de adeta resmin arkasına, derinliğe yönlendirmelisiniz. Eğer ilk kez böyle bir resme bakıyorsanız biraz sabırlı olmalısınız. Hemen göreceğinizi sanmak yanlış olur. İki dakika baktıktan sonra görüntüyü yakalayamazsanız, kendinizi zorlamayın. Biraz ara verip, sakin kafayla tekrar deneyin. Bir kere görmeye başladıktan sonra büyük zevk alacağınızı kesinlikle söyleyebiliriz. Bu teknikler gözünüzün sıhhati için iyidir, ancak gözleri fazla yormamaya dikkat etmek gerekir. Nasreddin Hoca İYİ TERBİYE Nasrettin Hoca’nın buzağısı ahırdan kaçıp avluda ne kadar çiçek, sebze varsa bir o yana bir bu yana zıplayarak harap etmiş. Bunu gören Hoca, hemen ahıra koşmuş, ineği dövmeye başlamış. Hanımı meraklanmış: - Yahu, ortalığı buzağı dağıttı sen ineği dövüyorsun. - Hanım işime karışma, demiş Hoca. İnek buzağısına iyi terbiye verseydi, böyle yapmazdı buzağı. Насреддин ходжа ДОБРО ВЪЗПИТАНИЕ Веднъж телето на Насреддин ходжа избягало от обора и потъпкало всички цветя и зеленчуци в градината му. Като видял това, Насреддин ходжа веднага отишъл в обора и започнал да бие кравата. Жената на ходжата го попитала: - Абе, телето потъпка всичко, а ти биеш кравата? - Не ми се меси, жено! – отвърнал Насреддин ходжа. – Ако кравата беше възпитала добре телето, то нямаше да направи такива поразии. Декември 2009 43 Osman fırından ekmek alacak. Sıcak ekmeklere giden en kısa yolu gösterebilir misiniz? Осман иска да си купи топъл хляб от фурната. Помогнете му да открие правилния път. Yandaki resmin gölgesi acaba aşağıdakilerden hangisi, bulur musunuz? Открийте вярната сянка на рисунката. Aşağıdaki çocuklardan hangisi balığı yakalamış bulabilir misiniz? Открийте, кое дете е успял да хване рибката. 44 Aralık 2009 İşlemin sonucuna bakarak şekiilerin yerine yazılması kereken rakamları bulur musunuz? Alttaki gemi çapaları birbirine benziyor. Aralarından bir tanesi, kaptanın şapkasındaki çapa şeklinin tıpkısının aynısı. Acaba hangisi, bulabilir misiniz? Заместете фигурките с подходящите цифри. Всеки елемент отговаря на една и съща цифра. Открийте котвата, която е изобразена на шапката на капитана. Sayılar ok işaretlerinin yönünde belli bir sıraya göre dizilmişlerdir. Sarı yuvarlağa hangi sayı yazılmalı, bulabilir misiniz? Цифрите по посока на стрелката са подредени по определен начин. Открийте коя е липсващата цифра. Alttaki karmaşık harfler içinde güzel bir atasözü gizledik. Bulmak için, BAŞLA’dan girin. Yukarıya, aşağıya, sağa ve sola bir kare hareket ederek BİTİR’e ulaşın. Aman dikkat, çapraz hareket edemezsiniz! NOT: Atasözünü oluşturan kelimelerin ilk harfleri yuvarlak içine aldık, haberiniz olsun. Alttaki cümlelerdeki ipuçlarından yararlanarak Selma ve Ahmet’in hangi evlerde oturduklarını bulur musunuz? Открийте по разговора между Селма и Ахмет, кой къде живее. Adım Selma. Oturduğum evdeki pencere sayısı, Ahmet’in evinin pencere sayısından iki kat fazladır. MART kelimesini, her adımda bir harf değiştirerek KUZU kelimesine çevirebilir misiniz? Fakat bir şartımız var: Her harf değiştirmede bulduğunuz kelimeler anlamlı olmalı. Казвам се Селма. Прозорците на моя дом са два пъти повече от къщата на Ахмет. Adım Ahmet. Bizim evin pencere sayısı, en yüksek binadaki pencere sayısının yarısının yarısı kadardır. Казвам се Ахмет. Прозорците на моя дом са една трета от прозорците на най-високата сграда. Декември 2009 45 Genç Okuyucu Kulübü Üyelik Formu fotoğraf снимка Клуб на младия читател Членски формуляр ................................................................................ Adınız, Soyadınız / Име, фамилия ................................................................................ Doğum Tarihi (Gün/Ay/Yıl) ve Doğum Yeri / Дата (ден, месец, година) и място на раждане ........................................................................................................... Okuduğunuz Okul ve Sınıf / Училището, в което учите и клас ........................................................................................................... Adresiniz / Адрес ........................................................................................................... Ev Telefonu, GSM ve e-mail Adresiniz / Домашен телефон, GSM и е-mail ........................................................................................................... Hobileriniz / Вашето хоби 46 Aralık 2009 Декември 2009 47 Месечно списание за семейството, детето и културата ДЕКЕМВРИ 2009 ГОДИНА: 15, БРОЙ: 142 ЦЕНА: 1,50 лв. ISSN 1310-6422 Ра : зк аз та любов и б ю Л ди враатга и бъв р а ж д н48а Aralık 2009 О Т О К ДЕТС ЧИНАТА ве: Здра МАЙ И Е В А ЗДР М Р Ъ К А Об ван разо ие: НА А Л И В А Р П ЕТАТ А К СТ И О В Т И ЕИ В Е Ж Л
Benzer belgeler
Банско Тест по БЕЛ Най-важните Техники
ABONE VE DAĞITIM
BULGARİSTAN POSTASI
PK No: 1940
Абонамент и разпространение
БЪЛГАРСКИ ПОЩИ
ПК No: 1940
KASIM 2010 ñïèñàíèå
Успях ли да направя нужните добрини и да се отдалеча от вредните неща?
Успях ли да помогна на нуждаещите се хора?
Изразходвах ли парите си за неща, от които ще спечеля благодеяния?
На колко хора се...
Altın Kalpli İnsan Bilgisayarlar Gökyüzü Çiçekleri
приятел на бащината й рода, и му споделила тревогите си с надеждата да намери някакво решение. Билкарят й казал, че единственият изход е отстраняването
на свекървата от тяхното семейство, но това т...
aylik ai̇le, çocuk ve kültür dergi̇si̇ mayis 2008
Успях ли да направя нужните добрини и да се отдалеча от вредните неща?
Успях ли да помогна на нуждаещите се хора?
Изразходвах ли парите си за неща, от които ще спечеля благодеяния?
На колко хора се...
Yıldızların Trafiğini Kim Ayarlıyor Kuşlar ve Kuş Evleri
На колко хора се разсърдих тази година? Колко накарах да ми се разсърдят?
Към колко хора постъпих несправедливо, колко натъжих през тази година? А колко души зарадвах?
sigarayi boykot
ABONE VE DAĞITIM
BULGARİSTAN POSTASI
PK No: 1940
Абонамент и разпространение
БЪЛГАРСКИ ПОЩИ
ПК No: 1940
Bilmek en büyük hazinedir Kabuğuna Çekilen Ağaçlar Somon
На колко хора се разсърдих тази година? Колко накарах да ми се разсърдят?
Към колко хора постъпих несправедливо, колко натъжих през тази година? А колко души зарадвах?
всеки месец раздава надежди
ABONE VE DAĞITIM
BULGARİSTAN POSTASI
PK No: 1940
Абонамент и разпространение
БЪЛГАРСКИ ПОЩИ
ПК No: 1940