İşsizler Yeni Darbe 2 4 3
Transkript
Eşit işe eşit ücret. Göçmen Komisyonu Sendika içi demokrasi talebi 2 Sağlık ve Güvenlik Çalışanlara yeterince bilgi gerek Sosyal Forum 3 Sendikalar daha da aktif 4 Nr. 2 | März 2011 | türkisch Erscheint als Beilage zur Zeitung «work» | Redaktion T +41 31 350 21 11, F +41 31 350 22 11 | [email protected] | www.unia.ch Binlerce Kişi İşsizlik Parası Hakkını Kaybedecek İşsizler Yeni Darbe 1 Nisan 2011 tarihinde yürülüğe girecek olan yasa değişikliğiyle 20.000 işsiz, işsizlik parası alma hakkını kaybedecek. İşsizlik Sigortası Yasası’ndaki bu değişiklik, işsizlerin işsizlik parası alma süresini, işsiz kalmadan önce son iki yılda 18 aydan daha az çalışmış olma durumunda, 18 aydan 12 aya indiriyor. Bunun sonucu olarak, bu tarihte 12 aydan fazla işsizlik parası almış olanlar, işsizlik parası alma hakkını kaybedecekler. Geçen yıl bu konuda yapılan halk oylamasında söz konusu değişiklik az bir farkla kabul edilmişti. Şu anda işsizlik parası alanların %45’inden fazlasının göçmen işçiler olduğu biliniyor. Bugüne kadar yapılan gözlemlerde, işsizlik parası alma hakkını kaybedenlerin üçte birinden fazlasının ise, başka bir imkanı kalmadığından mecburi olarak sosyal yardım almak zorunda kaldıkları tespit edilmiştir. İşsizlik parası alma hakkını kaybeden göçmenlerin ne kadarının sosyal yardım almak zorunda kaldıkları konusunda ise herhangi bir tespit bulunmuyor. Buna rağmen, işsizlik parası alma hakkını kaybeden göçmenlerin büyük bir kısmının, sosyal yardım almak zorunda oldukları tahmin ediliyor. Göçmen işsizlerFoto: zorda Markus Forte, express.ch Bunun anlamı, yeni yürülüğe giren Göçmen Yasası gereğince, bu durumda olan göçmenlerin oturma Çalışılan ülke hakkında bilgi için Avrupa Göçmen İşçileri Bilgi Ağı Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde çalışmak isteyen işçilere, çalışmak istedikleri ülkelerdeki ücret ve çalışma koşulları hakkında bilgilendirmek için sendikaların hazırladıkları bir internet sitesinde, pek çok dilde çalışanların ihtiyacı olan bilgiler yer almakta. Avrupa Birliği’nin genişlemesi ve serbest dolaşımın gerçekleşmesi, Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde ki işçilerin diğer ülkelerde daha kolay çalışma imkanına kavuşmaları ile bazı sorunlarda daha da önem kazandı. Bunun başında çalışmak için gidilen bir ülkede ki çalışma koşulları hakkında bilgi sahibi olmak geliyor. Bu nedenle Avrupa Birliği ülkelerinde ki sendikalar bir araya gelerek, çeşitli dillerde, çeşitli ülkelerde ki ücret, çalışma süresi gibi bilgileri içeren bir siteyi hazırladılar. Avrupa Göçmen İşçileri Bilgi Ağı bu sitede „know before you go«, gitmeden önce bilgilen’ adı altında bunları Türkçe olarak bulmak ta mümkün. Bu Proje Avrupa Birliği’nin katkıları ile Avrupa Yapı ve Ağaç İşçileri Federasyonu (EFBWW) tarafından hazırlandı. Çalışma hayatı ve sosyal sigortalar hakkında ki bilgilerin yanısıra, çalışılan ülkedeki sendikaların adresleri de bulunmakta. Neden böyle bir site? Avrupa Birliğinin kurulmasından sonra, mal ve hizmet dolaşımının serbestleşmesine bağlı olarak işgücünün de serbest dolaşımı gerçekleşti. Buna rağmen işgücü, mal ve hizmetler kadar hareket etmemekte. Bunun en önemli nedeni, insanların diğer ülkeler hakkında bilgilerinin az olması ve dil sorunlarıdır. Bu nedenle, Avrupa Birliği içinde başka bir ülkede çalışma çoğu kez ya kısa süreli olmakta veya sadece belli bir proje ile sınırlı kalmaktadır. Buna ek olarak başka bir ülkede çalışma çoğu kez işçi kiralayan aracı kurumlar aracılığı ile olmakta, bunun sonucu çalışılan ülkelerde ki çalışma koşulları hakkında yeterince bilgi sahibi olmak mümkün olmamaktadır. Oysa Avrupa Birliği ülkelerinde ki sendikalar serbest dolaşımla birlikte, her işçinin çalışmanın yapıldığı yer ve ülkedeki çalışma koşullarında çalışması prensibini hayata geçirmek istemektedirler. Bunun için yapılan kontrollerin yanısıra çalışanlarında bilgi sahibi olması kaçınılmaz bir gereklilik. Bu nedenle ECMIN (European Construction Mobility Information Net) Avrupa Göçmen İşçileri Bilgi Ağı önemli bir ihtiyaca cevap vermek için gerçekleştirildi. Ayni yer veya ülkede çalışan işçilerin kendi ana dillerinde çalışma şartları hakkında bilgi edinmesi ile, daha ucuza çalışmak zorunda kalmaktan kurtulmaktadırlar. www.ecmin.efbww.org internet sitesinde ki Türkçe bölümünde bütün ülkelerdeki çalışma koşulları hakkında bilgi edinebilirsiniz. izni hakkını kaybetmesi ihtimalini arttıracak. Bilindiği gibi, bu yasa değişikliği ile uzun bir süre sosyal yardım alan göçmenlerin, oturma izninin uzatılması, yabancılar polisinin takdirine bırakılıyor. Çeşitli kantonlar, örneğin üç yıldan fazla sosyal yardım alan göçmenlerin durumunu inceliyor ve oturma izinlerini de uzatmıyor. Konunun gündeme gelmesi ise yeni ekonomi bakanının ocak ayı içinde yaptığı bir açıklamada, işsizlik sigortası yasa değişikliği ile nisan ayı başında 20.000 işsizin, işsizlik parası alma hakkını kaybedeceğini açıklaması ile oldu. Bakanın bu açıklaması gerek kanton yönetimlerinde gerekse de belediyelerde bir panik havası yarattı. Bunun nedeni ise, bir anda İşsizleri cezalandırma devam ediyor. çok sayıda insanın sosyal yardım almak için müracaatta bulunabilecekleri oldu.Bu nedenle, işsizlik kasaları ocak ayı sonunda işsizlere bir mektup göndererek, yasa değişikliğine dikkat çektiler. Benzer şekilde kanton ve belediyeler, yeni müracaatları değerlendirmek için de hazırlık yapmaya başladı. İşsizlik parası hakkını kaybedeceklerin sayısı hakkında ise düşünceler oldukça farklı, oylama öncesi bu konuda bir açıklama yapan Ekonomi Müsteşarlığı bu sayının 16.000 civarında olabileceğini belirtmişti. Buna karşın pek çok uzman, bugünkü ekonomik durumda bu sayıyı iyimser bir tahmin olarak değerlendiriyor. Nisan ayı başında, sosyal yardım almak için müracaat edeceklerin sayısının da buna bağlı olarak tahmin edildiği gibi 4000 değil çok daha fazla olması bekleniyor. Yeni Yasa İşsizlik Sigortasında Değişiklikler Gerek işsizler gerekse de çalışanlar, işsizlik sigortasındaki açıkları kapatmak için bir kez daha cezalandırılıyor. Bir yandan, çalışanlar işsizlik sigortasına daha fazla prim ödemek zorunda bırakılırken, bir yandan da işsizlerin hakları kıstılanıyor. Yeni yasa ile yapılan değişiklikler Mevcut Yasa Çalışanlar için: İşsizlik Sigortasına, yarısı işverenler yarısı çalışanlar tarafından ödenen prim oranı halen %2 İşsizler için: İşsizlik parası 5 günlük beklemeden sonra alınmakta. İşsizlik parası alırken çalışılan süreler, yeniden işsizlik parası almak için hesaba katılmakta, böylece işsizlik parası alma süresi uzamakta. İşsizlik sırasında çalışamama durumunun ortaya çıkması halinde 45 gün boyunca işsizlik parası alma hakkı bulunmakta, çocuğu olanlar için bu süre 12 aya kadar çıkabilmekte. İşsizlik parası alma süresi: n12 aydan fazla çalışma durumunda 400 gün n55 yaşından daha büyük ve 18 aydan fazla çalışanlar için 520 gün nKısmen malulu olan ve 18 aydan fazla çalışmış onlalar için 520 gün nÇalışmadığı halde işsizlik parası almaya hak kazananlar için 260 gün İşsizliğin yüksek olduğu kantonlarda, işsizlik parası alma süresi 6 ay ve miktarı 120 gün uzatılır. 25 yaşından küçük ve çocuğu olmayanlar için kısıtlamalar bulunmamakta. İşsizlerin meslek eğitimi ve diğer eğitimleri için gerekli finansmanın %80 ni işsizlik sigortası %20 sini kanton yönetimi sağlamakta 1 Nisan’dan sonra geçerli durum İşsizlik Sigortasına, yarısı işverenler yarısı çalışanlar tarafından ödenen prim oranı %2.2 çıkıyor. Yıllık geliri 126’00 ila 315’000 Frank arasından olanlarsa sadece %1 prim ödeyecekler. İşsizlik parası almak için bekleme süresi 25 yaşından küçük ve baktığı bir kimsesi olmayanlar için, belli durumlarda 10, 15 veya 20 güne çıkmakta. Söz konusu süreler artık hesaba katılmamakta, başka bir deyişle, bu süre içinde çalışma sonucu yeniden işsizlik parası alma hakkını ortaya çıkarmamakta. İşsizlik sırasında çalışamama durumunun ortaya çıkması halinde, işsiz olanın 45 yaşından büyük olması halinde, işsizlik parası iki yıl boyuca ödenmekte (yasa değişikliğinde ki tek olumlu nokta) İşsizlik parası alma süresi: nSon iki yıl içinde 12 ay çalışmış olanlar için 260 gün nSon iki yıl içinde 18 ay çalışmış olanlar için 400 gün nSon iki yıl içinde 24 ay çalışmış olan ve 55 yaşından büyük veya maluliyet maaşı alanlar için 520 gün nÇalışmadığı halde işsizlik parası almaya hak kazananlar için 90 gün Bu hak kaldırılmakta 25 yaşından küçük ve çocuğu olmayanlar için işszilik parası alma süresi 200 güne indirilmekte İşsizlerin meslek eğitimi ve diğer eğitimleri için gerekli finansmanın %50 sini işsizlik sigortası %50 sini kanton yönetimi sağlamakta horizonte Kısa kısa Cindy’s Diner Şubat ayı sonunda Basel’da Mövenpick’e ait Cindy’s Diner işyerini Mart ayı sonunda kapatma kararı alması üzerine çalışnaların yaptıkları 12 saatlik grev sonucu, işyerinin sendika ile bir sosyal plna yapması ve çıkış sürelerinin 6 aya kadar uzatılması kabul ettirildi. İşyeri yönetiminin hiçbir kurala uymadan kısa süreli bir kararla işyerini kaptma kararı alması üzerine yapınla grev başarı ile sonuçlandı. Grev sonucu bir yandan çalışanlara, çıkış tazminatı, iş aramada yardımcı olmak gibi konuları içeren bir sosyal plan ve çıkış sürelerinin uzatılması kazanılmış oldu. Alstom Unia sendikası tarafından, Alstom işyerinde çalışanlardan oluşturulan bir komisyon, işyeri tarafından alınan işten çıkarma konusunda bir araştırma yaptı. Bunun sonucu işyerinin kararının herhangi bir somut gerekçeye dayandırılmadığı tespit edildi. Bu tespitlerin sonucu, işyerinden 760 işçinin çıkarılmasına da gerek olmadığı belirlendi. Komisyon ayrıca, kısa çalışma, erken emeklilik gibi tedbirlerle ilk elden 300 işçinin işten çıkarılmasına engel olunacağını belirterek, işyerinden bu konuları bir kez daha incelemesi talebinde bulundu. Bilindiği gibi geçen yılın sonunda, toplu işten çıkrama kararı alan Alstom işyeri, çalışanların ve sendikanın protestoları sonucu bu kararını dondurmaya zorlanmıştı. Çalışanlar şimdi, işten çıkarmalara engel olacak önlemleri tartışmakta ve sonuçlarını işyerine bildirmek durumunda. Giesserei Osterwalder Osterwalder AG Hegi’de bulunan dökümhanesini kapatıp 31 işçiye çıkış vereceğini açıklaması, çalışanların protestolarına neden oldu. İşyeri, bu dökümhane de çalışanlardan 21 ine ayni firmanın başka bir dökümhanesinde çok daha düşük ücretle çalışma teklifinde bulunması, üstelik yol masraflarını karşılamaya yanaşmaması, çalışanların tepkilerine yol açtı. Unia sendikası, işyerinde çalışan işçilerle yapınla bir toplantı sonrası bu konuda işyeri ile görüşme talep etti. Bunun üzerine işyeri yönetimi geri adım atarak, sendika ile bir sosyal plan yapmak için görüşmelere hazır olduğunu açıkladı. Honegger AG Neunburg’ta İstatistik Müsteşarlığı binasını temizleyen Honegger AG temizlik firmasının, Aralık ayı sonunda tüm çalışanlar çıkış vermesini kabul etmeyen çalışanlar, Unia sendikası ile birlikte bir imza kampanyası başlattılar. Bunu takiben, işyeri ile yapınla görüşmeler sonrası, daha sonra bu işyerinin temizliğini üstlenen Vebego Services AG ile bir anlaşma yapıldı. Buna göre yeni firma işyeri temizliğinde çalışanların tüm işçileri, daha önceki şartlarda çalıştırmayı kabul etti. Ekonomik Krizle işten çıkarmalar artarken, çalışanların buna direnişleri de artmakta. Bu direnişler çoğu zaman başarılı olmakta. Bugüne kadar İsviçre’de gerçekleşen başarılı direnişler, ne yapalım elimizden bir şey gelmiyor diyenlere örnek olmakta. 2 Nr. 2 | März 2011 | türkisch Unia Göçmen Komisyonu Toplantısı Die Migranten haben eine Stimme Göçmenler kendilerini ilgilendiren konuları tartışıyor. Şubat ayın içinde yapılan Göçmen Komisyonu toplantısında öncelikle 2010 yılında tespit edilen hedefler konusunda tartışma açıldı. Gerek üye gerekse de sendika temsilciliği konusunda belirlenen hedeflerin büyük oranda gerçekleştirildiği komisyon üyeleri tarafından dile getirildi. Öte yandan, sendikanın üyelerine sunduğu mesleki eğitim ve sendikal kurslar konusunda göçmen üyelerin daha iyi bilgilendirilmesi gerektiğine de dikkat çekildi. Komisyon toplantısının ilk bölümü, Unia göçmen bölümünde Portekizce konuşanları için yeni çalışmaya başlayan Marília Mendes’in tanıtılması ile başladı. Daha önce öğretmen olarak göçmen çocukların eğitimi ve göçmenlerin sorunları konularında bilgi ve deneye sahip olan bu yeni arkadaşımız, komisyon üyelerine tanıtıldı. Bunu takiben, Unia sendikası tarafından bu yıl başında lanse edilen, asgari ücretin yasalarla belirlenmesi yolunda ki yasa teklifi konusunda ilk bilgiler komisyon üyelerine verildi. Komisyon toplantısının en önemli gündemi ise, en son yapınla Unia sendikası olağanüstü kongresinde, göçmenlerin merkez yönetim kurulunda ki temsilci sayısının ikiden 4 e yükseltilmesi nedeni ile, bu üyelerin belirlenmesi oldu. Bu nedenle komisyon toplantısına katılım her zamankinden daha fazla oldu. Bunun sonucu yapılan seçimlerde, şu anda göçmenleri merkez yönetim kurulunda temsil eden Guglielmo Bozzolini’nin yanı sıra werden Marisa Pralong, Ali Korkmaz ve Osman Osmani oy çoğunluğu ile, göçmenlerin temsilcileri olarak merkez yönetim kuruluna seçildiler. Unia Kampanyası ‘Biz İsviçre’yiz’ Unia sendikası olağanüstü kongresinde kararlaştırılan göçmenlerin İsviçre kamuoyunda ki kötü gösterilmesine karşı bir kampanya başlatma kararını da tartışan göçmen komisyonu, bu kampanyanın sürdürülmesi içim özel bir komisyon kurulmasını kararlaştırdı. Unia sendikası merkez yürütme kurulu adına kampanyayı yönetecek olan Rita Schiavi’nin yanı sıra bu komisyona Slavica Juric, Julicia Theodoloz, Hamz Nela, Pedro Penaloza, Paula Da Silva, Alhonsine Bruyat, Rabhia Seddiki, Sidonio Cadeias ve Sonia Oliveira aday oldular. Göçmen komisyonu tarafından bu göreve seöilen bu arkadaşlarımız önümüzde ki dönemde kampanyanın yürütülmesinden sorumlu olacaklar. Göçmen Komisyonu ayrıca, 14 Haziran’da yapılacak olan kadın etkinliklerine göçmenlerin katılımını sağlamak için çaba gösterilmesini kararlaştırdı. Bu konuda öncelikle bölgelerde ki göçmen komisyonlarının harekete geçirilmesi ön görülmekte ve göçmenlere bu konuda kendi ana dillerinde bilgi verilmesi amaçlanmakta. Elçilikten Açıklama Elektronik Pasaportlar Zürih Başkonsolosluğunun E-Pasaport İşlemleri Hakkındaki Açıklaması. 31 Aralık 2010 tarihinden itibaren eski tip pasaportlara (lacivert pasaport) uzatma, yenileme ve refakat kaydı işlemi yapılmamaktadır. (Halen geçerli olan eski tip pasaportlar süreleri dolana kadar kullanılabileceklerdir) Posta aracılığıyla yapılan yenileme, uzatma ve refakat kaydı işlemleri de 15 Aralık 2010 tarihi itibariyle durdurulmuştur. nE-pasaportlar 10 yıl geçerli olacak şekilde düzenlenebilmektedir. nHer şahıs için ayrı pasaport düzenlenmektedir. nE-pasaportlarda refakat kaydı bulunmamaktadır. Bu nedenle çocuklar için de ayrı pasaport düzenlenmektedir. Mevcut pasaportunun süresi dolan veya yeni pasaport almak isteyen vatandaşlarımızın, «e-pasaport» almak için öncelikle 7/24 hizmet veren çağrı merkezinden (+90-216-444 30 20) telefon ile veya http://www. epasaport.gov.tr adresindeki internet sitesinden yazılı olarak randevu almaları gerekmektedir. Randevu alan vatandaşlarımız, kendilerine belirtilen tarih ve saatte Başkonsolosluğumuza müracaat edeceklerdir. 18 yaşından küçük çocuklar, anne ve babaları ile birlikte gelmelidir. Başkonsolosluğumuza gelmeden önce lütfen işlemler için gerekli belgelere sahip olduğunuzdan emin olunuz. Pasaport müracaatı sırasında getirilmesi gereken belgeler için http://www.epasaport.gov.tr adresinden bilgi alınabilir. E-Pasaport Harçları: nPasaport cüzdanı: 34 CHF ay süre için: 31 CHF n1 yıl süre için: 45 CHF n2 yıl süre için: 73 CHF n3 yıl süre için: 104 CHF n3 yıldan fazla süre için: 146 CHF n6 E-pasaportlarının Başkonsolosluğumuza ulaştığına dair bilgilendirilen vatandaşlarımız haftaiçi 8.30–12.00 ve 14.00–17.00 saatleri arasında sıra beklemeden pasaportlarını teslim alabilirler. Teslim esnasında eski pasaportunuzu ve nüfus cüzdanınızı yanınızda bulundurunuz. Göçmen nüfus artmaya devam ediyor İsviçre’ye Gelenler ve Gidenler İsviçre’ye son yıllar içinde gelenlerin sayısı rekor bir düzeye ulaştı. Rakamlara bakıldığında başka bir gerçeğin daha ortaya çıktığı görüldü, son bir yıl içinde İsviçre’yi terk edenlerin de rekor bir seviyede olduğu tespit edildi. İsviçre’de bir yıl içinde göçmenlerin sayısı 74.600 arttı. Oysa, 2008 yılında bu artış miktarı 98.200, 2007 yılında bu rakam geçen yıldan biraz daha fazla 75.500 olmuştu. Bu rakamların bize anlattıkları gerçekliğin sadece bir kısmı, yirmi yıl öncesi ile bugünü karşılaştırdığımızda karşımıza bambaşka bir manzara çıkıyor. 1991 yılında İsviçre’ye yerleşen 164.773 insanın 133.100’ü göçmen, 31.673 ise o yıl ülkesine geri dönmüş İsviçreliler oldu. Aynı yıl İsviçre’yi terk eden 103.333 kişinin 29.890’ı İsviçreli iken, 73.443 göçmen ise kendi ülkelerine geri dönmüştü. Serbest Dolaşım 2009 yılına baktığımızda karşımızda farklı bir manzara çıkıyor, İsviçre’ye gelen 160.623 kişinin sadece 22.354’ü İsviçrelidir. Başka bir deyişle, İsviçre’ye gelenler arasında İsviçrelilerin sayısı %30’dan daha fazla azalmıştır. Aynı yıl ülkesinden ayrılan İsviçreli sayısı yirmi yıl öncesine göre ise pek değişmemiştir. Göçmenler açısından da geri dönenlerin sayısında da düşüş vardır, ancak bu düşüş oranı %20 civarındadır. İsviçre’ye hangi ülkelerden göçmen geldiği karşılaştırıldığında ilginç bir durum ortaya çıkıyor, 1991 yılında İsviçre’ye gelen her dört göçmenden biri o dönemin Yugoslavya’sından gelmiştir. Ancak, aynı yıl İsviçre’yi terk eden her 11 kişiden biri bu ülke insanı. O yıl, İsviçre’yi terk eden göçmenler arasında birinci sırada İtalyanlar görüldü. Yeni Durum 2009 yılına gelindiğinde ise karşımızda bambaşka bir durum ortaya çıktı. Alman vatandaşları İsviçre’ye yerleşen göçmenler arasında ilk sırada yer aldı. İsviçre’yi aynı yıl terk edenler arasında Almanlar yine ilk sıradaydı. Başka bir deyişle, İsviçre’ye gelişleri çok hızlı olan Almanlar yine aynı hızla ülkelerine geri döndüler. Bu sonuç, İsviçre’nin resmi politikasıyla, daha doğrusu masa başında yapılan hesaplar gerçeklikle pek uyuşmadı. Türkiye’den gelen ve Türkiye’ye giden insanlar açısından durum biraz daha farklı, 1991 yılında buraya gelen vatandaşlarımızın sayısı 6675 civarındaydı. Ülkesine dönenlerin sayısı ise 2825 oldu. 2009 yılında ise hem gelenlerde hem de gidenlerde hatırı sayılır bir azalma olmuştu, 2251 gelene karşılık dönenlerin sayısı 835’e kadar düşmüştü. / Mehmet Akyol Süre Uzuyor Vatandaşlık İptali İsviçre vatandaşlığına geçmek için sahte belge veren veya bazı gerçekleri gizleyenlerin, aldıkları vatandaşlık hakkının iptal süresi 5 yıldan 8 yıla çıkarılırken, bu konuda bir dava açılmışsa bu sürenin uzatılmasını öngören yasa değişiklği 1 Mart 2011’de yürürlüğe girecek. 2006 yılında Luzern Hıristiyan Demokrat milletvekili Ruedi Lustenberg tarafından verilen bir yasa önerisi teklifi, önce Parlemento tarafından daha sonra da hükümet tarafından kabul edilmişti. Yasanın yürürlüğe girmesine karşın tespit edilen süre içinde halk oylamasına gidilmesi için gerekli imzaların toplanmaması ile hükümet bu değişikliği yürürlüğe koymayı kararlaştırdı. İsviçre Vatandaşlık Yasası 41. maddesini değiştiren bu yeni yasal değişikliğin temel amacı ise, vatandaşlık hakkı alma kurallarının istismar edilmesine engel olmak. Mevcut yasal düzenlemelere göre, Göçmen Müsteşarlığı’nın bu gibi hallerde, vatandaşlık hakkını 5 yıl içinde iptaline karar verebiliyor. Bu süre dolduğunda ise, eğer daha önce bu konuda bir soruşturma açılmış olsa bile, vatandaşlık hakkının iptali mümkün olmuyor. Lustenberg tarafından verilen değişiklik önerisi ise hem bu süreyi 8 yıla uzatıyor, hem de bu süre içinde bir soruşturma açılmışsa, belirlenen süre dolduktan sonra soruşturmadan çıkacak sonuca göre vatandaşlık hakkı iptal ediliyor. Gerek Parlamen- to gerekse de hükümet, istismar durumlarının açıklığa çıkarılması için 5 yıllık gibi bir sürenin kısa olduğu görüşünde birleşiyor. Neden yasa değişikliği? İsviçre vatandaşlığına geçen bazı göçmenlerin, bazı sahte belgeleri kullandıkları veya vatandaşlığa geçişi zorlaştıracak bazı gerçekleri gizledikleri biliniyor. Ancak, her yıl 50.000’den fazla göçmenin İsviçre vatandaşı olduğu ve bunlar içinde bu tür sahtekarlıkları yapanların sayısının ise 50’yi bulmadığı biliniyor. Üstelik bu sahtekarlıkların ortaya çıkarılması için 5 yıl gerçekten gerekli olan süreden çok daha fazla. Yasa değişikliğinin yürürlüğe konulacağının açıklanmasından sonra, Göçmen Müsteşarlığına, bugüne kadar 5 yılın bu işlem için kaç olayda yeterli kalmadığını soran bir gazeteciye verilen cevapta bu anlamda çok ilginç oldu. Ne müsteşarlığın ne de bakanlığın elinde bu konuda hiç bir bilgi bulunmuyor. Başka bir deyişle, ortada yasa değişikliğini zorunlu kılacak herhangi bir durum yok. Bu durumda değerli bir milletvekilinin neden değerli zamanını bu işe ayırdığı sorusu akıllara geliyor. Yine gerek parlamentonun gerekse de hükümetin, ortada bir neden olmadığını bile bile böyle bir yasal değişikiğe «evet» dediğini de düşünmek gerekiyor. Belki de göçmenlerin aleyhine bir yasa değişikliğine karşı çıkarak, göçmen taraflısı olarak nitelendirilmekten korkuyorlar. Her neyse, biz bu soruların cevaplarını okuyucularımıza bırakalım. / Mehmet Akyol horizonte 3 Nr. 2 | März 2011 | türkisch 14 Haziran Eylemi Kurumsal Demokrasi, Toplu İş Sözleşmeleri, 14 Haziran Tek Hedefimiz var: Delegeler Meclisi Toplandı Herkese Eşitlik Olağanüstü Kongre’de alınan kararların hayata geçirilmesi için alınması gereken kararlar bu yılın ilk merkez delegeler toplantısının ana konusu oldu. Toplantıda, sendikanın tüzük değişiklileri konusunda hazırlık yapmak üzere bir komisyon oluşturulması kararlaştırıldı. Unia Sendikası diğer sendikalarla birlikte, İsviçre’de kadın çalışanlar için önemli bir gün olan 14 Haziran’da büyük bir etkinlik düzenliyor. Bu etkinliğin tek hedefi var, İsviçre’de çalışan kadınlar çalışma koşullarını daha iyi hale getirmek ve eşit haklar doğrultusunda somut adımlar atmak. Unia sendikası kadın sorumlusu Corinne Schaerer ile yapılan bir söyleyişi de bunu şu şekilde açıklıyor. Unia sendikası ve diğer sendikalar 14 Haziran’da büyük bir etkinlik düzenliyorlar, bunun nedenini açıklayabilir misiniz? Corinne Schärer. 30 yıl önce 14 Haziran’da, İsviçre Anayasası’na ‘eşit işe eşit ücret’ prensibi eklendi. Daha sonra 20 yıl önce gene 14 Haziran’da yapılan kadın grevi ile Eşit Haklar Yasası’nın çıkarılması sağlandı. Buna rağmen bugün çalışan kadınlar ayni işi yapan erkek çalışma arkadaşlarından hala %20 daha az ücret almaktalar. Bu tam bir skandaldır. lışma hayatında daha da kötü bir durumda. Otel lokantacılık, temizlik işkollarında, satış elemanı veya ev işleri gibi düşük ücretli mesleklerde çalışıyorlar. Çoğu kez mesleki eğitimleri göçmen oldukları için İsviçre’de tanınmıyor, ayrımcılığa maruz kalıyorlar. Bu nedenle Unia sendikası bir asgari ücret ve eşit işe eşit ücret taleplerinde bulunuyor. 14 Haziran’da yapılacak etkinliklerle hangi hedefe ulaşmak istiyorsunuz? 14 Haziran etkilikleri için çağrı, ‘dikkat, haydi, kadınlar ileri’ sloganı ile başlıyor. Neden? Bu etkinliklerin asıl hedefi, çalışan kadınların çalışma şartlarını daha iyi hale getirilmesidir. Pek çok kadın bugün çalıştığı halde insanca bir yaşam için gerektiği kadar ücret alamıyor. Buna karşın kadınlar hala çocukların ve yakınlarının bakımı için hala asıl sorumluluğu yüklenmeye devam ediyorlar. Bu durumu işverenler kadınları düşük ücretle çalıştırarak veya onlara kısa süreli çalışma imkanı tanıyarak kullanıyorlar. Göçmen kadınların durumu ise ça- Bizler artık kadınların beklemekle yetinmeyeceğine dikkat çekmek istiyoruz. 14 Haziran’da artık kendimiz bu işi üstlenmek istiyoruz. Bütün İsviçre’de etkinlikler yapılması planlanıyor. Bu tarihte, öğleden sonra saat 14.06 da, bir işi bırakma veya uzun bir ara vermeyi gerçekleştirmek istiyoruz. Daha sonra ise her yerde değişik etkinlikler yapılacak. Bu konuda daha fazla bilgiyi www.14juni2011.ch internet sitelerinden veya Unia sendikasının bürolarından edinebilirsiniz. 120 Delegenin tamamına yakının katıldığı toplantıda öncelikle 2011 yılı için sendikanın temel hedefleri tartışmaya açıldı. Bu yılın sonunda yenilenmesi gündemde olan yapı ve saat işkolları toplu iş sözleşmeleri ve 14 Haziran’da yapılacak kadın etkinlikleri bu hedeflerin başında yer almakta. Buna ek olarak, Unia sendikasının üye sayısının arttırılması da her yıl olduğu gibi sendikanın gündeminde ki önemli hedeflerden biri. Tüzük Komisyonu Sendikanın demokratikleştirilmesi Gündem bir kaz daha tüzük değişikliği. ve üyelerin, sendika içinde ki karar verme süreçlerinin daha etkin hale getirilmesi için, tüzükte yapılması gereken değişiklikleri hazırlamak üzere seçilen 18 kişilik tüzük komisyonunda, sendika üyelerinin üçte ikilik çoğunlukta olması bunun ilk işareti olarak değerlendirildi. Daha önce sendika temsilciliklerinin güçlendirilmesi için başlatılan kampanya, sendika üyelerinin karar sü- Çalışma Güvenliği ve İş Sağlığı için Yeni Broşür İşyerlerinde ki iş kazalarına karşı etkin önlemler alınması için Unia sendikası tarafından yürütülen mücadelenin bir parçası olarak, kaza sigortası SUVA ile birlikte hazırlanan yeni bir broşür sendika tarafından yayınlandı. Çalışanlara kendi ana dillerinde, iş güvenliği konusunda temel bilgileri vermeyi amaçlayan bu broşürü sendikanın bürolarından edinebilirisiniz. Bu broşürde yer alan temel konular ise şu şekilde, Dur! Önce Güvenlik! Sendikamızın, işyerinde daha fazla çalışma güvenliği ve işçi sağlığı için altın kuralları Bilgi ile daha çok güvenlik Rizikoları ortadan kaldırmak için zamanında teşhis etmek: Bunun için bilgi ve eğitim gereklidir. İşverenler, tehlikeler konusunda çalışanları önceden bilgilendirmeli ve alınması gereken önlemleri öğretmelidir. Bizler, olası tehlikeler hakkında bilgi verilmesini, eğitim ve öğrenme imkanlarının kullanılmasını talep ediyoruz. Hep birlikte daha çok güvenlik için Sağlıklı ve güvenlikli çalışma ortamı bir lüks değildir, her çalışanın doğal haklarıdır. Sağlığımız hiç bir şekilde reçlerine daha etkin katılmalarının sendika için hayati öneme sahip olduğunu göstermişti. Merkez Delegeler toplantısı bunun yanı sıra sendikanın Basel ve Waadt bölgelerinin yeni sorumlu sekreterlerini seçti. Basel bölgesinde Evelyn Müller ve Serge Gnos eş bölge sekreterliğine, Jean Kunz ise Waadt bölge sekreterliğine seçildi. daha fazla kar için tehlikeye atılmaz. Hep birlikte, çalışanların çalışma güvenliği ve işçi sağlığı için gerekli önlemlerin alınması için, gerekenleri yapalım. Güvenliksiz çalışmayalım Çalışma sağlığı tehlikeye atmamalıdır. Eğer güvenlik sağlanamamışsa, çalışma hastalığa yol açıyorsa, çalışmaya hemen ara verelim. Eksiklikleri haber verelim veya kendimiz giderelim. Çalışmaya güvenlik sağlandıktan sonra devam edelim. Sendikamız İşyerinde bunu sağlayamıyorsak, şefler buna engel oluyorsa, çalışma şartları kötü kalmaya devam ediyorsa, sendika senin yanındadır. Hemen bizimle bağlantı kurun. Göçmen gençlerin sorunu Çıraklık Sözleşmesi Fesihi Artıyor Son yıllarda çıraklık sözleşmelerinin, çıraklık eğitimi tamamlanmadan fesih edilmesinin artması bu konuyu gündeme getirdi. Bern Kanton’unda LEVA adı altında yapılan bir araştırma, bu fesihlerden özellikle göçmen gençlerin daha çok etkilendiklerini ortaya koymakta. tamamlayamaması, buna karşın her beş İsviçreli gençten sadece birinin çıraklık sözleşmesinin fesih edilmesinin objektif koşullarda açıklanması pek mümkün görülmemekte. Çıraklı sözleşmesinin fesih gerekçesinin İsviçreli gençlerde genel olarak, işyerindeki anlaşmazlıklar neden olurken, bunun göçmen gençlerde okul başarısının düşük olması şeklinde gösterilmesi de ilginç bir durum. Çıraklık sözleşmesinin, çıraklık eğitimi tamamlanmadan sona erdirilesi kantonlara göre büyük bir değişim göstermekte ve %10 ila %30 arasında değişmekte. Söz konusu araştırma çıraklık sözleşmesinin fasihinin genellikle eğitim yapanların, okulda ki başarılarının düşük olması ile gerekçelendirdiğini göstermekte. Bunun sonucu olarak göçmen gençlerin daha az başarılı olduklarını söylemek, pek çok uzman tarafından somut bir ayrımcılık olarak değerlendirilmekte. Çıraklık eğitimi gören her üç göçmen gencinden birinin bu eğitimi Bilginin önemi Özelikle Balkan ülkeleri, Türkiye ve Portekiz kökenli gençlerde bu durumun yaygın olduğu görülmekte. Ancak söz konusu araştırma göçmen gençlerin olumlu taraflarını da açığa çıkarmakta. Çalışkanlık, inisiyatif sahibi olma ve birlikte çalışma gibi konularda göçmen gençler olumlu not almaktalar. Göçmen gençlerin en büyük sorunları ise eğitim konusunda anne ve babalarından yeterli destek alamamaları. Bunun nedeni kuşkusuz anne ve babalarının İsviçre eğitim sistemi hakkında yeterli bilgilerinin olmamaları. Eğitimi bitirememenin nedeni göçmen olmak mı? Bu nedenle genel olarak göçmen gençler, meslek eğitimi konusunda kendilerine yardımcı olacak kurumlara daha az müracaat etmekteler. Araştırmanın ortaya çıkardığı diğer ilginç bir konu ise, çıraklık eğitimi yaptıkları işyerinde, çıraklık eğitimi bittikten sonra iş bulma konusu. Göçmen gençler genel olarak çıraklık eğitimi yaptıkları işyerlerinde bir iş bulma imkanına sahip olamazken İsviçreli gençler bu imkana daha fazla sahip olmaktalar. Çıraklı eğitimi bitirilmeli İsviçre eğitim sistemi genel olarak, eğitimini tamamlama konusu dan sorunları olan gençlere yardım etme prensibini ön planda tutar. Bunun için eğitim yapanlara çeşitli danışma ve yardım imkanları sunar. Öğrenme sorunlarının ortadan kaldırılması için, özellikle öğretmenlerin öğrenci ve öğrenci anne babaları ile yakın bir ilişki kurar. Göçmen gençlerin bu imkanlardan daha iyi yararlanarak mesleki eğitimlerini yarıda bırakmaması gereklidir. Bu konuda gerekli bilgilerin edinilmesi ve bun- ların değerlendirilmesi gereklidir. Bütün bunlara rağmen, çıraklık sözleşmesinin fesihi söz konusu olduğunda gene öncelikle bu danışma kurumlarına müracaat edilmelidir. Çıraklık eğitimini tamamlayamayan gençler için çeşitli kantonlarda belli imkanlar bulunmaktadır. Örneğin Zürih Kanton’un da ‘kabel, fragen zur Lehre’ kurumu bu konuda gençlere yardımcı olmaktadır. «www. lehrlinge.ch» internet sitesinde ise bu konuda ayrıntılı bilgi edinmek mümkündür. / Migjen Azemi horizonte Siz Sorun Unia Cevaplasın İşyeri Nerede Mahkemeye Verilebilir? Soru: Çalıştığım işyeri, ücretimden haksız yere bir kesinti yaptı, bunun için iş mahkemesinde dava açmak istiyorum. İşyerinin merkezi Besel’de, ancak ben Bern’de çalışmaktayım. Hangi şehirde ki iş mahkemesinde dava açmam gerekli? Cevap: İş mahkemesin açılacak davalar için yasalar, hem işyerinin bulunduğu yeri, hem de normal olarak çalıştığınız yeri öngörmektedir. İsviçre’de sivil mahkemelerde açılacak davalar için yasalar öncelikle, dava açınla kişinin veya kurumun bulunduğu yeri öngörmektedir. Buna ek olarak, işle ilgili olarak ta, çalışılan yerde dava açılması mümkün. İsviçre Sivil Davalar İdari Yasası’nın 39. Maddesi, bu konuları ayrıntılı olarak belirlemektedir. İş mahkemeleri için özel olarak getirilen bu madde, çalışanların haklarını almasını kolaylaştırmayı amaçlar. Çalışan bir insan için, çalıştığı yerde ki mahkemeye dava açmak kuşkusuz daha kolaydır. Öte yandan, tercih edilebilecek bu iki yerden hangisinde iş mahkemesi varsa orada dava açmak daha avantajlıdır. İş mahkemeleri genel olarak işveren ve işçi temsilcilerinden oluştuğu için, çalışan bir insanın, öncelikle iş mahkemesinde dava açması tavsiye edilir. Ancak İsviçre’de her şehirde iş mahkemesi bulunmamaktadır. Öte yandan, çalışılan yerde açılan dava işveren tarafından kabul edilmek zorundadır. Bu durumda sizin, için hem Basel hem de Bern’de dava açma imkanı mevcuttur. Kursa gidiş çalışma süresi sayılmalı mı? Soru: İşyeri beni iki haftalık bir meslek kursuna göndermek istiyor. Ancak bu kurslar, firmanın başka bir şehirde bulunan diğer bir işyerinde olacak. Başka bir deyişle, kursa gitmek için iki misli daha fazla süreye ihtiyacım olacak. Kursa gitmek için harcadığım düre çalışma zamanı olarak hesaplan malıdır? Cevap: Evet. Kural olarak, çalışılan yerin neresi olduğu iş sözleşmesinin bir parçasıdır. Başka bir deyişle, şu an ki çalıştığınız yer için işe gitme süresi söz konusudur. Elbette işyeri sizden, iş süresi içinde bir kursa veya benzeri bir etkiliğe katılmanızı talep edebilir. Bu durumda normal işe gitmeniz için harcadığınız süreden fazla bir süre, işyeri tarafından çalışma süresi olarak hesap edilmelidir. Benzer şekilde söz konusu kursa gitmek için harcadığınız yol masraflar da işyeri tarafından karşılanmak zorundadır. Ancak, çalıştığınız yerin başka bir yere taşınması halinde durum biraz daha farklıdır. Bu durum, işyerinin size yeni bir iş sözleşmesi sunması anlamına gelir. Başka bir deyişle, bu değişiklik için size tanınan sürenin, iş sözleşmesinin fesih süresi kadar olması gereklidir. Bu değişikliği hemen kabul etmeniz halinde ise, kabul tarihinden itibaren yeni yerde çalışmayı kabul etmiş sayılırsınız. 4 Nr. 2 | März 2011 | türkisch Unia sendikası delegasyonu da katıldı Sosyal Forum Dekar’da Yapıldı Şubat ayından Senagal’in Dekar şehrinde yapılan Dünya Sosyal Forumuna katınla altı kişilik Unia delegasyonunun önerisi ile, 2012 yıluında tüm dünyada bir göçmen günü kutlanması önerisi kabul edildi. Foruma katınla Unia üyeleri, forumda sendikaların giderek daha öne çıkmaya başladıklarına dikkat çektiler. Eski Brazilya devlet başkanı Luiz Inácio Lula da Silva veya kısa adıyla Lula’nın de yer aldığı bir tartışma toplantısına katınla Unia delegasyonu üyelerinden Mauro Moretto izlenimlerini ‘dayanışma bir kez daha çalışmalarımızın merkezine almalıyız’ diyerek özetledi. Moretto, forumda sendikaların giderek ağırlık kazanmasına dikkat çekerek, ‘sendikalar bu foruma önemli bir katkı sunuyorlar, daha fazla demokrasi, insan hakları ve göçmenlerin hakları sendikalar tarafından dile getirilen en önemli konular oldu’ dedi. Aktif Delegasyon Foruma oldukça küçük bir delegasyonlar katınla Unia sendikası buna karşın forum çalışmalarına oldukça aktif bir şekilde katıldı. Pek çok tartışma platformuna katınla Unia delegeleri bu arada kendileri de göçmen işçiler konulu bir tartışma forumu da düzenlediler. Sendika üyeleri de foruma katıldılar. Bu foruma katılan Foto: İtalyan, Alman ve Güney Sonya Mermoud, l’événement syndicale Amerikali göçmen temsilcileri, göçmenlerin toplumla uyum sorunların tartıştılar. Unia sendikası merkez yönetim kurulu üyesi Guglielmo Bozzolini, bu tartışmada ‘göçmenlerin bir saat iş bırakma eylemi yaptığını düşünün, bütün İsviçre’de hayat duracaktır’ diyerek, göçmen işçilerin ekonomiye yaptıkları katkıya dikkat çekti. İsviçre’de bu yıl yapılacak olna göçmen kampanyası hakkında bilgiler veren Bozzolini, ırkçı gelişmeler seyirci kalınamayacağını da konuşmasında belirtti. Unia temsilcisi Moretto ise bu tartışmada, sadece tek tek ülkelerde ırkçılığa karşı mücadelenin yeterli olmadığı, göçmenlerin ve sendikaların bu konuda uluslar arası etkinlikler düzenlemesi gerektiğine dikkat çekti. Unia delegasyonu içinde bu iki üyenin yanı sıra, Unterwallis şubesi sekreteri Blaise Carron, Unia yürütme kurulu üyesi Jean-Claude Rennwald, Unia göçmen komisyonu eş başkanı Giovanni Giarrana ve Unia üyesi Thierry Cortat yer aldılar. İnşaat İşkolu Sözleşmesi Her şeyden önce sağlık İsviçre’de inşaat işkolunda çalışan 100.000 den fazla işçi için geçerli olan Toplu İş Sözleşmesi’nin bu yıl sonunda yenilenmesi için Unia sendikası çalışmalara başladı. Bu Toplu İş Sözleşmesi geniş bir işçi çevresi için geçerli olmasının yanı sıra, İsviçre’de pek çok alanda örnek alınan bir sözleşme olduğu için sendikalar açısından önem taşımakta. Bu nedenle Unia sendikası bu yıl yapılacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri için, çalışanların en çok ilgilendiren konuları gündeme getirdi. Geçen yıl on binden fazla işçi ile yapılan görüşme ve anketlerde, çalışanlara bu konuda sorular sorularak en önemli sorunları tespit edildi. Bunlar içinde öne çıkan en önemli konu, çalışamama durumunda ödenecek ücretler oldu. Daha Fazla Korunma Hastalık veya kaza sonucu çalışamayacak durumda kalan işçiler veya kötü hava koşulları nedeni ile çalışmanın engellenmesi sonucu işçiler ücretlerinin tam olarak ödenmesini istemekte. Ayni zamanda, iş güvenliğinin sağlanmadığı durumlarda işçiler çalışmaya ara vermekte, ancak çoğu kez bu durumda ne kadar ücret ödeneceği tartışma konusu olmakta. Öte yandan pek çok firma uzun bir sürede inşaatlarda çalışmış olan işçilerin bu tecrübe- lerinden yararlanmak yerine, onları işten çıkarmayı ve daha düşük ücretle tecrübesiz işçi çalıştırmayı tercih etmekte. Bunun ilk göze çarpan sonucu işyerlerinde ki iş kazalarının artması olmakta. Bu nedenler çalışanların önemli taleplerinden biride uzun süre ayni işyerinde çalışan işçilere belli bir çıkış vermeme garantisi sağlanması olmakta. Uzun bir süre inşaatlarda bedeni olarak çalışma işçileri yıpratmakta, ama ayni zamanda sürekli sendikal mücadele sonunda ücret zammı aldıklarından çoğu kez sözleşmede belirtilen asgari ücretin üstünde bir ücret almaktadırlar. Kuşkusuz bu çalışanların işyerlerine katkıları da tecrübelerinden dolayı fazla olmakta. Buna rağmen işyerlerinin bu çalışanların tecrübelerinden yaralanmak yerine onlara çıkış vermesi, işyeri açısından bir kayıp olmakta, yapılan işin kalitesinin düşmesi sonucunu doğurmakta. Sendikal çalışma sonucu Öte yandan pek çok işyeri, sendika içinde aktif olarak çalışan işçileri kendileri için bir tehlike olarak görmekte ve bir fırsatını bulup bu işçilere çıkış vermek istemektedirler. Oysa mevcut yasalar, sendikal çalışma nedeni ile bir işçinin işine son verilmesini, çıkış hakkını kötüye kullanmak olarak görmektedir. Ancak bu yeterli olmadığından, toplu iş sözleşmesine bu konuda daha etkin belirlemeler getirilmesi gerekmektedir. Yeni sözleşme için sendikaların talepleri ara- Çalışırken daha fazla dikkat. sında öne çıkan diğer bir konu ise iş güvenliğidir. Yasalar, çalışma sırasında işverenin çalışanların iş güvenliğini sağlamakla sorunlu tutmaktadır. Başka bir deyişle, iş güvenliğinin sağlanamaması durumunda işçilerin işi bırakma hakları doğmaktadır. Benzer şekilde kar yağışı ve benzeri kötü hava koşullarında inşaatlarda çalışmaya ara verilmek zorundadır. Ancak bunun hangi şartlarda geçerli olduğu tam olarak belirlenmediğinden çoğu kez bu konu tartışmalara neden olmaktadır. Bu nedenle yeni iş sözleşmesinde bu konuya bir açıklık getirilmesi gerekmektedir. Bahar Gelirken Bu sayının son yazıları yazılırken dışarıda bahar havası başlamıştı. Sendika içinde başlayan tartışmalarda sendikada bahar havası yaratacak gibi gözüküyor. Sendika üyesi işçiler sendikanın kararlarında daha fazla söz sahibi olmak istiyor, siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Bize yazın, yayınlayalım. Impressum: Beilage zu den Gewerkschaftszeitungen work, area, Événement syndical | Herausgeber Verlagsesellschaft work AG, Zürich, Chefredaktion: Marie-José Kuhn; Événement syndical SA, Lausanne, Chefredaktion: Sylviane Herranz; Edizioni Sociali SA, Lugano, Chefredaktion: Gianfranco Helbling | Redaktionskommission M. Akyol, I. Barros, D. Filipovic, M. Martín, M. Mendes, O. Osmani | Sprachverantwortlich Mehmet Akyol | Layout Simone Rolli, Unia | Druck Ringier Print, Adligenswil | Adresse Unia Redaktion «Horizonte», Weltpoststrasse 20, 3000 Bern 15, [email protected] www.unia.ch / Mehmet Akyol
Benzer belgeler
3 2 4 Göstermelik Çözümlere Hayır
yapma gerekçesi ile alınan bu karar, işyerinde çalışanların büyük bir
tepkisine neden oldu. Unia sendikası ile birlikte işyeri yönetimi ile
görüşmelere başlayan işyeri komisyonu, işten çıkarılmalar...
Daha Fazla Ücret
Bilindiği gibi geçen yılın sonunda,
toplu işten çıkrama kararı alan Alstom işyeri, çalışanların ve sendikanın protestoları sonucu bu kararını
dondurmaya zorlanmıştı. Çalışanlar şimdi, işten çıkarma...
2 4 3 İşsizlik Sigortası`nda değişiklikler
daha düşük ücretle çalışma teklifinde bulunması, üstelik yol masraflarını karşılamaya yanaşmaması, çalışanların tepkilerine yol açtı.
Unia sendikası, işyerinde çalışan
işçilerle yapınla bir toplant...
Bizsiz İsviçre olmaz
işyerinin temizliğini üstlenen Vebego Services AG ile bir anlaşma
yapıldı. Buna göre yeni firma işyeri
temizliğinde çalışanların tüm işçileri, daha önceki şartlarda çalıştırmayı kabul etti.
Ekonomi...