3 2 4 Göstermelik Çözümlere Hayır
Transkript
Miting: 26 Haziran Bern Göçmeler ve Kriz 2 İşsizliğin artmasının sonuçları İşçilerden Meclise Saldırılara karşı güclü bir mesaj 3 Sendika Kursu Sosyal Sigortalar ve Emeklilik 4 Nr. 5 | Juni 2010 | türkisch Erscheint als Beilage zur Zeitung «work» | Redaktion T +41 31 350 21 11, F +41 31 350 22 11 | [email protected] | www.unia.ch Unia Göçmen Konferansı Göstermelik Çözümlere Hayır Göçmen Yasalarına karşı bir gösteri. Mayıs ayında yapılan Unia sendişkası göçmen konferansı, göçmenlerin gündeminde olan sorunları tartışarak, yeni bir başkan seçti. Yabancı düşmeni SVP partisi tarafından getirilen ‚göçmenleri sınırdışı etme’ yasa önerisi ve hükümet tarafından buna karşı önerilerin ise, olmayan sorunlara göstermelik çözümler olması nedeni ile red edilmesi kararlaştırıldı. Tartışmalar sırasında, İsviçre’nin Avrapa’da en sert göçmen yasasına sahip bir ülke olduğu dile getirildi, mevcut yasa şu anda, ağır suç işleyen göçmenelerin sınırdışı edilmelerinin öngörmekte. Hatta bazı durumlarda sürekli oturma iznine sahip (C-Kimliği) göçmenler bile sınırdışı edilebilmekte. Resmi makamlar, böyle bir durum karşısında olayı incelemkete ve göçmenin durumuna göre bir karar almaktalar. Göçmen Konferansı bu anlamada mevcut yasanın bu konuda değiştirilmesinin bir anlam ifade etmeyeceği görüşünde. istemektedir. Başka bir deyişle burada doğmuş, büyümüş olan ikinci ve üçüncü kuşak göçmenler bile her an sınırdışı edilme ile karşı karşıya bırakılmak istenmektedir. Bu anlamda yeni yasa önerisi bir sorunu çözmekten çok, ırkçı propaganda yapma fırsatı amacı ile hazırlanmış ve göçmenler üzerinde sürekli bir tehdit oluşturmayı amaçlamaktadır. Hükümet tarafından bu yasa önerisine altarnatif olarak getirirlen yasa önerisi ise, hemen hemen ayni doğrultuda, ama bu yasa kadar sert olmayan hükümler içermektedir. Unia Göçmen Konferansı, göçmenler için böylesine özel yasa getirilmesinin herşeyden önce Anayasa’da belirtilen eşitlik prensibine aykırı olduğu ve ayni zamanda İsviçre tarafından imzalanan Ulsulararası Anlaşmalar uymadığı gerekçeleri ile her iki önerinin de red edilmesini karar altına alarak bu konuda net bir tavır almayı kararlaştırdı. Özel Yasa Gereksiz Bu durum SVP tarafından da bilinmekte, ancak, yasalara aykırı bir davranıştan dolayı ceza alan göçmenelerin sınırdışı edilmesini öngören özel bir yasa daha çıkarılmasını talep etmekte. Bu çok açık bir şekilde bile bile ortada yani bir sorun varmış gibi davranma anlamına gelmektedir. Üstelik yasa, göçmenelrin oturma izni ne olursa olsun, sınırdışı edilmeyi mutlak hale getirmek Göçmen Komisyonu: Yeni eş başkanlar Göçmen Komisyonu Emine Sarıaslan ve Giovanni Giarrana’yı Göçmen Komisyonun eş başkanlıklarına seçti. Her iki arkadaşımızında uzun yıllar gerek sendika gereksede göçmenlik alanlarında tecürbeleri bulunmaktadır. Miting: Herkes için Özgürlük, Eşitlik, Onur 26 Haziran 2010 Saat 14.30 Bern Toplanma yeri Waisenhausplatz Miting Bundesplatz n n n n n Herkese ve bu arada kağıtsızlarada çalışma hakkı, iltica taleplilerine güvence, kağıtsızların durumu yasallaştırılsın, insanlık yasadışı olamaz. Herkese ve bu arada kağıtsız olarak burada yaşayanlara da evlenme hakkı, sevgi sınır tanımaz. İnsan hakları ve insanlık onuru için mücadeleya evet, bu mücadeleye omuz verenler cezalandırılmaz, toplum dışına itilemez, suçlu gözü ile bakılmaz. Herkese yeteri derecede sosyal yardım imkanı, acil yardım uygulamaları hemen kaldırılsın, işsizlik sigortasında yapılma istenen kısıtlamalar durdurulsun. Yurtdışı edilme yasa önerisine hayır, Ceza Yasası herkes için ayni uygulansın, Bunların normal olarak görülmeye başlanmasını, ırkçılığın giderek daha çok Yasalara, günlük hayata girmesini kabul edemeyiz. Zorla Entegrasyona karşı, dayanışma, eşit haklar talep eidyoruz. Temel haklar olmadan demoktrasi de olamaz, bunlar geleceğin toplumunun temel taşlarıdır. Mitinge katılmak isteyene Unia sendikası bürolarından Bern’e gidiş imkanlarını öğrenebilriler. Toplu İş Sözleşmesin’de ki asgari ücretler yetersiz Asgari Ücret Yasalaştırılsın Asgari ücret bir zorunluluk. İsviçre’de 400.000 işçi tam gün çalışmasına karşılık, günlük ihtşyaçlarını karşılayacak dğzeyde bir ücret alamamaktadır. Bu işçilerin 300.000 ni kadın 100.000 ise erkektir. Hatta bazı işkollarındai meslek eğitimi yaptıktan sonra bile, düşük ücretle çalışmak zorunda kalınmaktadır. Sendikalar bu kabul edilemeyecek duruma karşı yirmi yılı aşkın bir süredir mücadele etmektedir. Bu doğrultuda pek çok toplu iş sözleşmesinde, asgari ücretler arttrıldı ve asgari ücretin olmadığı toplu iş sözleşi kalmadı. Buna rağmen sadece toplu iş sözleşmelerinde asgari ücretlerin yer alması yeterli olmamakta. Özellikle işverenler, bağlayıcı asgari ücret konusunda geri adım atmamakta direnmektedirler. Bu nedenel sendikalar geçen yıl, tüm ülkede bir asgari ücret tesbit edilmesi için bir yasa önerisi hazırlamaya karar verdiler. Bu hazırlıklatr sonucu ortaya çıkan bir yasa önerisi şu şekilde belirlendi. Yasanın temel prensipleri İlk olarak bu yasanın yürülüğe girmesi ile en alt düzeyde ki ücret alan çalışanların %11 nin ücretleri doğrudan doğruya artması söz konusu olacak. Başka bir deyişle, gerek toplu iş sözleşmesi olmadığı için belli miktarın altında ücret alan (örneğin hizmet sektörü veya satış işkolu) veya toplu iş sözleşmesinde gene bu miktarın altında asgari ücret belirlemesi olan yaklaşık 400.000 işçinin ücretlerinin artması sonucunu verecek. Bu arada Migros ve Coop gibi büyük satış işyerelerinde ki ücretlerin belirlenen bu miktarın biraz daha üctünde ücret aldıkları unutulmamalı. Ücret Dampingine karşı İkinci olarak, yasa ile belirlenecek bir asgari ücret, taşaron işyerlerinde veya geçici işlerde çalışanlar arasında giderek yaygınlaşan ücret dampingine karşı önemli bir engel oluşturacaktır. Üçüncü olarak ise, bu yasa toplu iş sözleşmelerinin yaygınlaştırılmasını teşvik edecektir. Bununla çeşitli işkollarında sendikalarla işverenler arasında asgari ücretleri, bu işkoluna göre tesbit edilmesi mümkün hale gelecektir. Bunun dolaylı sonucu ise, özellikle meslek eğitimi olan kalifye işçiler içinde bir asgari ücret tesbiti olanaklı hale gelmesidir. Sendikalar tarafından önümüzde ki aylarda lanse edilemesi kararlaştırılan bu yasa önerisinin amaçları ise son derece nettir, Her çalışan için belli bir asgari ücretin garanti altına alınması n Adaletli bir ücret sistemi olmadan, toplumsal gelirin paylaşılması mümkün olmadığı gibi, bir sosyal barışta sağlanamaz n Çalışan bir insanın en temel ihtiyaçlarını sağlayacak düzeyde bir ücret alamaması toplumsal bir yaradır, bu sadece işverenlerin bir sorumluluğu olamaz n Bu yasa önerisinin lanse edilmesine paralel olarak sendikalar, toplu iş sözleşmelerinde belirlenen asgari ücretlerin arttırılması içinde bir kampanya başlatmayı ve düşük ücretleri tekrar kamuoyunda bir tartışma konusu haline getirmeyi amaçlamaktadırlar. Bu şekilde işverenlerin asgari ücret konusunda ki duyarsızlıkla aşılmaya çalışılacaktır. / Vania Alleva horizonte Kısa kısa Barbey SA Lozan yakınlarında ki gıda üreticisi ve dağıtıcısı Barbey SA işyerinde 25 Mayıs ta başlayan 60 işçi ile başlayan 3 günlük grev başarı ile sonuçlandı ve işyeri yönetimi, grevci işçilerin taleplerini sendika ile görüşmeyi kabul etti. Çalışanların talepleri arasında, çalışma zamanlarının tesbir edilmesi, fazla mesailerin ödenmesi, iş yasalarına uyulması ve sendika üyesi olan işçilere karşı uygulanan baskılara son verilmesi bulunuyordu. İşyeri yönetimi ayrıca, grevle ilgili olarak, greve katılanların aleyhine bir işlem yapmama garatiside verdi. Kanton uzlaşma kurulunun katılacağı görüşmelerde bu ay içinde, işöilerin taleplerinin yanısıra, ayda 100 Fr. lık ücret artışıda gündeme gelecek. İşyeri yönetimi ayrıca bu zamana kadar çalışanlara yaptırılan fazla mesaileride ne kısa zamanda hesaplayarak ödemeyide kabul etti. Unia sendikası bu görüşmelere, işyerinde çalışan bütün işçilerin temsilcisi olarak katılacak. Xstrata Avustralya’da ki maden ocaklarında çalışan işçiler adına bir delagsyon Unia sendikasınında desteği ile , Xstrata tekelinin Zug’taki merkezi önünde bir protesto gösterisinde bulundu. Maden işletmesinin işçi ve sendika düşmanı politikaları, işyerinin hisse sahiplerinin yıllık toplantısına katılmak üzere Zug’a gelen hisse sahiplerine anlatıldı. Bu işyerinde çalışan işçileri temsil eden «Construction, Forestry, Mining und Energy Union» (CFMEU) sendikası adına konuşan Wayne McAndrew ‚işyeri yönetimi sürekli olarak ücret dampingi yapmak istiyor, çalışanların büyük bir kısmı geçici olarak işe alınıyor, sendikal çalışmalara engel olunmak isteniyor diyerek, çalışanların isteklerini dile getirdiler. Sapal Waadt kantonunda ki Ecublens’te kurulu paketleme işyeri Sapal’da, Mart ayı başında işyeri yönetimi, işyerinde çalışan 135 işçiden 35 ine çıkış verme kararı aldığını açıklamıştı. Üretimin bir kısmını Çin’de yapma gerekçesi ile alınan bu karar, işyerinde çalışanların büyük bir tepkisine neden oldu. Unia sendikası ile birlikte işyeri yönetimi ile görüşmelere başlayan işyeri komisyonu, işten çıkarılmalara engel olmak için gerekli önlemlerin alınması için, işyeri yönetimine önerilerde bulundu. İki ay süren görüşmeler sonunda, işyeri yönetimine 35 işçi yerine sadece 12 çalışana erken emeklilik hakkı tanıyarak bu sorunun çözümünün mümkün olduğu kabul ettirildi. Gerek Sapal, gereksede diğer işyerlerinde sendika ile işyerinde çalışanların, işçi çıkarılma veye işyeri kapatılmalarına karşı mücadelenin, ekonomik kriz döneminde mümkün olduğunu göstermekte. İşverenler tarafından tek taraflı olarak alınan kararların ne kadar yanlış olduğu her seferinde ortaya çıkmakta. Bu örneklerin göstermiş olduğu gibi, işçilerin kendi işyerleri ile ilgili olarak görüş ortaya koymaları veya işyeri kaptılmalarına karşı altarnatif getirmeleri her zaman mümkün. 2 Nr. 5 | Juni 2010 | türkisch İsviçre ile Kosova arasında Sosyal Sigorta Anlaşması İsviçre hükümetinin tek taraflı olarak Kosova ile yapılmış olan sosyal güvenlik anlaşmasını fesh etmesini takiben başlatılan bir imaza kampanyası ile bu anlaşmanın yenilenmesi talep edilmiş ve toplanan imzalar 4 Mayıs günü İsviçre Hükümetine iletilmişti. Benzer şekilde bu imzaların bir kopyasıda 27 Mayıs günü Kosova hükümeti yetkilelerine iletilerek, anlaşmanın tekrar yürürlüğe girmesi için gerekli adımların istendi. Delegasyonda Unia sendikasından Rita Schiavi, Ruzhdi Ibrahimi, Osman Osmani, SIT Sendikasından Shani Zekolli, Jean Michel Varcher ve Yeşiller Partisi başkanı, Ueli Leuenberger yer aldı. Delegasyon öncelikle Kosova hükümeti Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sendikaları, Partileri, İsviçre Konsolosluğunu, Parlemento Sosyal Güvenlik Komisyonunu ziyaret ederek, mevcut durumla ilgili bilgiler verdiler ve gerekli girişimlerin yapılması talebinde bulundular. Anlaşma fesihi Bu yılın Mart ayında İsviçre hükümeti, tek taraflı olarak İsviçre ile Kosovo arasında ki sosyal sigorta anlaşmasını uzatma kararı aldığını açıkladı. İsviçre’de yaşayan 170.000 Kosovalı arasında bu karara geniş bir tepki ortaya çıktı. Yıllardır İsviçre’de çalışan bu insanlar için bu kararın sonuçları gerçekten düşündürücü. Bu kararın geriye alınması için Unia sendikası tarafından başlatılan imza kampanyasında toplanan imzalar Mayıa ayı başında Parlemento’ya verildi. Toplanan imzalar Parlementoya veriliyor. Ve sonuçları 1 Nisan tarihinden itibaren, İsviçre’de çalışan, ancak çocukları Kosovo’da yaşayan göçmenler çocuk parası alamıyorlar, bu tarihten itibaren emekliliğe ayrılanlar ise, sadece İsviçre’de yaşamaya devam etmeleri durumunda emekli aylıkların alabilmekteler, kendi ülkelerine geri dönmeleri halşnde ise bu hak- tan mahrum olacaklar. İmzaların parlementoya teslimi sırasında Unia sendikası yürütme kurulu üyesi Rita Schiavi ise ‚Bu durum kelimenin tam anlamı ile bir ayrımcılıktır, emekli olduktan sonra nerede yaşamak isteyeceğine insanların kendileri karar vermelidir, emekli olan bir insanı bir yerde yaşamaya mahkum etmek insanlık dışıdır’ demişti. Göçmenler ve Kriz İşsizliğin Sonuçları Ekonomik krizler sırasında, işyerlerinin kapanması sonucu işsizliğin birdenbire arttığı bilinen bir konu. İşyerlerinde ki ‘kadın’ ve ‘göçmen’ işçilerinden öncelikle işten çıkarıldığıda bilinen yaşanan bir olay. Bugün yaşanan krizde de ayni gelişmeleri görmek mümkün. Am bu durum geçmişe kıyasla çok daha belirgin. Mart 2009 sonu itibarı ile İsviçre’deki tüm işsizlerin %45.5 i göçmen işçi, oysa tüm çalışanların sadece %27 si göçmen işçi. Daha 5 yıl öncesi ile bu sayılar karşılaştırıldığında göçmenler açısındanb durumun ne kadar daha kötüleştiğini görmek mümkün. O zaman 145.370 işsiz ile işsizlik oranı bugünkü düzeyde idi, yaklaşık %3.7. Ama bu işsizler arasında ki göçmenlerin oranı %41.1 ile bugünkünden daha azdı. Başka bir deyişle göçmenler arasında ki işsizliğin artması ortalamanın daha üzerinde ve bu durum her krizle birlikte daha da belirginleşmekte. Bu gelişim göçmenler açısından sonuçları kelimenin tam anlamı ile bir felaket. Öncelikle zaten ortalamanın altında olan yaşam düzeyleri bu gelişme ile daha da düşmekte, buna bağlı olarak sosyal izalasyon işsizliğin artması ile daha da çekilmez hale gelmektedir. Bu nedenle işsizliğe karşı göçmenler için özel tedbirler alınması gerekmektedir. n İşsiz veya işsizlik tehditi altında ki göçmenlere, dil kursalrın ın yanısıra meslek eğitimi kurslarıda verilmeli, sosyal izalasyon dikkate alınmalıdır. n Tüm işsizlere toplu taşıma araçları bedava olmalıdır. n Belli bir gelir seviyesinin altında ki işsizlerden vergi alınmamalıdır. İkamet izni garantisi Son günlerde çeşitli kantonlarda yabancılar polisi, sosyal yardım almaya devam ettğiğ gerekçesi ile göçmelere bir ihtar mektubu göndermeye başladı. Bu mektuplarda, sosyal yardım alamaya devam etmeleri halinde bir yıl sonra ikamet izinlerinin uzatılmayacağı belirtilmekte. Bir yandan kendilerinin neden olmadığı bir ekonomik kriz ile işlerini kaybede- Son 5 yıl içinde işsizliğin gelişimi Nisan 10 Mart 10 Aralık 10 Mart 09 Mart 08 Mart 07 Mart 06 Mart 05 Mart 04 Toplam 158’570 166’032 172’740 134’713 103’777 117’915 143’249 145’370 160’849 4,0% 4,2% 4,4% 3,4% 2,6% 3,0% 3,6% 3,7% 4,1% İsviçreli 88’141 91’597 95’620 73’424 57’530 67’243 82’259 85’567 93’307 Toplam 2006 3198 74,3% 2007 3257 74% 2008 3291 73,1% 2009 2) 3287 73% Göçmen 1106 25,7% 1156 26% 1209 26,9% 1242 27% www.bfs.admin.ch rek cezalandırılan göçmen işçiler bir kez daha cezalandırılmak isteniyor. Bunlarda yetmiyormuş gibi hükümer tarafından hazırlanan yeni bir yasa değişikliği önerisi, göçmenlerin sürekli oturma izni almalarını zor- Kağıtsız Çocuk Kalmasın Toplanan imzaların, bazı okullardan gelen çocuklar tarafından yetkli makamlara verilmesi, bu eyleme eyrı bir özellikte kazandırdı. Meclis gündeminde olna bu konu ise yaz öncesi parlemento tarafından görü- şülerek bir karar bağlancak. «Çocuklar Yasadışı olamaz» adı altında daha önce kurulan bir komite de, hükümet ve parlementodan imzalanan bu anlaşmayı ciddiye alarak somut önlemler almasını istiyor. Bu konuda gerekli yasal değişikliklerin yapılarak, oturma izni olmayan genç göçmenlere eğitim ve meslek imkanları yaratılması istenmekte. Komitee tüm gençlerin insanca yaşam için gerekli önkoşullara sahip olma hakkı olduğunu belirtmekte. Destekleyen Kurumlar «Çocuklar Yasadışı olamaz» adı altında bu komite tarafından başlatı- 44,4% 44.8% 44,6% 45,5% 44,6% 43,0% 42,6% 41,1% 42,0% Toplam çalışanlar içinde göçmenlerin sayısında ki gelişme Kampanya Sonuçlandı İsviçre’de anne ve babası oturma iznine sahip olmadığpı için ‘kaçak’ kalmak durumunda olna çocuklara asgari hakların bu arada meslek eğitimi yapma imkanları için toplanan 11.00 imza bu ayın başında bir gösteri ile İsviçre Parlementosun verilidi. 55,6% 55,2% 55,4% 54,5% 55,4% 57,0% 57,4% 58,9% 58,0% Göçmen 70’429 74’435 77’120 61’289 46’247 50’672 60’990 59’803 67’542 lan bir kampanya ile ilk elden Zürih Basel gibi büyük şehirlede bağımsız danışma büro açılmıştı. Unia ve Vpod sendikaları dışında, Hilfswerk der evangelischen Kirchen Schweiz (HEKS) ve der Schweizerische Katholische Frauenbund (SKF) bu çalışmaları desteklemekte. Amaç öncelikle oturma izni olmayan göçmen çocukların varlığını ve durumlarını kamuoyuna aktarmak, bunun sonucunda bu soruna bir çözüm bulmayı amaçlamak: kampanya ile ilgili diğer bilgileri, www.keinkindistillegal. ch adresinde bulabilirisiniz. laştırmak istemektedir. Bu nedenle göçmen işçileri tehdit etmek yerine onlara ikamet izni garanti eden yasal değişlikler bir an önce hazırlanmalıdır. / Mehmet Akyol horizonte 3 Nr. 5 | Juni 2010 | türkisch Sermayenin saldırılarına karşı işçilerden Parlementoya güclü bir mesaj Isviçre nin bütün bölgelerinde 31 Mayis Pazartesi günü saat 11.30 de başlayan eyleme 1000 den fazla işyeri temsilcisinin katıldı.İş günü olamasına rağmen katılımın beklenenin üzerinde ve canlı olması katılımcılara moral verdi. Konuşmaların ana teması Parlamentonun kriz bahanesiyle sermayenin bütün isteklerine uygun yasal düzenlemeler ve daha fazla kar icin teşvik edici destek önlemlerinin sermayeye verilmesinin eleştirilmesi oldu.Parlamento Sanayi politikası krizin sonuclarını çalişanlara ödetme ve patronlar içinde bir fırsata dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Bunun en acık örnekleri bankaları sübvanse etmek, Eemekli kasalarında biriken emekcilerin primlerine el koyma girişimleri, emekliliği imkansız hele getirme, mezarda emekliliği dayatma, işsizlik sgortalarınıda aynı şekilde faydalanamaz duruma getirme, Krankenkasse primlerinin fahiş bir şekilde arttırılması nın yanısıra sağlık faturalarında hastalara ödettirilen payların sürekli arttırılması cabaları ve buna benzer bir cok hak gasplarını daha sayabiliriz. İşsizliğe karşı Devletin etkin önlemleri almasını sosyal devet anlayışını yeniden güclendirmesi gerektiği,işten çıkışların durdurulmasını ve yeni iş alanlarının yaratılmasını, Yenilenebilir enerjiye yatırımların yapılması temiz ve yaşanabilir bir cevre icin önlemlerin alınmasını talep ettiler. Coop Duvar ve Çatı işçileri için tehlike Kartonfabrik Deiswil Çalışma şartları hala kesinleşmedi. Direnen Deisswil işçileri. Geçen yıl sendikalarla işverenler arasında, çalışanlara erken emeklilik hakkınıda getiren yeni bir toplu iş sözleşmesi konusunda anlaşmaya varıldı ve bu sözleşmenin tüm işkolu için genel geçerli ilan edilmesi için sendikalar ve işverenler hükümete başvuruda bulundular. Nisan ayı içinde işveren tarafından kapatılan Deiswil Karton fabrikasında, işçilerin işyerini işgal eylenmleri başarı ile sonuçlandı. İşyeri yönetimi, kapatma kararı alınmasından sendika ve işçilerle her türlü görüşmenin kapılarını kapamış, bunun üzerine çalışanlar işyerinin kapılarını kapatarak, işyerinden herhangi bir mal veya başka bie şeyin çıkmasına engel olmaya başlamışlardı. Endüstri iş kolunundaki hak kayıpları her gecen gün artan sermayenin saldırılarına karşı mücadele etmek ve UNİA Sendikasının çalışmaları ile hedeflerinin konuşulduğu tartışıldığı bir eylem oldu.Eyleme Unia. Endistri sekreteri Corrado Pardini, UNIA başkanı R. Ambrosetti .SP başkanı Christian Levrat. SP-Baselland Nationalrätin Susanne Leutenegger. UNCTAD-Ökonom Dr.Ulrich Hoffman. Grünen ler Başkanı Ueli Leuenberger, gibi önemli simalar katılıp birer konuşma yaptılar. Herkese İş ve Meslek yeri ve imkanı, Yaşanabilir Adil bir Üçret Unia Forte’nin yeni sayısı Endüstri Eylem Gününden bir görüntü. Parlamentoya verilen diğer önemli mesaj isviçrenin Diktatörce yönetilmek istendiğini bu yönde Halka rağmen bir çok uygulama ve kararların verildiğini,bir cırpıda UBS bankasına 68 milyar frank verildiği vurgulanarak, ama İsviçrenin demokratik bir ülke olduğu olması gerektiği vurgulandı. İşyerlerinde sendika temsilcilerine yönelen saldırılar işten cıkarmalara karşı parlamentonun koruyucu yasal önlemleri alınması taleb edilerek işverenler mücadele etmeyen dikensiz gül bahcesi istenmektedirler denildi. İşverenlerin kavgası Bir Parmak bir parmaktır ama Beş parmak Bir Yumruktur artık Yumruk olalım Konuşmaların ikinci bölümünde işçiler Mikrofona gelerek kısa konuşmalar yaptılar geldikleri bölgelerin durumlarını sorunların daha yakında anlattılar. İşçiler Biz sermayeden korkmayalım sermaya bizden ve sendikamız UNİA dan korksun bu ancak birliğimizi mücadelemizi güclendirirsek mümkün olur dedi. Biz Sosyal plan istemiyoruz biz iş istiyoruz üretmek istiyoruz adil bir ücret istiyoruz. Bern de bulunan De- isswil Karton fabrikasının kapatılıp 255nin şçinin kapı daşarı edilmesi örnek gösterilerek gizlenmemize saklanmamıza gerek yok. Deisswil İşçileri ile dayanışma cağrıları yapıldı. Borsalarda bizim üretiğimiz değerleri yok ediyorlar ve bizdende daha fazla kemer sıkmamızı istiyorlar.Mücadele etmezsek daha çok kaybederiz Artık yeter dediler. Bir Parmak bir parmaktır ama Beş parmak Bir Yumruktur artık yumruk olalım cağrısı yapıldı. / Hayri Akkız Direnişten Başarıya Unia sendikasının, Coop işyerlerinde çalışan işçileri bilgilendirmek için çıkardığı UniaForte’nin yani sayısı yayınlandı. Bu sayıda, işyerinde çalışma güvenliğinden, işçi sağlığı konusuna kadar pek çok konu yer almakta. Öte yandan Nisan ayı içinde yapılan Coop işyeri konferansında alınan kararlar ve çalışanların elde ettikleri bazı hakların neler olduğuda bu sayıda yer almakta. Gene işyerinde geçerli olan toplu iş sözleşmesinin 2013 sonuna kadar uzatılması, çalışma hayatı ile ilgili bazı tavsiyeler,de bu sayıda bulabilirsiniz. Ayrıca, Unia sendikasına üye olmanın getirceği yararlar, Unia sendikası tarafından işyeri ile ilgili olarak yapılan çalışmalara katılmanın önemide anlatılmakta. Almanca, Fransızca ve İtalyanca olarak yayınlanan bu broşür sendika bürolarından ücretsiz olarak edinilebilir. Bu başvurunun resmi gazetede yayınlanmasının ardından bazı işverenler itirazda bulundular. Bu gelişmeler üzerine sendikalar bir kez daha işverenlerle görüşmeler başlayarak, itiraz gerekçeleri doğrultusunda toplu iş sözleşmesinde değişiklikler yaptılar. Bu değişiklikler özel olarak erken emeklilik haklarının hangi işletmeler için geçerli olması konusundaydı. Anlaşma sağlandı… Bu konuda bir anlaşma sağlandı ancak bu işkolunda ki işverenler bu sefer diğer işveren kurumlarından ayrılarak ayrı bir işveren kurumu kurmaya karar verdiler. Diğer işveren kurumlar, bu yeni kurumun kendilerinin bu toplu iş sözleşi kapsamı dışına ittikleri gerekçesi ile, toplu iş sözleşmesi konusunda ki itirazları bir kez daha yenşlediler. Bunun sonucu olarak Duvar ve Çatı işkolu toplu iş sözleşmesi bir kez daha tehlikeye girdi. Bu işkolunda sorumlu Unia sendikası sekreteri Franz Cahannes ise işverenlerin bu tutumun toplu iş sözleşmesine engel olmaktan başka bir anlam ifade etmeyeceğini belirtti. Ama uygulanamıyor Unia sendikası, toplu iş sözleşmesiz bu durumun ortaya çıkması halinde işkolunda ortaya çıkacak ücret dampingi sonucu, tüm çalışanların ve işyerlerinin önemli sorunlarla karşı karşıya kalacağına dikkat çekerek, resmi makamları bu duruma müdahele etmeye çağırdı. İşyeri yönetimi ile yapılan görüşmelerde işverenin çalışanların isteklerini geri çevirmesinin nedenide bu arada belli olmuştu, fabrika bütünü ile bir İsviçreli yatırım grubuna satılmak isteniyordu. Nitekim Haziran ayı başında satış işlemlerinin sonuçlanmasının ertesinde sendika ile yeni işyeri sahipleri arasında yapılan ilk görüşmede ise, bu işyerinde karton üretimi yerine başka üretimler yapılacağı ve şu anda fabrikada çalışna işçilerin ise bu işyerlerinde çalışmaya devam edebilecekleri belirtildi. Unia sendikası işe yeni işyeri sahipleri ile yapılan anlaşma ise özet olarak şu şekilde Yeni işyeri yönetimi, şu an işyerinde geçerli olan Toplu İş Sözleşmesinin 2014 yılına kadar geçerli olmasını kabul etti. n Gelecek iki yıl içinde işyerinin bir çalışana çıkış vermesi durumunda, daha sonra yapılacak bie sosyal plan uygulanacaktır n Benzer şekilde, kendi isteği ile işyerinden ayrılanlar içinde bu sosyal plan geçerli olacaktır. n Unia sendikası bu başarı ile bir kez daha ekonomik krizi gerekçe göstererek işyerlerinin kapatma kararlarına karşı mücadele ve başarının mümkün olduğunu göstermiş olmaktadır. horizonte Siz Sorun Unia Cevaplasın 4 Nr. 5 | Juni 2010 | türkisch Murad Akıncılar. Düşünüp duracağına... Türkçe Sendikal Kurs İsviçre’de Emeklilik Bu yıl ki Türkçe sendika kursunun konusu, üç ayaklı emekli sigorta sistemi, Resmi Emekli Sigortası, Pansiyon Kasa, Hayat Sigortası. Bazı işkollarında ki erken emeklilik sigortası’nın bu sistem içinde ki yeri nedir, işverenlerin sosyal sigortalarda yapılması istedikleri kısıntıların amacı ne gibi sorulara cevap aramak ve sendikaların bu konuda ki girişimleri kursun belli başlı konuları arasında. 04./05.09.2010, Paradishotel Rotschuo, Gersau Hamilelik ve İşsizlik Cenevre sokaklarında Murad Akıncılar. Soru: İşsizlik parası almak için müracaatta bulunduğumda 6 aylık hamile idi. Buna rağmen bana bir kursa katılmam gerektiği bildirildi. Bu kursa katılmak zorunda mı yım? Evet, katılmak zorundasınız. İşsizlik Sigortası Yasası’na göre, işsizlik parası alabilmek için çalışmaya, dolayısıyla bu tür kurslara katılamaya hazır durumda olmak gereklidir. Ancak bir doktor tarafından, sadece belli işlerde tam gün çalışabilecek bir durumda olduğunuz bir raporla tesbit edilirse ve bu sağlık nedeni ile balli kurslara hangi nedenlerde katılamayabileceğiniz net bir şekilde belirtilirse, kursa katılma mecburiyetinii ortadan kalkar. Benzer durum, işsiler için hazırlanan çalışma programları içinde geçerlidir. Buna karşın hamilelik sırasında, sağlık nedenleri sonucu çalışamayacak durumda olanların ise, sadece belli bir süre işsizlik parası almaları söz konusudur. Bir yıl içinde işsizlik sonucu çalışamayacak durumda olma süresi içinde 30 güne kadar işsizlik parası alma hakkı vardır. Bu durumun daha uzun sürmesi durumunda ise işsizlik parası alma imkanı ortadan kalkar. Soru :İşsizlik parası almaktayım ve kısa bir süre sonra doğum yapmam söz konusu, bu durumda ücretli annelik izni hakkım varmıdır? Evet, işsiz olanlarında ücretli doğum izni alma hakları vardır. Benzer şekilde, işsizlik parası alma için bir müracaatı olmayan, ancak işsizlik parası alma hakkı olan hamile kadınlarda, ücretli annelik izni alma hakkına sahiptir. Ücretli annelik izni, doğumu takip eden 14 hafta veya 98 takvim günü miktarındadır. Soru: Kısa bir süre önce doğum yaptım, doğumdan önce işsizdim ve işsizlik parası almaktaydım. Annelik iznini kullandıktan sonra, tekrar ne zaman bir iş bulmaya başlamalıyım? Mevcut yasaya göre, annelik izniniz bitmeden iki ay öncesinden itibaren tekrar bir iş aramaya başlamak zorundasınız. Bu süre içinde yeterince iş aradığınızı ispat etemniz halinde, annelik izni bittikten sonra tekrar işsizlik parası almaya devam etme hakkınız vardır. Bu süre içinde iş aramazsanız veya yeterince bir iş bulmak için öaba sarfettiğnizi ispatlayamazsanız, işsizlik paranızdan kesinti yapılır. Her yandan kuşatılıyoruz. Meridyenleri bile paralel diye yutturmaya kalkar bu zevat. Rumlar küstah, Ermeniler kahpe, muhalifler terörist nasıl olsa! Nihayetsiz saadet içerisinde olan bir avuç zat-ı muhterem hariç, memleketin her yanında başka bir nedenle acı çekilir oldu. Topkapı Sarayı’nda hintkeneviri yetiştirilir, bir cami avlusunda 367 kök haşhaş ekilirken, vasata uygun düşmeyenler pişkinlikle bertaraf ediliyor. Bu kadar kolay mı? Bir akademisyen, aydın, sendikacı olarak kamunun illaki gözüken yüzünde yer alan bir ismin özgürlüğünden edilmesi? Sol bir örgütle ilişkisi olduğu iddia edilerek tutuklu bulunan akademisyen Murad Akıncılar’dan bahsedelim mi biraz? 3 Haziran’da arkadaşları, eşi, dostları, diğer ülkelerden gelecek olan ecnebi heyet, Murad Akıncılar’ın Beşiktaş Adliyesi’ndeki davasına konuk olacaklar. Karanlık Güçler Çünkü bu dava da vücuda tam oturmayanlardan, bel kısmında hafif potluk var. Kes kopyala yapıştır modelinde ya da, kusur! Haşa, iddianameyi deli miyiz tartışalım da, suçu günahı olmayanları korusun Allahım, karanlık güçlerin azimkâr suçlamalarından. Maazallah sabah kahvesine gittiğiniz Atiye teyze bile bir gün bir davaya eleman gerekirse kolaylıkla eklenebilir bizden söylemesi. Aralarında Fikret Başkaya, İsmail Beşikçi gibi ağır toplar ile ünlü, ünsüz, sert ünlü, yumuşak ünsüz pek çok münevverin bulunduğu Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi, hadi modaya uyarak söyleyelim, bu davayı “mercek altına” aldı. Çünkü Murad Akıncılar’ın ertelenemez sağlık problemleri var. Aspirine ulaşmanın bile kolay olmadığı koşullarda ağırlaşmış görme probleminin olması, spekülasyon, borsa, pornografi, cinayetin yok sattığı bir ülkede kimilerine önemsiz gelebilir. Önce kolesterolu icat edip sonra ilacını piyasaya sürenlerin, önce hepsini kadere bırakamayacağınız felaketler icat edip sonra güya acil yardım sunanların dünyasında “sosyalist, sol değerler vb.” pek arkaik olsa da, ben devrimcinin pasif, evcil, haddini bilenini severimcilerin yanı sıra memleketin vicdanı denebilecek nitelikli bir topluluk da mevcut! Kaldı ki artçı öncü şoklarla en alttakilerin üzerinden silindir gibi geçen bir kapitalizm varken, bir kısım Başvuru: Unia-Bildung, [email protected] insanın kendini örgü kazaklı Morales’e yakın hissetmesi ziyadesiyle mümkündür! Gözlerini Kaybetme 70’lerde Fruko diye anılan memur kardeşlerimizin nezaket sınırları içerisinde kalmayacaklarını tahmin etmek zor değil! Konuş ey güzel kızı yüce Zeus’un / Hadi anlat esin perisi, demeyecekleri de malumunuz. Bu koşullarda akademisyen Murad Akıncılar’ın, kolaylıkla dışarıdan takip edilecek bir davada gözlerini kaybetme tehlikesinin altını çizmekte yarar var! Bu ithal et ortamında, muhalif akademisyen Murad Akıncılar’ın içeride olması için hakiki üç neden sayamayacaklarına, 10 bin ineğe bahse girebilirsiniz. Taş atan çocuklar Görmüş geçirmiş bir dolu insan, bu davanın da divana kalmayacağını biliyor. Tıpkı binin üzerinde Kürt siyasetçinin böle böle bitiremedikleri memlekette özgürlüklerinden mahrum edilmeleri gibi! Tıpkı hukukçu teyze ve amcalarının, büyüyünce terörist olacağını varsayarak yıllarca cezayı bastıkları taş atan çocuklarınki gibi! Beğendiklerine vatanperver gazeteci, beğenmediklerine terörist dedikleri için 166 yıl ceza verebildikleri gazeteci Vedat Kurşun’un davası gibi. Varsın onlar pek zarif bir cömertlik içerisinde muhaliflere ceza yağdırsınlar, Sabiha Sertel’lerin Resimli Ay dergisinden bu yana aynı sansürcü zihniyet işbaşında olsun, varsın medyadaki kafalarda biçimlenmiş evcilliğe uymadıkları için şuurlu bir dalgınlıkla görmezden gelinsin, küfürle değil zulümle yıkılır dünya demiş büyüklerimiz. Yeni alışkanlıklar Soyadı Adı Cade Şehir ve no Üye Numarasi İşyeri Tel. Natel Yer/Tarih İmza edinmek gerekecek! Bugüne kadar koltuklarını sadece tarihin akışına göre yerleştirmiş sansürcülerden fazilet dersleri almaktan yoruldum diyen Albert Camus’nün koluna girerek, biz de usta, biz de diyelim! Murat Akıncılar Edirne F tipi Cezaevi Sevgili Murat, Şu bir kaç satırla, seninle dayanışma arzusu içerisin de olmak istedik. Bizler Lozan ve çevresi Unia sendikasının göçmen gurubuyuz. Dört duvar arasında, özgürlüğü elinde alınmış bir sendikacı olarak, yaşadığın bu günlerin kolay olmadığının bilincindeyiz. Sen‘ki başkalarının hak ve özgürlüğü için yıllarca mücadele eden birisiydin, bu kez senin özgürlüğünün elinde alınması, senin için hiç de kolay olmamalı, ama tabi ki zor dönemlerde de bilirsin ki olumluluklar ve beli başarılar ortaya çıkarılabilinir. Öğrendiğimiz kadar yakında özgür olma şansın yüksekmiş, Perşembe günkü duruşmandan sonra bu daha da net olacaktır. Bizler umut ediyoruz ki biran önce özgürlüğüne kavuşur, sendikal aktivitelerinin başına geçerek arzuladığın yaşamla buluşursun. Sana Nazım’ın bir dörtlüğüyle, şimdilik, hoşça kal demek isteriz, iyi dileklerimizle Vaud eyaleti göçmen gurubu komitesi. / Unia Batı Lozan İyi Tatiller Tatil öncesi bu son Horizonte yayına hazırlandıktan sonra Murat Akıncılar’ın mahkeme tarafından serbest bırakıldığı haberi geldi. Bir haksızlığın daha ortadan kaldırılmasının verdiği mutlulukla tüm okuyucularımıza mutlu tatiller diliyoruz. Beilage zu den Gewerkschaftszeitungen work, area, Événement syndical | Herausgeber Verlagsesellschaft work AG, Zürich, Chefredaktion: Marie-José Kuhn; Événement syndical SA, Lausanne, Chefredaktion: Alberto Cherubini; Edizioni Sociali SA, Lugano, Chefredaktion: Françoise Gehring Amato | Redaktionskommission M. Akyol, D. Filipovic, H. Gashi, M. Martín, M. Ferreira | Sprachverantwortlich Mehmet Akyol | Koordination Hilmi Gashi | Layout Simone Rolli, Unia | Druck Ringier Print, Adligenswil | Adresse Unia, Redaktion «Horizonte», Postfach, 8021 Zürich, [email protected] www.unia.ch
Benzer belgeler
Yeni Sözleşme
ve UNİA Sendikasının çalışmaları
ile hedeflerinin konuşulduğu tartışıldığı bir eylem oldu.Eyleme Unia.
Daha Fazla Ücret
Çeşitl işyerlerinden konferansa katılan 160 delege özellikle işsizliğe
karşı etkin önlemler alınması konusunda getirilen değişik öneriler
üzerine tartışmaları derinleştirdi.
Özellikle son yılların ...
Bizsiz İsviçre olmaz
Haziran 2013 tarihine kadar geçerli
olan mevcut toplu iş sözleşmesi için
yapılacak bu görüşmelerin hiçte koyla geçmeyeceği daha önce ki toplu iş
sözleşmeleri görüşmeleri ortaya koymuştu. Bu nedenle...
2 4 3 İşsizlik Sigortası`nda değişiklikler
işyerinde çalışan 135 işçiden 35
ine çıkış verme kararı aldığını açıklamıştı. Üretimin bir kısmını Çin’de
yapma gerekçesi ile alınan bu karar, işyerinde çalışanların büyük bir
tepkisine neden oldu....
İşsizler Yeni Darbe 2 4 3
yapma gerekçesi ile alınan bu karar, işyerinde çalışanların büyük bir
tepkisine neden oldu. Unia sendikası ile birlikte işyeri yönetimi ile
görüşmelere başlayan işyeri komisyonu, işten çıkarılmalar...
Hastalık Sigortası Yasasına Evet
İlk olarak bu yasanın yürülüğe girmesi ile en alt düzeyde ki ücret alan
çalışanların %11 nin ücretleri doğrudan doğruya artması söz konusu
olacak. Başka bir deyişle, gerek toplu
iş sözleşmesi olmad...
3 2 4 HAYIR Göçmen kadınlara eşit haklar bir hayal mi?
«Çocuklar Yasadışı olamaz» adı altında daha önce kurulan bir komite de,
hükümet ve parlementodan imzalanan bu anlaşmayı ciddiye alarak somut
önlemler almasını istiyor. Bu konuda gerekli yasal değiş...
Yeni Bir Dönemin Başlangıcında
İlk olarak bu yasanın yürülüğe girmesi ile en alt düzeyde ki ücret alan
çalışanların %11 nin ücretleri doğrudan doğruya artması söz konusu
olacak. Başka bir deyişle, gerek toplu
iş sözleşmesi olmad...
2 4 3 İşçilere Küstahlık Etmeyin
duruma karşı yirmi yılı aşkın bir süredir mücadele etmektedir. Bu doğrultuda pek çok toplu iş sözleşmesinde, asgari ücretler arttrıldı ve asgari
ücretin olmadığı toplu iş sözleşi kalmadı. Buna rağm...
Uluslararası Kadın Günü: Ekmek ve Gül
Bu yasa önerisinin lanse edilmesine paralel olarak sendikalar, toplu
iş sözleşmelerinde belirlenen asgari ücretlerin arttırılması içinde bir
kampanya başlatmayı ve düşük ücretleri tekrar kamuoyunda...
Irkçılığı durduralım
Temel haklar olmadan demoktrasi de olamaz, bunlar geleceğin toplumunun temel taşlarıdır.
Mitinge katılmak isteyene Unia sendikası bürolarından Bern’e gidiş imkanlarını öğrenebilriler.